Search

English Turkish Sentence Translations Page 19323

English	Turkish	Film Name	Film Year	Details
Don't think you fooled anyone. That's enough!	Kimseyi kandırdığını sanma. Yeter artık!	Fin-1	2012
We can't leave him there.	Onu öyle bırakamayız.	Fin-1	2012
He can rot there for all I care. Come on.	Çürüsün orada, hiç umurumda değil. Hadi.	Fin-1	2012
You'll get a sunburn.	Güneşten yanacaksın.	Fin-1	2012
The last one.	Son bir kez.	Fin-1	2012
You smoke it.	Bir sigara yak.	Fin-1	2012
I don't know if we'll have another chance to talk.	Bir daha konuşma fırsatımız olur mu bilmiyorum.	Fin-1	2012
Felix, no". Hugo.	Felix, hayır. Hugo.	Fin-1	2012
We have nothing to talk about.	Konuşacak bir şey yok.	Fin-1	2012
You're a son of a bitch.	Sen puştun tekisin.	Fin-1	2012
I was expecting to find someone you're not.	Senin gibi birini beklemiyordum.	Fin-1	2012
Someone I had fabricated.	Hayalini kurduğum birini bekliyordum.	Fin-1	2012
Because you're a piece of shit.	Çünkü sen bir pisliksin.	Fin-1	2012
You've never loved anybody in your whole life.	Hayatında hiç kimseyi sevmedin.	Fin-1	2012
You don't know what it means.	Anlamının ne olduğunu bilmiyorsun.	Fin-1	2012
I wish it had happened to you.	Keşke senin başına gelseydi.	Fin-1	2012
Or that brat you brought along to trick whoever.	Ya da getirdiğin o piç kurusu kime oyun oynamak istiyorsa.	Fin-1	2012
Anyone except Cova.	Cova'nın dışında birine.	Fin-1	2012
So I wouldn't have to see how stupid I've been.	Böylece ne aptal olduğumu görmek zorunda kalmazdım.	Fin-1	2012
My whole life.	Tüm hayatımca.	Fin-1	2012
I am a piece of shit.	Ben bir pisliğim.	Fin-1	2012
Don't go in the water!	Sakın suya girme!	Fin-1	2012
Eva! Eva, no!	Eva! Eva, hayır!	Fin-1	2012
You knew what was happening since Rafa disappeared.	Rafa ortadan kaybolduğundan beri neler döndüğünü biliyordun.	Fin-1	2012
We're going to vanish one by one.	Teker teker temizleyeceksiniz.	Fin-1	2012
We should take all the food we can carry.	Taşıyabildiğimiz kadar yiyeceği almalıyız.	Fin-1	2012
Give me your backpack.	Sırt çantanı ver.	Fin-1	2012
Where's Felix?	Felix nerede?	Fin-1	2012
Come here, boy!	Gel buraya oğlum!	Fin-1	2012
I have a dog.	Bir köpeğim var.	Fin-1	2012
His name is Blondie.	Adı Sarışın.	Fin-1	2012
He's so cute...	Çok şirin.	Fin-1	2012
He's a Jack Russell.	Bir Jack Russell.	Fin-1	2012
Why didn't you bring him?	Niye onu getirmedin?	Fin-1	2012
Because he always runs away.	Çünkü sürekli kaçıyor.	Fin-1	2012
I was afraid he'd get lost if I brought him.	Getirdiğimde kaybolur diye korktum.	Fin-1	2012
I wonder if he's okay.	İyi midir diye merak ediyorum.	Fin-1	2012
I must sound silly, thinking about Blondie at a time like this...	Söylediklerim aptalca geliyordur, böyle bir zamanda Blondie'yi düşünmek.	Fin-1	2012
But we keep each other company.	Ama birbirimize arkadaşlık ediyoruz.	Fin-1	2012
And you? What?	Peki sen? Ne?	Fin-1	2012
Who are you thinking about?	Sen kimi düşünüyorsun?	Fin-1	2012
Let's go see what that was.	Neymiş gidip bakalım.	Fin-1	2012
What are you doing? Giving it food.	Ne yapıyorsun? Yiyecek vereceğim.	Fin-1	2012
No, Sara. Let's go.	Hayır, Sara. Gidelim hadi.	Fin-1	2012
No, it must be hungry.	Hayır, acıkmış olmalı.	Fin-1	2012
Here, boy!	Al bakalım oğlum!	Fin-1	2012
Sara, let's go. I'm coming.	Sara, gidelim hadi. Geliyorum.	Fin-1	2012
Here, here.	İşte, al bakalım.	Fin-1	2012
