Türkçe
İngilizceAra
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 13999
| İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
| One and Three will be too busy worrying about each other. | Bir ve Üç birbirlerinden endişe etmekle meşgul olacaklar. | Dark Matter-1 | 2015 |  |
| She'll count on that. | Ona güvenecek. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| And I'm not a threat to her. | Ve ben onun için bir tehdit değilim. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| So you need to be careful. | Bu yüzden dikkatli olman gerek. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| You're talking about Two. | İki'den söz ediyorsun. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| We don't know what happened to her | O gezegende başına... | Dark Matter-1 | 2015 | |
| while she was down on that planet. | ...neler geldiğini bilmiyoruz. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| You really think she's capable | Gerçekten de bu ekibin bir üyesine... | Dark Matter-1 | 2015 | |
| of harming a member of this crew? | ...zarar verebileceğini düşünüyor musun? | Dark Matter-1 | 2015 | |
| I know she is. | Öyle olduğunu biliyorum. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| We should lock up the weapons. | Silahları kilitlemeliyiz. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Just as a precaution, until we get to the space station | Uzay istasyonuna varıp her şeyi halledinceye kadar... | Dark Matter-1 | 2015 | |
| and figure this all out. | ...bir önlem olarak. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| I think the Android should be our bigger concern. | Bence en çok endişelenmemiz gereken şey Android olmalı. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Whoever has her neural chip can use her against us, | Nöral çipi her kimdeyse, onu bize karşı kullanabilir. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| and you remember what happened the last time | Ve en son ona karşı döndüğünüzde... | Dark Matter-1 | 2015 | |
| you guys faced off against her? | ...ne olduğunu hatırlıyor musunuz? | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Yeah, I remember alright. | Evet, çok iyi hatırlıyorum. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| So let's say that we do agree to lock up the Android, | Pekala farz edelim Android'i hapis tutmak konusunda hemfikir olduk. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| One problem. | Bir sorun var. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Who holds the key? | Anahtarlar kimde olacak? | Dark Matter-1 | 2015 | |
| I don't think it matters because I'm guessing whoever did this | Bence bunun pek bir önemi yok, çünkü bunu her kim yaptıysa... | Dark Matter-1 | 2015 | |
| doesn't have the skill set to reprogram her. | ...onu yeniden programlama kabiliyeti yok. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| I wanna come over there and demonstrate my skill set | Oraya gelip kabiliyetlerimi üzerinde göstermek istiyorum tatlı çocuk. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Huh? Hey, hey that's enough. | Bu kadarı yeter! | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Like I said before, | Daha önce dediğim gibi... | Dark Matter-1 | 2015 | |
| we should all stick together, just to be safe. | ...güvende olmak için bir arada kalmalıyız. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Huddle for protection like a bunch of frightened animals? | Korkmuş bir grup hayvan gibi toplanacak mıyız? | Dark Matter-1 | 2015 | |
| No thank you. | Almayayım, sağol. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| But staying together makes it harder to access the android | Fakat bir arada kalmak Android'e erişimi ve onu bize karşı... | Dark Matter-1 | 2015 | |
| and use her against us. | ...kullanmayı zorlaştırır. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| I don't fear the android, and I surely don't fear any of you, | Android'ten korkmuyorum. Sizden de korkmuyorum. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| so if anyone in here is even considering coming after me, | Bu yüzden, arkamdan gelmeyi aklından geçiren varsa... | Dark Matter-1 | 2015 | |
| I'd suggest you rethink y... | ...bir daha düşünsün derim. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| What's happening to him?! | Ona ne oluyor? | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Blood pressure heart and respiratory rates are steady. | Nabız ve solunum sabit. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Cerebral blood flow is normal, | Beyin kan akım hızı normal... | Dark Matter-1 | 2015 | |
| but he's in an unresponsive state. | ...fakat bilinci kapalı. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| I'm assuming this isn't something you just sleep off? | Zannedersem bu uyuyarak atlatabileceğimiz bir şey değil. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| It's impossible to say. | Bunu söylemek mümkün değil. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| I don't know what he ingested | Ne yediğini bilmiyorum... | Dark Matter-1 | 2015 | |
| but my guess is it was a rapid onset, | ...fakat tahminim hızlı başlangıçlı... | Dark Matter-1 | 2015 | |
| ultra short action barbiturate. | ...ultra kısa tesirli yatıştırıcı. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Possibly a neurotoxin. | Muhtemelen bir nörotoksin. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| So our entire water supply's been laced? | Yani suyumuzun hepsine ilaç mı karıştı? | Dark Matter-1 | 2015 | |
| We can't know for sure until I run a full analysis. | Ben kapsamlı bir inceleme yapana kadar emin olamayız. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Until then, I'd advise everyone to not | O zamana kadar hepinize kapalı olmayan hiçbir şeyi... | Dark Matter-1 | 2015 | |
