Search
English Turkish Sentence Translations Page 177021
| English | Turkish | Film Name | Film Year | |
| Sorry. He means well. Are you kidding? I love it. | Üzgünüm. İyi sanmıştır. Dalga mı geçiyorsun? Bayıldım. | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| I don't know, I'm thinking maybe I was wrong about him. | Bilemiyorum, belki onunla ilgili yanlış düşünüyordum. | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| Maybe he is special. | Belki o özeldir. | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| I invited him. What? | Ben davet ettim. Ne? | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| Thanks for having me. Where should I stand? | Çağırdığın için sağol. Nerede durmalıyım? | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| Where is that knife I bought? | Aldığım bıçak nerede? | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| Need something? | Bir şey mi gerekiyor? | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| 'Cause if you do, you know, I live just right next door. | Eğer öyleyse, hemen yanda oturuyorum. | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| Now I'm selling shoes with my dad in his store until I can reapply. | Tekrar başvurana kadar, babamın dükkanında ayakkabı satıyorum. | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| Would you just excuse me one sec? Yeah. No problem. | Bir saniye izin verir misin? Evet. Problem değil. | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| Where did you get that? Your neighbor. | Bunu nereden buldun? Komşundan. | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| I can't find the one I bought today. Have you seen it? | Bugün aldığımı bulamadım. Sen gördün mü? | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| Okay. Sis, you got a sec? | Tamam. Kardeşim, bir saniyen var mı? | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| I don't think it's gonna happen for me and Linds. | Ben ve Linds'in yürüyeceğini sanmıyorum. | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| But she loved your present. Yeah, but... | Ama hediyeni beğendi. Evet ama... | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| You mind if I turn on the TV, check out some scores? | TV'yi açıp, skorlara bakmamın sakıncası var mı? | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| Yeah, whatever. Okay. | Evet, her neyse. Tamam. | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| Yeah. Sorry I'm late. My class ran kind of long. | Evet. Üzgünüm geç kaldım. Dersim uzun sürdü. | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| Not a problem. I'm glad you're here. | Problem değil. Burada olduğuna sevindim. | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| Do you have a second? Sure. | Bir saniyen var mı? Elbette. | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| It's kind of loud in here. Do you think we can go to the roof? | Burası çok gürültülü. Çatıya çıkabilir miyiz? | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| I'm the hostess, I shouldn't. Come on, it'll take a second. | Ev sahibiyim, çıkmamalıyım. Hadi, bir saniye sürecek. | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| I thought you had a boyfriend. What happened? He go missing or... | Erkek arkadaşın olduğunu sanıyordum. Ne oldu? Yoksa... | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| Trouble in paradise? Something like that. | Cennette sorun mu var? Onun gibi bir şey. | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| What are you doing? I'm sorry, you invited me to the party | Ne yapıyorsun? Üzgünüm, partine davet ettin... | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| Mark, I told you. I just want to be friends. | Mark, sana söyledim. Sadece arkadaş olmak istiyorum. | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| But friends isn't enough. I won't give you up, Tru. | Ama arkadaşlık yeterli değil. Seni bırakmayacağım, Tru. | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| So your brother took off on me. You're kidding. | Kardeşin beni burada bıraktı. Şaka yapıyorsun. | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| What's that for? Your vase. Sam knocked it over. | Bu ne için? Vazon. Sam çarptı. | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| I shouldn't have let him drink so much tonight. | O kadar içmesine izin vermemeliydim. | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| It wasn't a drunk thing. It was more like an angry thing. | İçmekle alakası yoktu. Daha çok kızgınlıkla alakalı gibiydi. | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| The