Search
English Turkish Sentence Translations Page 20175
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
And he believed you? Did he offer you money? | Yani sana inandı mı? Para önerdi mi peki? Bunun gerçek olduğunu mu düşündü? | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
Is this what got him killed? | Onu öldüren bu mu? | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
Natalie. | Natalie. Vincent? Hanımefendi. Hanımefendi benimle gelin. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
You okay? | İyi misin? Bekle! Neden gözaltında? | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
Ma'am, I'm sorry. I'm... | Hanımefendi üzgünüm. Ben... Tamam da neler oluyor? | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
I'm really not allowed to give you information... | Gerçekten size bilgi vermeye yetkim yok. Ama yalnızca... Ingrid? Ingrid? | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
Stoddart's been murdered. | Stoddart öldürüldü. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
Are you having an affair with Jason Donnelly? | Jason Donnelly ile ilişkin mi var? | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
Hildur... | Hildur... bir ilişki denilemez. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
This is Fortitude. It gets cold. | Burası Fortitude. Soğuk olur. Yakınlaştık. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
It's uncomplicated. | Karmaşık bir şey değil. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
Are you all right? What? | İyi misin? Ne? Evet, evet. İyiyim. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
I loved Charlie, too. | Charlie'yi ben de severdim. Hoş biriydi. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
He was a lovely man. | Hoş adamdı. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
No, this is just... | Hayır, bu gaddarca bir şey. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
Jason didn't do this. | Bunu Jason yapmadı. Bunu kesin olarak biliyor musun? | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
No. | Hayır. Onunla birlikteydim. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
He was just ordinary. | Yalnızca sıradandı. Sıradan bir adam o. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
I want you to take this to your laboratory, | Bunu laboratuvarına götürüp üzerinde deneyler yaparak... | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
and I want you to tell me what kind of animal it came from, | ...ne tür bir hayvana ait ve kaç yaşında olduğunu... | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
and whether or not it came from here. | ...buradan gelip gelmediğini söylemeni istiyorum. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
Okay. | Tamam. Gidebilirsin. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
Listen, you don't tell anyone about that tooth, | Dinle, sakın kimseye bu dişten bahsetme ve... | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
and when you have results, you bring them to me, | ...sonuç elde ettiğinde onları bana getir. Tamam mı? Yalnızca bana! | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
'Cause if there's a mammoth found on the island, | Çünkü adada bulunmuş bir mamut varsa o zaman bu bilgiyi benim ele almam gerek. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
You do understand this? | Bunu anlıyor musun? Tamam. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
Oh, I'm sorry. | Özür dilerim. Yalnızca küçük oğlunuzun daha iyi hissetmeden önce... | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
It's Liam. | İsmi Liam. Liam. Daha önce uygun bir şekilde tanıştırılmadık. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
I'm Henry Tyson. | Ben, Henry Tyson. Kim olduğunuzu biliyorum. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
When my husband and me decided we were going to move out here, | Kocam ve ben buraya taşınmaya karar verdiğimizde... | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
Liam got very excited about seeing polar bears, | ...Liam kutup ayılarını görme konusunda heyecanlanmıştı... | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
so his dad bought him one of your books. | ...bu yüzden babası ona kitaplarınızdan birini aldı. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
My book? | Kitaplarımdan mı? Evet. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
Liam will be chuffed to meet you. | Liam sizinle tanışacağı için memnun olacaktır. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
Chuffed? Lovely. | Memnun mu? Ne hoş! Ben de ikinizle de tanıştığıma memnun oldum. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
You don't have any grounds | Beni gözaltında tutmaya devam etmek için herhangi bir gerekçeniz yok. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
and it's probably in contravention | Ayrıca eminim ki sizin de imzaladığınız İnsan Hakları Yasası'na da muhtemelen aykırı. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
Okay. | Tamam. Şimdi mi? Evet. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
I'm sorry you've had such a horrible time. | Böylesine korkunç zamanlar geçirdiğiniz için üzgünüm. Hayır, sorun değil. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
Takk. | Sağ ol. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
Dan. | Dan. Ciaran Donnelly evinde de dükkânında da yok. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
We've checked all the bars in town, | Kasabadaki bütün meyhâneleri kontrol ettim ama kimse onu görmemiş. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
Okay, thanks, Ingrid. | Tamam. Sağ ol Ingrid. İlk iş onu bulacağız. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
Natalie. | Natalie. Affedersin. Affedersin. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
I'm DCI Morton. | Ben Müfettiş Morton. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
I'm here investigating | Patronunuzun dul eşi ve İngiliz Hükümeti adına bağımsız olarak ölümünü araştırıyorum. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
You're working with Dan Anderssen. | Dan Anderssen'la çalışıyorsunuz. Hayır. Niye peki? | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
Well, because then I wouldn't be working independently. | O zaman bağımsız olarak çalışıyor olmazdım da ondan. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
So do you think it's a mammoth's tooth? | Peki sizce bu diş bir mamuta mı ait? Henüz bilmiyorum. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
