Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 151667
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
Well, that's fantastic. A really smart decision, young man. | Bu harika. Gerçekten akıllıca bir karar, genç adam. Evet, bu harika. Gerçekten zekice bir karar, genç adam. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
No, you just lost it all. | Hayır, hepsini yeni kaybettim. Hayır, az önce hepsini kaybettin. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
Hello, Mrs. Farnickle. How are you today? | Merhaba, Bayan Farnickle. Bugün nasılsınız? | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
Making a deposit, are we? | Mevduat hesabınıza yatırıyoruz, değil mi? Para mı yatıracağız? | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
You already lost his money? Oh, Mr. Marsh! Don't worry. | Siz ise şimdiden parayı kaybettiniz mi? Ama şimdiden parasını mı kaybettin? | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
We can just transfer money from your account and into a portfolio | Biz sizin hesabınızdan parayı transfer edip oğlunuzun... Sizin hesabınızdan, biraz para alıp bir portföy ile oğlunuzun... Ve paranız bitti! | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
This is a 9 News special report. | Burası Kanal 9 özel haberleri. Bu, Dokuz Haberleri, özel raporudur. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
Recession: a nation in peril. | Gerileme! Bir ulus tehlikede! Ekonomik Durgunluk. Bir millet risk altında! | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
An economic crisis has hit South Park and the nation like never before. | Ekonomik kriz South Park'ı ve ülkeyi hiç olmadığı kadar etkiledi. Ekonomik kriz, South Park'ı ve devleti, daha önce, hiç olmadığı kadar, vurdu. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
Another South Park bank closed down, leaving thousands of people in debt. | Başka bir South Park bankası da binlerce insana borçlu kalarak kepenk kapattı. Bir South Park bankası daha, binlerce kişinin hesabıyla birlikte, kapandı. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
It's just crazy, you know? Everyone's affected by it. | Bu çok çılgınca bir şey, biliyor musun? Herkes etkilendi. Bu çılgındı, biliyor musun? Herkes bundan etkilendi. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
All right, everyone, eat up. | Tamam, millet, yiyip bitirin. Pekala millet, yiyelim. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
Oh, Jesus Christ. | Yüce İsa! Yüce İsa. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
Mom, dad, how come there's suddenly no money? | Anne, baba, nasıl olur da aniden para yok olur? Anne, baba, para bir anda nasıl bitti? | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
I'll tell you what happened, son. | Sana ne olduğunu anlatacağım, oğlum. Sana ne olduğunu anlatayım, evlat. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
There's a bunch of idiot s out there who weren't happy with what they had. | Bak, dışarıda sahip olduklarından mutlu olamayan bir grup aptal var. Bak, elindekilerle mutlu olmayan bir geri zekalı topluluğu var... | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
They wanted a bigger house and materialistic | Hiç ihtiyaçları olmadan daha büyük bir ev ve maddi şeyler istediler. ...ve bunlar daha büyük bir ev, ihtiyaçları duymadıkları... | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
People with no money who got loans to buy | Parasız insanlar işleri olmadığı halde gereksiz şeyler alarak borçlandılar. Parası olmayıp, kredilerle, hiç işleri olmayan şeyleri alan insanlar bunlar. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
These assholes just blindly started buying any stupid thing | Ve sonra, bu göt verenler körü körüne her bir boku almaya başladılar. Bu göt herifler, gözlerini karartıp, aptalca şeyler almaya başladılar... | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
And the idiots couldn't see that by doing all this | Ve bu salaklar tüm bu gereksiz harcamaların ekonomiyle alay ettiğini göremedi. Bu geri zekalılar da, aldıkları geri zekalıca şeylerin... | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
Because the government kept interest rates | Çünkü hükümet faiz oranlarını uzun vadede çok düşük tutuyor! Çünkü hükümet, faiz oranlarını çok düşürdü! | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
The government took our economy for granted | Hükümet ekonomimizi imtiyazlı tutuyor ve şimdi hepimiz bedelini ödüyoruz! Hükümet, ekonomimize, imtiyaz verdi, şimdi hepimiz bedelini ödüyoruz. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
How long will we sit and watch our economy fall... | Daha ne kadar oturup ekonomimizin zayıflamasını izleyeceğiz... Daha ne kadar oturup, ekonominin batmasını izleyeceğiz... | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