killer was approximately 5'4", right handed | Katil; yaklaşık 1.60, sağ elini kullanıyor... | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| I'll make a telephone call and explain what happened. | Telefon açarım ve ne olduğunu anlatırım. | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| It's too late for that now! | Artık bunun için çok geç! | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| It took me months... | Aylar sürdü... | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| but I was finally getting my life back together... | ...ama sonunda hayatımı geri alıyordum... | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| I just knew I couldn't let it go this time. I couldn't let it go. | Bu sefer izin vermeyeceğimi biliyordum. İzin vermeyeceğim. | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| Tru, this is the guy. This is the guy I was telling you about. | Tru, bu o adam. Sana anlattığım adam. | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| No, I had a plan. | Hayır, bir planım vardı. | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| I had one chance, Tru. | Tek bir şansım vardı, Tru. | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| If you don't like how things went down the first time... | Olayların ilk seferki gidişini beğenmiyorsan... | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| do something about it. I am! | ...bununla ilgili bir şey yap. Yapıyorum! | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| No, you're giving up. If you hurt Mark... | Hayır, vazgeçiyorsun. Eğer Mark'ı yaralarsan... | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| Tru, I don't know how to thank you. | Tru, nasıl teşekkür edeceğimi bilmiyorum. | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| Ex student with a carving knife on the roof. | Çatıdaki keskin bıçaklı eski öğrenci. | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| I still don't get how Mark made it all the way back here... | Hala Mark'ın tüm yolu, göğsünde bıçakla... | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| I hope I'm not too late. | Umarım geç kalmamışımdır. | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| You know what? I'll just see you guys at work. | Sizinle işte görüşürüz, millet. | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| So I've been thinking. | Düşünüyordum da... | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| About? That nothing good comes easy. | Ne hakkında? Kolayla iyi olmadığımla ilgili. | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| If I need to work a little harder to keep you in my life, then so be it. | Seni hayatımda tutmak için uğraşacaksam, öyle olsun. | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| I have a feeling you're worth it. | Buna değdiğine inanıyorum. | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| What about when I take off? | Peki ya gitmem gerekirse? | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| I guess we'll find out. | Sanırım bir yolunu buluruz. | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| Sorry I missed your party. | Üzgünüm partini kaçırdım. | Tru Calling Morning After-2 | 2003 | |
| HARRlSON: Then they called me this frat guy... | Sonra bana öğrenci birliğinden dediler... | Tru Calling Murder in the Morgue-1 | 2004 | |
| and l was like, ''No, baby. Pay me.'' | ...ve "hayır, bebek. Ödeme yap" der gibiydim. | Tru Calling Murder in the Morgue-1 | 2004 | |
| Yeah, it's a damn good thing, too. | Hem de iyi bir şeydi. | Tru Calling Murder in the Morgue-1 | 2004 | |
| 'Cause l was into my boy, Chaz, for four bills. | Çünkü faturalarım için, adamım Chaz gibiydim. | Tru Calling Murder in the Morgue-1 | 2004 | |
| You know, l've been thinking about getting my nipples pierced. | Meme ucumu deldirmeyi düşünüyordum. | Tru Calling Murder in the Morgue-1 | 2004 | |
| That's great, Harrison. Earth to sis. | Bu mükemmel, Harrison. Dünyadan kardeşime. | Tru Calling Murder in the Morgue-1 | 2004 | |
| Have you been listening to me? | Beni dinliyor muydun? | Tru Calling Murder in the Morgue-1 | 2004 | |
| What's going on? Trust me. | Neler oluyor? Güven bana. | Tru Calling Murder in the Morgue-1 | 2004 | |
| TRU: You don't want to know. HARRlSON: l do want to know. | Bilmek istemezsin. Tabii ki, bilmek istiyorum. | Tru Calling Murder in the Morgue-1 | 2004 | |
| I am aII about wanting to know. Tru? | Tamamen bilmek istiyorum. Tru? | Tru Calling Murder in the Morgue-1 | 2004 | |
| Tru, what are you doing? | Tru, ne yapıyorsun? | Tru Calling Murder in the Morgue-1 | 2004 | |
