Search
English Turkish Sentence Translations Page 181413
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
He's been on such a good losing streak. | Her zaman çok iyi bir yenilgi çizgisi tutturmuştur. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
Here. areyou, uh, Peter CoIt's brother? Possibly. | İşte. Sen ee, Peter Colt'un kardeşi misin? | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
I've seen you in here watchin' the matches. Yeah. | Mümkündür. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
You could say tennis is my life. My passion's chat rooms. | Tenis benim hayatımdır diyebilirsin. Benim tutkum chat odaları. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
Really? Hmm. | Gerçekten mi? Hımmm. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
Broadband. Of course. | Broadband. Tabi ki. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
You may have humiliated the kraut, but you're not done with him. | Lahanayı yerin dibine sokmuş olabilirsin ama onunla işin bitmedi. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
You change your routine not one iota. | Rutinini bir parça bile değiştirmiyorsun. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
i'm stillyourpractice partner. Thanks, mate. | Ben hala antreman partnerinim. Sağ ol dostum. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
anyway,you know it was a hell ofa lot closerthan the score. | Aslında skorda görünenden çok daha başabaş oynadığımızı biliyorsun. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
a let cord here or there, it would have been a different story. Bullshit. | Bir iki sayının orada ya da burada olması hikayeyi çok değiştirirdi. Saçmalık. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
You annihilated me. You | Sen beni yok ettin. Sen... | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
You hit from the soul, the heart. | Sen ruhumdan vurdun, kalbimden. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
Something's happened toyou. | Sana birşeyler oldu. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
Something else, something The girl in the taxi. | Değişik birşeyler... Taksideki şu kız. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
The The end ofthe waving hand. That's | Oyunun sonundaki sallanan el. Bu... | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
That's where the fire comes from. admit it. | Ateşin geldiği yer bu. Eminim. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
Dieter, listen. | Dieter, dinle. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
Doyou think that, in the middle ofa championship... | Bir şampiyonanın ortasında... | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
and forthe first time in years I'm actuallywinning, | ve yıllardır ilk defa kazanıyorken... | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
I'd be dumb enough to get involved with a woman? | bir kıza tutulacak kadar aptal olduğumu mu sanıyorsun? | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
[ Beeps ] [ answering Machine: FemaleVoice] You have eight new messages. | Sekiz yeni mesajınız var. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
Well, aren't I popular? [Beep] | Populerim değil mi? | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
peter. ian Frazierfrom the club. Well done! Take as long asyou need beforeyou start with us. | Peter. Ben klüpten Ian Frazier. Çok başarılısın. Bize tekrar katılmadan önce dilediğin kadar dinlen. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
Oh, and the, uh the ladies send their regards. | Ha... bir de bayanlar sana selam söylüyorlar. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
[ Beep ] [ Lizzie ] You were incredible today. | Bugün inanılmazdın. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
i have a free day tomorrow. i'll callyou later. | Yarın günüm boş. Seni ararım. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
[ Beep ] [ Mother] peter, remember me? | Peter, beni hatırladın mı? | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
[ Doorbell Rings ] it's your mother. | Ben, annen. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
i hear congratulations are in order. What did I always say about ya? | Duyduğuna göre kutlamalar yoğunmuş. Senin hakkında her zaman ne derdim ben? | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
[answering Machine Continues, indistinct ] I don't know. Rem i nd me, Ron. | Bilmiyorum, Ron. Hatırlat. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
[ Ron ] So, uh, cucumber and cucumber? | Yani, hıyar ve hıyar? | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
and cucumber. They forgot to put the sandwich in my sandwich. | Ve hıyar. Sandöviçime koymayı unutmuşlar. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
What are you doi ng here, Ron? You're not still my agent, are you? | Burada ne yapıyorsun Ron? Hala benim temsilcim değilsin değil mi? | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
What are you talkin' about? What am I talking about? | Sen neden bahsediyorsun? Ben neden mi bahsediyorum? | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
