• en flag English
    • tr flag Turkish

Search

English Turkish Sentence Translations Page 167108

English Turkish Film Name Film Year Details
Right handed. Sağ elini kullanır. Sağ el kullanıcısı. The Mechanic-1 1972 info-icon
Hair blond. Saç sarı. Saç, sarı. The Mechanic-1 1972 info-icon
Distinguishing marks Belirleyici işaretler Belirgin özellikleri... The Mechanic-1 1972 info-icon
small scar on right arm. sağ omuzda küçük yara izi. ...sağ kolda küçük yara izi. The Mechanic-1 1972 info-icon
Interests girls, freaks... İIgi alanları kızlar, ucubeler... İlgi alanları, kızlar, uçuk kaçık işler... The Mechanic-1 1972 info-icon
physical fitness... vücut geliştirme... ...fiziksel terbiye... The Mechanic-1 1972 info-icon
fast cars... hızlı arabalar... ...hızlı arabalar... The Mechanic-1 1972 info-icon
and killing. ve cinayet. ...ve öldürmek. The Mechanic-1 1972 info-icon
Just like the postcards. Kartpostallarda ki gibi. Aynı posta kartlarındaki gibi. The Mechanic-1 1972 info-icon
Let's go to work. Hadi başlayalım. Hadi işimize bakalım. The Mechanic-1 1972 info-icon
It's 11:47. 11:47. The Mechanic-1 1972 info-icon
Last time I had this was ten years ago. Bunu en son yaptığımda 10 yıI öncesiydi. En son içeli 10 yıl kadar oldu. The Mechanic-1 1972 info-icon
They make it right here, you know... Bilirsin sadece burada üretilir... Burada imal ediyorlar, ancak... The Mechanic-1 1972 info-icon
But not enough to export. Ama ihraç etmeye yetecek kadar değil. ...ihraç etmeye yetmiyor. The Mechanic-1 1972 info-icon
Casa de fiori doesn't travel. Bu şarap seyahat etmez. Casa de fiori fazla gezmez. The Mechanic-1 1972 info-icon
It's not bad. Çok kötü değil. Fena sayılmaz. The Mechanic-1 1972 info-icon
The time you take is very important. Yaşadığın anın kıymetini bil. Harcadığın zaman çok önemli. The Mechanic-1 1972 info-icon
Even what we're doing now. Her ne yapıyorsak. Aynen şu anda yaptığımız gibi. The Mechanic-1 1972 info-icon
See, you must figure it carefully. Bak, dikkatlice gözlemlemelisin. Dikkatlice planlamalısın. The Mechanic-1 1972 info-icon
Know every move, turn it over and over in your mind... Her hareketini kafanda tasarla ve aynı oyunu kafanda defalarca oyna... Her hareketi öğren, kafanda defalarca tekrarla... The Mechanic-1 1972 info-icon
until you're sure there are no holes. hiçbir açık kalmayana kadar. ...ta ki hiç boşluk kalmayıncaya kadar. The Mechanic-1 1972 info-icon
But you have to be dead sure...or dead. ÖIdüğünden emin ol... ya da öl. Ama sonunda ölüm olacağından emin ol ya da öl. The Mechanic-1 1972 info-icon
No second chances. İkinci bir şans asla olmaz. İkinci bir şans yok. The Mechanic-1 1972 info-icon
I'll try and remember that. Bunu deneyeceğim ve hatırlayacağım. Bunu unutmamayı denerim. The Mechanic-1 1972 info-icon
Remember, don't try. Hatırlayacağın şey, denememen olmalı. Hatırla, deneme. The Mechanic-1 1972 info-icon
Dead sure...or dead. ÖIdüğüne emin ol... ya da öl. Ya öldür ya da öl. The Mechanic-1 1972 info-icon
The room's not going to get any bigger. Yürüdükçe odayı büyütemezsin. Oda daha fazla büyümeyecek. The Mechanic-1 1972 info-icon
I think I'll take a walk. Is that all right with you? Biraz yürüsem iyi olacak. Sen iyi misin? Sanırım dolaşmaya çıkacağım. Senin için sorun olur mu? The Mechanic-1 1972 info-icon
What now? Durum ne? Ne oluyor? The Mechanic-1 1972 info-icon
It looks like they're going south. Görünüşe bakıIırsa güneye gidiyorlar. Güneye gidiyorlar gibi görünüyor. The Mechanic-1 1972 info-icon
We could follow on the Coast Road. Sahil Yolundan takip etmeliyiz. Sahil yolundan takip edebiliriz. The Mechanic-1 1972 info-icon
Excuse me, sir. Would you take a picture of my wife and me? Özür dilerim, fotoğrafımızı çekebilir misiniz? Pardon bey efendi. Eşimle benim resmimizi çekebilir misiniz? The Mechanic-1 1972 info-icon