| l was just.... Didn't you see that car coming right at you? | Arabanın tam üzerinize geldiğini görmediniz mi? | Tru Calling Murder in the Morgue-1 | 2004 | |
| All day with the questions and the sneaking around. | Tüm gün, sorular ve sessizce sokulmalar. | Tru Calling Murder in the Morgue-1 | 2004 | |
| Are you stalking me? Ma'am, l swear, l was just trying to help. | Beni mi gözetliyorsun? | Tru Calling Murder in the Morgue-1 | 2004 | |
| WOMAN: l'm sure my attorney will want to talk to you. | Eminim avukatım, seninle konuşmak isteyecektir. | Tru Calling Murder in the Morgue-1 | 2004 | |
| TRU: Obviously you'll believe what you want... | Belli ki, istediğinize inanacaksınız... | Tru Calling Murder in the Morgue-1 | 2004 | |
| but l just helped you more than you know. l don't need your help. | ...ama size çok yardım ettim. | Tru Calling Murder in the Morgue-1 | 2004 | |
| NlCOLE: I do. | Kabul ediyorum. | Tru Calling Murder in the Morgue-1 | 2004 | |
| What are you.... | Sen burada... | Tru Calling Murder in the Morgue-1 | 2004 | |
| God, what are you doing? | Tanrım, ne yapıyorsun? | Tru Calling Murder in the Morgue-1 | 2004 | |
| We're not really gonna have this conversation again, are we? | Bu konuşmayı tekrar yapmayacağız, değil mi? | Tru Calling Murder in the Morgue-1 | 2004 | |
| l think we have to. | Sanırım zorundayız. | Tru Calling Murder in the Morgue-1 | 2004 | |
| You should've seen yourself the other day. And the way people were looking at you. | Geçen gün kendini görmeliydin. Ve insanların sana bakış şeklini. | Tru Calling Murder in the Morgue-1 | 2004 | |
| l saved someone's life. l don't really care what people think. | Birinin hayatını kurtardım. Ne düşündükleri umurumda değil. | Tru Calling Murder in the Morgue-1 | 2004 | |
| lt's getting out of hand. And l need a real explanation, okay? | Bu kontrolden çıkıyor. Ve gerçek bir açıklama istiyorum, tamam mı? | Tru Calling Murder in the Morgue-1 | 2004 | |
| Not this crap about do over days... | Günü tekrar yaşıyorum ve dertli genç kız... | Tru Calling Murder in the Morgue-1 | 2004 | |
| and damsels in distress. | ...saçmalığını istemiyorum. | Tru Calling Murder in the Morgue-1 | 2004 | |
| What you're claiming, it's not possible. lt's not. | İddia ettiğin, imkansız. İmkansız. | Tru Calling Murder in the Morgue-1 | 2004 | |
| And now you're putting yourself in danger... | Ve kendini tehlikeye atıyorsun... | Tru Calling Murder in the Morgue-1 | 2004 | |
| and risking your life over people who don't care... | ...ve aldırmayan insanlar için hayatını riske atıyorsun... | Tru Calling Murder in the Morgue-1 | 2004 | |
| over something that's not even real. | ...gerçek bile olmayan, bir şey için. | Tru Calling Murder in the Morgue-1 | 2004 | |
| WAlTRESS: Come on. | Hadi. | Tru Calling Murder in the Morgue-1 | 2004 | |
| Did you see where the guy who was here went? | Burada oturan adamın, nereye gittiğini gördünüz mü? | Tru Calling Murder in the Morgue-1 | 2004 | |
| Nope. Sorry. | Hayır. Üzgünüm. | Tru Calling Murder in the Morgue-1 | 2004 | |
| What kind of person skips out on a bill of $7.32? | Nasıl biri, 7,32$'lık hesabını ödemeden tüyer? | Tru Calling Murder in the Morgue-1 | 2004 | |
| It comes out of my pay. | Paramdan kesilecek. | Tru Calling Murder in the Morgue-1 | 2004 | |
| Look, we've been over this before. And you know what? | Harrison, bunu daha önce aşmıştık. | Tru Calling Murder in the Morgue-1 | 2004 | |
| l'm done talking about it. Obviously nothing l say... | Bununla ilgili konuşmam bitti. Belli ki, söyleyeceğim... | Tru Calling Murder in the Morgue-1 | 2004 | |
| Come on, don't you people have jobs? | Hadi, sizin işiniz yok mu? | Tru Calling Murder in the Morgue-1 | 2004 | |
| DAVlS: Hi, you're here early. TRU: Actually, l just came by... | Selam, erkencisin. Aslında, bir şeyler... | Tru Calling Murder in the Morgue-1 | 2004 | |
| to see if you wanna grab a bite to eat, or maybe just hang out. | ...yiyelim ya da takılalım diye uğramıştım. | Tru Calling Murder in the Morgue-1 | 2004 | |
| Hang out? As in me and you? | Takılmak mı? Sen ve ben olarak mı? | Tru Calling Murder in the Morgue-1 | 2004 | |
| Yeah. lt's just.... | Evet. Bu sadece... | Tru Calling Murder in the Morgue-1 | 2004 | |
| Sometimes l feel like you're the only one who gets me. | Bazen, hayatımda neler olduğunu sadece sen... | Tru Calling Murder in the Morgue-1 | 2004 | |
| Who understands what's going on in my life. My brother.... | ...anlıyormuşsun gibi hissediyorum. Kardeşim... | Tru Calling Murder in the Morgue-1 | 2004 |