Come on, please.	Hadi, lütfen.	Fin-1	2012
Where did they come from?	Nereden çıktı bunlar?	Fin-1	2012
They smell the food.	Yiyeceğin kokusunu aldılar.	Fin-1	2012
Get them away from me! I'm getting nervous!	Şunları benden uzaklaştır! Kızmaya başlıyorum!	Fin-1	2012
Sara, relax.	Sara, sakin ol.	Fin-1	2012
Sara, don't show your fear. They could bite you.	Sara, korktuğunu belli etme. Isırabilirler.	Fin-1	2012
Get away!	Gidin başımdan!	Fin-1	2012
Lower your arms.	Kollarını indir.	Fin-1	2012
I can't move, damn it! Lower your arms!	Kıpırdayamıyorum, lanet olsun! Kollarını indir!	Fin-1	2012
Get on the bike. I'll toss them food and we'll ride away.	Bisiklete bin. Onlara yiyecek atacağım ve gideceğiz.	Fin-1	2012
Gently.	Yavaşça.	Fin-1	2012
Gently, Sara.	Yavaşça Sara.	Fin-1	2012
Did it bite you? No.	Isırdı mı? Hayır.	Fin-1	2012
Get on the bike.	Bisiklete bin.	Fin-1	2012
Here they come!	Geliyorlar!	Fin-1	2012
Don't look back!	Arkana bakma!	Fin-1	2012
Pass me, Sara!	Geç beni Sara!	Fin-1	2012
I can't!	Yapamıyorum!	Fin-1	2012
Yes, you can!	Evet, yapabilirsin!	Fin-1	2012
Come on, pass me!	Hadi, geç beni!	Fin-1	2012
Faster, Sara!	Daha hızlı Sara!	Fin-1	2012
You can do it, Sara!	Yapabilirsin Sara!	Fin-1	2012
They stopped chasing us!	Peşimizden gelmeyi bıraktılar!	Fin-1	2012
But keep going, Sara!	Ama sürmeye devam et Sara!	Fin-1	2012
Eva, don't fall behind!	Eva, geride kalma!	Fin-1	2012
Don't leave me alone, Felix. I'm scared. Please!	Beni yalnız bırakma Felix. Korkuyorum. Lütfen!	Fin-1	2012
You're not alone, we're all here.	Yalnız değilsin, hepimiz buradayız.	Fin-1	2012
Please, don't leave me!	Lütfen, bırakma beni!	Fin-1	2012
Talk to me, Sara! Talk to me!	Konuş benimle Sara! Konuş benimle!	Fin-1	2012
She was all alone...	Yapayalnızdı...	Fin-1	2012
We have to keep going.	Devam etmemiz gerekiyor.	Fin-1	2012
It's happening everywhere.	Her yerde oluyor.	Fin-1	2012
There should be bodies all over the place.	Her yerde cesetler olsa gerek.	Fin-1	2012
We might need it.	İhtiyacımız olabilir.	Fin-1	2012
How can this get any worse?	Daha ne kadar kötü olabilir?	Fin-1	2012
Maybe the others were lucky to get out of this nightmare.	Belki de başkaları bu kabustan kurtulacak kadar şanslıydı.	Fin-1	2012
If I go next, take care of him.	Sıradaki ben olursam, ona göz kulak ol.	Fin-1	2012
I found it in his car.	Arabasında buldum.	Fin-1	2012
They're Angel's sketches.	Angel'ın çizimleri.	Fin-1	2012
I saw him on St. John's Eve.	Onu Aziz John arifesinde gördüm.	Fin-1	2012
He tried to talk to me but I didn't recognize him.	Benimle konuşmaya çalıştı ama onu tanıyamadım.	Fin-1	2012
I kept going, thinking he was some kind of weirdo.	Yürümeye devam ettim, çatlağın teki diye düşündüm.	Fin-1	2012
Maybe that's why he called Sara.	Belki de Sara'yı bu yüzden çağırdı.	Fin-1	2012
He organized the reunion to say goodbye.	Toplantıyı vedalaşmak için düzenledi.	Fin-1	2012
Not to be alone.	Yalnız olmamak için.	Fin-1	2012
Why did you hide it?	Bunu niye sakladın?	Fin-1	2012
She won't be there.	O orada olmayacak.	Fin-1	2012
Maribel. Maribel, wait.	Maribel. Maribel, bekle.	Fin-1	2012
Open up, don't be afraid.	Kapıyı aç, korkma.	Fin-1	2012
Please, open the door.	Lütfen, kapıyı aç.	Fin-1	2012
You're not alone, sweetie.	Yalnız değilsin tatlım.	Fin-1	2012
We're just as scared as you are.	Biz de senin gibi korkuyoruz.	Fin-1	2012