English
TurkishSearch
English Turkish Sentence Translations Page 170354
| English | Turkish | Film Name | Film Year | |
| When? When? | Ne zaman? Ne zaman? | The Shadow Line Episode #1.3-1 | 2011 |  |
| Well, I know it ended 13 months ago. So what DON'T you know? | 13 ay önce bittiğini biliyorum. Peki, ne bilmiyorsun? | The Shadow Line Episode #1.3-1 | 2011 | |
| Who was buying? There's an awful lot of that going on. | Kim satın alıyor. Ortada çok mal dönüyor. | The Shadow Line Episode #1.3-1 | 2011 | |
| I'll need a little more. | Daha fazlasına ihtiyacım var. | The Shadow Line Episode #1.3-1 | 2011 | |
| Well, one of your guys ended up getting shot. Dead. | Sizlerden biri vuruldu. Öldü. | The Shadow Line Episode #1.3-1 | 2011 | |
| I do remember that one. Delaney. | Onu hatırlıyorum. Delaney. | The Shadow Line Episode #1.3-1 | 2011 | |
| And the other one is still running around with a bullet in his head. | Diğeri ise kafasında kurşunla ortalıkta geziniyor. | The Shadow Line Episode #1.3-1 | 2011 | |
| And I'd like to know why. For how much? | Neden olduğunu bilmek istiyorum? Ne kadar? | The Shadow Line Episode #1.3-1 | 2011 | |
| That depends where it takes me. But if it goes where I hope, | Bu nereye kadar gideceğine bağlı. Ama... | The Shadow Line Episode #1.3-1 | 2011 | |
| Pop that in the 5.30 for me, will you? | Benim için bunu 5.30'a kadar sakla olur mu? | The Shadow Line Episode #1.3-1 | 2011 | |
| I thought you were looking to put your feet under a desk. Yeah. | Masa başına geçmeyi istiyorsun sanıyordum? | The Shadow Line Episode #1.3-1 | 2011 | |
| He broke my bike. | Motorumu kırdı. | The Shadow Line Episode #1.3-1 | 2011 | |
| That must be quite a shock for you, sir... to see the day on which you got shot. | Bu sizi şaşırtmış olmalı efendim... | The Shadow Line Episode #1.3-1 | 2011 | |
| There are no other logs? | Başka kayıt yok mu? | The Shadow Line Episode #1.3-1 | 2011 | |
| Oh, no, sir. I've checked. | Hayır, efendim. Kontrol ettim. | The Shadow Line Episode #1.3-1 | 2011 | |
| Good girl. Come here. | Uslu kız. Buraya gel. | The Shadow Line Episode #1.3-1 | 2011 | |
| Don't be getting any ideas. | Aklına başka bir şey gelmesin. | The Shadow Line Episode #1.3-1 | 2011 | |
| Most people, Jonah, they have a crash, they may not remember the impact | Çoğu insan Jonah, kaza yaptıklarında çarpışmayı hatırlamazlar... | The Shadow Line Episode #1.3-1 | 2011 | |
| but they still know why they got in the car. Well, I don't. | ...ama neden arabada olduklarını hatırlar. Ben hatırlamıyorum. | The Shadow Line Episode #1.3-1 | 2011 | |
| Because I've got a bullet where that particular memory should be. | Çünkü hafızamın o kısmında bir kurşun var. | The Shadow Line Episode #1.3-1 | 2011 | |
| Then maybe you should take that as a reminder. To do what? Draw a line across the past. Why? | Belki de bunu bir hatırlatma olarak görmelisin. | The Shadow Line Episode #1.3-1 | 2011 | |
| You think I'm a bad cop. | Kötü bir polis olduğumu düşünüyorsun. | The Shadow Line Episode #1.3-1 | 2011 | |
| I think you're a good one. | İyi olduğunu düşünüyorum. | The Shadow Line Episode #1.3-1 | 2011 | |
| How could I not? | Nasıl bilmeyeyim ki? | The Shadow Line Episode #1.3-1 | 2011 | |
| It comes with the card. | Bu kartla gelir. | The Shadow Line Episode #1.3-1 | 2011 | |
| And you've still got one. | Sende de hala bir tane var. | The Shadow Line Episode #1.3-1 | 2011 | |
| Where are you taking it? Battersea Dogs Home. | Onu nereye götürüyorsun? Battersea Hayvan Barınağına. | The Shadow Line Episode #1.3-1 | 2011 | |
| A brick would save you the petrol. And you'd really drop it? Don't test me. | Bir tuğla seni benzin parasından kurtarır. | The Shadow Line Episode #1.3-1 | 2011 | |
| You wouldn't say that if you had a kid. | Bir çocuğun olsa böyle demezdin. | The Shadow Line Episode #1.3-1 | 2011 | |
| But I don't. | Ama yok. | The Shadow Line Episode #1.3-1 | 2011 | |
| Night, sir. | İyi akşamlar, efendim. | The Shadow Line Episode #1.3-1 | 2011 | |
| It's Daddy. | Baban gelmiş. | The Shadow Line Episode #1.3-1 | 2011 | |
| Got a smile for me? Look what I've got for you. | Bana bir gülücük var mı? Bak sana ne getirdim. | The Shadow Line Episode #1.3-1 | 2011 | |
