• en flag English
    • tr flag Turkish

Search

English Turkish Sentence Translations Page 19478

English Turkish Film Name Film Year Details
Viktor, what is this? Viktor! Viktor, neler oluyor? Viktor! Viktor, neler oluyor? Viktor! Viktor, neler oluyor? Viktor! Firefly-1 2003 info-icon
Looks like business ain't running so much as crawling away. İşin devam etmek yerine sürünüyor gibi geldi bana. İşin devam etmek yerine sürünüyor gibi geldi bana. İşin devam etmek yerine sürünüyor gibi geldi bana. Firefly-1 2003 info-icon
You wanna meet the real me now? Esas benle tanışmak ister misin şimdi? Esas benle tanışmak ister misin şimdi? Esas benle tanışmak ister misin şimdi? Firefly-1 2003 info-icon
Gorrammit! Kahretsin! Kahretsin! Kahretsin! Firefly-1 2003 info-icon
Book, we... Book, biz... Book, biz... Book, biz... Firefly-1 2003 info-icon
Follow me! Beni izleyin! Beni izleyin! Beni izleyin! Firefly-1 2003 info-icon
Get behind us, Preacher! We need cover! Arkamızdan gel Rahip. Koruman lazım! Arkamızdan gel Rahip. Koruman lazım! Arkamızdan gel Rahip. Koruman lazım! Firefly-1 2003 info-icon
Don't think, just shoot. Düşünme, sadece ateş et. Düşünme, sadece ateş et. Düşünme, sadece ateş et. Firefly-1 2003 info-icon
Can't look. Can't look. Bakamam. Bakamam. Bakamam. Bakamam. Bakamam. Bakamam. Firefly-1 2003 info-icon
Haven't you killed me enough for one day? Bir günlük beni yeterince öldürmedin mi? Bir günlük beni yeterince öldürmedin mi? Bir günlük beni yeterince öldürmedin mi? Firefly-1 2003 info-icon
Jayne. Jayne. Jayne. Jayne. Firefly-1 2003 info-icon
This is something the captain has to do for himself. Bunu kaptanın kendisinin yapması gerekiyor. Bunu kaptanın kendisinin yapması gerekiyor. Bunu kaptanın kendisinin yapması gerekiyor. Firefly-1 2003 info-icon
No! No, it's not. Hayır! Hayır, gerekmiyor. Hayır! Hayır, gerekmiyor. Hayır! Hayır, gerekmiyor. Firefly-1 2003 info-icon
You sure this thing's gonna stay on? Düşmeyeceğine emin misin? Düşmeyeceğine emin misin? Düşmeyeceğine emin misin? Firefly-1 2003 info-icon
Well, this dermal mender creates an excellent tissue bond. Bu cilt aleti mükemmel doku bağlantısı sağlıyor. Bu cilt aleti mükemmel doku bağlantısı sağlıyor. Bu cilt aleti mükemmel doku bağlantısı sağlıyor. Firefly-1 2003 info-icon
It should be fine. Just don't... don't fiddle with it. Bir şey olmaz. Sadece... kurcalama. Bir şey olmaz. Sadece... kurcalama. Bir şey olmaz. Sadece... kurcalama. Firefly-1 2003 info-icon
Be sure to... thank the counsellor for me. Benim adıma... mutlaka diplomata teşekkür et. Benim adıma... mutlaka diplomata teşekkür et. Benim adıma... mutlaka diplomata teşekkür et. Firefly-1 2003 info-icon
Awful nice for her to pull some strings and lend us this equipment. Nüfusunu kullanıp, bu aleti kullanmamızı sağlaması çok iyi oldu. Nüfusunu kullanıp, bu aleti kullanmamızı sağlaması çok iyi oldu. Nüfusunu kullanıp, bu aleti kullanmamızı sağlaması çok iyi oldu. Firefly-1 2003 info-icon
It's the least she could do. En azından bu kadarını yapabilir. En azından bu kadarını yapabilir. En azından bu kadarını yapabilir. Firefly-1 2003 info-icon
