Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 149857

İngilizce	Türkçe	Film Adı	Film Yılı	Ayrıntılar
Hey, buddy, hello?	Dostum, merhaba?	Skins Chris-1	2007
You all right, me babba? That was some ride.	İyisi misin, ahbap? Sağlam uçtun.	Skins Chris-1	2007
Look, I think you should go.	Bak, bence gitsen iyi olur.	Skins Chris-1	2007
No, not up the fucking stairs, what you doing, man? Come on.	Merdivenlere değil amına koyayım. Ne yapıyorsun dostum sen? Haydi!	Skins Chris-1	2007
Let's create harmony. I was only sleeping in your bath.	Burada biraz uyum sağlayalım, ha? Sadece banyonda uyuyordum.	Skins Chris-1	2007
I've never met you, all right.	Seninle hiç tanışmadım, tamam mı?	Skins Chris-1	2007
You've met me now. Yes, but it's my house!	Şimdi tanıştın işte. Evet, ama burası benim evim!	Skins Chris-1	2007
All right, so just fuck off!	Tamam mı? Bu yüzden siktir git!	Skins Chris-1	2007
Cheers, then.	Eyvallah.	Skins Chris-1	2007
Right, now let me back in.	Pekâlâ, şimdi beni içeri al.	Skins Chris-1	2007
You're a very hostile bloke.	Çok düşmanca davranıyorsun.	Skins Chris-1	2007
Let! Me! Back! In!	Beni içeri al!	Skins Chris-1	2007
You're a very aggressive young man. I think you've got issues.	Çok agresif bir genç adamsın. Bence senin sorunların var.	Skins Chris-1	2007
Big issues. Ah, fuck!	Büyük sorunlar. Sikeyim!	Skins Chris-1	2007
You need to take a chill pill, mate. You need to chill out.	Biraz rahatlaman gerek, dostum. Rahatlamalısın.	Skins Chris-1	2007
Let me back in. Listen, take a while. Calm down.	İçeri al beni! Dinle biraz, sakin ol.	Skins Chris-1	2007
Maybe take a day or two, and then we'll talk about it.	Bu belki bir ya da iki gün sürer. Sonra konuşuruz.	Skins Chris-1	2007
It's my fucking house!	Burası benim evim amına koyayım!	Skins Chris-1	2007
I don't make the rules, man. I don't make the rules.	Kuralları ben koymadım, adamım. Ben koymadım.	Skins Chris-1	2007
So, um, what are you going to do?	Peki ne yapacaksın?	Skins Chris-1	2007
There's only one thing you can't do, Chris, and that's stay like you are.	Yapamayacağın tek bir şey var, Chris ve bu da senin gibi duruyor.	Skins Chris-1	2007
You got no money, basically no house, you can't just...	Paran yok, evin de yok, bu şekilde...	Skins Chris-1	2007
Look, I've fucked up, I know. I fucked up.	Bak, yarağı yedim. Biliyorum, yarağı yedim.	Skins Chris-1	2007
No, you haven't.	Hayır, yemedin.	Skins Chris-1	2007
You just... Angie, do you reckon we...	Bu sadece... Angie, bizim hiç...	Skins Chris-1	2007
Hey, Chris, trousers! How good are we?	Chris, pantalon getirdik. Nasıl durumlar?	Skins Chris-1	2007
(Tony) Everyone's talking about some naked guy who just walked through school.	Herkes okuldan içeriye giren çıplak çocuktan bahsediyor.	Skins Chris-1	2007
(Sid) People are trying to work out whether you've made a political statement.	İnsanlar politik durumu eleştirdiğini falan düşünmeye başladı.	Skins Chris-1	2007
This top any good? I think you'll like it.	Bu üst iyi mi? Bence seveceksin.	Skins Chris-1	2007
I didn't think anyone would notice. Yeah. Maybe a few did.	Kimsenin farkına varacağını düşünmedim. Sanırım bazıları fark etmiş.	Skins Chris-1	2007
Pull yourself together. Christ, you need a mum, you big baby.	Elbirliği edelim bakalım. Tanrım, sana bir anne lazım koca bebek.	Skins Chris-1	2007
Fucking hell, he's not pathetic. You can take a joke, can't you?	Hay sikeyim, acınacak bir durumu yok. Şaka kaldırabilirsin, değil mi?	Skins Chris-1	2007