| Unless you have anything else. I don't believe that Andy Dixon killed Harvey Wratten. | Elinde başka bir şey yoksa tabi. | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| Where's Glickman? Not at the house. It's empty. Go and see Glickman's family. | Glickman nerede? Evde yok. Evi boş. | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| He's got a son. An accountant. Winchmore Hill way. He puts things in boxes. | Muhasebeci bir oğlu var. Winchmore Hill Yolunda. | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| Which one are you in? | Sen hangi kutudasın? | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| I'm in the one marked, "Knows Nothing". | Üstünde "bir şey bilmiyor" yazan kutuda. | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| All right, Joseph. Bob. | Evet, Joseph. Bob. | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| So what do you want to talk about? | Ne hakkında konuşmak istiyorsun? | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| The future. Yours and mine. | Gelecek. Senin ve benim. | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| Whoever gets to wring that fucker's neck gets a free pass from me. | O serserinin boğazını sıkmak isteyen olursa ona engel olmam. | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| Probably best if I handle the press, then. Au solo. | Basını ben halletsem iyi olur o zaman. Tek başıma. | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| It was a funny thing, him going to all that trouble to tell us that the case was closed | Çok komikti, bize davanın kapandığını filan söylüyordu... | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| I'm not sure, Jay, aren't you going to tell me? | Emin değilim Jay. Sen bana söyleyecek misin? | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| Who's your SIO? I'll find out. And when I do, expect a visit. | Kıdemlin kim? | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| It's Daddy! | Baban gelmiş! | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| Nah, nah, nah, nah. | Hayır, hayır, hayır. | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| So, where'd you get that accent, son? | Bu aksanı nasıl öğrendin, evlat? | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| Sleeping my way to the top. | Üst katta yatarak. | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| You must've done an awful lot of that then, looking at where you started. | Nereden başladığına bakarsak... | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| Well, when you've only got yourself to look out for. | Kendine bakacak kimsen olmadığında. | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| Bit of a, "rugged individualist", are we? | Birazcık "iniş çıkışlı egoistlik", öyle miyiz? | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| I can be anything you want me to be... | Kim olmamı istiyorsan olurum... | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| Says here you got an A star in maths. | Burada matematikten A aldığın yazıyor. | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| Where the hell did you learn that? | Bunu nasıl becerdin ki? | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| Working out the odds. Yeah? | İhtimaller üzerinde çalışıyorum. Öyle mi? | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| Well, work this one out. | Peki, bunun üstünde çalışacağım. | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| Seems someone wants you out. | Birisi dışarı çıkmanı istiyor. | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| Who? Well, not me, that's for sure. | Kim? Bu ben değilim kesinlikle. | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| Lucky for you, you're out of my hands. | Şanslısın, elimden kurtuldun. | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| I'll be breaking both your legs before you go. | ...seni bırakmadan önce iki bacağını da kırarım. | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| You'd still want to kiss me first, though, wouldn't you? | İlk önce beni öpmek istersin, değil mi? | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| Before you did it. | Dediğini yapmadan önce. | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| Mr Harris. | Bay Harris. | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| How come they picked you up? They think I go to bed too late. | Seni nasıl yakaladılar? Çok geç yattığımı düşünüyorlardı. | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| How come they let you go? | Seni nasıl bıraktılar? | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| I'm afraid the Wratten release files are restricted. I know, that's why I'm here, to find out why. | Wratten'ın serbest bırakılma dosyası gizliymiş. | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| I'm investigating a murder. | Bir cinayeti araştırıyorum. | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| I'd just like to see the files. | Sadece dosyayı görmek istiyorum. | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| Are you saying this is an ongoing operation? I don't think so. | Bunun devam eden bir operasyon olduğunu mu