Search
English Turkish Sentence Translations Page 179487
| English | Turkish | Film Name | Film Year | |
| Shall we drink? | İçelim mi? | Villu-1 | 2009 | |
| you said something. But I think I heard it wrong. | Ama yanlış duyduğumu düşünüyorum. | Villu-1 | 2009 | |
| I said "shall we have drinks? "" Understood? | Birşeyler içelim mi dedim."" Anladın mı? | Villu-1 | 2009 | |
| My father's great great... | Babamın büyük büyük... | Villu-1 | 2009 | |
| your father's great great grandfather & | Babanın büyük büyük babası & | Villu-1 | 2009 | |
| her father's great great grandfather had an agreement. | Onun büyük büyük babası bir anlaşma yapmışlar. | Villu-1 | 2009 | |
| If a boy or a girl is born in your clan | Ailenden bir erkek yada kız doğarsa.. | Villu-1 | 2009 | |
| and if a boy or a girl is born in her clan, | ve onun ailesinden bir erkek yada bir kız doğarsa, | Villu-1 | 2009 | |
| they agreed to perform get them married. | Onların evlilğini istemişler. | Villu-1 | 2009 | |
| It was either boys or girls in both our families till now. | Her iki ailede de kız ve erkek olmasına rağmen... | Villu-1 | 2009 | |
| So, there were no marriages. | Evlilik olmadı. | Villu-1 | 2009 | |
| for your father's great great grandfather's wish, myself, a boy, | Senin babanın büyük büyük babasının arzusu bir oğlan, yani sen,, | Villu-1 | 2009 | |
| and for her father's great great grandfather's wish, this girl was born, | ve onun büyük büyük babasının arzusu bir kız, yani "o", | Villu-1 | 2009 | |
| and the marriage agreed by the old men.... | Ve bu evlilik yaşlı adamlar tarafından kararlaştırılmış... | Villu-1 | 2009 | |
| What's in your mind? | Senin aklında ne var ha? | Villu-1 | 2009 | |
| Tell me you, Madagascar. | Söyle bana seni, Madagascar. | Villu-1 | 2009 | |
| My father's great great grandfather... | Babamın büyük büyük babası... | Villu-1 | 2009 | |
| I attained puberty at the age of 15. | Ben 15 yaşında ergenliğe ulaştım. | Villu-1 | 2009 | |
| Now I'm 21 years old. | Şimdi 21 yaşındayım. | Villu-1 | 2009 | |
| 16, 17... it's been 6 years since then, Mango. | 16, 17... O zamandan beri 6 yıl geçmiş, Mango. | Villu-1 | 2009 | |
| Mango? | Mango'mu? | Villu-1 | 2009 | |
| 5 boys used to follow me everyday. | Beş erkek beni hergün takip ederdi. | Villu-1 | 2009 | |
| 2 of them used to give me love letters. | İkisi aşk mektupları vermek için kullanırdım. | Villu-1 | 2009 | |
| Uncountable, you idiot! | Seni sayamayan salak! | Villu-1 | 2009 | |
| That includes many foreigners. | Bir sürü yabancı vardı. | Villu-1 | 2009 | |
| I fell to none of them. | Hiç birine kanmadım. | Villu-1 | 2009 | |
| your intoxicating eyes, | Senin sarhoş edici gözlerin, | Villu-1 | 2009 | |
| your innocent looking face, | masum görünümlü yüzün, | Villu-1 | 2009 | |
| your style of talking, | konuşma tarzın, | Villu-1 | 2009 | |
| your unshaven chins, | traşsız sakalın, | Villu-1 | 2009 | |
| your slim body, | senin ince vücudun, | Villu-1 | 2009 | |
| your dance, your fight. | dansın, kavgan. | Villu-1 | 2009 | |
| Looking all these features in you, I fell for you. | Sende hepsi var var, Sana kandım. | Villu-1 | 2009 | |
