Search
English Turkish Sentence Translations Page 179485
| English | Turkish | Film Name | Film Year | |
| Mother, I'm also coming to the place you're now. | Anne, Ben de senin yanına geliyorum. | Villu-1 | 2009 | |
| Oh my mother...I'm coming... | Oy anneciğim...Ben geliyorum... | Villu-1 | 2009 | |
| What happened? Why are you shouting like this? | Ne oldu? Neden böyle bağırıyorsun? | Villu-1 | 2009 | |
| Oh my God! I'm having severe chest pain! | Aman Allah'ım! Şiddetli göğüs ağrısı çekiyorum! | Villu-1 | 2009 | |
| Excuse me, if you don't mind... | Afedersiniz, yanlış anlamazsan... | Villu-1 | 2009 | |
| Can I apply this balm? | Biraz merhem süreyimmi? | Villu-1 | 2009 | |
| Saroja Devi! Take out your wares! What happened? | Saroja Devi! Boşver merhemi! Ne oldu? | Villu-1 | 2009 | |
| A girl mustn't apply it to a boy, I said it in Hindi. | Bir kız bir erkeğe merhem süremez, Bunu hintçe söyledim. | Villu-1 | 2009 | |
| It's okay, it's not a sin in emergency. | Sorun değil, böyle durumlarda uygunsuz olmaz. | Villu-1 | 2009 | |
| you feel like that? | Öylemi dersin? | Villu-1 | 2009 | |
| Apply on heart. | Kalbimin üzerine uygula. | Villu-1 | 2009 | |
| Heart is on the left side, right? | Kalp sol tarafta değil miydi? | Villu-1 | 2009 | |
| It's changing places for the stick I got. | Arada bir yer değiştiriyor. | Villu-1 | 2009 | |
| For safer side, apply on both the sides. | İyileşmesi için her iki tarafada uygula. | Villu-1 | 2009 | |
| Apply! | Uygula! | Villu-1 | 2009 | |
| If I knew you would apply so lovingly... | Bu kadar sevgiyle yapacağını bilseydim... | Villu-1 | 2009 | |
| ...I would've hurt my limbs too. | ...Bacaklarımıda incitirdim. | Villu-1 | 2009 | |
| What happened? Severe headache. | Ne oldu? Şiddetli baş ağrısı. | Villu-1 | 2009 | |
| I feel sleeping in your lap will give some relief. | Kucağında uyursam daha iyi olurum galiba. | Villu-1 | 2009 | |
| Thank you very much, leader! | Çok teşekkür ederim liderim! | Villu-1 | 2009 | |
| Even after a good bath the balm is still lingering on me. | Bana masaj yaptı merhem sürdü ama hala acı çekiyor. | Villu-1 | 2009 | |
| Poor girl! She's very innocent. | Zavallı kız! Çok masum. | Villu-1 | 2009 | |
| I'm telling her all white lies, even mad won't believe them, | Her türlü yalanı söylüyorum ona, bunlara deli bile inanmaz, | Villu-1 | 2009 | |
| but she believed them. | ...ama o hepsine inandı | Villu-1 | 2009 | |
| She believes whatever anyone says. He's caught! | Kim ner derse desin inanıyor. Yakalandın! | Villu-1 | 2009 | |
| I beat his two hands with my cheeks. | İki yanağım onun ellerini dövdü. | Villu-1 | 2009 | |
| I hit his legs with my stomach. | Midemle dizlerine vurdum. | Villu-1 | 2009 | |
| I kicked his shoes with my butt. | Kıçımla onun ayaklarına vurdum. | Villu-1 | 2009 | |
| Oh my butt! | Oh benim popom! | Villu-1 | 2009 | |
| Lastly I held him tightly under my leash. | Sonra onu sıkıca kavradım. | Villu-1 | 2009 | |
| I didn't leave him. Leave me. | Onu bırakmadım. Bırak beni. | Villu-1 | 2009 | |
| Promise not to beat me, I'll leave. | Söz veriyorum, beni dövmezsen bırakacağım. | Villu-1 | 2009 | |
| Spared life after falling at feet. | Ayaklarıma kapandıktan sonra bağışladım. | Villu-1 | 2009 | |
| If I ever see you again here... | Seni bir daha buralarda görürsem... | Villu-1 | 2009 | |
| But how come you're hurt? | Ama nasıl bu hale geldin? | Villu-1 | 2009 | |
| It's happens in politics. | Bu işim icabı oluyor. | Villu-1 | 2009 | |
| Excuse me, I need Rs.5000 for hospital expenses. | Afedersiniz, hastahane masrafları için 5.000 rupi gerek. | Villu-1 | 2009 | |
| For him. Poor man! | Onun için. Zavallı adam! | Villu-1 | 2009 | |
| Bloody! | Pislik! | Villu-1 | 2009 | |
| you made a little mistake in the props. | Sahnede küçük bir hata yaptın. | Villu-1 | 2009 | |
| If you'd replaced the tea with milk and fruits... | Çay yerine süt veya meyve suyu getirseydin... | Villu-1 | 2009 | |
| Look behind... I'll.... | Arkana bak... Yapacağım.... | Villu-1 | 2009 | |
| Snake? No, ghost! | Yılan mı? Hayır, hayalet! | Villu-1 | 2009 | |
| I'm vanishing! | Ben uzuyorum! | Villu-1 | 2009 | |
| Hello! Hello...hello... | Merhaba! Merhaba...Merhaba... | Villu-1 | 2009 | |
| Watch now, what I'm going to do now! | Görürsün sen, ne yapacağım! | Villu-1 | 2009 | |