It seems he doesn't do the same thing the same way twice. Görünüşe bakıIırsa hiçbir hareketi iki kere tekrarlamıyor. Aynı şeyi iki kere yapmıyor gibi görünüyor. The Mechanic-1 1972 info-icon
Except spend Friday and Saturday night on that boat. Sadece Cuma ve Cumartesi teknede geçirdiği geceler haricinde. Sadece cuma ve cumartesi gecelerini teknede geçirmesi hariç. The Mechanic-1 1972 info-icon
A diesel leak explosion might be nice. Mazot sıkışması sonucu bir patlama güzel görünür. Yakıt kaçağı patlaması uygun gibi görünüyor. The Mechanic-1 1972 info-icon
Yeah, but how do we get close enough? Evet, peki yeterince yaklaşmayı nasıI başaracağız? İyi de, yeterince yaklaşabilecek miyiz? The Mechanic-1 1972 info-icon
You scuba? Dalabilir misin? Dalar mısın? The Mechanic-1 1972 info-icon
Yeah. Sure. Evet. Tabi ki. Tabii ki. The Mechanic-1 1972 info-icon
I'll go down to Rome, pick up some equipment... Roma'ya geçip, malzemeleri toparlayıp... Ben Roma'ya gidip, bazı teçhizatlar alıp... The Mechanic-1 1972 info-icon
and be back tomorrow night. yarın akşam da geri dönerim. ...yarın gece gelirim. The Mechanic-1 1972 info-icon
Meanwhile, you study this chart, especially this area right here. Bu arada, sende iş üzerinde çalış. Özellikle de bu alanın üzerinde. Bu arada, sen de bu tabloya çalış, özellikle şu bölgeye. The Mechanic-1 1972 info-icon
Memorize the beach area, offshore formations... Sahil şeridini ezberle, kayalıkları... Kıyıyı ezberle, sahil oluşumlarını... The Mechanic-1 1972 info-icon
the depth, that sort of thing. derinliği, bu tarz şeyler. ...derinlikleri ve buna benzer şeyleri. The Mechanic-1 1972 info-icon
You really expect this kind of action? Böyle bir şey yapmayı bekliyor muydun? Bu tip bir hareket bekliyor musun? The Mechanic-1 1972 info-icon
You begin to lose odds out in the open like this. Bu gibi durumlarda alışkanlıklarını kaybedebiliyorsun. Orada başına ne geleceğini bilemezsin. The Mechanic-1 1972 info-icon
You straight on everything? Her şey hazır mı? Her şeye hazır mısın? The Mechanic-1 1972 info-icon
Where does our man sleep? Adamımız nerede uyuyor? The Mechanic-1 1972 info-icon
Forward bunk, starboard. Öndeki ranzada,sancak tarafında. Önde, sancak tarafında. The Mechanic-1 1972 info-icon
His friend? Arkadaşı? The Mechanic-1 1972 info-icon
Aft, starboard. Engine hatch? Kıçta, sancak tarafında. Makina dairesi? Kıçta, sancak tarafında. Makine dairesi? The Mechanic-1 1972 info-icon
About four feet aft of the bridge. Kıç tarafın 2 metre arkasında. Köprüde yaklaşık 2 metre kıç tarafında. The Mechanic-1 1972 info-icon
Let's go. It'll be light soon. Gidelim. Gün ışımak üzere. Gidelim. Hava birazdan aydınlanacak. The Mechanic-1 1972 info-icon
Duck! Duck! Yat! The Mechanic-1 1972 info-icon
Speed boats. Sürat tekneleri. The Mechanic-1 1972 info-icon
How can they know? Give me that. —NasıI öğrenmişler? —Şunu bana ver. Nasıl bilebilirler? Şunu bana ver. The Mechanic-1 1972 info-icon
Come on, man, what the hell is going on? Hadi, dostum, Ne pisliği dönüyor burada? Hadi ama, neler dönüyor? The Mechanic-1 1972 info-icon
They were sent by the people I work for. Çalıştığım insanlar tarafından gönderildiler. Çalıştığım insanlar tarafından gönderilmişlerdi. The Mechanic-1 1972 info-icon
When I brought you in, I didn't check with 'em. Seni işe soktuğumda ettiğimde onların onayını almadım. Seni bu işe soktuğumda, onlarla anlaşmadım. The Mechanic-1 1972 info-icon
I broke a rule. Bir kuralı çiğnedim. Yasayı ihlal ettim. The Mechanic-1 1972 info-icon
That was fast of you back there. Thanks. Orda çok hızlıydın. Teşekkürler. Orada arkamı iyi kolladın. Teşekkürler. The Mechanic-1 1972 info-icon
How long till she goes? Ne zaman patlayacak? The Mechanic-1 1972 info-icon
