Türkçe
İngilizceAra
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 13970
| İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
| Why do you say that? | Nereden çıkardın? | Dark Matter-1 | 2015 |  |
| Your left shoulder sits two millimeters below your right, | Sol omzun sağ omzuna göre iki | Dark Matter-1 | 2015 | |
| possibly indicating tension | milimetre daha aşağıda duruyor... | Dark Matter-1 | 2015 | |
| in your right supraspinatus or lats. | ...sağ omzunda sıkışma olması muhtemel. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| It could affect your overall precision and technique. | Program için pek iyi değildi. Bu da hassasiyet ve tekniğini etkileyebilir.. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Well, it feels fine to me. | Peki, bence sorun yok. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| She's not gonna hurt you. | Sana zarar vermeyecek. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| It feels the same, no difference. | Aynı, değişen bir şey yok. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Shall I stop? | Durayım mı? | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Easy tiger. | Sakin ol kaplan. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Don't start. | Yine başlama. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Did you finish that "thing" you needed to do? | Yapman gereken şeyi, yaptın mı? | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Hey, you have to talk to her. | Hey, Onunla konuşman gerekiyor. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| What am I supposed to say, huh? | Ne söyleyeyim ki, ha? | Dark Matter-1 | 2015 | |
| I don't know but it's obvious there's something between | Bilmiyorum ama belli ki aranızda | Dark Matter-1 | 2015 | |
| the two of you, or at least there was. | ...bir şey var veya vardı. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Yeah, but I don't remember. | Evet, ama ben hatırlamıyorum. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| So what's the point? | O zaman ne anlamı var? | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Look, against all imaginable odds it turns out that somebody | Bak, şu galakside senin puştun teki olduğunu düşünmeyen... | Dark Matter-1 | 2015 | |
| in this galaxy doesn't think you're a total jerk. | birinin varlığının ne kadar düşük bir olasılık olduğunu düşün. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| She's alone in that room and scared out of her mind. | O odada yalnız başına ve korkudan aklını kaçırmak üzere. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| And apparently, you're the one who brought her on this ship. | Ve görünüşe göre onu bu gemiye getiren de senmişsin. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Uh, hi there. | Eh, Merhaba. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Uhh listen, I'm sorry about before. | Daha önceden yaşadıklarımız için özür dilerim. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| I guess this whole thing's just got me a little weirded out so... | Tüm bunlar garip bir hâl aldı sanırım... | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Yeah, me too. | Evet, bence de. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| You um, do you wanna go for a walk or something? | Biraz yürüyelim mi? | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Yeah, okay. | Olur, tamam. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Alright. | Tuttum. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| I I didn't realize you were there. | Burada olduğunu farketmedim. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| What would you like to do now? | Şimdi ne yapmak istersin? | Dark Matter-1 | 2015 | |
| I'm programmed with various recreational subroutines. | Birçok eğlence yöntemi için programlandım. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Do you like fun? | Eğlenmeyi sever misin? | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Uhh, uhh I guess. | Evet, sanırım. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| What kind of fun would you like to have? | Ne tür bir eğlence istersin? | Dark Matter-1 | 2015 | |
| We could dance. | Dans edebiliriz. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Play a game. | Oyun oynayabiliriz. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Umm, no thank you. | Hayır, teşekkür ederim. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| I was actually about to lie down. | Aslında, tam da yatmak üzereydim. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Would you like me to join? | Sana katılmamı ister misin? | Dark Matter-1 | 2015 | |
| I'm adept at a wide variety of contemporary erotic techniques: | Birçok çağdaş erotik tekniğe hakimim. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| quasaring, the infinite moebius, dunking the cosmic donut... | Yıldızımsı, Kozmik çörek, Sonsuz Moebius... | Dark Matter-1 | 2015 | |
| That's... | Bunu... | Dark Matter-1 | 2015 | |
| I really shouldn't. | ...yapmamalıyım. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Umm, wait. | Bekle. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| What was that last one? | Sonuncusu neydi? | Dark Matter-1 | 2015 | |
| On the other hand, if you prefer male anatomy | Eğer erkek vücudundan hoşlanıyorsan, | Dark Matter-1 | 2015 | |
