• tr flag Türkçe
    • en flag İngilizce

Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 150602

İngilizce Türkçe Film Adı Film Yılı Ayrıntılar
Everything's encrypted. Her şey şifrelenmiş. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
I'm sorry to hear that, Emil, Bunu duyduğuma üzüldüm Emil ama çözmem gereken başka sorunlar var. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
Do you know where Chloe is? Chloe'nin nerede olduğunu biliyor musun? Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
She's activated laser trip wires around the system core. Sistem merkezi etrafına tuzaklar yerleştirmiş. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
There's firewalls around firewalls around firewalls. Her yerde güvenlik duvarları var. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
I can't get into it. I've tried every iteration. İçine giremiyorum. Tüm yöntemleri denedim. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
Emil, look, I want you to calm down. Emil, biraz sakin olman gerek. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
Just try to relax for once. Biraz rahatlamaya çalış. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
This place goes nuclear, it is not my problem. Bu yer patlasa bile benim sorunum değil. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
I want you to go back to the way you were. Olduğun yere geri dönmeni istiyorum. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
There are no backsies in this lifetime. Bu hayatta geri dönüşler yoktur. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
I need a brew. Bir biraya ihtiyacım var. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
This job's way too stressful. Bu iş çok stresli. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
I need to figure out a way to reverse this. Bunu geri döndürmenin bir yolunu bulmalıyım. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
I think I breathed in some sort of new meteor rock. Sanırım yeni tarz bir meteor taşının soludum. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
Dude, hasn't anyone ever told you not to inhale? Dostum kimse sana içine çekme demedi mi? Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
It's like you and Lois are doing whatever I say, Lois ve sen ne dersem onu yapıyor gibisiniz ve ben bunu geri çeviremiyorum. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
Normally, Kryptonite only affects me, Normalde Kryptonite sadece beni etkiler başkalarını değil. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
Sounds kind of like hypnosis to me. Bu kulağa hipnotize gibi geliyor. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
People are pathetic. İnsanlar çok zavallı. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
They're open to suggestion. Fikirlerini sunuyorlar. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
I bet it's great with the ladies. Eminim bu kadınlar üzerinde çok iyi işliyordur. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
How do I stop putting people into hypnotic trances? İnsanları bu hipnotize durumdan nasıl döndürürüm? Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
Well, maybe... Belki durdurmak istemiyorsun. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
Maybe you just need to chill. Belki biraz rahatlaman gerek. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
Use it or lose it, Kent. Kullan ya da kullanma Kent. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
There's got to be something out there that you're after. Huh? Belki peşinde olduğun başka bir şey vardır. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
There is no luck. Bir şey var. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
Oh, Mrs. K., can I really? Bayan Kent gerçekten alabilir miyim? Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
But actually, I'm wearing it right now! Aslında şuan giyiyorum! Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
I found it in the back of your closet. Dolabınızın arkasında buldum. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
Clark will just love it. Clark çok sevecek. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
Thanks... Teşekkürler anne. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
Okay, I have breaking news. Tamam önemli bir haberim var. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
Brace yourself. Hazır ol. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
I am getting married! Evleniyorum! Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
Come on, dad. Can't we just hitch a carrier to Greece? Hadi ama baba. Yunanistan'daki kariyerini biraz aksatamaz mısın? Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
I'm only getting married once. Sadece bir kere evleneceğim. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
Why would I make time for you? Neden sana zaman ayırayım? Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
You're trying to isolate me from my people. Beni kendi insanlarımdan uzaklaştırmaya çalışıyorsun. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
You lost your right to lead when you killed my father. Babamı öldürdüğünde onları yönetme hakkını kaybettin. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
He was a brother to me. O benim kardeşim gibiydi. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
We had our differences, but I could never take his life. Farklılıklarımız vardı ama onu asla öldürmezdim. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
I want you to tell me the truth. Bana doğruyu söylemeni istiyorum. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
Did you kill Jor El? Jor El'i sen mi öldürdün? Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
I didn't kill him. Ben öldürmedim. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
Well, she obviously had her own agenda. Bu kesinlikle onun işi. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
She was the only one who knew where he was. Onun nerede olduğunu sadece o biliyordu. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
She was the only one who could finish the job. Bu işi yapacak bir tek o vardı. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
You are his firstborn. Sen onun ilk çocuğusun. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
Only you can seek retribution. Sadece sen intikam alabilirsin. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
I'm not gonna kill Tess. Tess'i öldürmeyeceğim. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
