Türkçe
İngilizceAra
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 13976
| İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
| Swordsmanship father. | Kılıç ustalığı, baba. Kılıç ustalığı, baba. | Dark Matter-1 | 2015 |  |
| No, you're learning discipline. | Hayır, burada disiplin öğreniyorsun. Hayır, burada disiplin öğreniyorsun. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| You're learning to respect our ways and traditions. | Bizim gelenek ve göreneklerimize saygı duymayı öğreniyorsun. Bizim gelenek ve göreneklerimize saygı duymayı öğreniyorsun. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| When you are emperor, and your enemies find you vulnerable, | İmparator olduğunda, düşmanların senin zayıf olduğunu görünce tereddüt eder mi? İmparator olduğunda, düşmanların senin zayıf olduğunu görünce tereddüt eder mi? | Dark Matter-1 | 2015 | |
| I hate him. | Ondan nefret ediyorum. Ondan nefret ediyorum. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| This is normal. | Bu çok normal. Bu çok normal. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| I often despised my own father growing up. | Ben de büyürken babamdan çoklukla iğrenirdim. Ben de büyürken babamdan çoklukla iğrenirdim. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Your father was a great man who served this house with honor. | Baban bu haneye onurla büyük hizmetlerde bulunmuş harika biriydi. Baban bu haneye onurla büyük hizmetlerde bulunmuş harika biriydi. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| But mine is a tyrant. | Ama benimki tam bir tiran. Ama benimki tam bir tiran. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| He's petty and cruel. | Dar görüşlü ve zalim. Dar görüşlü ve zalim. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Your father loves you. | Baban seni seviyor. Baban seni seviyor. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| He's preparing you to take the throne someday. | Seni tahtın sahibi olacak şekilde yetiştiriyor. Seni tahtın sahibi olacak şekilde yetiştiriyor. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| You need to be strong | Güçlü olup, duygularının seni ele geçirmesine izin vermemelisin. Güçlü olup, duygularının seni ele geçirmesine izin vermemelisin. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Time to go. | Gitme zamanı. Gitme zamanı. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Running a quality check on the whiskey I see. | Aldığımız viskiye kalite kontrolü yapıyorsun demek. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| So? | Ee, sonuç ne? | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Haven't quite decided yet. | Henüz karar veremedim. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| This is going to require very thorough analysis. | Bu çok uzun süreli analiz istiyor. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| People on this ship have an annoying habit of wandering off. | Bu gemidekilerin başlarını alıp kendi meselelerinin peşinde koşma huyları var. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| So, you going after The General again? | General'in peşine tekrar düşecek misin? | Dark Matter-1 | 2015 | |
| You went to a lot of trouble to find him. | Onu bulmak için büyük zahmetlere giriştin. Ve onu neredeyse yakalamıştın. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| So I'm wondering if something like that makes you reconsider. | Merak ediyorum da, bu seni tekrar düşünmeye mi itti. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Or does it just make you more determined? | Yoksa seni daha azimli hale mi getirdi? | Dark Matter-1 | 2015 | |
| He made me complicit in the deaths of thousands | Beni binlerce kişinin ölümüne suç ortağı yaptı... | Dark Matter-1 | 2015 | |
| and I wanted to kill him for it. | ...ve onu bu yüzden öldürmek istedim. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Nothing else mattered. | Başka hiçbir şeyin önemi yoktu. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| So I tracked him down and I got him. | Onu takip ettim ve yakaladım. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| At least, I thought I got him. | En azından öyle sandım. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| But you know what? | Ama ne oldu biliyor musun? | Dark Matter-1 | 2015 | |
| It didn't make me feel any better. | Bu bana kendimi daha iyi hissettirmedi. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| The anger was still there. | Öfke hala yerli yerinde duruyordu. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Just shifted. | Sadece şekil değiştirmişti. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Alive, he was the target, the focus of my anger. | Hayattayken, öfkemin odak noktasında o vardı. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| But when I thought he was gone, well, | Ama öldüğünü düşündüğümde, öfkemi yöneltebileceğim tek bir kişi vardı. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| He tricked you. | Seni kandırdı. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| I let myself get played. | Beni kandırmasına izin verdim. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| You still haven't answered my question. | Hala soruma cevap vermedin. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Are you gonna go after him again? | Onun peşine tekrar düşecek misin? Önünde sonunda. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| But I'll take my time, partly because I wanna make sure | Bekleyeceğim çünkü kısmen bu sefer... Fiziksel bir varlığın yok. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| I get it right this time, but mostly because, | ...yaptığımda sorunu kökten çözmek istiyorum ama beklememin asıl nedeni... | Dark Matter-1 | 2015 | |
| for now, I need someone to hate besides myself. | ...şimdilik, kendimden başka nefret edecek birine ihtiyaç duymam. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Sorry to interrupt, but I was finally able to make contact | Böldüğüm için kusura bakmayın ama tüccar gemisinin kaptanına ulaştım. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Is Four on board? | Dört gemide mi? Artık değil. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| They dropped him off at a former mining colony, | Onu eski bir maden kolonisinde bırakmışlar. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| apparently on an isolated and rather lawless planet. | Issız ve kanunların geçmediği bir gezegen gibi görünüyor. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Why would he go there? | Neden öyle bir yere gitsin ki? | Dark Matter-1 | 2015 | |
