Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 14278
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
fucking me with one of her friends. | arkadaşlarından birine siktirmiyor. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
All I did was ask a simple question. | Sana çok basit bir soru sordum. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
And all I'm doing is telling you | Ben de sana annemi rahat | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
to leave my mother the fuck alone. | bırakmanı söyledim. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
Look, you drug her into this when | Biri tarafından taciz edildiğini ima ettiğinde | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
you insinuated that you were being abused. | anneni de işin içine sokmuş oldun. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
Its not your fault. | Bu senin hatan değildi. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
Fuck off, seriously. | Siktir ol git, gerçekten. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
My mom isn't a bad person. | Annem hiç de kötü biri değildir. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
Okay, then give me someone else to look into. | Öyleyse, bana başka birinden söz et. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
Who is the bad guy? | "Kötü adam" kim? | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
When was the last time you saw your dad? | Babanı en son ne zaman gördün? | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
Susan, has he stopped by since he and your mom split up? | Susan, annen ve baban boşandıktan sonra babanla hiç görüştün mü? | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
If you don't let me out I'm going | Eğer beni bırakmazsan, | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
to claw your fucking eyes out, bitch! | gözlerini oyarım, orospu karı. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
Okay, we don't have to talk about your dad. | Peki, baban hakkında konuşmak zorunda değiliz. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
Lets fucking talk about your dad then. | Öyleyse, senin baban hakkında konuşalım. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
Look, your legs are covered in scratches, | Bana bak, bacaklarında çizikler var. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
it looks like you're being forced to do | Yapmak istemediğin bir şeyi yapmana | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
something that you don't want to do. | mecbur kaldığını gösterir bu. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
What am I supposed to think? | Ne düşünmemi bekliyorsun ki? | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
Think whatever the fuck you want. | Ne sikimi istiyorsan onu düşün. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
I'm going through your backpack. | Çantana bir göz atalım, şimdi. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
Your mother gave me permission | Eşyalarını inceleyebilmem için | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
to go through your stuff. | annen izin verdi bana. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
Fuck you, bitch! | Orospu karı! | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
Motherfucking cunt! | Amcık karı! | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
Bullshit! | Siktir git! | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
What is this? | Nedir, bu? | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
Turn that god damn video camera off! | Kapat şu lanet olası kamerayı! | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
You can't listen to a fucking word she says. | Söylediği hiç bir şeyi sakın dinlemeyin. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
She's going to lead you on. | Sizi yönlendirmeye çalışacaktır. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
Thoroughly abusive. | Kışkırtmaya çalışacaktır. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
I didn't gain any information from, | Daha senden hiç bir bilgi alamadım. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
Why did you get upset when she pulled it out? | O kağıdı çıkardığında neden sinirlendin? | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
She came at me. | Üstüme geliyordu. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
I didn't touch you. | Sana dokunmadım bile. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
Then why are you so interested in getting it back? | Peki, neden onu geri almaya çalıştın o zaman? | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
It was Cami, she wrote it. | Cami, yazdı onları. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
Why would Cami write this? | Cami bunları niye yazsın ki? | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
She wrote the fucking note and put it in my backpack. | Bu notu o yazdı ve sonra da lanet çantama koydu. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
But why would she? | Bunu neden yapsın? | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
Because she hates me, she's a fuck. | Çünkü o orospu da benden nefret ediyor. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
Cami, get to class, go! | Cami, sen sınıfına dön, hemen! | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
Stay away from my boyfriend, you skank! | Benim erkek arkadaşımdan uzak dur, kaltak! | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
Don't tell me what to do. | Ne yapacağımı söyleme bana. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
You know, after you left, all I did was | Siz gittikten sonra | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
ask her about her dad, and she completely lost it. | babasını sordum, o anda kendini kaybetti. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
Well, maybe she'd like you | Eğer işin içinde olmasaydınız, | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
if you weren't all business. | sizden hoşlanabilirdi. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
I'm just saying that these kids have | Söylemek istediğim, bu çocuklar | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
