• tr flag Türkçe
    • en flag İngilizce

Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 14795

İngilizce Türkçe Film Adı Film Yılı Ayrıntılar
Tell me you saw that. Bunu gördüğünü söyle. Bunu gördüğünü söyle. Neyi? Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
Saw what? Neyi gördüğümü? Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
The face. It just flashed across the screen. Yüzü. Az önce ekranda belirdi. Yüzü. Ekranda birden görünüp gitti. Görmedim. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
You didn't hear any of those sounds? Bu sesleri duymadın mı? Ses de mi duymadın? Duymadım. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
I heard nothing. Hiçbir şey duymadım. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
These sounds, Bu sesler, Bu sesleri, parazit sesi, çocuk sesleri. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
the static, the children's voices, the wet thumping, cızırtı, çocukların sesleri, ıslak yumruklamalar, Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
I keep hearing them. I'm going out of my fucking mind! Ben bunları duyuyorum. Aklımı kaçırıyorum. Sürekli duyuyorum. Aklımı kaçıracağım! Hayır kaçırmayacaksın. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
No, you're not. Hayır kaçırmıyorsun. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
The painter in this video could be sending you messages. Bu videoda boyacı sana mesaj yolluyor olabilir. Videodaki boyacı sana mesaj gönderiyor olabilir. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
Perhaps he knows your gift. Belki de yeteneğini biliyordu. Belki de sendeki tanrı vergisini biliyordur. Tanrı vergisi mi? Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
My "gift"? "Yeteneğimi"? Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
Those hunches you get, what your partner calls your radar, Önsezilerini, ortağının sana radar demesi, Önsezilerin, ortağının sana radar demesi, ona "ruhları ayırt etme kabiliyeti" deriz. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
we call it "the Discernment of Spirits." biz buna "ruhların sezgisi" diyoruz. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
You can sense what others can't. Sen başkalarının hissemediğini hissediyorsun. Başka insanların sezemediklerini sen sezebiliyorsun. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
It is a spiritual gift, but it also puts you at risk. Bu doğaüstü bir yetenek, aynı zamanda da risk kaynağı. Manevi bir vergi. Ama seni riske de atıyor. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
It makes you a target. Bu seni hedef yapıyor. Seni hedef haline getiriyor. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
Those Latin messages weren't written in paint. Bu Latince mesajlar boyayla değil, O Latince mesajlarda boya kullanılmamış. İnsan kanı ile yazılmış. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
They were written in human blood. kanla yazılmış. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
We ran a DNA test, searched the database and got a match. DNA testine yolladık, veritabanında bir eşleşme yakaladık. DNA testi yaptık ve bir eşleşme bulduk. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
Santino's got a police record? Santino'nun polis kaydı var mıydı? Santino'nun sabıkası mı var? Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
Arrested for violent assault two years ago when he was home between deployments. İki yıl önce bir saldırı olayına karışmış. Askeri dağıtım arasında şiddetli saldırıdan dolayı 2 yıl önce tutuklanmış. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
Acquitted and arrest record expunged when the victim disappeared. Kurban kayıp olduğu için serbest kalmış. Kurban ortadan kaybolunca kayıtları silinmiş ve aklanmış. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
But his DNA sample was in the felony database Fakat DNA örneği cinayet kayıtları arasındaydı, Ama DNA örneği suçlu veritabanındaymış. Güncel adresiyle birlikte. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
along with a recent address. son adresiyle beraber. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
Holy shit. Hadi be! Hadi canım. Hemen burada, Güney Bronx. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
Right here in the South Bronx. Tam burada, Güney Bronx'ta. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
I'll see the judge about the warrant. İzin için yargıçla görüşeceğim. İzin belgesi için savcı ile görüşeceğim. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
No landlord around, no key. Evsahibi etrafta yok, anahtar da öyle. Ev sahibi yok, anahtar yok. Kırıp girmek ister misin? Sertçe dalarız? Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
Want to kick it in? Go in strong? Tekmeleyip girmek ister misin? Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
Please? Lütfen? Lütfen? Sen önde bekle. Arkayı ben alırım. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
You wait out front. I'll take the back. Sen ön tarafta bekle, ben arkayı alacağım. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
We'll pop him when he shows. Ortaya çıktığında enseleriz. Ortaya çıkınca çökeriz. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