I just wish you had killed that old bastard. Keşke o yaşlı piçi öldürseydin. Ben de pişmanlık duyuyorum. Keşke o yaşlı piçi öldürseydin. Ben de pişmanlık duyuyorum. Keşke o yaşlı piçi öldürseydin. Ben de pişmanlık duyuyorum. Firefly-1 2003 info-icon
So, I hear y'all took up arms in that little piece of action back there. Duyduğuma göre hepiniz silahları kuşanıp, operasyona gelmişsiniz. Duyduğuma göre hepiniz silahları kuşanıp, operasyona gelmişsiniz. Duyduğuma göre hepiniz silahları kuşanıp, operasyona gelmişsiniz. Firefly-1 2003 info-icon
How you faring with that, Doctor? Nasıl hissediyorsun Doktor? Nasıl hissediyorsun Doktor? Nasıl hissediyorsun Doktor? Firefly-1 2003 info-icon
I don't know. I never shot anyone before. Bilmiyorum. Daha önce kimseyi vurmamıştım. Bilmiyorum. Daha önce kimseyi vurmamıştım. Bilmiyorum. Daha önce kimseyi vurmamıştım. Firefly-1 2003 info-icon
I was there, son. I'm fair sure you haven't shot anyone, yet. Ben de oradaydım, evlat. Henüz kimseyi vurmadığına eminim. Ben de oradaydım, evlat. Henüz kimseyi vurmadığına eminim. Ben de oradaydım, evlat. Henüz kimseyi vurmadığına eminim. Firefly-1 2003 info-icon
Wife soup. I must have done good. Karımdan çorba. İyi bir şey yapmış olmalıyım. Karımdan çorba. İyi bir şey yapmış olmalıyım. Karımdan çorba. İyi bir şey yapmış olmalıyım. Firefly-1 2003 info-icon
Yes, dear. You done good. Evet, hayatım. Yaptın. Evet, hayatım. Yaptın. Evet, hayatım. Yaptın. Firefly-1 2003 info-icon
Did you tell her? Tell her what? Ona söyledin mi? Neyi söyledim mi? Ona söyledin mi? Neyi söyledim mi? Ona söyledin mi? Neyi söyledim mi? Firefly-1 2003 info-icon
Your husband has demanded that we sleep together. Kocan yatmamız konusunda ısrar etti. Kocan yatmamız konusunda ısrar etti. Kocan yatmamız konusunda ısrar etti. Firefly-1 2003 info-icon
Really? What? Mal, come on. Sahiden mi? Ne? Mal, yapma. Sahiden mi? Ne? Mal, yapma. Sahiden mi? Ne? Mal, yapma. Firefly-1 2003 info-icon
He seems to think it would get all this burning sexual tension out in the open. Yakıcı cinsel gerilimin açığa çıkacağına inanıyor gibi. Yakıcı cinsel gerilimin açığa çıkacağına inanıyor gibi. Yakıcı cinsel gerilimin açığa çıkacağına inanıyor gibi. Firefly-1 2003 info-icon
You know, make a fair fight for your womanly affections. No. Kadın olarak ilgini çekmek için adil bir dövüş olması adına. Hayır. Kadın olarak ilgini çekmek için adil bir dövüş olması adına. Hayır. Kadın olarak ilgini çekmek için adil bir dövüş olması adına. Hayır. Firefly-1 2003 info-icon
That was the torture talking. Remember the torture? İşkence yüzünden öyle dedim. İşkenceyi hatırlıyor musun? İşkence yüzünden öyle dedim. İşkenceyi hatırlıyor musun? İşkence yüzünden öyle dedim. İşkenceyi hatırlıyor musun? Firefly-1 2003 info-icon
I know it's a difficult mission, but you and I... Zor bir görev olduğunu biliyorum ama senle ben... Zor bir görev olduğunu biliyorum ama senle ben... Zor bir görev olduğunu biliyorum ama senle ben... Firefly-1 2003 info-icon
have to get it on. ...işe koyulmalıyız. ...işe koyulmalıyız. ...işe koyulmalıyız. Firefly-1 2003 info-icon
I understand. We have no choice. Anlıyorum. Başka seçeneğimiz yok. Anlıyorum. Başka seçeneğimiz yok. Anlıyorum. Başka seçeneğimiz yok. Firefly-1 2003 info-icon
