• en flag English
    • tr flag Turkish

Search

English Turkish Sentence Translations Page 177377

English Turkish Film Name Film Year Details
1 3 2, Saeki cho, Fujimi City, Shizuoka, Japan 1 3 2, Saeki Cho Kasabası, Fujimi Şehri, Shizuoka, Japonya Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
Shamoto Tropical Fish Shop Shamoto Tropikal Balık Dükkânı Shamoto Tropik Balık Dükkanı Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
Hello. It's me. I'm in front of the shop. Alo. Benim. Dükkânın önündeyim. Alo. Benim. Dükkanın önündeyim. Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
Really? You're here? Gerçekten mi? Burada mısın? Gerçekten mi? Burda mısın Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
Sorry, did you wait long? Üzgünüm, çok beklettim mi? Özür dilerim. Çok bekledin mi? Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
Leave me alone! Beni rahat bırak! Beni yalnız bırak! Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
What do you mean? Ne demek istiyorsun? Özür dilerim. Ne demek istiyorsun? Ne demeye çalışıyorsun? Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
You think I'm stupid... Benim aptal olduğumu düşünüyorsun. Benim aptal olduğumu düşünüyorsun... Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
Of course not Elbette değil. Tabii ki de düşünmüyorum. Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
I love you anyway. Yine de seni seviyorum. Seni her türlü seviyorum. Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
You're too good for me, babe. Bana karşı çok iyisin, canım. Sen benim için çok iyisin bebeğim. Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
She could be back any minute. Her an geri gelebilir. Bir kaç dakika içinde dönebilir. Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
Hello, Shamoto Tropical Fish Shop. Alo, Shamoto Tropikal Balık Dükkânı. Alo, Shamoto Tropik Balık Dğkkanı. Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
That's me. Benim. Evet benim. Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
I'll be right there. Hemen geliyorum. Orada olacağım. Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
Mitsuko's in trouble. Mitsuko'nun başı dertte. Mitsuko'nun başı belada. Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
We have to go. Gitmemiz gerek. Gitmeliyiz. Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
9:11pm, Monday, January 19, 2009 19 Ocak 2009, Pazartesi, 21:11 19 Ocak 2009, Pazartesi, 21:09 Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
Welcome to A Coop. Hoş geldiniz. A Coop'a hoşgeldiniz. Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
You brat! Seni velet! Seni piç kurusu! Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
Kids like you are a menace to society! Senin gibi çocuklar toplum için bir tehdit. Kids like you are a menace to society! Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
You think we're an easy mark! Bizim kolay lokma olduğumuzu mu düşünüyorsun? Bizi kolay lokma mı sandın! Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
What's that look mean? Bu bakışlar ne anlama geliyor? Neye benziyor? Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
Mr. Shamoto? Bay Shamoto? Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
I'm sorry for any inconvenience my daughter caused... Kızımın verdiği rahatsızlıktan dolayı üzgünüm. Kızımın verdiği rahatsızlıktan dolayı özür dilerim... Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
Inconvenience! Rahatsızlık mı? Rahatsızlık! Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
It's no small matter! Bu, küçük bir şey değil! Küçük bir olay değil! Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
I'd say this wasn't her first time! Bunun ilk defa olmadığını söylemek isterim. Bunun ilk sefer olmadığını söylemek zorundayım! Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
Sit down. Oturun. Oturun lütfen. Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
Sit here! Oturun şuraya! Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
As her father, what do you plan to do? Babası olarak, ne yapmayı planlıyorsunuz? Babası olarak ne yapmayı planlıyorsunuz? Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
An offence like this must be handled by the police. Böyle bir suça polisin el koyması gerek. Böyle bir suçun polise bildirilmesi gerekiyor. Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
Not the police! Polis olmaz! Polis olmasın! Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
Why not? Do you have a better idea? Neden olmasın? Daha iyi bir fikriniz mi var? Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
Wait! A manager has to keep calm at times like this... Bekleyin! Bir yönetici böyle zamanlarda sakin olmalı. Bekle! Bir müdür böyle zamanlarda sükûnetini korumalıdır... Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
But... Fakat Ama... Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
