Search
English Turkish Sentence Translations Page 168551
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
Now look, you gotta run this thing, you understand, but I'm the ramrod. | Bak bunu sen kullanacaksın. Ama gerçek pilot benim. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
Those stadium lights, how'd you manage that? | O stadyum ışıkları... Bunu nasıl becerdiniz? | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
Dutch knows all about that stuff. Dutch? | Dutch o işlerden anlar. Dutch mı? | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
Come on, man. Get on the bike. | Hadi, dostum. Atla şu motora. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
Don't screw up. I know how to roll, but it's hard on the elbows. | İşi bok etme. Bunu kullanmayı bilirim, ama yapmak istemiyorum. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
And if you just have to play James Bond... | James Bond oyunu oynamaya kalkarsan... | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
I'll bust your ass. | Canına okurum. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
Goddamn it, left, and step on it! | Lanet olsun, sola dön, bas gaza! | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
Move! Down the tunnel, man. | Çabuk! Tünele gir hadi! | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
Hit it. They're blinded. | Bas gaza. Gözleri görmüyor. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
Okay, baby. Hitch up your drawers. | Tamam, bebek. Eteğini topla. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
I thought we'd gotten past that. You're sweet. | Bunu artık aştığımızı sanıyordum. Yok canım. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
It's okay, Tommy. | Tamam, Tommy. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
This is the man, and I mean the man. | Bu o herif, bahsettiğim herif. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
But he's cool. It's okay. | Ama sorun yok. Her şey yolunda. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
Come on, man. | Gel, dostum. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
This is it. That's all there is. | İşte bu kadar. Hepsi bu. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
At least all we know of. | En azından bizim bildiğimiz kadarıyla. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
There are others, I guess, if Matthias and his brethren haven't killed them all. | Başkalarıda var, sanırım. Eğer Matthias ve kardeşleri tarafından öldürülmedilerse... Başkaları da var sanırım. Eğer Matthias ve kardeşleri tarafından öldürülmedilerse... | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
I didn't know there were any left. | Hiç kimsenin kalmadığını sanıyordum. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
Between the Family at night and you in the daytime... | Geceleri Aile vardı... Gündüzleri de, hareket eden her şeye, Geceleri Aile vardı... Gündüzleri de, hareket eden her şeye,... | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
shooting at anything that moved, man, we had to stay low. | ateş eden sen... Dostum, kafamızı bile çıkartamazdık. ...ateş eden sen... Dostum, kafamızı bile çıkartamazdık. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
I had to stay alive. | Hayatta kalmaya çalışıyordum. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
The mad bomber himself. | İşte deli bombacımız. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
And I see you got the mad scientist. | Bakıyorum, sen de deli bilim adamını bulmuşsun. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
You know me? And about your work. | Beni biliyor musunuz? Evet, ve işini de... Beni biliyor musunuz? Evet ve işini de... | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
My work? | İşim mi? | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
Biowar pathology perimeters in urban and semi urban environments. | Biyolojik savaş hastalıklarının kentsel ve yarı kentsel çevrelere etkisi. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
Journal of Military Medicine, June, 1974. | Askeri Tıp Dergisi, Haziran, 1974. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
Incremental effects, countermeasures to toxic agents, and liquid systems delivery. | Yayılım hızları, bulaşıcılık oranları, ve sıvısal etkileşimler. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
Microbiological Letters, January, 1975. Remember? | Mikrobiyolojik Araştırmalar, Ocak, 1975. Hatırladın mı? | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
That's a nice recitation. You know what it means? | Ezberin kuvvetliymiş. Anlamlarını da biliyor musun? | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
I was a med school senior when they scratched the world. | Dünyanın canına okudukları sırada tıp fakültesinde son sınıf öğrencisiydim. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
