Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 20263
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
I'm allergic to cats. They're hypoallergenic. | Kedilere alerjim var. Alerji yapma riskleri çok düşük. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
This is a special Frances kitty. Oh. Who knew? | Bu özel bir 'Frances kedisi'. Kimin aklına gelirdi? | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
This one's the runt, which is cheaper, but I think it's the best one anyway. | Bu da daha küçük ve güçsüz olanı ama daha ucuz. Bence iyi bir seçenek. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
I figure one runt and one regular. | Bir küçük bir de normal kedi. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
I put a hundred dollar down payment on each cat. | Kedi başına 100 dolar ödedim bile. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
Well, 80 for the runt and a hundred for the other one. | Aslında küçük olan için 80 dolar, normal olan için 100 dolar ödedim. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
Why not just get one cat? A cat needs a buddy. If you get one, you need two. | Neden tek kedi almıyorsun? Bir kediye dost lazımdır. İki tane almalısın. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
I'll give you $200 to get no cats. | Hiç kedi almamana karşılık sana 200 dolar verebilirim. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
So who will take care of them if you go away? | Sen evde olmayınca onlara kim bakacak? | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
I thought we could get 'em together. | Onlara birlikte bakabiliriz. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
And move them back and forth between our apartments? | Dairelerimiz arasında onları ileri geri taşıyacak mıyız? | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
No. I thought maybe... | Hayır. Düşündüm de belki bana taşınabilirsin. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
Oh. Wow. | Vay canına. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
Do you want to move in with me? Yeah. | Bana taşınmak ister misin? Evet. Olur mu? | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
Yes. I mean, I do have this other thing. | Evet. Ama bir pürüz var. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
What other thing? Well, I don't know. | Ne pürüzü? Bilmem. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
I promised Sophie I'd stay through the lease... | Sophie'ye kira kontratı dolana kadar kalacağıma... | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
Is that bad? I'm sorry. I feel bad. | Kötü mü oldu bu? Üzgünüm. Kötü hissettim bak şimdi. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
Can't she find someone else? Yeah, but it's my friend. | Başka birini bulamaz mı? Evet ama o benim arkadaşım. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
Uh huh. I want to move in with you. Okay. | Hı hı. Sana taşınmak istiyorum. Peki. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
I feel bad. Don't feel bad. Forget it. | Kendimi kötü hissediyorum. Hissetme. Unut gitsin. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
No. What? Nothing. | Hayır. N'oldu? Hiçbir şey. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
You're mad. I'm not mad. I'm disappointed. | Kızdın sen. Kızmadım. Hayal kırıklığına uğradım. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
I feel bad. Stop feeling bad. | Kötü hissediyorum kendimi. Hiç hissetme. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
Frances, I asked you to move in. You said no. | Frances, bana taşınır mısın diye sordum sen de hayır dedin. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
But I can't. You can. You don't want to. | Ama taşınamam. Taşınabilirsin ama istemiyorsun. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
Who is it? I don't have to get it. | Kim arıyor? Sorun değil. Açmama gerek yok. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
Who is it? Sophie. I'll call her later. Just pick up the phone. | Kim arıyor? Sophie. Onu sonra ararım. Cevap ver şu telefona. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
Are you sure? Answer it. | Emin misin? Evet. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
Yo, girl! What's up? | Yo kızım! N'abersin? | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
I can't come. | Gelemem. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
Ahh! Dumpling House! | Hamur İşi Lokantası! | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
I can't really talk right now. | Şu an pek konuşamayacağım. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
She's with these guys... | Benji ve Lev ile birlikte Çin Mahallesi'ndeki bir partideymiş. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
They're drunk. | Sarhoşlar. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
Maybe this isn't working. | Belki ilişkimiz yürümüyordur. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
I'm sorry. Me too.. | Üzgünüm. Ben de. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
Maybe No, never mind. | Belki... Neyse boş ver. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
What? I want to pay you for the cats. | Ne oldu? Kedilerin parasını ödemek istiyorum. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
I'm not gonna take money from you... | Senden para alacak değilim... | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
but I am going to get the cats anyway. | ...ama kedileri alacağım yine de. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
But then you're gonna be a single guy with two cats. | Bu sefer de iki kedisi olan sevgilisiz bir erkek olacaksın. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
Why would I be single? | Neden sevgilisiz olayım? | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
With two cats. No, I know. | İki kedisi olan. Anladım da... | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
I mean, why would I be single? | Neden sevgilisi olmayan biri olayım? | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
I thought you said that this isn't working. | İlişkimizin yürümediğini söylemiştin. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
I mean, if we don't move in together. If we can't move in together. | Eğer birlikte yaşamıyorsak... Daha doğrusu yaşayamıyorsak. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