| According to our plan, | Planımıza göre, | Villu-1 | 2009 | |
| I made Jahnavi fall in love with me. What next? | Jahnavi'yi bana aşık etmeyi başardım. Sıradaki? | Villu-1 | 2009 | |
| Very good. you're on the right track. | Çok iyi. Doğru yoldasın. | Villu-1 | 2009 | |
| Good. Go ahead. | iyi. Devam et. | Villu-1 | 2009 | |
| Happy married life. | Mutlu evlilikler. | Villu-1 | 2009 | |
| Wish you all the very best. | En iyi dileklerimi sunarım. | Villu-1 | 2009 | |
| Congrats. Thank you. | Tebrikler. Teşekkür ederim. | Villu-1 | 2009 | |
| Congrats. Happy married life. | Tebrikler. Mutlu bir hayat dilerim. | Villu-1 | 2009 | |
| When are we getting married? | Ne zaman evleneceğiz? | Villu-1 | 2009 | |
| Where are we going to our honeymoon? I'll tell after reaching there. | Balayımız için nereye gidiyorsunuz? Oraya vardığımızda söylerim. | Villu-1 | 2009 | |
| First my dad must agree. | Önce babam kabul etmeli. | Villu-1 | 2009 | |
| Okay. I will meet him. | Tamam, onunla tanışacağım. | Villu-1 | 2009 | |
| That's not so easy. | O kadar kolay değil. | Villu-1 | 2009 | |
| Only he knows where he will be. | Nerde olcağına sadece o karar verir. | Villu-1 | 2009 | |
| Very big business man. | Çok büyük bir iş adamı. | Villu-1 | 2009 | |
| Boss, it's JD. | Patron, bu JD. | Villu-1 | 2009 | |
| Brother, it's JD. | Kardeş, bu JD. | Villu-1 | 2009 | |
| Hi Shan, my dear friend. | Merhaba Shan, sevgili arkadaşım. | Villu-1 | 2009 | |
| How have you been, JD? Long time. No see, any news. | Uzun zaman oldu ha, JD? Uzun zaman. herhangi bir haber varmı. | Villu-1 | 2009 | |
| Don't you know who killed Raka? | Raka'yı kimin öldürdüğünü bilmiyor musun? | Villu-1 | 2009 | |
| We have no business rivals in India. | Hindistan'da hiç rakibimiz yok. | Villu-1 | 2009 | |
| But if police had nabbed Raka, we would've been in danger. | Ama polis yakalsaydı, bizde tehlikeye girerdik. | Villu-1 | 2009 | |
| So, whoever had killed Raka has done us a favor. | Yani Raka'yı kim öldürdüyse, bize iyilik yapmış. | Villu-1 | 2009 | |
| But I still don't know who and why he killed Raka. | Ama hala Raka'yı kimin öldürdüğünü bilmiyorum. | Villu-1 | 2009 | |
| There were 3, 1 is dead. | Üç kişi vardı, biri öldü. | Villu-1 | 2009 | |
| We are the remaining 2. If one dies, only one remains. | Geriye iki kaldı. Biri daha ölürse, bir kalır. | Villu-1 | 2009 | |
| I will kill him right now... | Onu şimdi öldürüceğim... | Villu-1 | 2009 | |
| Sorry my friend. I'm really sorry. | Üzgünüm dostum. Gerçekten üzgünüm. | Villu-1 | 2009 | |
| I got angry when I learnt that you had killed Raka. | Raka'yı öldürdüğünü duyunca çok sinirlenmiştim. | Villu-1 | 2009 | |
| By infiltrating my gang with your spy, it's confirmed that it's not you. | Senin adamın çeteme sızmış, senin olmadığını kanıtlıyor. | Villu-1 | 2009 | |
| I've also proved that it's not me either. | Bende, benim yapmadığımı kanıtlamış oldum. | Villu-1 | 2009 | |
| So, a third person has killed Raka. | Yani, Raka'yı üçüncü kişi öldürdü. | Villu-1 | 2009 | |
| Sorry JD. | Üzgünüm JD. | Villu-1 | 2009 | |