| I come with interchangeable parts. | değiştirilebilir parçalarım da var. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| I appreciate the offer. | Teklifin için teşekkürler. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| But I umm, it's just a little weird. | Ama bu biraz garip. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| What's weird about it? | Nesi garip? | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Sexuality is a natural human function. | Cinsellik doğal bir insani işlev. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Sure, but you're an android. | Elbette ama sen bir Android'sin. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| I mean, what do you get out of it? | Yani, sen bundan ne zevk alacaksın ki? | Dark Matter-1 | 2015 | |
| I possess almost three thousand touch receptors. | Üç bine yakın dokunmaya duyarlı alıcım bulunuyor. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| I can experience pleasure. | Zevk alabiliyorum. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| I sense anxiety. | Gerginliğini hissedebiliyorum. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| If you like, I can turn off my performance analytics | Eğer istersen başlamadan önce... | Dark Matter-1 | 2015 | |
| before we begin. | performans analizlerimi kapatabilirim. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Look, I appreciate the offer, I just don't think I'd feel right. | Bak, Teklifin için teşekkürler ama bunun doğru olduğunu sanmıyorum. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| On the other hand, there's only one way to find out. | ...diğer yandan, keşfetmenin tek bir yolu var. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| She's not complicated. | O karmaşık biri değil. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| 'Ello, you look to be in a right | Merhaba, harika bi ruh... | Dark Matter-1 | 2015 | |
| smashing good mood. | ...hali içerisinde görünüyorsun. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| You'll be chuffed to 'ear I've found a way to convert | Motorların besleyicilerinden... | Dark Matter-1 | 2015 | |
| the engine's residual byproducts into a nutritious, | ...bol proteinli yemek erzağı elde etmeyi... | Dark Matter-1 | 2015 | |
| protein rich meal supplement. | ...başardığımı duyunca mutlu olursun herhalde. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Why are you talking like that? | Niye böyle konuşuyorsun? | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Oh, ye noticed. | Fark ettin demek. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| It so 'appens that I too come programmed wif | Nitelikli dil özelliklerimi... | Dark Matter-1 | 2015 | |
| several unique linguistic varieties. | ...programlayınca böyle oluyor. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Zhere ofer two tozen eccents | Seçilebilir otuza yakın aksanla... | Dark Matter-1 | 2015 | |
| to choose vrom. | ...konuşabiliyorum ben. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| You can zelect vone or ve can go vith a taily rotation. | Birini seçebilir veya her gün başka bir aksanla konuşabilirim. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| I umm, I don't... | Ben... | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Don't worry about it, mon. | Merak etme, canım. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Yuh dun havtah decide rite dis second. | Hemen seçmek zorunda değilsin. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Dere's ova twooooo dozon. | Otuuuuuzzza yakın var. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Just no. | Sadece, hayır. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Maybe, we can twalk about it | O zaman belki daha sonra... | Dark Matter-1 | 2015 | |
| a bit layta then. | ...konuşuruz. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Home sweet home. | Evim, güzel evim. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| I'm sorry about that, let me just move these. | Kusura bakma, kaldırayım şunları. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| It's okay, you don't have to apologize. | Sorun değil, özür dilemen gerekmiyor. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| I know the kind of world you live in. | Ne tür bir dünyada yaşadığını biliyorum. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Yeah but there's no where to sit so... | Evet, ama oturacak bir yer kalmamış... | Dark Matter-1 | 2015 | |
| You have to believe me. | Bana inanman gerekiyor. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| There was a time when we were together... | Birlikte olduğumuz bir dönem vardı. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| That you were different. | Senin farklı bir adam olduğun zamanlar. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| You know, Sarah, you don't know who I am. | Biliyorsun Sarah, Kim olduğumu biliyorsun. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| I'm not the guy who stays, I'm the guy who leaves. | Ben yerleşik kalan biri değilim. Ben terk edenim. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| You don't have to be. | Olmak zorunda değilsin. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| That was the first sign | Bu, bendeki hastalığın... | Dark Matter-1 | 2015 | |
| that there was something wrong with me. | ...kendini ilk gösterişiydi. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| After that, I was nothing but a burden. | O olaydan sonra sana yük olmaktan başka bir işe yaramadım. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| You could've left at any time. | İstediğin an gidebilirdin. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| But you didn't. | Ama gitmedin. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| You stayed. | Kaldın. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| Maybe I felt guilty. | Belki suçlu hissetmişimdir. | Dark Matter-1 | 2015 | |
| That might have kept you for maybe a day or two. | Suçluluk seni en fazla bir iki gün tutardı. | Dark Matter-1 | 2015 | |
