Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 148598
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
Yes, sir. 80,000, sir. For the armory at Srirangapattam. | Evet efendim, 80.000 efendim, Srirangapattam'ın silah deposu için. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Srirangapattam's... | Srirangapattam'ın. Srirangapattam'ın... Srirangapattam'ın... | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
six days' march. | Sekiz günlük yol. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
How the devil do you expect to transport 80,000 cartridges? | Hangi şeytanlıkla 80.000 cephaneyi transfer etmemizi beklersin? | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
On your back? Bullock, sir. | Aklınızdaki? Öküz efendim. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Ox carts, sir. | Öküz arabaları, efendim. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Which you mean to hire with what? Promises? | Demek istediğin neyle kiralayacağız? Sözle mi? | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Hire them with money, sir. | Parayla kiralayacağız efenim. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Speak the language, too, do you? | Dilimizi konuşabiliyorsun değil mi? | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Sergeant, banker and interpreter. | Çavuş, bankacı ve tercüman. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
I brought an interpreter, sir. | Bir tercüman getirdim efendim | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Did you? Did you? | Öyle mi?Öyle mi? Öyle mi? Öyle mi? Öyle mi? Öyle mi? | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Every inch the Crown soldier. | Her inç hükümdar askeri. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Go and find your damn carts, Sergeant Sharpe. Let me know when you're ready to load. | Git ve kahrolası arabaları bul Çavuş Sharpe.Yüklemeye hazır olduğunda haber ver. Git ve kahrolası arabaları bul Çavuş Sharpe. Yüklemeye hazır olduğunda haber ver. Git ve kahrolası arabaları bul Çavuş Sharpe. Yüklemeye hazır olduğunda haber ver. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Pass me some meat. | Bana biraz et getir. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Sergeant Sharpe! | Çavuş Sharpe | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Hop to, lads. On your feet. | Zıplayın gençler. Ayağa! | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
I thought you were about finding carts, Sergeant. | Arabaları bulduğunuzu düşündüm, çavuş. Korkmayın, Majesteleri. Arabaları bulduğunuzu düşündüm, çavuş. Arabaları bulduğunuzu düşündüm, çavuş. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Grub first, sir. | Önce yiyelim efendim. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Well, your food, I hope. | İyi, senin yiyeceğin. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Chasalgaon's an East India Company station. | Chasalgaon; Doğu Hint Bölüğünün istasyonu | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
We don't keep rations to feed the King's troops here. | Kralın buradaki askerlerinin yemek paylarını korumayız. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Oh, yes, sir. Our food, sir. Carried it with us all the way, sir. | Oh evet efendim. Yemeğimiz efendim.Yol boyunca bizimle taşımalıyız efendim. Oh evet efendim. Yemeğimiz efendim. Yol boyunca bizimle taşımalıyız efendim. Oh evet efendim. Yemeğimiz efendim. Yol boyunca bizimle taşımalıyız efendim. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Company troops approaching, sahib. | Bölük askerleri yaklaşıyor. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Well, who the hell is it? | İyi,Bu da kim? İyi, bu da kim? İyi, bu da kim? | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Not sure, sir. | Emin değilim efendim. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Sullivan, perhaps. Breaking in a new company. | Sullivan olabilir.Yeni bir bölük kuruyor. Sullivan olabilir. Yeni bir bölük kuruyor. Sullivan olabilir. Yeni bir bölük kuruyor. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
I've never met Sullivan, sir. | Sullivan'la hiç tanışmadım efendim. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Subedar! Call out the guard. | Nöbetçiyi çağır. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Better give the bastard a salute when he arrives. | En iyisi geldiğinde selam vermek. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Tell him he can join me for dinner. | Ona akşam yemeğinde bana katılabileceğini söyle. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
You too, I suppose. Yes, sir. Thank you, sir. | Siz de sanırım. Evet efendim teşekkür ederim efendim. Siz de sanırım. Evet efendim. Teşekkür ederim efendim. Siz de sanırım. Evet efendim. Teşekkür ederim efendim. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Welcome to Chasalgaon, sir. | Chasalgaon'a hoşgeldiniz.efendim. Chasalgaon'a hoşgeldiniz efendim. Chasalgaon'a hoşgeldiniz efendim. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Major Crosby's compliments and you're invited to dine with him, sir. | Binbaşı Crosby'nin selamları var ve sizi akşam yemeğine davet ediyor. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Squad, attention. | Birlik dikkat. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Is that stew about ready yet? In a jiffy. | Yemek hazır değil mi? Hemen. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
A bloody camel could do it faster. | Lanet bir deve bile bunu daha hızlı yapardı. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