Okay, well, I called you about a year ago, | Tamam, güzel, seni yaklaşık bir yıl önce çağırmıştım. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
and I'm still waiting foryou to return my call. | Ve hala çağrıma cevap vermeni bekliyorum. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
Yeah, I'm into e mails now. I don't do the, uh, phone thing anymore. | Evet artık e mail ile çalışıyorum. Telefon işleri yapmıyorum. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
Ron? That's a lie. | Ron? Bu yalan. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
Yeah, it's a lie. You want me to be completely honest with you? | Evet bu yalan. Sana karşı tamamen dürüst olmamı ister misin? | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
agents are not miracle workers. We can't sell a product that doesn't exist. | Temsilciler mucize üreticiler değildirler. Biz olmayan bir ürünü satamayız. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
But hereyou are existing again, so I'm back selling again. | Ama şimdi sen yine burada varsın ve ben de satış için işte buradayım. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
You know what, Ron? I genuinely despiseyou. | Biliyor musun Ron? Seni alenen hor görüyorum. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
and you know what, Peter? I really don't take it personally. | Ve biliyor musun Peter? Bunu gerçekten kişisel algılamıyorum. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
Because this could all be over by Monday. | Çünkü pazartesi tüm bunlar bitmiş olabilir. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
Cavendish is a serve and volley guy, and you've always played shit against them, | Cavendish servis ve vole adamıdır ve sen böylelerine karşı hep kötü oynamışsındır. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
so I'd like to capitalize now ifthat's not a problem with you. | Senin için sorun olmazsa bunu vurgulamak isterim. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
I don't wantyou to go down in history... | Senin tarih yapraklarında en yakın arkadaşı olan... | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
as that English guywho beat his best friend, the German guy, | Alman'ı yenen ve sadece bir başka İngiliz'e yenilen bir İngiliz olarak... | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
only to get beat by the other English guy. | ...yok olup gitmeni istemem. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
I'd like to put some money in your pocket. | Cebine biraz para koymak isterim. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
You got a problem with that? You'd have to cutyour commission. | Bununla ilgili bir sorunun var mı? Komisyonunu kesmek zorundasın. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
Okay, look, unfortunately that's a no go area. Everybody pays 1 0%. | Tamam bak, devir olmazsa olmaz devri. Herkes %10 ödüyor. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
Say five percent, or the next offer's four. | %5 diyelim, ya da bir sonraki teklifim %4 olur. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
You know, success has really changed you. | Biliyor musun, başarı seni gerçekten değiştirmiş. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
and I'm loving it. Screw it. You got a deal. | Ve buna bayılıyorum. Boşver gitsin. Anlaştık. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
Besides, I have a funny feeling that Cavendish is going down. | Bunun yanı sıra Cavendish'in tepe takla olacağını hissediyorum. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
Tea? Yes. I'd love some. | Çay? Evet. Sevinirim. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
Now let's get down to business. Slazenger's having a cocktail party this evening, | Şimdi işe dönelim. Slazenger bu akşam üzeri bir kokteyl veriyor, | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
andeverybody's dying to meetyou forthe veryfirst time... all overagain. | ve herkes seninle ilk tanışan olmak için ölüyor... | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
i have a thing later. i'll callyou back. I 'll ring you tomorrow. | Şu anda işim var, sonra. Ben ararım. Yarın seni çaldırırım. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
That's fine. T omorrow's fi Lizzie. Ronny. | Bu olur. Yarın iyi... Lizzie! Ronny. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
There she is. How they hangin'? | İşte buradasın. Nasıl gidiyor? | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
Fine. and yours? Fine. Who's your new friend? You going to introduce me? | İyidir. Sen? İyi. Yeni arkadaşın kim? Benimle tanıştırmayacak mısın? | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
You haven't metyet? Hi. I'm Lizzie. | Siz daha tanışmadınız mı? Merhaba. Ben Lizzie. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
Peter. Peter Colt. The Peter Peter Colt? | Peter. Peter Colt. Peter Peter Colt'mu? | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
The one and only. Oh, i've hearda lot aboutyou. | İlk ve tek. Ah sizi duymuştum. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