As a matter of fact, I was gonna apply to Biowar Labs for my post doc... | Hatta, doktoramı biyolojik savaş laboratuvarlarında yapacaktım. Hatta, doktoramı biyolojik savaş laboratuarlarında yapacaktım. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
But the next term never came. Sorry you didn't make it. | Fakat, sonraki dönem okul hiç açılmadı. Başaramadığın için üzüldüm. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
Sorry the world didn't make it. | Dünyanın başaramamasına üzüldüm ben de. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
Come on. Let's go see about Richie. | Hadi. Gidip, Richie'ye bakalım. Hadi. Gidip Richie'ye bakalım. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
Lisa's brother. He looks like he's about to go over. | Lisa'nın kardeşi. Dönüşmek üzere gibi görünüyor. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
You've only seen the tertiary cases, Matthias and his people. | Sen sadece 3. evre vakaları gördün. Matthias ve adamları yani... | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
We're not that far gone, but we're on the road. | Biz o kadar ilerlemedik, ama bizim de yolumuz aynı. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
The yellow brick road. We're off to see the wizard. | Yeşil briketli yol... Sihirbazdan yardım istiyoruz. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
When it hit, the older people either died or went to the third stage fast... | Bu olay ilk başladığında, yaşlı olanlar ya öldü ya da 3. aşamaya hemen geçtiler... | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
you know, blindness in light, albinism... | Bilirsin, ışık körlüğü, albinoluk... | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
psychotic illusions, occasional stages of torpor, like Matthias and the things there. | Psikozlu yanılsamalar, geçici uyuşukluk, yorgunluk. Matthias ve insanları gibi. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
What about you? Why didn't you get it? I don't know. | Peki ya siz? Siz neden öyle değilsiniz? Bilemiyorum. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
Some of the younger people have a kind of... | Genç insanlarda bir tür... | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
resistance. | Direnç var. ...direnç var. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
I don't know, we just hold out. | Bilmiyorum, sadece durumumuz sabit. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
Some of us are a bit light sensitive, otherwise, we're all right. | Bazılarımız, ışığa karşı duyarlı. Ama bunun dışında iyiyiz. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
But Richie's definitely going. | Ama Richie kesinlikle gidici. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
He's advanced secondary. Incidentally... | İkinci aşamaya geçti bile. Aklıma gelmişken, İkinci aşamaya geçti bile. Aklıma gelmişken,... | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
mind telling me what keeps you in the city? | Neden şehirde kaldığını söyler misin? ...neden şehirde kaldığını söyler misin? | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
You some kind of exterminator? | Sen bir tür yok edici misin? | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
I guess maybe you could call it that. | Sanırım, böyle de tanımlayabilirsin. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
Very complicated, Doctor. | Çok garip, Doktor. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
I'd be living on top of City Hall, or better, the Oxy Tower... | Ben olsam, Kent Sarayı ya da daha iyisi, Oxy Kulesine yerleşirdim... Ben olsam, Kent Sarayı ya da daha iyisi, Oxy Kulesi'ne yerleşirdim... | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
instead of that pillbox you're in. | Yani o zindanda oturmak yerine... | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
That's where I live. It's where I used to live. | Orası benim yaşadığım yer. Eskiden de orada yaşıyordum. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
It's where I'm going to live, and not Matthias nor his Family... | Ve orada yaşamaya devam edeceğim. Ne Matthias ne onun Ailesi ne de, Ve orada yaşamaya devam edeceğim. Ne Matthias ne onun Ailesi ne de... | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
nor any other son of a bitch is going to make me leave. | başka bir orospu çocuğu beni oradan çıkartamaz... ...başka bir orospu çocuğu beni oradan çıkartamaz... | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
He's no better. | Hiç düzelme yok. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
His fever is high. | Ateşi yüksek. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
What are you... Shut up. | Sen n'apı... Kapa çeneni. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
Keep out of the way. | İşime karışma. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
Could stay this way for weeks, or he'll go over 10 minutes from now. | Bu şekilde haftalarca kalabilir, ya da 10 dakika içinde dönüşebilir. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