| consume anything that isn't sealed. | ...tüketmemenizi öneririm. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| A few minutes later, we all would've joined him. | Birkaç dakika geçse hepimiz ona katılacaktık. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Not all of us. | Hepimiz değil. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| One of us didn't take any water. | Aramızdan biri hiç su içmedi. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| One of us wasn't thirsty. | Birimiz susamamıştı. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Isn't that convenient. | İşe yaramaz mı bu? | Dark Matter-1 | 2015 | |
| If I wanted to drug you, I would've taken a cup | Eğer sizi uyuşturmak isteseydim benden şüphelenmemeniz için... | Dark Matter-1 | 2015 | |
| like the rest of you so you wouldn't suspect me. | ...bir bardak da ben alırdım. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Unless, of course, you thought that we wouldn't | Senden şüphelenmemiz için önce... | Dark Matter-1 | 2015 | |
| be awake to suspect you. | ...kendimizde olmamız gerekiyor. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| I'm smart enough not to take that chance. | Bunu şansa bırakmayacak kadar zekiyim. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| And yet, you did. | Ama şansa bıraktın. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| No, I didn't because I didn't drug the water. | Hayır, çünkü suya ilacı ben katmadım. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Alright, settle down. | Pekala, sakin olun. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| You're not gonna to get anywhere arguing. | Tartışarak bir yere varamazsınız. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| That's because you guys aren't listening to me. | Çünkü beni dinlemiyorsunuz. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| You're just throwing around wild accusations. | Saçma sapan suçlamalarda bulunuyorsun. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| You want proof? | Delil mi istiyorsunuz? | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Fine, let's get proof. | Pekala, delil bulalım. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Search his quarters. | Bölmesini arayın. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Guaranteed, that's where we're gonna find the shock stick. | Garanti veriyorum, şok çubuğunu orada bulacağız. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Come on, who's stupid enough to hide that thing in their room? | Hadi ama kim onu odasına saklayacak kadar aptal olabilir ki? | Dark Matter-1 | 2015 | |
| I wanna search his quarters too! | Onun bölmesini de aramak istiyorum. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| We'll search everyone's quarters. | Herkesin bölmesini arayacağız. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| I don't even know what half of this stuff is. | Söylediklerinizin yarısını bilmiyorum bile. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Neither do I until I fix it. | Çözene kadar ben de öyle. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Are we done here? | Burada işimiz bitti mi? | Dark Matter-1 | 2015 | |
| That's a little something I picked up | Son uzay istasyonundan aldığım... | Dark Matter-1 | 2015 | |
| at the last space station... | ...küçük bir şey o. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| from a little something I picked up at the last space station. | Son uzay istasyonundan aldığım küçük bir şeyden. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Moving on. | Devam edin. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| We done here? | Burada işimiz bitti mi? | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Okay, we're done. | Tamam, bitti. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| It's late; we're tired. | Geç oldu, yorulduk. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Get some sleep. | Gidip biraz uyuyun. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| No one's gonna keep an eye on him? | Ona kimse göz kulak olmayacak mı? | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Be my guest. | Misafirim olacak. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Rest up. | Dinlenin. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| I have a feeling tomorrow's gonna be a really long day. | İçimden bir his yarın çok uzun bir gün olacak diyor. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| You think you could you stay in my quarters tonight? | Bu gece benim bölümümde kalabilir misin? | Dark Matter-1 | 2015 | |
| You can take the bed, I'll sleep on the couch. | Sen yatağı al, ben kanepede uyurum. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| I'll stay on the couch. | Ben kanepede uyurum. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Why does she scare you so bad? | Seni neden bu kadar çok korkutuyor? | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Then we're agreed? | Hemfikir miyiz yani? | Dark Matter-1 | 2015 | |
| He has to die. | Ölmek zorunda. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| after we come out of stasis. | ...statizden çıktıktan sonra. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Where'd you find this? | Nereden buldun bunu? | Dark Matter-1 | 2015 | |
| In the mess, underneath the table. | O karmaşada, masanın altında. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| She was planning to kill one of you | Maden gezegenine varmadan önce... | Dark Matter-1 | 2015 | |
| before we got to that mining planet. | ...aranızdan birini öldürmeyi planlıyordu. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| She's the dangerous one. | O tehlikeli biri. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Have you ever checked your computer | Gizli ve silinmiş dosyalar için... | Dark Matter-1 | 2015 | |
| for hidden or deleted files? | ...bilgisayarını taradın mı? | Dark Matter-1 | 2015 | |