Look, you try it, OK? No Mum, no Dad, on your own.	Bak, sen bunu denemedin, tamam mı? Anne yok, baba yok, bir başınasın.	Skins Chris-1	2007
Sounds brilliant to me. I've got... I've got a Dad.	Bence harika. Benim... Benim babam var.	Skins Chris-1	2007
You'll be fine, Chris, OK?	İyi olacaksın, Chris, tamam mı?	Skins Chris-1	2007
Chris! What a...	Chris! Ne kadar...	Skins Chris-1	2007
What a lovely surprise!	Ne kadar hoş bir sürpriz!	Skins Chris-1	2007
Look, we weren't planning on... Hi, I'm Jal.	Bakın, biz aslında bunu planla... Merhaba, ben Jal.	Skins Chris-1	2007
Jal, I'm Mary.	Jal, ben de Mary.	Skins Chris-1	2007
Your dad'll be back soon. But I can give him a ring anyway, shall I?	Baban birazdan gelir, ama istersen arayabilirim, ister misin?	Skins Chris-1	2007
What, he's not here? We could come back ano...	Burada değil mi? Öyleyse başka zaman...	Skins Chris-1	2007
And this is little Sammy.	Ve bu da küçük Sammy.	Skins Chris-1	2007
Do you want to come and say hello, Chris?	Gelip bir "merhaba" demek ister misin, Chris?	Skins Chris-1	2007
Er, no, I'II, um, leave him to sleep.	Şey, hayır. Bırakın uyusun.	Skins Chris-1	2007
How's your mum, Chris?	Annen nasıl, Chris?	Skins Chris-1	2007
Actually, that's the reason... Yeah, she's getting better.	Aslında sorunda bu... Daha iyiye gidiyor.	Skins Chris-1	2007
Oh, no!	Haydi!	Skins Chris-1	2007
She hasn't had another turn?	Başka bir nöbet geçirmedi mi?	Skins Chris-1	2007
Um, no. Not really. She's fine.	Hayır, pek sayılmaz. Kendisi iyi.	Skins Chris-1	2007
Good. Well, send her my best.	İyi, güzel. Geçmiş olsun dileklerimi iletirsin.	Skins Chris-1	2007
Why don't we look for some baby photos of Chris? That could be fun.	Chris'in bebeklik fotoğraflarına bakmaya ne dersin? Eğlenceli olabilir.	Skins Chris-1	2007
Graham labels them by year.	Graham yıllara göre sınıflandırmış.	Skins Chris-1	2007
I'm trying to encourage him to label by mood, but...	Ruh haline göre ayırmasını sağlamaya çalıştım, ama...	Skins Chris-1	2007
You won't find any of me.	Benim hiçbir fotoğrafımı bulamayacaksın.	Skins Chris-1	2007
Worried we might find something embarrassing?	Utandırıcı bir şeyler bulacağımızdan mı endişelendin?	Skins Chris-1	2007
Ah, bingo!	Tam isabet!	Skins Chris-1	2007
Look, he's even sweeter than Sammy.	Baksana, Sammy'den bile daha tatlı.	Skins Chris-1	2007
I don't think I'm supposed to say that as a mum, but you are!	Sanırım bir anne olarak bunu söylememem gerek, ama öylesin.	Skins Chris-1	2007
Have a look at him!	Bir bak bakalım.	Skins Chris-1	2007
You do look quite cute.	Bayağı hoş görünüyorsun.	Skins Chris-1	2007
No, it's not. It's Peter.	Hayır, değilim. Peter o.	Skins Chris-1	2007
Well, we can still say he looks sweet, can't we?	Yine de tatlı göründüğünü söyleyebiliriz, değil mi?	Skins Chris-1	2007
Who's Peter?	Peter da kim?	Skins Chris-1	2007
Um, he's my brother. Your brother?	Şey, kardeşim. Kardeşin mi?	Skins Chris-1	2007
You'll never guess who's here!	Kim geldiğini tahmin edemezsin!	Skins Chris-1	2007
It's Chris! Isn't that great!	Chris geldi! Harika, değil mi?	Skins Chris-1	2007
(Man) I need a shower. I'm going for a shower.	Duş almam gerek. Duşa giriyorum.	Skins Chris-1	2007
(Woman) I've just had to sit with him for the last half hour!	Ben en azından yarım saat oturdum onunla!	Skins Chris-1	2007
(Man) Well, get rid of him.	İyi, kurtul o zaman artık.	Skins Chris-1	2007