I've seen them go before. | Daha önce dönüşen çok gördüm. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
I almost got killed by a friend of mine last summer. | Geçen yaz, bir arkadaşım neredeyse beni öldürüyordu. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
He went over without any warning. | Hiçbir belirti göstermeden dönüştü. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
When I looked away... | Dönüp ona baktığımda... | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
his face was pale and his hair was going. When I looked back... | Rengi solmuş ve saçları beyazlamaya başlamıştı. Tekrar baktığımda... | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
he didn't have any eyes. | Gözlerinin olmadığı gördüm. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
I did just like you'd do, Doctor. I killed him. | Aynen sizin yaptığınızı, Doktor. Onu öldürdüm. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
If the Masonic rites are over. | Eğer gerici inançlar gözleniyorsa... | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
How about Richie? | Richie ne olacak? | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
We'll take him to my place. I got nearly everything I need there. | Onun benim evime götüreceğiz. Orada ihtiyacım olan her şey var. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
Is there anything you can do, Doctor? | Yapabileceğiniz bir şey var mı, Doktor? | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
I mean, seeing how you've lost over 200 million patients. | Yani, 200 milyon hastanızı kaybettikten sonra... | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
Have what? | Ne yok? | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
The plague. I'm immune. | Hastalık. Benim bağışıklığım var. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
Everybody has it. Everybody but me. | Herkes hastalandı. Benim dışımda herkes. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
There was a vaccine, just an experimental batch. | Bir aşı geliştirmiştik, sadece deneylerimizden biriydi. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
We weren't sure it would work. | İşe yarayıp yaramayacağını bilmiyorduk. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
Why, if you're immune, you could... That's right. | Sizde bağışıklık varsa, o zaman... Bu doğru. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
My blood might be a serum. | Kanım serum olarak kullanılabilir. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
At the stage that boy's in, my antibodies could reverse the whole process. Stop it. | Bu çocuğun bulunduğu evrede, antikorlarım gelişimi tamamen tersine çevirip, durdurabilir.. Bu çocuğun bulunduğu evrede, antikorlarım gelişimi tamamen tersine çevirip, durdurabilir. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
Christ, you could save the world. | Tanrım, dünyayı kurtarabilirdin. Tanrım, Dünya'yı kurtarabilirdin. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
Screw the world. Let's save Richie. | Boşver dünyayı, Richie'yi kurtaralım. Boş ver Dünya'yı, Richie'yi kurtaralım. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
Nothing with drugs. It's got to be the serum. | İlaçlarlarla ilgisi yok. Serum kullanmalıyız. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
Couldn't you reconstitute the vaccine? | Aşıyı tekrar üretemez misin? | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
You got any idea how many steps it takes... | Bu hastalığa uygun antibiyotikleri sentezlemek kaç aşamada, Bu hastalığa uygun antibiyotikleri sentezlemek kaç aşamada,... | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
to synthesize an antibiotic specific for this bug? | mümkün olabilir bir fikrin var mı? ...mümkün olabilir bir fikrin var mı? | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
Got the picture. I've tried. God knows I've tried. | Anladım. Denedim, hem de nasıl denedim. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
Once I caught one of Matthias' people last year... | Geçen yıl Matthias'ın adamlarında birini yakaladığımda, | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
and tried everything on the shelves on him. | Onun üzerinde her şeyi denedim. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
He damn near killed me... | Beni az daha öldürüyordu... | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
and then he died very badly himself. | Sonra, çok kötü bir biçimde öldü. Sonra çok kötü bir biçimde öldü. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
So it's very tight, Doctor. | Yani, bu durum çok hassas, Doktor. Yani bu durum çok hassas, Doktor. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
Very tight. | Çok hassas. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
Bring him in here. | Onu buraya getirin. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |
I see where you do your heavy thinking. | Büyük planlarını yaptığın yer burası demek. | The Omega Man-1 | 1971 | ![]() |