I'm going for a piss. | Tuvalete gidiyorum. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Front face! | Sağa dön! | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Order arms! | Dikkat! | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Should I have your horse watered, sir? | Atınızı sulayayım mı, efendim? | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
All in good time, Captain. All in good time. | Zamanı gelince yüzbaşı, zaman gelince. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Fix bayonet! | Süngü tak! | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
I like to give a fellow Englishman a proper salute. You are English, aren't you? | Bir ingilize yakışır bir selam vermek isterim.İngiliz'siniz değil mi? Bir İngilizce yakışır bir selam vermek isterim. İngiliz’siniz değil mi? Bir İngilizce yakışır bir selam vermek isterim. İngiliz’siniz değil mi? | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Yes, sir. From Norfolk, sir. Good. | Evet efendim, Norfolk'luyum,efendim İyi. Evet efendim, Norfolk’luyum, efendim İyi. Evet efendim, Norfolk’luyum, efendim İyi. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Too many damn Scots in the Company these days. Have you noticed that? | Bu günlerde bölükte çok fazla İskoç adam var.Farkında mısınız? Bu günlerde bölükte çok fazla İskoç adam var. Farkında mısınız? Bu günlerde bölükte çok fazla İskoç adam var. Farkında mısınız? | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Too many Scots and Irish. Glib sorts of fellow they are. | Çok fazla İskoç ve İrlandalı.Kolay sıradan adamlar. Çok fazla İskoç ve İrlandalı. Kolay sıradan adamlar. Çok fazla İskoç ve İrlandalı. Kolay sıradan adamlar. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Then they aren't English, are they? | Ayrıca İngiliz değiller değil mi? | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Not English at all. | Hepsi İngiliz değil. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Present! | Nişan al. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Oh, my God. | Oh, aman Allah'ım! | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Christ all bloody mighty. | Neler oluyor? | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
There! There! | Buraya Buraya Buraya buraya. Buraya buraya. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
What's the matter, Captain? Cat got your t t tongue? | Ne oldu Yüzbaşı? Dilinizi kedi mi kaptı? | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
King's men, to me! | Kralın adamları,buraya. Kralın adamları, buraya. Kralın adamları, buraya. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Well left! | Sağ iyi. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Well left, Captain... | Sağ iyi yüzbaşı. Sağ iyi yüzbaşı... Sağ iyi yüzbaşı... | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Richard sahib! | Richard! Richard sahib! Richard sahib! | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Who the devil are you? | Kimsin sen? | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Major William Dodd... | Binbaşı William Dodd | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Two good men to guard the pay chest if you please. | İki iyi adam ödeme sandığını korusunlar. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Major Dodd, sir. Everything is loaded, sir. | Binbaşı Dodd efendim, herşey yüklendi efendim. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
And the enemy? All dead, sir. | Ya düşman? Hepsi öldü efendim. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Not quite all, subedar. | Tamamen değil. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Chasalgaon has fallen, Your Highness. | Chasalgaon düştü majesteleri. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
We left not a man alive. | Yaşayan hiç adamımız kalmadı. Hiç kimseyi sağ bırakmadık. Hiç kimseyi sağ bırakmadık. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Colonel Richard Sharpe, late of the South Essex? Mmm hmm. | Albay Richard Sharpe, eski Güney Essex'li? Mmm hmm Albay Richard Sharpe, eski Güney Essex'li? Mmm hmm Albay Richard Sharpe, eski Güney Essex'li? Mmm hmm | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Sir Samuel Rawlinson, President of the Board of Control. | Bay Samuel Rawlinson, Gümrük Müdürü. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
I'm told you've a talent for bruising your betters, Sharpe. | Daha iyisini yapmak için yeteneğiniz olduğunu söylemiştim Sharpe. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Saving the man I've come to see, | Adamları topla, görmeye geleceğim. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
and a certain Irish sergeant of my acquaintance, have done such. | tanıdık bir İrlanda'lı çavuş olduğundan emin olun. Tanıdık bir İrlandalı çavuş olduğundan emin olun. Tanıdık bir İrlandalı çavuş olduğundan emin olun. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Now, will you take me to Wellington or shall I dig the bugger out myself? | Şimdi,beni Wellington'a mı götüreceksiniz yoksa bu herifleri kendim mi halletmeliyim? Şimdi, beni Wellington'a mı götüreceksiniz yoksa bu herifleri kendim mi halletmeliyim? Şimdi, beni Wellington'a mı götüreceksiniz yoksa bu herifleri kendim mi halletmeliyim? | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Splendid. This way. | Şahane, buradan. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
What's this nonsense I hear? | Duyduğum bu saçmalık da ne? | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