Take me, sir. Take me hard. Sahip olun bana efendim. Sertçe. Kesinlikle midem bulandı şimdi. Sahip olun bana efendim. Sertçe. Kesinlikle midem bulandı şimdi. Sahip olun bana efendim. Sertçe. Kesinlikle midem bulandı şimdi. Firefly-1 2003 info-icon
We'll be in our bunk. Odamızdayız. Odamızdayız. Odamızdayız. Firefly-1 2003 info-icon
Oh, hey. Free soup. Hey, beleş çorba. Hey, beleş çorba. Hey, beleş çorba. Firefly-1 2003 info-icon
That went well. Çok iyi gitti. Çok iyi gitti. Çok iyi gitti. Firefly-1 2003 info-icon
Malcolm Reynolds. Malcolm Reynolds. Malcolm Reynolds. Malcolm Reynolds. Firefly-1 2003 info-icon
You old son of a... Come here! Seni yaşlı moruk... Gel buraya! Seni yaşlı moruk... Gel buraya! Seni yaşlı moruk... Gel buraya! Firefly-1 2003 info-icon
Hey, Monty! How you doing? Hey Monty! Nasılsın? Hey Monty! Nasılsın? Hey Monty! Nasılsın? Firefly-1 2003 info-icon
They didn't tell me you were picking up this leg of the run. Yeah, work's İşin bu kısmını üstlenenin sen olduğunu söylememişlerdi. Evet, son zamanlarda... İşin bu kısmını üstlenenin sen olduğunu söylememişlerdi. Evet, son zamanlarda... İşin bu kısmını üstlenenin sen olduğunu söylememişlerdi. Evet, son zamanlarda... Firefly-1 2003 info-icon
been slow lately, so I thought I'd do some honest smuggling between jobs. ...işler kesat. Ben de iki işi arasında dürüst bir kaçakçılık işi alayım dedim. ...işler kesat. Ben de iki işi arasında dürüst bir kaçakçılık işi alayım dedim. ...işler kesat. Ben de iki işi arasında dürüst bir kaçakçılık işi alayım dedim. Firefly-1 2003 info-icon
Where's that sorry ass ship of yours? Monty. Hurda gemin nerelerde? Monty. 1 Hurda gemin nerelerde? Monty. 1 O gemi oldukça, tepede ölürüz. Bize bırak. Gönüllü olduğun için sağ ol. Hurda gemin nerelerde? Monty. 1 Firefly-1 2003 info-icon
Two boats like ours, meeting on an empty rock like this. 1 Bizimkiler gibi iki gemi böyle kuş uçmaz, kervan geçmez bir kayada buluşursa... Bizimkiler gibi iki gemi böyle kuş uçmaz, kervan geçmez bir kayada buluşursa... Bizimkiler gibi iki gemi böyle kuş uçmaz, kervan geçmez bir kayada buluşursa... Firefly-1 2003 info-icon
That screams contraband to the feds. ...federallere kaçakçılık sinyali verir. Beylix'de araklandığın seferi unuttun mu? ...federallere kaçakçılık sinyali verir. Beylix'de araklandığın seferi unuttun mu? ...federallere kaçakçılık sinyali verir. Beylix'de araklandığın seferi unuttun mu? Firefly-1 2003 info-icon
Always thinkin', ain't ya? Smarts, that's what you got. Devamlı kafan çalışıyor, değil mi? Zekâ işte. Devamlı kafan çalışıyor, değil mi? Zekâ işte. Devamlı kafan çalışıyor, değil mi? Zekâ işte. Firefly-1 2003 info-icon
Smarts. Now, okay, wait. Something's different. Zekâ. Dur bakayım. Farklı bir şey var. Zekâ. Dur bakayım. Farklı bir şey var. Zekâ. Dur bakayım. Farklı bir şey var. Firefly-1 2003 info-icon
Something is... Yep? Something is... Farklı bir şey... Evet. Farklı bir şey... Farklı bir şey... Evet. Farklı bir şey... Farklı bir şey... Evet. Farklı bir şey... Firefly-1 2003 info-icon
The beard! You shaved off your soup catcher. Yep. Sakalın! Kuş yuvasını kesmişsin. Evet. Sakalın! Kuş yuvasını kesmişsin. Evet. Sakalın! Kuş yuvasını kesmişsin. Evet. Firefly-1 2003 info-icon
