Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 164653

İngilizce	Türkçe	Film Adı	Film Yılı	Ayrıntılar
My hair. It's all gone wrong.	Saçım. Tümden yanlış oldu.	The Hole-1	2001
I've messed up.	berbat ettim.	The Hole-1	2001
–What, did your mobile give you a tumour?	Ne oldu, cep telefonun tümöre mi yolaçtı?	The Hole-1	2001
Do you mind? My coursework doesn't write itself, you know.	Keser misin? Ödevim kendi kendine bitmez, anlarsınız.	The Hole-1	2001
–What is it? –Intensive conditioner.	Bu nedir? Yoğun saç kremi.	The Hole-1	2001
It should have you sorted in 20 minutes.	20 dakikada çıkarmalıydı.	The Hole-1	2001
–What did you use? –Peroxide.	Ne kullandın? Peroxide.	The Hole-1	2001
–Where from? –The lab.	Nereden? Laboratuvardan.	The Hole-1	2001
Oh, Lizzie.	Oh, Lizzie.	The Hole-1	2001
I just thought if I was a blonde like Amber, then…	Düşündüm de Amber gibi sarışın olursam....	The Hole-1	2001
I don't mean to be rude, but I don't think doing stuff to yourself…	Kaba olmak istemem, ama kendine bu tarz şeyler yapmanın...	The Hole-1	2001
will make any difference to Mike.	...Mike'a bir fark ifade edeceğini sanmıyorum.	The Hole-1	2001
Oh, don't worry about it. Trust me, he's not that wonderful.	Oh, endişelenme. Güven bana, o, o kadar da harika değill.	The Hole-1	2001
I know you don't have to be nice to me.	Biliyorum bana karşı iyi olmak zorunda değilsin.	The Hole-1	2001
My life has no meaning.	Hayatımın hiçbir anlamı yok.	The Hole-1	2001
Come in, sit down. Make yourself at home.	Gel, otur. Kendini evinde hisset.	The Hole-1	2001
I love him and he doesn't even know I exist.	Onu seviyorum ve benim varolduğumu bile bilmiyor.	The Hole-1	2001
I hate seeing you like this.	Seni böyle görmekten nefret ediyorum.	The Hole-1	2001
Hey, I can cheer you up. I've got chocolate.	Hey, seni neşelendirebilirim. çikolatam var.	The Hole-1	2001
Martin, you don't understand. You've never been in love.	Martin, anlamıyorsun. Sen hiç aşık olmadın.	The Hole-1	2001
You've never had the pain.	Hiç acı çekmedin.	The Hole-1	2001
God, I feel like I'm dying.	Tanrım, ölüyormuşum gibi hissediyorum.	The Hole-1	2001
Welcome to my office.	Büroma hoşgeldiniz.	The Hole-1	2001
Now, this is a need to know operation.	Şimdi, bu bir "bilinmesi gerekenler" operasyonu.	The Hole-1	2001
–Can you do it or not? –No field trip,	Yapabilir misin yapamaz mısın? Arazi gezisi yok,	The Hole-1	2001
no parents, no paparazzi? I can do anything.	...aileler yok, paparazziler yok? Ben herşeyi yapabilirim.	The Hole-1	2001
And, er…	Ve.....	The Hole-1	2001
I'm adding one to your number.	...size bir tane daha ekliyorum.	The Hole-1	2001
A kindred spirit.	Akrabalık ruhu.	The Hole-1	2001
Martin knew that the school and our parents always believed each other.	Martin okulun ve ailelerimizin birbirlerine inandıklarını biliyordu.	The Hole-1	2001
He called it the unholy alliance.	Ona kutsal olmayan ittifak diyordu.	The Hole-1	2001