| Why isn't the caller responding? | Aradığım neden cevap vermiyor? | Villu-1 | 2009 | |
| Save me...please save me. | Kurtarın beni...Lütfen kurtarın beni. | Villu-1 | 2009 | |
| Save...? | Kurtarmak mı...? | Villu-1 | 2009 | |
| Hey control... | Hey sakin ol... | Villu-1 | 2009 | |
| Who needs help? | Kimin yardıma ihtiyacı var? | Villu-1 | 2009 | |
| Hey stop! I'll not spare you! you fool! Stop! | Hey dur! Sana acımayacağım! Seni aptal dur! | Villu-1 | 2009 | |
| She poured paint on me and dares scold me too. | Üstüme boya döktü, bir de azarlıyor. | Villu-1 | 2009 | |
| Country brute! | Yabani ülke! | Villu-1 | 2009 | |
| Mummy! Daddy! | Anne! Baba! | Villu-1 | 2009 | |
| We've reached the destination, will you please get down? | Durağa geldik, Lütfen iner misiniz? | Villu-1 | 2009 | |
| Get down! Get down I say! | Aşağı in! Aşağı in dedim! | Villu-1 | 2009 | |
| Oh my God! | Allah'ım! | Villu-1 | 2009 | |
| What's the noise here? | Bu gürültü de ne? | Villu-1 | 2009 | |
| Sixer! | Altıncı! | Villu-1 | 2009 | |
| I want my ball. it's in the well, take it. | Topumu istiyorum. Kuyuya düştü al onu. | Villu-1 | 2009 | |
| Fish it out for me. Stay out from me. I want my ball. | Rahat bırak beni. Topumu istiyorum. | Villu-1 | 2009 | |
| I'll take care of myself. | Tamam ben hallederim. | Villu-1 | 2009 | |
| Come, I'll fish it out for you. | Gel, Senin için alacağım onu. | Villu-1 | 2009 | |
| Bloody boy and his ball. I want my ball. | Kötü çocuk ve topu. Topumu istiyorum. | Villu-1 | 2009 | |
| Ball fell into the well. Ball? | Topu kuyuya düştü. Top mu? | Villu-1 | 2009 | |
| Why are you crying holding her dress for that? | Bunun için neden onun elbisesini tutup ağlıyorsun? | Villu-1 | 2009 | |
| What if it comes down? | Ne olmuş düşmüşse? | Villu-1 | 2009 | |
| It's just a ball not your father, right? | Sadece bir top, baban değil. | Villu-1 | 2009 | |
| Calm down, uncle will get your ball out of the well. | Sakin ol, amca topu kuyudan çıkaracak. | Villu-1 | 2009 | |
| I can't see anything. Go inside and see. | Bir şey göremiyorum. İçine gir de bak. | Villu-1 | 2009 | |
| Found the ball? | Topu buldun mu? | Villu-1 | 2009 | |
| Go away boy. Save me...save me... | Git şurdan. Kurtarın beni...Kurtarın beni... | Villu-1 | 2009 | |
| Catch this bucket! | Kovayı yakala! | Villu-1 | 2009 | |
| Hold it tightly. | Sıkıca tutun. | Villu-1 | 2009 | |
| Brother, you are wet, got wet in rain? | Kardeş, sen ıslaksın, yağmur gibi düşüyorsun. | Villu-1 | 2009 | |
| Take the towel, dry yourself and come out. | Havluyu al, Kendini kurut ve dışarı çık. | Villu-1 | 2009 | |
| It happened like this. | Aynen böyle oldu. | Villu-1 | 2009 | |
| It's a simple thing, why take so much trouble for this? | Bu basit bir şey, neden bunu sorun ediyorsun? | Villu-1 | 2009 | |
| Come, I'll teach you how to lift. | Gel, sana nasıl yapılacağını göstereyim. | Villu-1 | 2009 | |
| Catch it. | Tut şunu. | Villu-1 | 2009 | |
| Catch here. | Burayı tut. | Villu-1 | 2009 | |
| Learnt it? | Öğrendin mi? | Villu-1 | 2009 | |
| I've come up. | Ben yukarı geldim. | Villu-1 | 2009 | |
| I'll try this time Can I leave it now? | Bu kez ben deneyeceğim. Bırakayım o zaman? | Villu-1 | 2009 | |
| Bloody bugger... | Alçak herif... | Villu-1 | 2009 | |
| Come on, beau! | Hadi sevgilim! | Villu-1 | 2009 | |
| Shall we play volley ball in the plantain grove? | Muz bahçesinde voleybol oynayalım mı? | Villu-1 | 2009 | |
| Shall we have fun in between passes? | Geçişler arasında eğlenelim mi? | Villu-1 | 2009 | |
| Below the nose. it's teeth. | Burunun altında. Dişler var. | Villu-1 | 2009 | |
| Kiss me. | Ye beni. | Villu-1 | 2009 | |
| if I bite. | Lokma isem. | Villu-1 | 2009 | |
| you shouldn't shout. | Bağıramazsın. | Villu-1 | 2009 | |
| With your upper cloth. | Üst dudakla. | Villu-1 | 2009 | |
| Hide yourself. | Sakla kendini. | Villu-1 | 2009 | |
| The thorn may prick you. | Diken sana bata bilir. | Villu-1 | 2009 | |
| But it won't hurt you. | Ama seni acıtmaz. | Villu-1 | 2009 | |
| _ How come? _ just like that! | _ Nasıl yani? _ Aynen böyle! | Villu-1 | 2009 | |
| Shall we have fun in between passes? | Geçişler arasında eğlenelem mi? | Villu-1 | 2009 | |
| Don't angry me. | Sinirlendirme beni. | Villu-1 | 2009 |