I thought you were gonna wear that ugly chin wig to the grave. Yeah, so did I... O çirkin çene peruğunu mezara götürürsün sanmıştım. Evet, ben de... O çirkin çene peruğunu mezara götürürsün sanmıştım. Evet, ben de... O çirkin çene peruğunu mezara götürürsün sanmıştım. Evet, ben de... Firefly-1 2003 info-icon
but she didn't much like my whiskers. ...ama kız sakalımı pek sevmedi. ...ama kız sakalımı pek sevmedi. ...ama kız sakalımı pek sevmedi. Firefly-1 2003 info-icon
She? Oh, Bridget! Kız? Bridget! Kız? Bridget! Kız? Bridget! Firefly-1 2003 info-icon
What the hell am I thinking? I gotta introduce you to the missus. Nasıl da aklımdan çıkmış. Seni hanımla tanıştırmalıyım. Nasıl da aklımdan çıkmış. Seni hanımla tanıştırmalıyım. Nasıl da aklımdan çıkmış. Seni hanımla tanıştırmalıyım. Firefly-1 2003 info-icon
Monty! Monty! Monty! Monty! Firefly-1 2003 info-icon
You have fallen from our noble bachelor ranks? "Bekârlık sultanlıktır" mertebesinden şaştın mı? "Bekârlık sultanlıktır" mertebesinden şaştın mı? "Bekârlık sultanlıktır" mertebesinden şaştın mı? Firefly-1 2003 info-icon
I wasn't lookin' to, but she just sort of swept me off my feet. Öyle bir niyetim yoktu ama ayaklarımı yerden kesti diyebiliriz. Öyle bir niyetim yoktu ama ayaklarımı yerden kesti diyebiliriz. Öyle bir niyetim yoktu ama ayaklarımı yerden kesti diyebiliriz. Firefly-1 2003 info-icon
Bridget! Bridget! Bridget! Bridget! Firefly-1 2003 info-icon
Well, she must be a rare specimen indeed. Don't begin to cover it. Çok ender rastlanan türden biri olmalı. Az bile. Çok ender rastlanan türden biri olmalı. Az bile. Çok ender rastlanan türden biri olmalı. Az bile. Firefly-1 2003 info-icon
Mal, I want you to meet my Bridget. Mal, Bridget'imi sana tanıştırmak istiyorum. Mal, Bridget'imi sana tanıştırmak istiyorum. Mal, Bridget'imi sana tanıştırmak istiyorum. Firefly-1 2003 info-icon
So, you guys have met? Demek daha önce tanıştınız? Demek daha önce tanıştınız? Demek daha önce tanıştınız? Firefly-1 2003 info-icon
Mal, why you got a piece trained on my wife? She ain't your wife, Monty. Mal, neden karıma silah çekiyorsun? Bu kadın senin karın değil Monty. Mal, neden karıma silah çekiyorsun? Bu kadın senin karın değil Monty. Mal, neden karıma silah çekiyorsun? Bu kadın senin karın değil Monty. Firefly-1 2003 info-icon
I married her, didn't I? You ain't the only one. Onunla evlendim. Tek sen evlenmedin. Onunla evlendim. Tek sen evlenmedin. Onunla evlendim. Tek sen evlenmedin. Firefly-1 2003 info-icon
Mal. Mal. Mal. Mal. Firefly-1 2003 info-icon
Bridget. Hey, quit it, you two. Bridget. Hey, kesin artık. Bridget. Hey, kesin artık. Bridget. Hey, kesin artık. Firefly-1 2003 info-icon
Here, now. Knock it off. Hadi. Bu kadar yeter. Hadi. Bu kadar yeter. Hadi. Bu kadar yeter. Firefly-1 2003 info-icon
Gorrammit, that's enough! Yeter ulan! Yeter ulan! Yeter ulan! Firefly-1 2003 info-icon
What the hell is going on here? What do you mean, she ain't my wife? Neler oluyor ulan? Benim karım değil derken ne demek istedin? Neler oluyor ulan? Benim karım değil derken ne demek istedin? Neler oluyor ulan? Benim karım değil derken ne demek istedin? Firefly-1 2003 info-icon