And so I say to you, do not listen to the Wall Street brokers, for they... | Ve size söyledim, Wall Street Tellalları'nı dinlemeyin, Bu yüzden size diyorum, Wall Streetli borsacıları dinlemeyin. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
The answer is obvious, my friends. It is the Jews! | Cevap apaçık ortada, dostlarım. Yahudilere! Cevap, gayet net arkadaşlarım. Yahudilerde! | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
Hidden all the cash in some secret Jew cave that they built, | Tüm parayı muhtemelen 60'larda kurdukları gizli bir Yahudi sığınağına sakladılar. 60lı yılların başında inşa ettikleri, gizli Yahudi mağarasındaki kasalarda saklıyorlar. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
But the fault lies in all of you. | Ama hata hepimizde. Ama hatayı kendinizde aramalısınız. Siz! | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
He's right. | Çok haklı. Bu bir şeyler hissettirebilen ilk adam. Haklı. Mantıklı konuşan ilk kişi bu. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
Instead of paying for cable, let us watch clouds! | Kablolu yayın izlemek için para ödemektense, bulutları izleyelim! Kablolu yayına para vereceğimize, bulutları izleyelim. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
Instead of buying clothes, wear but sheets from thine beds! | Elbise almaktansa, eski çarşafları giyelim! Kıyafete para vereceğimize, yatak çarşafları giyelim. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
Cut spending to only the bare essentials... | Sadece gerekli şeylere para harcayalım... Su ve ekmek. Para harcamamız gereken tek şey... Su ve Ekmek. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
And margaritas, yeah! | Ve Margarita, evet! Bir de Margarita, evet! | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
Hello, young man. Welcome to Sur La Table. Can I help you? | Merhaba, genç adam. Sur la Table'a hoş geldin. Yardımcı olabilir miyim? Merhaba, genç adam. Sur la Tabe'a hoş geldin, yardımcı olabilir miyim? | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
Oh, that's all we get anymore, returns. | Artık tek yaptığımız şey, geri almak. Artık iadeden başka bir şey almıyoruz. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
Sorry, our computers are slow today. We need a new Ethernet cable. | Üzgünüm, bilgisayarlarımız bugün çok yavaş. Özür dilerim, bugün bilgisayarımız çok yavaş. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
I'm sorry, sir. I'd like to give you a refund, but I'm afraid | Üzgünüm, efendim. Size para iadesi yapmak isterdim, ama korkarım mümkün değil. Üzgünüm, bayım. Size paranızı geri vermek isterdim ama korkarım bu mümkün değil. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
What? I said I'm not able, sir. | Ne? Uygun değiliz dedim, efendim. Ne? Mümkün değil dedim, efendim. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
You see, this Margaritaville was purchased with a payment plan. | Bakın, bu Margaritaville bir ödeme planıyla satın alındı. Bakın, Margaritaville taksitle alınmış. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
Customers just pay for some of the machine | Müşteriler sadece bir kısmını verdi, geri kalanını finans şirketi ödedi. Müşteriler, makinenin sadece bir kısmını yatırıyor,... | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
Can't I just return it and get the money my dad put in back? | Bunu geri verip parasını babamın cüzdanına geri koyamam mı? Peki, babamın yatırdığı parayı alamaz mıyım? | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
We have become lovers of pleasure, rather than lovers of the economy. | Ekonomi sevdalılarından daha ziyade, zevk sevdalıları haline geldik. Ekonomi müridi olmak yerine, servet müridi olduk. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
Nay! You hath forsaken the economy! | Hayır! Sen ekonomiyi terk etmelisin! Hayır, siz ekonomiyi terk ettiniz! | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
Thine own stockbrokers... now lie dead by their own hand. | Senin borsa tellalın, şimdi seni elleriyle ölüme terk etti. Eskinin borsacıları, şimdi kendi elleriyle ölüme gittiler. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
And thou knowest that thy stockbrokers did not fear the economy! | Ve şunu da bilmelisiniz ki bir borsa tellalı asla ekonomiden korkmaz. Borsacıların da ekonomiden korkmadığını biliyordunuz. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
Well, here we are, my friends. | Neyse, işte buradayız, dostlarım. Şimdi, bu haldeyiz dostlarım. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
What can we do, Randy? Yes, tell us! | Ne yapabiliriz, Randy? | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
Instead of cars that take gasoline, | Benzin yakan arabalardansa, Drake'nin çiftliğinden lamalarla dolaşmalıyız. Benzin yiyen arabalar yerine, Drake'in çiftliğindeki lamalara binmeliyiz. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