You've turned swords to ploughshares and become a farmer in France? | Kılıcını bıraktığında Fransa'daki çiftliğine mi döneceksin? | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Aye. It's true enough, Your Grace. | Evet.Bu kadar yeter.İzninizle Evet. Bu kadar yeter. İzninizle Evet. Bu kadar yeter. İzninizle | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Suits you, this life? | Bu yaşam sana uygun mu? | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Well, no bugger's trying to shoot me the livelong day so, aye, suits me. | Evet bütün gün beni öldürmeye çalışan kimse yok,evet uygun. Evet bütün gün beni öldürmeye çalışan kimse yok, evet uygun. Evet bütün gün beni öldürmeye çalışan kimse yok, evet uygun. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
I imagine the recent strictures placed upon you by the late Corn Bill must prove inconvenient. | Corn Bill tarafından senin için çıkacak uygunsuz yeni eleştirileri hayal edebiliyorum. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
And I imagine Your Lordship didn't bring me all this way to discuss the price of grain. | Ve senin krallığın beni buraya verecekleri üç kuruş parayı tartışmak için getirmedi. Ve senin krallığın beni buraya verecekleri üç kuruş parayı tartışmak için getirmedi. Ve senin krallığın beni buraya verecekleri üç kuruş parayı tartışmak için getirmedi. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
There is a young tiger loose in India, Sharpe. | Genç kaplan Hindistanda kaybetti, Sharpe. Genç kaplan Hindistan’da kaybetti, Sharpe. Genç kaplan Hindistan’da kaybetti, Sharpe. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
A Maratha princeling with a heart for rebellion and a taste for English blood. | Güçlü bir Maratha veliahtı İngiliz kanının tadına bakmak için isyan başlatacak. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
I thought we'd put an end to any threat from the Marathas in '03. | Düşündüm de Marathaların tehditine son verebiliriz. Düşündüm de Marathaların tehdidine son verebiliriz. Düşündüm de Marathaların tehdidine son verebiliriz. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
So had we all. Divide and rule. | Sonra hepsi bizim. Böl ve yönet. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Simple enough policy, but one that has served us well. | Basit bir politika yeter.Ama bize iyi biri bakabilir. Basit bir politika yeter. Ama bize iyi biri bakabilir. Basit bir politika yeter. Ama bize iyi biri bakabilir. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
While the Maratha princes fight and squabble amongst themselves, the Company prospers. | Maratha prensleri kendi arasında savaşırsa bölük başarılı olur. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Should they unite behind a common leader however... | Ortak bir lider arkasında birleşebilirler mi? | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Khande Rao, the Rajah of Ferraghur. | Khande Rao, Ferraghur Raca'sı. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
I should hardly call him common, Rawlinson. | Onu zorla ortaklığa çağırmalıyım, Rawlinson, Onu zorla ortaklığa çağırmalıyım, Rawlinson. Onu zorla ortaklığa çağırmalıyım, Rawlinson. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Since he came to power, attacks on our forts and hill stations have increased tenfold. | O güçlendiğinden beri kalelerimize ve tepe istasyonlarımıza saldırılar on misli artmış. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
And with each success, more Pindari bandits come to his side. | Ve Her başarıyla birikte Pindari haydutları onun tarafına geçecek. Ve her başarıyla birlikte Pindari haydutları onun tarafına geçecek. Ve her başarıyla birlikte Pindari haydutları onun tarafına geçecek. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
How come this man has succeeded where many others have failed? | Herkezin başarısız olduğu yerde bu adam nasıl başarılı olacak? Herkesin başarısız olduğu yerde bu adam nasıl başarılı olacak? Herkesin başarısız olduğu yerde bu adam nasıl başarılı olacak? | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Though Khande Rao ascended his father's throne last summer, | Babasının tahtına geçen yaz çıktı. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
he's not yet in his majority. | Henüz reşitiğini kazanamadı Henüz reşitliğini kazanamadı Henüz reşitliğini kazanamadı | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
It seems the late rajah's favorite concubine is ruling as regent. | Öyle görünüyorki son Raca'nın favori kadını,yönetimi kral naibi kadar iyi yapıyor. Öyle görünüyor ki son Raca'nın favori kadını, yönetimi kral naibi kadar iyi yapıyor. Öyle görünüyor ki son Raca'nın favori kadını, yönetimi kral naibi kadar iyi yapıyor. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
A woman? Just so. | Bir kadın. Öyle | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Albeit one acting under advice and guidance of a renegade East India Company officer. | Dininden dönen Doğu Hint Bölüğü memuru da olsa tavsiye ve rehberlik altında rol yapıyor | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Our intelligence officer in Agra recruited a horse master | Bizim ajanlarımız, Agra'daki bir at efendisini Bizim ajanlarımız, Agra'daki bir at efendisini... Bizim ajanlarımız, Agra'daki bir at efendisini... | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
supplying the Company with mounts to discover the renegade's identity. | askere alınmasını sağlayarak, atlarla kaçakların kimlğini bulmaya çalışıyor ...askere alınmasını sağlayarak, atlarla kaçakların kimliğini bulmaya çalışıyor ...askere alınmasını sağlayarak, atlarla kaçakların kimliğini bulmaya çalışıyor | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |
Alas, nothing's been seen or heard of the fellow this past six months. | Yazık ki geçen 6 ayda adamları gören olmadığını duydum. | Sharpe's Challenge-1 | 2006 | ![]() |