She ain't your wife 'cause she's married to me! Don't listen to him. Senin karın değil çünkü benimle evlendi! Onu dinleme. Senin karın değil çünkü benimle evlendi! Onu dinleme. Senin karın değil çünkü benimle evlendi! Onu dinleme. Firefly-1 2003 info-icon
It's true. About a half a year back at the Triumph settlement. Doğruyu söylüyorum. Triumph yerleşim bölgesinde 6 ay kadar önce. Doğruyu söylüyorum. Triumph yerleşim bölgesinde 6 ay kadar önce. Doğruyu söylüyorum. Triumph yerleşim bölgesinde 6 ay kadar önce. Firefly-1 2003 info-icon
Only it wasn't Bridget then. It was Saffron. Ama o zamanlar Bridget değil, Saffron'dı. Ama o zamanlar Bridget değil, Saffron'dı. Ama o zamanlar Bridget değil, Saffron'dı. Firefly-1 2003 info-icon
She hitched me by surprise, got on my ship Dalavere çevirip benimle evlendi, gemime bindi ve burnumun dibinden çalmaya çalıştı! Dalavere çevirip benimle evlendi, gemime bindi ve burnumun dibinden çalmaya çalıştı! Dalavere çevirip benimle evlendi, gemime bindi ve burnumun dibinden çalmaya çalıştı! Firefly-1 2003 info-icon
She is cold as ice and dead crazy on top of it! Kalpsizin tekidir, üstüne üstlük de zırdeli. Kalpsizin tekidir, üstüne üstlük de zırdeli. Kalpsizin tekidir, üstüne üstlük de zırdeli. Firefly-1 2003 info-icon
You're a liar, Malcolm Reynolds. Yalan söylüyorsun Malcolm Reynolds. Yalan söylüyorsun Malcolm Reynolds. Yalan söylüyorsun Malcolm Reynolds. Firefly-1 2003 info-icon
Now, I ain't never got to tellin' you his name. Adını söylemeye fırsat olmamıştı. Adını söylemeye fırsat olmamıştı. Adını söylemeye fırsat olmamıştı. Firefly-1 2003 info-icon
Hell. Fine, be like that. Bana ne be! Tatlı canın bilir. Bana ne be! Tatlı canın bilir. Bana ne be! Tatlı canın bilir. Firefly-1 2003 info-icon
Damn you, Bridget. Damn you to Hades. Allah belanı versin Bridget. Kahretsin be! Allah belanı versin Bridget. Kahretsin be! Allah belanı versin Bridget. Kahretsin be! Firefly-1 2003 info-icon
You broke my heart in a million pieces. You made me love you, and then you... Kalbimi paramparça ettin. Beni kendini âşık ettirdin ve sonra Kalbimi paramparça ettin. Beni kendini âşık ettirdin ve sonra Kalbimi paramparça ettin. Beni kendini âşık ettirdin ve sonra Firefly-1 2003 info-icon
I shaved off my beard for you, devil woman! Senin uğruna sakalımı kestim, şeytan kadın! Senin uğruna sakalımı kestim, şeytan kadın! Senin uğruna sakalımı kestim, şeytan kadın! Firefly-1 2003 info-icon
You're gonna want to pull your claw out of that bag nice and slow. Ellerini o torbadan yavaşça çıkart. Ellerini o torbadan yavaşça çıkart. Ellerini o torbadan yavaşça çıkart. Firefly-1 2003 info-icon
Relax. I'm not going for a gun or anything. Sakin ol. Silaha filan davranmıyorum. Sakin ol. Silaha filan davranmıyorum. Sakin ol. Silaha filan davranmıyorum. Firefly-1 2003 info-icon
Just freshening up. Sadece kendime çeki düzen veriyorum. Sadece kendime çeki düzen veriyorum. Sadece kendime çeki düzen veriyorum. Firefly-1 2003 info-icon
You and lipstick are a dangerous combination, if I recall. Eğer doğru hatırlıyorsam, sen ve ruj tehlikeli bir karışım. Eğer doğru hatırlıyorsam, sen ve ruj tehlikeli bir karışım. Eğer doğru hatırlıyorsam, sen ve ruj tehlikeli bir karışım. Firefly-1 2003 info-icon
Turn around. Arkanı dön. Arkanı dön. Arkanı dön. Firefly-1 2003 info-icon