It's the Kryptonian way. Krypton'nun yolu böyle söylüyor. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
You cannot let this injustice stand. Buna kayıtsız kalamazsın. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
You knew when you started on this path Bu yola girdiğinde elini kirleteceğini biliyordun. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
You must avenge him. Onun intikamını almalısın. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
I tortured him. Ona işkence ettim. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
I beat him black and blue. Onu dövdüm. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
I threatened him, and he still wouldn't give you up. Onu tehdit ettim ama seni ele vermedi. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
You were the son he never met, Sen onun hiç görmediği oğluydun ve o hayatını senin için feda etti. Sen onun hiç görmediği oğluydun ve o hayatını senin içi feda etti. Sen onun hiç görmediği oğluydun ve o hayatını senin içi feda etti. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
He died protecting you, Seni korumak için öldü ve sen onun onurunu bile koruyamıyorsun. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
You don't think I want justice? Sence ben adalet istemiyor muyum? Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
You don't think I want revenge?! Sence intikam istemiyor muyum?! Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
You don't think sometimes I want to be a killer like you? Sence bazen senin gibi bir katil olmak istemiyor muyum? Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
I can't believe he piggybacks my cameras. Kameralarımı engellediğine inanamıyorum. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
And I can't believe you actually managed Ben de bazılarının işe yaramasını sağladığına inanamıyorum. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
Hack yourself silly. Kendini kırmaya çalış şapşal. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
You'll never crack my system. Asla benim sistemime giremezsin. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
This isn't so much cracking as it is bleeding out. Bu girmekten çok yok etmek olacak. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
This is the digital equivalent to the ebola virus. Bu dijital bir ebola virüsü. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
You take down my firewalls, and you'll be exposing Clark Güvenlik duvarlarımı kırarak Clark'ın içinde bulunduğundan daha zor bir duruma sokarsın. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
I've done everything in my power to postpone this, Elimden geldiğince bunu ertelemeye çalıştım ama o gün geldi. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
The tower is ready. Kule hazır. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
It's linked up to the satellites. Uydularla bağlantısı sağlandı. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
The countdown has started, and in t minus 18 hours, Geri sayım başladı, 18 saat içinde atmosfer kırmızıya dönecek ve... Geri sayım başladı, 18 saat içinde atmosfer kırmızıya dönecek ve Kandorialılar güçlerini kazanacak. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
But I have lost my faith in Zod. Ama Zod'a olan güvenimi kaybettim. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
If Clark joins them, Eğer Clark onlara katılırsa Kandorialıları, hatta Zod'u bile yönetebilir. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
But you and I have to work together. Bunun için birlikte çalışmalıyız. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
It's quite the offer. İlginç bir teklif. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
I'm sorry, Üzgünüm ama gökyüzünü kırmızı yapmak kötü adamlarla çalışmama... Üzgünüm ama gökyüzünü kırmızı yapmak kötü adamlarla çalışmama kuralımı çiğnemem demek oluyor. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
Should have aimed a little higher. Biraz daha yukarıya nişan almalıydın. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
My father was murdered, and I'm here to collect. Babam öldürüldü ve ben de karşılığını almaya geldim. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
Collect on what? Ne olarak? Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
Justice, vengeance. Adalet, intikam. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
It just depends whose side you're on. Bu hangi tarafta olduğuna bağlı. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
You confided in me, Clark. Bana sırrını verdin Clark. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
You revealed your powers. Güçlerini açığa çıkardın. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
You know I haven't told anyone your secret. Kimseye sırrını söylemedim. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
Only to sell me out to Zod and the others. Sadece beni Zod ve diğerlerini sattın. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
So that you could lead them. Böylece onları yönetebileceksin. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
You've seen the future, Tess. Geleceği gördün Tess. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
You know what happens. Neler olacağını biliyorsun. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
Which is why you have to join the Kandorians Bu yüzden Kandorialılara katılıp Zod'u yenmeli ve güçlerini almasını engellemelisin. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
He doesn't take them, Tess. Onları o almadı Tess. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
Your tower does when it goes online. Kulen çalıştığı zaman yaptı. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
No, the satellites just create a shield Hayır, kule radyasyonu engellemek için bir kalkan oluşturuyor. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
And block the source of my power, Ve benim gücümü engelleyip onlara güç veriyor. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
I had no idea that your powers disappeared. Güçlerinin yok olduğunu bilmiyordum. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
Don't worry, Tess. Merak etme, Tess. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
I'll save your world. Dünyayı kurtaracağım. Smallville Persuasion-1 2010 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 150597
  • 150598
  • 150599
  • 150600
  • 150601
  • 150602
  • 150603
  • 150604
  • 150605
  • 150606
  • …
  • »
  • »»
Kısıtlı Mod:   
  • Katkıda Bulun
  • Hakkımızda
  • Sorumluluk Reddi
  • İletişim