| Sorry to have spied on you. oh! Come on. | Sana casus gönderdiğim için. oh! Hadi ama. | Villu-1 | 2009 | |
| No formalities between friends. It's okay. | Arkadaşlar arasında olur böyle şeyler. Sorun değil. | Villu-1 | 2009 | |
| What do you say gentlemen? Correct. | Siz ne diyorsunuzu beyler? Doğru. | Villu-1 | 2009 | |
| Instead of finding a suitable replacement for Raka and do business in India, | Bunun yerine Raka için Hindistan'da iş yaparız, | Villu-1 | 2009 | |
| why should we fight among ourselves? | neden birbirimizle savaşalım ki? | Villu-1 | 2009 | |
| Our 25 year old arms & drugs network shouldn't go close down in a day. | 25 yıllık arkadaşlarımız ve uyuşturucu ağımız neden bir günde kapalı kalsın ki. | Villu-1 | 2009 | |
| A gift to my friend and 25 year old friendship. | 25 yıllık arkadaşlığa bir hediye. | Villu-1 | 2009 | |
| Thank you Shan. | Teşekkür ederim Shan. | Villu-1 | 2009 | |
| But you know something. | Ama biliyor musun? | Villu-1 | 2009 | |
| I don't take freebies. | Bir şeyi karşılıksız bırakmam. | Villu-1 | 2009 | |
| My gift to you as a token of friendship... | Benimde sana dostluğumuzun hediyesi... | Villu-1 | 2009 | |
| For giving me the wrong information. | Bana yanlış bilgi verdiği için. | Villu-1 | 2009 | |
| Thank you my friend. it's okay, Bye. | Teşekkür ederim dostum. Sorun değil görüşürüz. | Villu-1 | 2009 | |
| A spy in his gang without our knowledge? | Onun çetesinde bilmediğimiz bir casus mu var? | Villu-1 | 2009 | |
| If he could spy on us, won't it be bad if we don't spy on him? | İçimizde casus olmasaydı bizimde ondan haberimiz olmazdı? | Villu-1 | 2009 | |
| So, I killed his own man. | Yani, kendi adamını öldürdüm. | Villu-1 | 2009 | |
| Dead men tell no tales. | Ölü adamlar masal anlatamaz. | Villu-1 | 2009 | |
| Hi dad! How are you? Fine. How are you? | Merhaba baba! Nasılsın? İyiyim. Sen nasılsın? | Villu-1 | 2009 | |
| Dad, I miss you. I miss you too. | Baba, Seni özledim. Ben de seni özledim. | Villu-1 | 2009 | |
| you seem to be very excited. Any boy friend? | Çok heyecanlı görünüyorsun. Erkek arkadaşın mı var yoksa? | Villu-1 | 2009 | |
| Hi! cool dad. | Nasıl bildin. | Villu-1 | 2009 | |
| That's your dad. | İşte senin baban. | Villu-1 | 2009 | |
| Can I speak to that lucky boy? Sure. one second. | O şanslı çocukla konuşabilir miyim? Tabi. Bir saniye. | Villu-1 | 2009 | |
| Hello uncle. Hello. | Merhaba amca. Merhaba. | Villu-1 | 2009 | |
| Congrats! young man. | Tebrikler genç adam. | Villu-1 | 2009 | |
| Come to Munich. | Adıyaman'a gel. | Villu-1 | 2009 | |
| Dad is always security conscious. | Babam güvenliği sıkı tutar. | Villu-1 | 2009 | |
| Welcome home, my darling. Dad. | Evine hoşgeldin canım. Baba. | Villu-1 | 2009 | |
| Hi dad. How are you? | Merhaba baba. Nasılsın? | Villu-1 | 2009 | |
| Dad, this is Pugal. Pugal. | Baba, bu Pugal. Pugal. | Villu-1 | 2009 | |
| Hi uncle. | Merhaba amca. | Villu-1 | 2009 | |
| Hi! Nice name. | Merhaba! Güzel isim. | Villu-1 | 2009 | |
| Dad, keep chatting. | Baba, sohbete devam edin. | Villu-1 | 2009 | |
| I'll be there in 5 minutes. yeah... | Beş dakika içinde orda olurum. Evet evet... | Villu-1 | 2009 |