Oh, yeah, just like old times. We don't have any old times. Evet, tıpkı eski günlerdeki gibi. Eski günlerimiz olmadı. Evet, tıpkı eski günlerdeki gibi. Eski günlerimiz olmadı. Evet, tıpkı eski günlerdeki gibi. Eski günlerimiz olmadı. Firefly-1 2003 info-icon
I just don't want you pulling a pistol out of... of anywhere. Bir yerlerden silah çekmeni istemiyorum. Bir yerlerden silah çekmeni istemiyorum. Bir yerlerden silah çekmeni istemiyorum. Firefly-1 2003 info-icon
You missed a spot. Bir yeri ihmal ettin. Bir yeri ihmal ettin. Bir yeri ihmal ettin. Firefly-1 2003 info-icon
Can't miss a place you've never been. Hiç bulunmadığın bir yeri ihmal edemezsin. Hiç bulunmadığın bir yeri ihmal edemezsin. Hiç bulunmadığın bir yeri ihmal edemezsin. Firefly-1 2003 info-icon
Marriage is hard work, Mal. I know it. Evlilik çok zor Mal. Biliyorum. Evlilik çok zor Mal. Biliyorum. Evlilik çok zor Mal. Biliyorum. Firefly-1 2003 info-icon
That doesn't mean we should just give up. Ama pes etmemiz anlamına gelmez. Ama pes etmemiz anlamına gelmez. Ama pes etmemiz anlamına gelmez. Firefly-1 2003 info-icon
Sure, we've had our spats. Maybe I made some bad decisions along the way... Tartışmalarımız oldu elbet. Bazı kötü kararlar verdim... Tartışmalarımız oldu elbet. Bazı kötü kararlar verdim... Tartışmalarımız oldu elbet. Bazı kötü kararlar verdim... Firefly-1 2003 info-icon
Oh, you are a tweaked one, you are. Şaka gibisin biliyor musun? Şaka gibisin biliyor musun? Şaka gibisin biliyor musun? Firefly-1 2003 info-icon
But face it, hubby. I'm really hot. Ama kabul et, kocacığım. Çok seksiyim. Ama kabul et, kocacığım. Çok seksiyim. Ama kabul et, kocacığım. Çok seksiyim. Firefly-1 2003 info-icon
Start walkin'. Yürümeye başla. Yürümeye başla. Yürümeye başla. Firefly-1 2003 info-icon
Walking? Walking where? Pick a direction, just don't turn around. Yürümek mi? Nereye? Bir yön seç ve arkana dönme. Yürümek mi? Nereye? Bir yön seç ve arkana dönme. Yürümek mi? Nereye? Bir yön seç ve arkana dönme. Firefly-1 2003 info-icon
Come on, Mal. This is my scrap of nowhere. You go on, find your own. Yapma ya Mal. Bu cehennemin bir bucağı benim. Git kendininkini bul. Yapma ya Mal. Bu cehennemin bir bucağı benim. Git kendininkini bul. Yapma ya Mal. Bu cehennemin bir bucağı benim. Git kendininkini bul. Firefly-1 2003 info-icon
You can't just leave me here on this lifeless piece of crap moon. Beni Allah'ın bir kulunun yaşamadığı bu boktan uyduda bırakamazsın. Beni Allah'ın bir kulunun yaşamadığı bu boktan uyduda bırakamazsın. Beni Allah'ın bir kulunun yaşamadığı bu boktan uyduda bırakamazsın. Firefly-1 2003 info-icon
I can. I'll die. Bırakabilirim. Ölürüm. Bırakabilirim. Ölürüm. Bırakabilirim. Ölürüm. Firefly-1 2003 info-icon
Well, as a courtesy, you might start getting busy on that... Kibarlık adına, bir an önce ölmeye başlasan iyi olur... Kibarlık adına, bir an önce ölmeye başlasan iyi olur... Kibarlık adına, bir an önce ölmeye başlasan iyi olur... Firefly-1 2003 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 19473
  • 19474
  • 19475
  • 19476
  • 19477
  • 19478
  • 19479
  • 19480
  • 19481
  • 19482
  • …
  • »
  • »»
Restricted Mode:   
  • Contribute
  • About Us
  • Disclaimer
  • Contact