| According to the captain, his passenger offered | Kaptanın söylediğine göre yolcu pek konuşkan değilmiş. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Sounds like our boy. | Bizimkine benziyor. Tamam. Rotayı ayarla. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| You couldn't have picked a more remote location. | Daha uzak bir yer seçemezdin. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Independent territory, no government for you to buy off, | Bağımsız bölge, satın alabileceğiniz bir hükümet yok... | Dark Matter-1 | 2015 | |
| and an area so densely forested | ...ve ağaçlık alan sayesinde yakına mekik indiremezsiniz. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| I chose well. | Gayet iyi bir seçim. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Which is why we need to quicken the pace. | Bu yüzden daha hızlı olmalıyız. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| We don't want to be caught out here after dark. | Hava karardıktan sonra burada kalmak istemeyiz. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Afraid of some wild animals Akita san? | Vahşi hayvanlardan mı korkuyorsun, Akita san? | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Loosen my bonds and give me back my blade. | Ellerimi çözüp kılıcımı ver de, seni koruyayım. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| From what I hear, on this world, | Burayla ilgili duyduklarım doğruysa, hayvanlar en son derdimiz olur. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| So what happens when we get to the planet? | Gezegene gittiğimizde ne olacak? | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Provided he's still alive, we find him and bring him back. | Hayatta olduğunu teyit edince onu bulup geri getireceğiz. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| That's a brilliant plan. | Muhteşem bir plan. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Did you brainstorm that one or was it a solo effort? | Beyin fırtınası yaparak mı buldun yoksa tek başına mı düşündün? | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Finding him may be tricky, | Onu bulmak zorlayıcı olabilir, hele ki bulunmak istemiyorken. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Let's say, for the sake of arguments, | Diyelim ki, farazi olarak, onu bulduk, muhtemelen bizimle gelmek istemeyecektir. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| So what are you saying? | Ne demek istiyorsun? Onu bırakalım mı? | Dark Matter-1 | 2015 | |
| He left. | O gitti. Hoşuna gitse de gitmese de, bu onun kararıydı. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Ah, people change their minds all the time. | İnsanlar fikirlerini sürekli değiştirir. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| At one point, I was all set to leave. | Bir keresinde gitmek için her şeyimi hazırlamıştım. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| At least that's what you wanted us to think, | Bu senin, bizim düşünmemizi istediğin şeydi... | Dark Matter-1 | 2015 | |
| until you realized no one gave a damn. | ...ta ki kimsenin umrunda olmadığını görene dek. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Actually, the reason I stuck around was to see how long it would | Aslında kalmamın asıl sebebi herkesin senin üçkağıtçının teki olduğunu... | Dark Matter-1 | 2015 | |
| take for all them to figure out that you're a total fraud. | ...anlamasının ne kadar zaman alacağını görmekti. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Not that long it turns out. | Görünüşe göre o kadar da uzun sürmeyecekmiş. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Come on pretty boy. | Hadi tatlı çocuk. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| I said knock it off! | Size kesin dedim! | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Ow! | Tahminimce parçacık hızlandırıcısı. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| What the hell are you two thinking? | Siz ikiniz ne yaptığınızı sanıyorsunuz? | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Ask your boyfriend, he's the one who threw the first punch. | Erkek arkadaşına sor, ilk yumruğu atan oydu. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| I got nothing to say. | Benim diyecek bir şeyim yok. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| He's been in space too long. | Çok uzun zamandır uzayda. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| He's going a little loopy. | Aklı gelip gidiyor. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| What's so fascinating? | Bu kadar etkileyici olan ne? | Dark Matter-1 | 2015 | |
| I'm running a full diagnostic. | Tam bir tanılama yapıyorum. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Why are you reading the results? | Neden sonuçları okuyorsun? | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Isn't your robot brain connected to the ship? | Robot beynin zaten gemiye bağlı değil mi? | Dark Matter-1 | 2015 | |
| It is, but I find that visual observation | Öyle ama görsel gözlem nadir düşünce işlemlerini harekete geçiriyor. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| In retrospect, it could be a symptom of my condition. | Geçmişime bakarak, bu benim sorunumun bir belirtisi olabilir. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| What condition? | Ne sorunu? | Dark Matter-1 | 2015 | |
| A possible flaw in my programming. | Programlamamda muhtemel bir açık var. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| It's been brought to my attention that my behavior | Davranışlarımın bazen mantıksız ve normal android | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Given your observation, how would you typify my behavior? | Gözlemlerine dayanarak davranışlarımı nasıl adlandırırdın? | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Weird about sums it up. | Garip bunu özetliyor gibi. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| In the event I'm unable to identify the issue, | Bu durumu ben tam olarak adlandıramadım, belki de... | Dark Matter-1 | 2015 | |
| a full reboot may be the only recourse. | ...tam yeniden başlatma bunun tek tam çözümü olabilir. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Sure, do what you gotta do. | Tabii, yapman gerekeni yap. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| What does that mean full reboot? | Tam yeniden başlatma ne demek? | Dark Matter-1 | 2015 | |
| You would delete my memory stores | Benim hafıza depolarımı ve mevcut kişisel matriksimi sileceksiniz. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| No no no no no way. | Hayır, hayır, hayır, olmaz. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Then you're satisfied with my performance, | Benim anormal davranışlarıma rağmen performansımdan memnun musun yani? | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Hell, no. | Kesinlikle hayır. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| But I'll be damned if I gotta start over | Ama başka bir robotla sıfırdan başlayamam. | Dark Matter-1 | 2015 | |