We can move in together. | Birlikte yaşayabiliriz. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
I don't know that I believe anything I'm saying. | Kendi söylediklerime bile inanmıyorum sanırım. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
This hasn't been great for a while. | İlişkimiz epeydir iyi değildi. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
"This hasn't been great for a while. " | "İlişkimiz epeydir iyi değildi." | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
This has not been | İlişkimiz | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
Where are you going? Home, I guess. | Nereye gidiyorsun? Eve. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
I'm really... tired. | Çok yorgunum. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
I'm always so tired. | Hep çok yorgunum. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
Let's move in together. | Hadi bana taşın. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
You're crazy. You know Lev? | Delisin sen. Lev'i tanıyor musun? | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
And Benji? Hi. | Ya Benji'yi? Selam. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
I can't get interested in art or books... | Hayvanlar hakkında olan filmler... | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
or movies about animals. | ...kitaplar ya da sanatsal çalışmalar ilgimi çekmiyor. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
The animals have to talk or be at war for me to be interested. | İlgimi çekmesi için hayvanların konuşuyor olması ya da savaşta olmaları gerek. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
Don't hit the third rail. | Üçüncü raya işeyeyim deme. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
Shit! 1 | Siktir! | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
The F's not running. | F hattı çalışmıyormuş. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
I want a sip. Do you want your own? | Bir fırt istiyorum. Kendine bir tane yaksana. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
I want a sip. | Bir fırt istiyorum. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
The coffee people are right. | Kahveyi seven insanlar haklı. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
We are like a lesbian couple that doesn't have sex anymore. | Artık seks yapmayan lezbiyen bir çift gibiyiz. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
Wait. Come back. Don't pick at your face. | Dur. Geri gel. Yüzünü çekiştirme. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
I don't like smoking alone. | Tek başıma sigara içmeyi sevmiyorum. 1 | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
Me and Dan don't have sex anymore. | Dan'le biz de sevişmiyoruz artık. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
Didn't have sex anymore. | Sevişmiyorduk yani. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
Yeah, that's why you broke up. | Evet. Bu yüzden ayrıldınız. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
And if it happened, he would just | Ve seviştiğimiz zamanlarda da sadece... | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
He only had one way he could finish. | Sadece tek yolla boşalabiliyordu. Nefret ediyorum bundan. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
It was always with me facing flat on the bed from behind... | Ben yüzüm yatağa dönükken o arkama boşalıyordu. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
which just | Bu... Önemli şeylerin örtbas edilmesi demek. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
It's like with me and Patch. Yo, Patchy! | Patch ve ben gibi yani. Yo, Patchy! | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
'Sup, brah? | N'aber kanka? | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
The way he always likes to come in my face. | O da yüzüme boşalmayı seviyor. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
Yeah. Classy. | Evet. Çok klas. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
He's the kind of guy who says, "I've gotta take a leak. " | 'Su dökmem gerek' diyen tiplerden biri. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
And wears predistressed baseball hats. | Ve ikinci el beysbol şapkaları takıyor. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
He's a nice guy | İyi biri ama... | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
you know, for today. | ...bugün için yani. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
I should feel bad I went to that party. | Partiye geldiğim için kendimi kötü hissetmem gerek. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
You deserved it. You just got out of relationship jail. | Bunu hak ettin. Daha yeni bir ilişkiden kurtuldun. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
I think Dan was an alcoholic. He was. | Sanırım Dan alkolikti. Öyleydi. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
He wasn't a real alcoholic... | Gerçek bir alkolik değildi ama... | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
but sometimes he would have, like, 12 beers. | ...bazen 12 bira falan içiyordu. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
Lev is asking for your number. | Lev numaranı istiyor. Ver gitsin. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
You did just break up with Dan. Today. | Daha bugün Dan'den ayrıldın. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
Just do it. | Ver işte. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
I love you, Sophie, even if you love... | Seni seviyorum Sophie, sen e postası olan telefonunu... | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
your phone that has e mail more than you love me. | ...benden daha çok sevsen bile. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
My phone that has e mail doesn't leave a casserole dish... | E postası olan telefonum güveç tenceresini... | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
in the sink for three days. | ...üç gün evyede bekletmiyor. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
What about that time you made a cake? | Peki senin kek yaptığın zamana ne demeli? | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
"Ahoy, sexy. Are you around this week?" | "Selam seksi yolcu. Bu hafta buralarda mısın?" | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |
"Ahoy, sexy"? | "Selam seksi yolcu"? Kulağa epey gayce geliyor. | Frances Ha-1 | 2012 | ![]() |