Oh, really? Nothing good, I hope. That you're a man who's not afraid to come to the net. | Ah gerçekten mi? Umarım iyi yönde değildir. Ağa gelmeye korkan bir adammışsınız. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
I hear that this is your first Wimbledon, and you're gonna go all the way. Every chance I get. | Ben de ilk Wimbledon'unuz olduğunu ve sonuna kadar gideceğinizi duydum. Yakaladığım her fırsatta. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
Well, well, well. Ifthis works out, do I get the, uh | Güzel, güzel, güzel. Uygun olursa ben gidip... | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
You can have 1 0% of our kids. The kids. That's a [ Murmurs ] | Sen çocuklarımızın %10'unu alabilirsin. Çocuklarımız. Bu bir... | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
areyou all right? You look beautiful. Thankyou. | İyi misin? Güzel görünüyorsun. Teşekkür ederim. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
You come along and play matchmaker? Did I do that? I'm sorry. I just got excited by the math. | O kadar yolu çöpçatanlık yapmak için mi geldin? Öyle mi yaptım? Heyecandan. Üzgünüm. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
Let's just have a drink. We can talk over this whole Nike thing, | Bir içki içelim. Bu Nike işini konuşalım ve kızın balkabağına... | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
and you'll still have her home before she turns into a pumpkin. | dönmeden onu eve götürürsün. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
One day, none ofthis will be ours. | Birgün, bunların hiç biri bizim olmayacak. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
Oh, no. asshole incoming. 4:00. | Ah, hayır. G*t herif geliyor. Saat 04:00 yönünde. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
Lizzie, what's the deal? I've leftyou, like, halfa dozen messages. | Lizzie, neler oluyor. Sana yarım düzine mesaj bıraktım. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
Oh, really? How about that? | Ah gerçekten mi? Buna ne dersin? | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
Hi. Doyou know Peter Colt? | Selam. Peter Colt'u tanıyor musun? | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
Yeah, we didmeet once. First round, San Jose, lastyear. | Evet, bir kez karşılaşmıştık. Geçen yıl San Jose de ilk raundda. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
Exactly. a memorable match. | Kesinlikle. Unutulmaz bir maçtı. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
Yeah, which I, like, won. [ Scoffs ] | Evet, kazandığıma sevinmiştim. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
Peter's in the quarters. Did you hear? | Peter çeyrek finalde. Bunu duymuş muydun? | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
Wait a second. areyou screwing him? | Dur bir dakika. Onunla düzüşüyor musun? | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
You know what? You are, aren'tyou? | Şunu biliyor musun? Yapıyorsunuz, değil mi.? | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
i don't believe this. Listen, my friend, we don't want | Buna inanamıyorum. Dinle arkadaşım, biz olay çıkmasını iste... | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
Whoa, whoa, whoa. What are you, grandpa, ranked, like, 1 20? | Vay, vay, vay. Sen 120 lik büyükbaba mısın? | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
I thought all those things they said aboutyou were just rumors, butyou really are a cheap little | Hakkında söylenenlerin dedikodu olduğunu sanmıştım ama sen gerçekten küçük, ucuz... | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
[ Woman ] Oh! [ Groans ] | Ah! | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
Jesus! That really hurts. Butyou did it sowell. | Tanrım! Bu gerçekten acıttı. Ama çok iyi yaptın. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
[Man]areyouallright, sir? I'm fine. I'm fine. Good night,Jake. | İyi misiniz efendim? İyiyim, iyiyim. İyi geceler Jake. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
Hey, yes, don't get up. Leave me alone! i'm fine! | Hey, evet, rahatsız olma. Beni yanlız bırakın! Ben iyiyim! | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
That's the first time I've ever hit anybody in mywhole life. | Hayatımda ilk defa birisine vurdum. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
Lizzie? Lizzie! | Lizzie? Lizzie! | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
[ Yelps ] Other side. Other | Öteki tarafa, öteki. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
I've never had anyone fight for my honor before. | Şimdiye kadar benim onurum için döğüşen kimse olmamıştı. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
Jesus Christ! You're not safe to be with. Wait till you see me drive. | İsa adına! Senle birlikte olmak hiç güvenli değil. Bir de araba kullanmamı gör sen. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
[ Peter] So, these are the wild streets of myyouth. | İşte buralar gençliğimin geçtiği yabani sokaklar. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |
The drugs, the sex, the milk shakes. [ Laughs ] | İlaç kullanmak, seks, milkşeykler. | Wimbledon-1 | 2004 | ![]() |