If our parents thought we were in Wales and the school thought we were at home,	Eğer ailelerimiz Galler'de olduğumuzu ve okul da evde olduğumuzu düşünürse,	The Hole-1	2001
they'd never question it.	...asla sorgulamazlardı.	The Hole-1	2001
Baby	[Baby	The Hole-1	2001
See me	See me	The Hole-1	2001
Call, baby	Call, baby	The Hole-1	2001
You seem cold, oh	You seem cold, oh	The Hole-1	2001
I fall	I fall	The Hole-1	2001
–In love –Bye!	ln love Bye!	The Hole-1	2001
Come, please	Come, please	The Hole-1	2001
Hold me Goodbye	Hold me Goodbye]	The Hole-1	2001
Aye, aye, here come the troops.	Ay, ay, işte askerler geliyor.	The Hole-1	2001
Jesus, you're late! Did anyone see you?	Tanrım, geciktin! Kimse seni gördü mü?	The Hole-1	2001
Just back from the Himalayas.	Himalayalar'dan mı dönüyorsun?	The Hole-1	2001
Liz. Frankie you know, Geoff I'm sure you've heard of.	Liz. Frankie'yi tanıyorsun, Geoff'u da eminim duymuşsundur.	The Hole-1	2001
–None of it is true. –Except that one about the butter.	Hiçbiri doğru değil. Tereyağla ilgili olan hariç.	The Hole-1	2001
And Mike.	ve Mike.	The Hole-1	2001
Well, call me a muppet, mate, but there's nothing here.	Ahbap, beni budala sanabilirsin, ama burada hiçbirşey yok.	The Hole-1	2001
I'm not spending all weekend sitting on a tree trunk.	Tüm haftasonumu bir ağaç gövdesinde oturarak geçiremem.	The Hole-1	2001
–You can't see the wood for the trees. –Is he taking the piss?	Ağaçlara bakmaktan ormanı göremiyorsun. İşiyor mu?	The Hole-1	2001
Are you taking the piss, Martin? I could snap your neck like that, mate.	İşiyor musun, Martin? Boynunu böyle kırabilirim ahbap.	The Hole-1	2001
It's right here. Can't you see it?	Tam burada. Göremiyor musunt?	The Hole-1	2001
You have ten seconds to get interesting.	Biliyor musun? İlginç olmak için 10 saniyen var..	The Hole-1	2001
It's right beneath your feet.	Tam ayaklarınızın altında.	The Hole-1	2001
–Oh, yes. –Oh, no.	Oh, eveet. Oh, hayıır.	The Hole-1	2001
Oh, yes! Martin!	Oh, eveet! Martin!	The Hole-1	2001
Watch out, ladies.	Dikkat edin, bayanlar.	The Hole-1	2001
Whoa, dude! Whoa! You all right? Hey, I'm coming down. Hang on.	Whoa, ahbap! Whoaa! İyi misin? Hey, aşağı geliyorum. Bekle.	The Hole-1	2001
Oh, my God, how cool.	Oh, Tanrım, çok iyi.	The Hole-1	2001
–Hello!	Merhaba!	The Hole-1	2001
–Yeeehaaa! Whooo! Oh, man. –Shit, how deep is it?	Yeeehaaa! Whooo! Oh, adamım. Kahretsin, ne kadar derin?	The Hole-1	2001
–Oh, my God. –Look at this fucking thing.	Oh,Tanrım. Şu lanet şeye bak.	The Hole-1	2001
–Man, where'd you get the key? –Wouldn't you like to know?	Adamım, anahtarı nereden buldun? Bilmek istemezsin.	The Hole-1	2001
–And what is this? –You know the old war bunker over there?	Nedir peki bu? Şuradaki eski savaş sığınağını biliyor musun?	The Hole-1	2001
This is the escape hatch.	Bu onun çıkışı.	The Hole-1	2001
You're so weird, dude.	Acaip tuhafsın ahbap.	The Hole-1	2001
Will you have to close it?	Kapatmak zorunda mısın?	The Hole-1	2001