(Woman) Don't do this to me, Graham, he's your son.	Bunu bana yapma, Graham. O senin oğlun.	Skins Chris-1	2007
(Man) Can't help that. He's a fuck up, just like his mum.	Beni alâkadar etmez. Rezilin teki, tıpkı annesi gibi.	Skins Chris-1	2007
I don't want him here, OK? I'm taking a shower.	Onu burada istemiyorum, tamam mı? Duşa giriyorum.	Skins Chris-1	2007
Everything's fine, he's just got a couple of calls to make.	Her şey yolunda, sadece yapması gereken bir kaç telefon görüşmesi var.	Skins Chris-1	2007
He's calmed down. You look nice together, Chris.	Sakinleşti. Beraber hoş göründünüz, Chris.	Skins Chris-1	2007
Just wants to suckle on something, probably.	Büyük ihtimalle bir şeyler emmek istiyordur.	Skins Chris-1	2007
Give me your finger.	Parmağını ver.	Skins Chris-1	2007
Come on, Sammy. Come on.	Haydi, Sammy. Haydi.	Skins Chris-1	2007
Listen. His mum has... Does he want money?	Dinleyin, annesi... Para mı istiyor?	Skins Chris-1	2007
No. He doesn't.	Hayır, istemiyor.	Skins Chris-1	2007
I could never do them knots at Cubs, you know, and they said,	Cubs'dayken hiç istedikleri düğümleri yapamazdım, ve...	Skins Chris-1	2007
"Ah, he's not got the fingers for it," or whatever.	..."Bunu yapacak parmaklar onda yok." gibi şeyler derlerdi.	Skins Chris-1	2007
But look what my fucking fingers can do now, eh?	Ama bak siktiğim parmaklar neler yapabiliyor şimdi.	Skins Chris-1	2007
Hey, do you... do you wanna hear about the best day of my life?	Şey... Hayatımdaki en güzel günü anlatmamı ister misin?	Skins Chris-1	2007
Cubs.	Cubs...	Skins Chris-1	2007
I'd pissed myself by accident.	Yanlıştıkla üzerime işemiştim.	Skins Chris-1	2007
They'd had us sitting down for ages and, um, I was trying...	Bizi uzun bir süredir orada oturtuyorlardı ve ben de...	Skins Chris-1	2007
trying to get out like to leave the room but this kid kept blocking me,	Ben de dışarıya çıkmak istiyordum ama bir velet beni engelliyordu.	Skins Chris-1	2007
stopping me leaving, he was playing a game or something and, um...	Gitmeme engel oluyordu, oyun gibi bir şeyler yapıyordu işte.	Skins Chris-1	2007
So I told him, right, that he was a dickhead,	Ben de ona dedim ki; "Sen yarak kafalının tekisin."...	Skins Chris-1	2007
and that he's gonna get out of my way, dickhead...	..."Yolumdan çekilsene, yarak kafalı!"...	Skins Chris-1	2007
...and then the whole place went quiet cos I'd said "dickhead".	...ve sonra tüm mekan sessizleşti, çünkü ben "yarak kafalı" demiştim.	Skins Chris-1	2007
And then they was all laughing, everyone, and I couldn't work out	Sonra baktım ki bana gülüyorlardı, herkes gülüyordu ve küfür ettiğim için mi...	Skins Chris-1	2007
if it was cos I'd swore or if they'd seen that my shorts were wet,	...yoksa şortum ıslak olduğu için mi güldüklerini anlayamamıştım.	Skins Chris-1	2007
so I tried to cover my shorts with my hands, right, but that meant	Bu yüzden şortumu elimle kapamaya çalıştım, tamam mı? Ama bu yüzden herkes fark etti...	Skins Chris-1	2007
But, yeah, Peter,	Ama Peter, kardeşim, o...	Skins Chris-1	2007
he was youngest ever sixer or something.	En genç altı koşuluk vurucuydu.	Skins Chris-1	2007
They're the ones in charge, sixers.	En büyük sorumluluk onlardaydı, altı koşuluk vurucularda.	Skins Chris-1	2007
He could do all the knots, him.	Tüm düğümleri yapabilirdi.	Skins Chris-1	2007
Him and Dad would practise.	Babamla ikisi alıştırma yapardı.	Skins Chris-1	2007
He loved it.	Buna bayılırdı.	Skins Chris-1	2007