Instead of video games that take batteries and software, | Pil harcayan video oyunlarındansa, çocuklarımız sincaplarla oynayabilir! Batarya yiyen bilgisayar oyunları yerine, çocuklarımız, sincaplarla oynasın! | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
We shalt not want! | İstemeyebiliriz! İstemeyeceğiz! | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
Morning, Ted. Morning, Al. | Günaydın, Ted. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
Well, this sucks. | Bu çok boktan. Saçmalık bu. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
it had to be the week that GTA4 comes out for Nintendo DS! | ...kesinlikle Grand Theft Auto 4'ün Nintendo DS için çıkacağı hafta olmalıydı! ...GTA 4'ün Nintendo Ds için çıkmasına bir hafta kala olmak zorundaydı! | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
You want something new every week, fat ass. | Sen her hafta yeni bir şeyler istiyorsun, koca götlü. Sen her hafta bir şeyler istiyorsun zaten, şişko! | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
Not because of the Jews, Butters! Who told you that? | Yahudilerin yüzünden değil, Butters! Sana bunu kim söyledi! Yahudiler yüzünden değil, Butters! Kim söyledi bunu sana? | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
Well, Eric did! | Eric söyledi! Eric söyledi. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
Now, look! | Bak şimdi! Şimdi iyi dinleyin! | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
The economy isn't some vengeful being that takes things away from us. | Ekonominin bazı şeyleri bizden alması gibi bir intikamı yok. Ekonomi, bizden intikam alarak, bizi bir şeylerden mahrum bırakamaz. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
Can I help you? I want to return this Margaritaville. | Yardımcı olabilir miyim? | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
Yeah, have a seat. You want some Carmex? | Oturun. Biraz Carmex ister misiniz? Otur bakalım. Carmex ister misin? | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
Oh, yeah. No. You know what? | Evet. Hayır. Biliyor musun? Hayır, evet. Ha, tabii, olamaz. Biliyor musun? Olmaz, tabii. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
And I hook them up with investors who want to get into the Margaritaville | Ve ben o yatırımcılara Margaritaville Ödeme Planı işini kakaladım, evet. Sonra onları, Margaritaville'a sermayeciler tanıştırıp,... | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
The entire town has given over to your ways, Mr. Chairman. | Bütün şehir sizin yoluna kendini adadı, Bay Başkan. Tüm kasaba sizin yolunuza geldi, Başkanım. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
Everyone has even stopped using electricity | Herkes elektrik kullanmayı bıraktı ve bu şekilde elektrik faturası da ödemiyorlar. Herkes elektrik kullanmayı bıraktı,... | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
You've really done an amazing thing, Mr. Marsh. | Gerçekten mükemmel bir şey başardınız, Bay Marsh. Gerçekten harika bir iş başardınız, Bay Marsh. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
But I have assembled this economic committee | Ama ben bu ekonomik komiteyi herkesin yeni... Bu ekonomi toplantısını da, herkesin planıma sadık kalmasından, emin olmak için topladım. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
We've got guards posted at the malls to make sure nobody | Kimsenin aptal şeyler tarafından baştan çıkartılmaması... Kimse aptalca bir şey almasın diye, alışveriş merkezine, korumalar diktik. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
And Pat Saltzman is doing house checks | Ve Pat Saltzman kimsenin netten aptalca bir şey... Sonra Pat Saltzman da, herkesi internetten salakça bir şey... | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
Council, I bring news of discord! | Konsey, fikir ayrılığı haberleri getirdim! Konsey, isyan haberleri getirdim! | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
A young Jew was in the town square | Şehir merkezinde genç bir Yahudi ekonomiye küfrediyor. Genç bir Yahudi, kasaba meydanında, Ekonomi hakkında kafirce konuşuyor. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
Relax, Father Maxi. | Rahat ol, Baba Maxi. Sakin ol! Peder Maxi. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
What harm can one Jew do against our... | Bir Yahudi ekonomik canlanma hareketimize ne kadar zarar verebilir? Bir tanecik Yahudi, Ekonomi kurtarma hareketimize nasıl zarar verebilir ki? | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
I had a dream last night. I was in a field, | Dün gece bir rüya gördüm. Dün bir rüya gördüm. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
What? No! No, please! | Ne? Hayır! Hayır, lütfen! | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