söylüyorsun? Sanmıyorum. | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| From what I understand, you got your man. Congratulations! Case closed. And what if it's the wrong man? | Benim anladığım katilinizi bulduğunuz. | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| OK, it took me a while, but here it is. | Biraz uzun sürdü ama işte burada. | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| Ross! Wife. Line one. | Ross! Eşin. Birinci hatta. | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| Hey, darling. | Evet, hayatım. | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| Baby, I'll be there. | Bebeğim, orada olacağım. | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| Seven sharp, I promise. | Yedide kesinlikle, söz. | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| You're the most loved woman in the universe. | Kainattaki en çok sevilen kadınsın. | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| Yeah, it's about time I got a home life. | Evet, tam da sırasıydı. Bir ev hayatım var benim. | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| And from the smell of you, you should do the same! | Anladığım kadarıyla senin de aynını yapman lazım! | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| I'm not about to become City Editor, though, am I? | Şehir editörü olamayacağım galiba, değil mi? | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| I think you'll find he's top of that particular list. | Bence listede en üstte o olacak. | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| Anyway, what you got? It's just trench work, really. I took the photos you took of your man. | Her neyse, ne buldun? Çukur kazmak gibiydi gerçekten. | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| Then it's just the witness manifests for that day, and this is what I got. | O günkü tanık listelerine baktım ve bunu buldum. | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| Piggies in the trough! | Bahçedeki domuzcuklar! | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| I'm with Customs. Investigations. It was my team busted Harvey Wratten. | Gümrük Araştırma birimindenim. Harvey Wratten'ı yakalayan ekip benimkiydi. | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| Not by fencing a couple of rollers for Her Maj. Two reasons. | Bir kaç kişiyi gammazlamaktan değil. İki sebep var. | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| One, drug stashes. Big ones. They gave us the heads up where to find them. | Bir: uyuşturucu zulaları. Büyük olanları. Nerede bulabileceğimizi söylediler. | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| I knew about that. That's the bit you're supposed to. The other bit's more sensitive. | Bunu biliyorum. Bu bilmen gerekendi. | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| First, you show the authorities you're willing to help, like Wratten did. Then there's this tricky bit. | İlkönce, yetkililere yardım etmeyi istediğini gösterirsin, Wratten'ın yaptığı gibi. | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| You've got to have saved someone's life. Someone on the other side of the line. | Birisinin hayatını kurtarman gerekir. Diğer taraftaki birinin hayatını. | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| If you're a member of the IRA, it would be soldiers. Give information to save a soldier's life | IRA mensubu isen bunlar askerler olurdu. | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| A couple of them did. | Bir kaçı böyle yaptı. | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| Except in the case of Harvey Wratten, it was me. He saved me. | Harvey Wratten davasında bu kişi bendim. Beni kurtardı. | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| My car. He gave us the tip off. Even then, they nearly didn't make it. | Benim arabama. Bize bilgiyi verdi. Az kalsın başarıyorlardı. | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| I had the keys in my hand and my family in the car. | Elimde arabamın anahtarı ve ailem de içindeydi. | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| And for that he was released? | Bu yüzden mi affedildi? | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| That and the drugs, yeah. | Evet, bir de uyuşturucudan. | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| It didn't occur to you that Wratten could have been the one who had the bomb put there? | Bombayı Wratten'ın koydurmuş olabileceği... | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
| You know, funnily enough, I did get a vague glimmer of that, yes. | Biliyor musun, yeterince komik ama aklıma böyle bir şey gelmedi değil. | The Shadow Line Episode #1.4-1 | 2011 | |