been through a traumatic experience. | bir sürü travmalar geçirdiler. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
The last thing they need is you grilling them like that. | İstedikleri en son şey, senin onları böyle deşmen. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
When you graduate, you can handle them | Mezun olduklarında onlara istediğin gibi davranabilirsin ama, | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
however you want, but I'm not trying to make friends. | ben onlarla arkadaş olmak niyetinde değilim. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
They're not criminals. | Bu çocuklar cani değiller. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
It is for her own good. | Bu onun iyiliği için. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
If I hadn't went through her stuff, | Eğer çantasını aramasaydım | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
I never would have found the note. | O notu asla bulamazdık. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
Okay, but don't be surprised if | Tamam da, sürekli böyle karşı konmayla | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
you keep getting stonewalled like today. | karşılaşırsan, sakın şaşırma. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
You know, this week has just sucked. | Evet, bu hafta biraz kötü gitti. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
Is Russell still getting to you? | Russell konusunda nasıl hissediyorsun? | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
Yeah, I mean every time I start to | Evet, tam onu unutmaya başlayacağım sırada | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
forget about him, this lovely bite flares up. | bu ısırık sızlamaya başlıyor. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
It'll heal though, right? | Yakında iyileşir ama, değil mi? | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
Doctor Crichton says I'll have a scar. | Doktor Crichton bir çizik izi kalacağını söylüyor. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
You know it's for the best. | Buna da şükür. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
You don't want to lose a kid this early in your career. | Kariyerinin daha başında bir çocuğu kaybetmeyi istemezsin. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
If you think about it, it wasn't really your kid. | Eğer düşünecek olursan bu çocuk senin gözetiminde değildi. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
It was Josh's case, so you're still batting a hundred. | O, Josh'un davasıydı, sen neden bulaştın? | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
That doesn't matter. | Bu, o kadar önemli değil. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
I mean, I met him so he's as much mine as anyone's. | Oraya gittiğime göre, herkesin olduğu kadar benim de sorumluluğumda. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
Give me a call when you | Bu orospu karıdan bıktığında | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
I'm telling you, there is no Gabe at this school. | Söyledim ya, bu okulda Gabe isimli biri yok. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
And what about Michael? | Peki ya, Michael? | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
The only Michael we have is in seventh grade. | Okuldaki tek Michael, yedinci sınıfta. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
Every student is in here. | Bütün kayıtlar burada. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
Can we at least consider that Susan wrote it herself? | Susan'ın bunu kendisinin yazdığını düşünemez miyiz? | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
I mean, she is a proven liar. | Sonuçta yalancının teki olduğunu herkes bilir. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
How is she a proven liar? | Yalancı olduğunu nereden biliyorsun? | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
I catch her in lies all the time. | Sürekli onun yalanlarını yakalıyorum. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
She's the girl that cried wolf. | "Kurtlar geliyor" diye bağıran kız o. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
Is that her handwriting? | Bu, onun el yazısı mı? | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
This is all we have to go on until we | Babasının nereye gittiğini bulabilmemiz için | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
But even liars don't deserve to be molested. | Ama, yalancıların bile taciz edilmemesi gerekir. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
Then why don't you get Father | Neden öyleyse Peder Patrick'in | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
Patrick to snoop around for you? | senin için ortalığı araştırmasını istemiyorsun? | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
I've already spoken with Father Patrick. | Peder Patrick ile konuştum zaten. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
Enough, Julie, let her do her job. | Yeter, Julie, bırak da, işini yapsın. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
I wouldn't be doing mine | Ben olsam, bu işi tam olarak halletmeden | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
if I didn't at least being it up. | başka bir şeyle uğraşmazdım. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
I mean, you do know that she's with | Demek istediğim, kız bütün gün | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
him practically every day, right? | Peder'le birlikte, değil mi? | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
The girl has no one to go home to. | Kızın evde gidecek kimsesi yok ki. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
If it weren't for him, God knows where she'd be. | Peder olmasa, kızın nerelerde sürteceğini ancak Allah bilirdi. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
Are you going to hold that against him? | Bunu, ona karşı mı kullanacaksın? | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
Yup, I will if he's got some other motive. | Tabii, eğer başka bir amaç sezersem, kullanırım. | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
And what motive would that be? | Ne tür bir amaç? | Daylight-1 | 2013 | ![]() |
Oh are you serious? | Sen saf mısın? | Daylight-1 | 2013 | ![]() |