He said he'd be there. Burada olacağını söylemişti. Orada olacağını söylemişti. Biliyorum. Ama babanın çok işi var. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
I know. Daddy's got a lot to do. Biliyorum. Babanın yapması gereken işler var. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
I'm gonna run your bath, then it's time for bed, okay? Banyonu hazırlayacağım, sonrra da yatağa tamam mı? Ben banyonu hazırlayacağım, sonra da yatma vakti. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
Christina! Christina! Christina! Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
Mommy! Christina! Anne! Christina! Anne! Christina! Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
Christina! Christina! Christina! Anne! Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
Christina. What's wrong? Christina. Ne oldu? Christina. Ne oldu? Kazıma seslerini yine duydum. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
I heard scratching again, Kazıma seslerini duydum, Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
and the door wouldn't open! ve kapı açılmadı! Kapı açılmadı! Bir şeyin yok. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
You're okay. Tamam sorun yok. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
Do you have a crucifix in your home? Evinde haç var mı? Evinde haç var mı? İtalyan’ız biz. Ne sanıyordun? Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
We're Italian. What do you think? Biz İtalyanız. Ne düşünüyorsun? Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
Good. Güzel. İyi. Bu da bir başlangıçtır. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
That's a start. Bu bir başlangıç. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
If you have been called into the Work, you and your family are already in danger. Eğer bu iş için çağırıldıysan, sen ve ailen tehlikededir. Eğer göreve çağrıldıysan sen ve ailen çoktan tehlikede demektir. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
And now listen to me. Ve şimdi beni iyi dinle. Şimdi beni dinle. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
I can't help you any further unless you humble yourself before God. Eğer Tanrı önünde alçakgönüllü olmazsan sana yardım edemem. Tanrı'nın önünde alçakgönüllü olmadıkça sana yardım edemem. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
What do you mean, like a confession? Like in church? Ne demek istiyorsun, günah mı çıkarayım? Kilisedeki gibi? Ne diyorsun yani, kilisede olduğu gibi günah mı çıkarayım? Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
We don't need a church. Bir kiliseye ihtiyacımız yok. Kiliseye ihtiyacımız yok. Hemen burada yapabiliriz. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
We can do it right here. Burada da yapabiliriz. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
You can call it confession, admission, coming clean, therapy, whatever. Sen buna günah çıkarma diyebilirsin, veya itiraf, terapi, her ne istersen. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
Jesus. Tanrım. Tanrım. Uğraştığın şey manevi kötülük Sarchie. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
This is spiritual evil you're dealing with, Sarchie. Ruhani bir güçle hesaplaşıyorsun Sarchie. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
You cannot fight it in the usual way. Onunla bildik yollarla dövüşemezsin. Onunla alışılagelmiş yollarla savaşamazsın. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
Whatever your sins are, you need to face them now, Günahların neyse, onlarla şimdi yüzleşmelisin, Günahların ne ise onlarla hemen yüzleşmen gerek. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
because they will be used against you. çünkü onlar sana karşı kullanılabilir. Çünkü sana karşı kullanılacaklar. Bunu garanti ederim. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
I guarantee you that. Sana garanti ederim. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
I don't know, Father. Bilmiyorum Peder. Bilemiyorum Peder. Yapamam. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
Do you remember that tape I played you? Sana dinlettiğim kaydı hatırlıyor musun? Sana dinlettiğim kaseti hatırlıyor musun? Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
Claudia, the woman from Venezuela. Claudia, Venezuela'lı kadın. Venezüellalı Claudia. Nasıl unutabilirim? Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
How could I forget? Nasıl unutabilirim? Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
The night you and I first met, Seninle buluştuğumuz o gece, Seninle ilk kez görüştüğümüz gece... Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
I went to Claudia's house for the first time in many years. yıllar sonra ilk defa Claduia'nın evine gittim. ...uzun yıllar sonra Claudia'nın evine ilk kez gittim. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
After seeing Jane Crenna that night, I needed to see Claudia again. O gece Jane Crenna'yı gördükten sonra Claudia'yı tekrar görmem lazımdı. Jane Crenna'yı o gece gördükten sonra gerçek kötülükle karşılaşmanın içimdeki... Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
To remind myself that an encounter with true evil Gerçek kötülükle yüzyüze gelişimi hatırlamak, ve kötülüğün ...kötülüğü ortaya çıkarabileceğini kendime hatırlatmak için onu tekrar görmeliydim. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