Well, what if it is? | Peki ya öyleyse? Ne? Bir mamut dişi. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
What if it is a mammoth's tooth? | Peki ya bir mamutun dişiyse etkileri neler olur? | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
You mean... | Sizce bu birinin Charlie Stoddart'ı öldürmek isteyebileceği olası bir neden olabilir mi? | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
Maybe. Who? | Belki de. Kim? Bilmiyorum. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
Well, if it turns out that that's what it is... | Öyle olduğu ortaya çıkarsa... | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
Yeah, then please call me | Evet, o zaman beni arayın lütfen ama yalnızca beni. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
I just wondered if I could come in and talk to you. | Acaba içeri girip seninle konuşabilir miyim? | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
Just been a living nightmare | Uçağa adım attığım andan itibaren yalnızca yaşayan bir kâbusun içindeyim. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
Maybe I should just go home. | Belki de hemen eve dönmem gerek. Belki dönmen gerek. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
I couldn't. | Ben yapamam, bırakıp gidemem. Charlie'nin... | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
He knew this place was fierce, | Buranın vahşi, acımasız olduğunu biliyordu. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
It's neither good nor bad. It's... | Ne iyi ne de kötü. Burası canlı... | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
and unsullied... | ...lekesiz ve vahşi. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
Mr. Tyson. | Bay Tyson. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
Henry. W what? | Henry. Ne? | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
What? Hi. Hi. | Ne var? Selam. Selam. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
When... Sorry. | Ne zaman... Üzgünüm. Ne yaptın ki? | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
I'm DCI Morton from the London Met. | Ben, Londra Metropolitan Polisi'nden Müfettiş Morton. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
Right here. Right here. I'm right here. | Tam burada. Buradayım. Buradayım işte. O nerede... O nerede... nerede? Ne? | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
Here's my card. I'll just... | İşte kartım. Yalnızca... ayıldığınız zaman geri gelirim. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
Got him, all right. | Yakaladım onu, tamamdır. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
Now you must be strong for him. | Şimdi onun için güçlü olman gerek. Bizim hatamızdı. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
You feel guilty. | Suçlu hissediyorsun. Suçluluk, bağlı olmayan şeyleri bağlar. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
You really need to be strong for Liam, | Liam için gerçekten güçlü olman gerek. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
not full of hate for yourself... | Kendine ya da bana karşı nefret dolu olmamalısın. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
I felt so ashamed. | Çok utanıyordum. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
I just... | Onu yalnız bıraktım. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
He could have frozen to death because of me, | Benim yüzümden... bizim yüzümüzden donarak ölebilirdi. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
Sheriff. | Şerif. Size bir içki ısmarlayabilir miyim? Hayır. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
Let me buy you one. | Ben size ısmarlayayım. Pekâlâ. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
They say the mezcal worm is an aphrodisiac. | Mezcal'deki solucanın afrodizyak olduğunu söylerler. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
If a man and woman eat the worm together, | Bir erkek ve kadın solucanı birlikte yerlerse geceleri zevk ve tutku dolu olurmuş. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
They say that, huh? | Öyle mi derler? | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
They also say that it's | Ayrıca idrar yollarını şiddetli şekilde tahriş ettiğini de söylerler. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
You're not married, are you? | Evli değilsiniz öyle değil mi? Doğru, değilim. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
And you don't have too much of a life, do you? | Hayattan fazla kârınız yok yani? | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
Do you? | Sizin var mı? Hayır. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
That can make men very... | Bu bir erkeği oldukça şey yapabilir... Odaklanmış. Tehlikeli. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
You might be right. | Haklı olabilirsiniz. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
Don't point the gun! | Silahı doğrultma! | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
Liam! Just do something! | Liam! Bir şeyler yapın! | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
You spoke to my colleague. Do you remember? | Meslektaşımla konuşmuştunuz. Hatırlıyor musun? | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
I'm the inevitable consequence. | Ben kaçınılmaz sonucum. Kocasını senin öldürdüğünü veya... | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
I think Frank Sutter is the man | Aramaları gereken adamın Frank Sutter olduğunu düşünüyorum. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
He is violent and unstable. | Şiddet eğilimli ve istikrarsız. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
Can you give us an account of your whereabouts | Cuma ve Cumartesi akşamları nerede olduğuna dair bize rapor verebilir misin? | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
I was with my brother Ciaran, in his shop. | Kardeşim Ciaran'la birlikte dükkânındaydım. Yürü! Yürü, gel hadi! | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
Deleted. 1 | Silindi. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
Do you think it's a mammoth's tooth? | Sizce bu diş bir mamuta mı ait? Öyle olduğu ortaya çıkarsa... | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
Please call me. | Beni arayın lütfen ama yalnızca beni. | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |
What have you done? | Ne halt ettin? Nereye gittin? 1 | Fortitude-1 | 2015 | ![]() |