Your girl here was acting suspiciously Kızınız burada şüpheli davranıyordu. Kızınız şüpheli bir biçimde bir şeyler... Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
like she might take something. Sanki bir şeyler çalacakmış gibi. ...çalacakmış gibi hareketleri vardı. Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
She sure acted fast! Elbette hızlı davranıyordu. Hızlı hareket etti! Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
I couldn't just ignore it. Bunu görmezden gelemezdim. Görmezden gelemezdim. Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
Mr. Murata here, caught her red handed! Bay Murata, onu suç üstü yakaladı. Bay Murata onu yakalayan kişi! Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
You won't do it again, right? Tekrar yapmayacaksın, değil mi? Bir daha yapmayacaksın değil mi? Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
By the way, Manager, Bu arada, Müdür Bey, yakaladığım... Bu arada Müdür Bey... Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
you should see this pirarucu I got! It's unbelievably huge. ...pirarucu balığını görmelisiniz. İnanılmaz derecede büyük. ...yakaldığım pirarucuları görmeniz lazım! Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
A pirarucu! Is it really that big? Bir pirarucu mu! Gerçekten o kadar büyük mü? Bir pirarucu! Gerçekten o kadar büyük mü? Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
It's 2 meters long now but it'll grow to be 3.5 meters. Şu anda 2 metre boyunda, ama 3,5 metreye kadar büyüyecek. Şimdilik 2 metre uzunluğunda ama 3.5 metreye kadar uzar. Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
It sure is. Kesinlikle. Evet öyle. Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
The only other place you'd see one is in an aquarium. Bunlardan birini görebileceğiniz diğer tek yer, akvaryumdur. Onları yalnızca akvaryumda görebilirsin. Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
Do you sell tropical fish, too? Siz de mi tropikal balık satıyorsunuz? Sen de tropik balık satıyordun, değil mi? Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
I know because Mitsuko told me. Biliyorum, çünkü bana Mitsuko söyledi. Biliyorum çünkü Mitsuko bana anlattı. Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
All of you should come see my shop some time! Bir ara hepiniz gelip, dükkânımı görmelisiniz! Bir ara dükkanımı görmelisiniz! Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
Are you familiar with pirarucu, Mrs. Shamoto? Pirarucuları bilir misiniz Bayan Shamoto? Bayan Shamoto, pirarucular ile tanınır mısınız? Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
The biggest fresh water fish. En büyük tatlı su balıklarıdır. ...kasadan onun için 4,5 milyon yen aldım. En büyük tatlı su balıklarıdır. En büyük tatlı su balığıdır. Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
Right... Evet. Haklısınız... Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
How about letting her off? Onu affetmeye ne dersiniz? Onu nasıl serbest bırakacağız? Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
If you say so Mr. Murata... Eğer siz öyle söylüyorsanız, Bay Murata Bay Murata ne derse... Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
Okay then. Tamam öyleyse. ...o olur. Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
Lucky for you, Mr. Murata's pirarucu made me feel forgiving. Şanslısınız ki, Bay Murata'nın pirarucusu affetmeme sebep oldu. Şanslısınız, Bay Murata'nın pirarucuları beni affedici yaptı. Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
But if you... Ama eğer Ama eğer... Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
Thank you, sir. I appreciate this. Teşekkür ederiz, efendim. Bunun için minnettarım. Teşekkürler bayım. Bunu takdir ediyorum. Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
You can thank Mr. Murata here. Bay Murata'ya teşekkür etmelisiniz. Burada Bay Murata'ya teşekkür etmelisiniz. Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
Thank you, sir. Teşekkürler efendim. Teşekkürler bayım. Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
I know you won't do it again. Tekrar yapmayacağını biliyorum. Bir daha yapmayacağını biliyorum. Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
I'm terribly sorry. Son derece üzgünüm. Çok üzgünüm. Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
Oh, look at this rain! Oh, bu yağmur, bak! Şu yağmura da bir bak! Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
10pm Oh, look at this rain! 22:00 Şu yağmura da bir bak! Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
10pm 22:00 Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
10pm I don't know how to thank you. Size nasıl teşekkür edeceğimi bilmiyorum. 22:00 Size nasıl teşekkür edeceğimi bilmiyorum. Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
I don't know how to thank you. Nasıl teşekkür edeceğimi bilmiyorum. Size nasıl teşekkür edeceğimi bilmiyorum. Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