can always bring out the evil in me. tekrar yeşerebileceğini görmek için. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
Less than a year after the ritual cleansing I did at Claudia's house, Şeytan çıkarma ritüelinden bir yıl kadar sonra Claudia'nın evindeydim. Claudia'nın evinde yaptığım ayinden bir yıldan kısa süre... Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
she and I relapsed together. Birlikte olduk. ...sonra o ve ben tekrar kötü yola saptık. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
No shit? Yeah. Hadi canım! Evet. Hadi canım. Evet. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
Several times a week, for months. Aylar boyunca, haftada birkaç defa. Haftada birkaç kez, aylarca sürdü. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
No pain' no anguish, no anxiety. Total euphoria. Acı yok, ızdırap yok, endişe yok, mutluluktan uçuyorduk. Acı, keder, endişe yoktu. Mutluluktan uçuyorduk. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
And then when we came down, we'd have sex. Ve yine böyle devam ederken, Yere indiğimizde ise seks yapıyorduk. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
She got pregnant. O hamile kaldı. Hamile kaldı. Çok çaba harcasam da kürtaj oldu. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
And against my best efforts, she had an abortion. Tüm çabalarıma rağmen ikna edemedim, kürtaj yaptırdı. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
Jesus. Tanrım. Tanrım. Aziz değilmişsin Peder. Hakkını veriyorum. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
You're no saint, Father. I'll give you that. Sen Aziz değilsin Peder. En azından bunu söyleyebilirim. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
Funny you should say that. Bunu senin söylüyor olman komik. Bunu söylemen garip. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
Because when I couldn't take the guilt anymore, Çünkü ben yaptığım şeyi itiraf ettiğimden beri, Artık suçluluğa katlanamadığımda yaptıklarımı itiraf ettim. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
I confessed what I'd done. Suçlu hissetmiyorum. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
And of course I assumed I would be defrocked. Ve tabi ki bunu anlatırsam, beni papazlıktan atacaklardı. Papazlıktan men edileceğimi düşünüyordum. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
I certainly deserved to be. Kesinlikle bunu hak ediyordum. Kesinlikle hak etmiştim. Ama kilise papazı bana ne dedi biliyor musun? Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
But you know what my parish priest told me? Fakat anlattığımda papaz bana ne dedi biliyor musun? Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
He said, Dedi ki, Aziz ahlak timsali değildir. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
"A saint is not a moral exemplar. "Bir Aziz ahlaki bir suret değildir". Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
"A saint is a life giver." "Bir Aziz yaşam vericidir". Aziz can verendir. Tüm hikayemi duymuştu. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
He heard my full story, Tüm hikayemi dinledi, Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
told me that if it happened again I would be defrocked, ve tekrar olursa papazlıktan atılacağımı söyledi. Bir daha olursa men edileceğimi söyledi. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
and I left his office committed to walking the path of grace. Ve böylece onun yanından ayrılıp, merhametin yolunda yürüdüm. Ofisini, kendimi fazilet yolunda yürümeye adamış olarak terk ettim. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
So I do know how difficult it is. Yani bunun ne kadar zor olduğunu biliyorum. Ne kadar zor olduğunu biliyorum yani. Ama içini dökmelisin Sarchie. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
But you need to unburden yourself, Sarchie. Fakat kendini bu yükten kurtarmalısın Sarchie. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
You need to deal with that hidden pain. It's killing you inside. Gizli acınla yüzleşmelisin. O seni içeriden öldürüyor. O saklanmış acının üstesinden gelmen gerek. Seni içten içe öldürüyor. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
Holy shit, there he is. Siktir, işte orada. Siktir, geldi işte. Apartmana yaklaşıyor. Seninle arka tarafta buluşuruz. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
He's approaching the building. I'll meet you around the back. Binaya yaklaşıyor. Seninle arkada buluşacağım. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
We'll go in through the side. Yan taraftan gireceğiz. Yan taraftan gireceğiz. Sen arabada kal. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
Stay in the car. Arabada kal. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
Sarchie. Sarchie. Sarchie. Numaralarına aldanma. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
Don't be deceived by his tricks. Onun oyunlarına aldanmayın. Deliver Us from Evil-1 2014 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 14790
  • 14791
  • 14792
  • 14793
  • 14794
  • 14795
  • 14796
  • 14797
  • 14798
  • 14799
  • …
  • »
  • »»
Kısıtlı Mod:   
  • Katkıda Bulun
  • Hakkımızda
  • Sorumluluk Reddi
  • İletişim