I need fresh air to keep my skin clear.	Cildimi temiz tutmak için taze havaya ihtiyacım var.	The Hole-1	2001
–Oh, right. It looks beautiful. –Stop it.	Oh, doğru. Güzel görünüyor. Kes şunu.	The Hole-1	2001
–You don't want to be found, do you? –No, we certainly don't.	Bulunmak istemiyorsunuz değil mi? Hayır, kesinlikle.	The Hole-1	2001
Nice one. See you later.	İyi iş. Sonra görüşürüz.	The Hole-1	2001
–You're going in there? –Course I'm going in there!	Oraya girecek misin? Tabi ki gireceğim!	The Hole-1	2001
–The power's on the left. –Yeah.	Işık solda. Tamam.	The Hole-1	2001
Oh, man. What is that smell?	Oh, adamım. Bu koku da ne?	The Hole-1	2001
It looks like a tomb.	Mezara benziyor.	The Hole-1	2001
–And? –And I ain't goin' in there.	Yani? Yani girmeyeceğim.	The Hole-1	2001
Oh, like I care what you think?	Oh, sanki ne düşündüğün umurumda da?	The Hole-1	2001
Uh…	Uh...	The Hole-1	2001
Can't be any worse than Wales, right?	Galler'den daha kötü olamaz, değil mi?	The Hole-1	2001
–Me next! –That's practical, Frankie	Sıra bende! Uygundur, Frankie	The Hole-1	2001
–Did you get that smell? What is that? –Jesus, man.	Şu kokuyu aldın mı? Nedir o? Tanrım.	The Hole-1	2001
–You all right? –What?	İyi misin? Ne?	The Hole-1	2001
You all right? Watch out for that bit.	İyi misin? Şuna dikkat et.	The Hole-1	2001
Mikey, look at this, man. Check this out! This is huge!	Mikey, Şuna bak, adamım. Bir baksana! Kocaman!	The Hole-1	2001
Look at that! What is that stuff?	Şuna bak! O da ne?	The Hole-1	2001
Ladies, you are going to love it down here!	Bayanlar, aşağıyı seveceksiniz!	The Hole-1	2001
I'll get them to send it up to your room, Frankie!	Odana yollatacağım Frankie!	The Hole-1	2001
–Oh, shut up! Just be careful with it. –This way.	Oh, kapa çeneni! Sadece dikkat et ona. Buradan.	The Hole-1	2001
–Jesus, it's so dark! –Right, I'm going first.	Tanrım, çok karanlık! Tamam, ilk ben gidiyorum.	The Hole-1	2001
–Are you going down? –Yeah.	İniyor musun? Evet.	The Hole-1	2001
–The ladder stops, mate. –What?	Merdiven bitiyor, ahbap. Ne?	The Hole-1	2001
Oh, no, it's cool. It's just…	Ha, hayır, bişey yok. Sadece...	The Hole-1	2001
Do you need a light?	Işığa ihtiyacın var mı?	The Hole-1	2001
–Yeah. Shine it down here. –What is that smell? It's disgusting!	Evet. Buraya tut. Bu koku da ne? İğrenç!	The Hole-1	2001
Enjoy the Mike Steel experience.	Mike Steel deneyiminin tadını çıkar.	The Hole-1	2001
Do you think he'll fall in love with me?	Sence bana aşık olur mu?	The Hole-1	2001
–Liz, watch the step. –Mate, look at the pit!	Liz, basamağa dikkat et. Kardeş, deliğe bak!!	The Hole-1	2001
Here, pass the rucksack. Mind the ledge, it's really narrow.	Çantayı buraya geçirsene. Çıkıntıya dikkat et, çok dar.	The Hole-1	2001
–You guys all right? –Yeah, we're cool, cheers.	Siz iyi misiniz? Evet, iyiyizl, teşekkürler.	The Hole-1	2001
–Close the door! –Bye bye, Martin! Bye bye!	Kapıyı kapa! Bye bye, Martin! Bye bye!	The Hole-1	2001