How about dropping by my shop now? Şimdi benim dükkânıma uğramaya ne dersiniz? Bunu duymadım! Şimdi benim dükkânıma uğramaya ne dersiniz? Dükkanıma gitmeye ne dersiniz? Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
It's not far, just a few minutes drive. Çok uzak değil, yalnızca birkaç dakikalık mesafede. Çok uzak değil. Arabayla birkaç dakika uzaklıkta. Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
Follow my car, okay? Arabamı takip edin, olur mu? Arabamı takip edin, tamam mı? Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
Come on, let's go. Haydi, gidelim. Hadi gidelim. Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
Amazon Gold Tropical Fish Center Amazon Altın Tropikal Balık Merkezi Amazon Altın Tropik Balık Merkezi Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
Welcome! Hoşgeldiniz! Hoş geldiniz! Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
Welcome, everybody! Hoşgeldiniz, hepiniz! Hoşgeldiniz! Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
I'm home, Coo! Evdeyim! Evimdeyim Coo! Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
10:22pm 22:22 Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
My philosophy is business is entertainment. Benim felsefem, "iş eğlencedir." Benim felsefem iş eğlencesidir. Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
That's entertainment! Eğlence. Eğlence budur! Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
Or maybe it's just a ploy. Ya da belki de sadece bir taktik. Ya da sadece bir iştir. Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
This is something. Burası harika. Burası çok büyük. Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
Yeah, isn't it! Evet, öyle değil mi? Evet, değil mi! Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
Allow me to introduce myself. I'm Yukio Murata. Kendimi tanıtmama izin verin. Adım Yukio Murata. Kendimi tanıtmama izin verin. Ben Yukio Murata. Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
I'm Nobuyuki Shamoto. I don't have a card... Ben de Nobuyuki Shamoto. Yanımda kartım yok. Ben Nobuyuki Shamoto. Benim kartım yok... Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
Fate brought us fish traders together! Kader, biz balık tüccarlarını bir araya getirdi. Kader biz balık satıcılarını bir araya getirdi! Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
My shop is nothing compared to this... Bununla karşılaştırıldığında benim dükkânım hiçbir şey Benim dükkanım bu dükkanla kıyaslandığında bir hiç... Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
I know your shop. Sizin dükkânınızı biliyorum. Dükkanınızı biliyorum. Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
It's by the county highway. Kasaba yolunun kenarında. İlçedeki anayol üzerinde. Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
You know it. How embarrassing! Bunu biliyor musunuz? Çok mahcup oldum. Biliyorsunuz. Ne kadar utanç verici! Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
All tropical fish shops are my rivals! Bütün tropikal balık dükkânları benim rakibimdir. Bütün tropik balık satıcıları benim rakibimdir! Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
Not us! Ama biz değiliz! Biz değiliz! Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
Nice to meet you, Mrs Shamoto. Likewise. Tanıştığımıza memnun oldum, Bayan Shamoto. Ben de. Tanıştığımıza memnun oldum Bayan Shamoto. Ben de. Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
One for you, Mitsuko. From Uncle Yukio. Birisi de senin için, Mitsuko. Yukio Amca'dan. Bu senin için Mitsuko. Yukio amcadan. Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
Come this way. Buradan buyrun. Buradan gelin. Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
Take your time. Vakit kaybetmeyin. Take your time. Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
Mind you, it will take time to look at 10,000 species. Unutmayın, 10.000 türe bakmak vakit alır. Aklınızda bulunsun, 10,000 türe bakmak zamanınızı alacaktır. Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
Well it's probably 3,000 not 10,000. Şey, belki de 10.000 değil de 3.000'dir. Muhtemelen 3,000'dir. 10,000 değildir. Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
How about the music, Mitsuko? It's Uncle Yukio's idea. Müziğe ne diyorsun Mitsuko? Yukio Amca'nın fikri. Müziği sever misin Mitsuko? Yukio Amca'nın fikriydi. Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
It keeps the fish happy, and doubles the sales! Balıkları mutlu ediyor ve satışları da ikiye katlıyor! Balıkları mutlu tutuyor ve satışları iki katına çıkarıyor! Tsumetai nettaigyo-1 2010 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 177372
  • 177373
  • 177374
  • 177375
  • 177376
  • 177377
  • 177378
  • 177379
  • 177380
  • 177381
  • …
  • »
  • »»
Restricted Mode:   
  • Contribute
  • About Us
  • Disclaimer
  • Contact