Oh, Jesus, I'm sorry. Please! What's going on? | Yüce İsa, üzgünüm. Lütfen! Yüce İsa, özür dilerim. Lütfen! | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
Garrison, you have brought your filth to this town for the last time! | Garrison, Pisliğini bu kasabaya son kez bulaştırdın! Garrison, bu kasabaya, ahlaksızlığı son kez getirdin! | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
Take thy punishment, heathen! | Bu cezayı hak ettin, Kâfir! Vurun şu kafire! | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
Hey, stop it! Stop! | Durun! Dur! Durdurun şunu! Durun! | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
Move aside, kid. He must pay for his stand mixer. | Kenara çekil, çocuk. O robotun cezasını çekmeli. Geri çekil, çocuk. Mutfak robotunun cezasını çekmeli! | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
Everyone's gone out and bought something stupid. It's not so bad. | Demek istediğim herkes dışarı çıkar ve aptalca bir şeyler alabilir. Bu kötü değil. Yani, herkes bazen aptalca bir şey alabilir. Bu o kadar kötü bir şey değil. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
Whichever of you guys has never bought anything frivolous, go ahead | Sizden herhangi biri hiç gereksiz bir şey almadı mı, devam edin... Aranızda aptalca bir şey almamış olan var ise... | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
and huck the next squirrel. | ...ve bir sonraki sincabı fırlatın. ...ilk sincabı o atsın. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
I'd like to return this Margaritaville, please. | Bu Margaritaville'i geri vermek istiyorum, lütfen. Pardon! Pardon! Bu Margaritaville'ı iade etmek istiyorum. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
Oh, that makes sense. It does? | Bu çok mantıklı. Gayet mantıklı. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
You see, son, we lump thousands of these | Görüyorsun, oğlum, biz bu Margaritaville'in binlercesinin ödeme planını... Bak, evlat, biz binlerce Margaritaville'ın ödeme planlarını bir arada... | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
So I can return it to a bank? | Yani ben bunu bankaya geri verebilir miyim? Yani bunu bankaya mı iade edeceğim? | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
Oh, sell, sell, sell, sell! | Sat, sat, sat, sat! | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
The economy is just an idea | Ekonomi sadece binlerce yıl önce insanlar tarafından üretilmiş bir fikir. Ekonomi, binlerce yıl önce insanlar tarafından uydurulmuş bir fikirdir. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
The economy is not real. | Ekonomi gerçek değil, gerçek olan bu. Ekonomi, gerçek değil, henüz değil. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
Nowadays, they'll give credit cards to practically anyone who applies for them. | Bu günlerde, başvuran herkese kredi kartı verecekler. Bu aralar, başvurabilecek herkese kredi kartı veriyorlar. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
It has no spending limit. | Harcama limiti yok. Limiti yok. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
Do not be afraid! This is only plastic. | Korkmayın! | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
Faith is what makes an economy exist. | İnanç ekonomiyi var eden şey. İnanç, Ekonomiyi var ediyor. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
Without faith, it is only plastic cards and paper money. | İnançsız, bu sadece plastik kart ve kağıt para. İnanmazsanız, o sadece plastik ve kağıt para. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
By all reports, the young Jew is not letting up. | Raporlara göre, genç Yahudi durmuyor. Raporlara göre, genç Yahudi, vazgeçmiyor. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
He is still going around convincing people to have | Hala etrafta dolaşıp insanların alışveriş yaparak ekonomiye ikna olmasına çalışıyor. Hala, insanların ekonomiye alışverişle inanmalarını, sağlıyor. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
Worse, it has declined. | Daha da kötüsü, zayıfladı. Daha da kötüye gitti! | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
Perhaps he is the economy's only son, sent to save us. | Belki de o bizi kurtarmak için gelen, ekonominin tek çocuğudur. Belki de, o Ekonominin tek oğludur. bizi kurtarmak için gönderilmiştir. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
Are you retarded, Stotch! | Geri zekalı mısın, Stotch? Özürlü müsün sen, Stotch? | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
The economy is omnipotent. Which means it can do anything. | Ekonomi her şeye gücü yetendir. Ekonomi, kudretlidir. | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |
So saying it would be limited to one son is fucking stupid! | Bunu sadece bir çocukla sınırlamak aptalca! Yani bir çocukla yetinmesi, geri zekalıca bir şey! | South Park Margaritaville-4 | 2009 | ![]() |