Just about...now. Yaklaşık... şimdi. Neredeyse, şimdi. The Mechanic-1 1972 info-icon
Marcello, Cergei. Marcello, Cergei. The Mechanic-1 1972 info-icon
They're very thorough. You drive. Çok yakındalar. Sen sür. Çok iyiler. Sen sür. The Mechanic-1 1972 info-icon
Hey, man, this is getting just a little bit hairy. Dostum, bu iş iyice karışmaya başladı. Bu iş giderek sarpa sarmaya başladı. The Mechanic-1 1972 info-icon
Yeah. I'm gonna try something. Evet. Bir şey deneyeceğim. Öyle. Bir şeyler deneyeceğim. The Mechanic-1 1972 info-icon
That ought to take care of 'em. Bu onların işini görmüştür. Bu onların işini görür. The Mechanic-1 1972 info-icon
One of 'em had a walkie talkie. He was in contact with somebody. Birinin elinde telsiz vardı. Biriyle görüşüyordu. Bir tanesinde telsiz vardı. Birileriyle görüşüyor olmalı. The Mechanic-1 1972 info-icon
There they are. It's a road block. Oradalar. Yolu kapatmışlar. İşte oradalar. Yolu kapatmışlar. The Mechanic-1 1972 info-icon
When you're about 200 feet from them... Onlarla 60 metre mesafeye gelince... 60 metre kadar kalınca... The Mechanic-1 1972 info-icon
put it in first like you're going to stop... duracakmış gibi yapıp yavaşla... ...sanki duracakmış gibi birinci vitese al... The Mechanic-1 1972 info-icon
but keep it rolling. ama sürmeye devam et. ...ama yola devam et. The Mechanic-1 1972 info-icon
Wedge this against the gas pedal. Bunu gaz pedalına daya. Bununla gaz pedalını sıkıştır. The Mechanic-1 1972 info-icon
Jump when I say so. Söylediğimde aşağı atla. Söylediğimde atla. The Mechanic-1 1972 info-icon
All right, jam it on the gas pedal now. Tamam, daya onu gaz pedalına şimdi. Şimdi gaz pedalını sıkıştır. The Mechanic-1 1972 info-icon
All right. Ready, jump! Tamam. Hazırlan, atla! Tamam. Hazır, atla! The Mechanic-1 1972 info-icon
I'm empty. Mermim kalmadı Mermim kalmadı. The Mechanic-1 1972 info-icon
Same here. What do we do now? Aynı durumdayız. Ne yapacağız şimdi? Aynen. Şimdi ne yapacağız? The Mechanic-1 1972 info-icon
Our friend back there has picked up a machine gun. Arkadan gelen dostumuzun artık makineli tüfeği var. Arkamızdaki herifte otomatik silah var. The Mechanic-1 1972 info-icon
Hey, pick it up and let's go. Al onu ve gidelim buradan. Toparlan da gidelim. The Mechanic-1 1972 info-icon
You might not get back for another ten years. Buraya bir on yıI geri dönmemelisin. Bir on yıl daha dönmeyebilirsin. The Mechanic-1 1972 info-icon
This really is a beautiful city. Burası gerçekten güzel bir şehir. Gerçekten de güzel bir şehir. The Mechanic-1 1972 info-icon
What the hell. Let's go. Ne cehennemdi. Hadi gidelim. Her neyse. Gidelim. The Mechanic-1 1972 info-icon
Brucine. Arsenik. Brucine. The Mechanic-1 1972 info-icon
You'll be dead in a few minutes. Birkaç dakikaya ölmüş olacaksın. Bir kaç dakika içinde öleceksin. The Mechanic-1 1972 info-icon
Listen, you'll really appreciate this. Dinle, bunu gerçekten takdir edeceksin. Bunu gerçekten takdir edeceksin. The Mechanic-1 1972 info-icon
This stuff is absolutely clear when it's in solution. Bu şey sıvıya karıştırıIdığında tamamen şeffaftır. Çözündüğünde tamamen görünmez oluyor. The Mechanic-1 1972 info-icon
I just coated the inside of the glass with it... Kadehin içini bununla sıvadım... Bardağın içini tamamen onunla kapladım... The Mechanic-1 1972 info-icon
and let it dry. ve kurumasını bekledim. ...ve kurumaya bıraktım. The Mechanic-1 1972 info-icon
And when the wine hit it... Şarapla birleştiğinde... Şarapla temas ettiği anda... The Mechanic-1 1972 info-icon
it went right back into solution no trace. tekrar sıvının içine karıştı. İz bırakmadan. ...tamamen çözündü ve hiç iz yok. The Mechanic-1 1972 info-icon
Looks just like a heart attack. Kalp krizi gibi gözükecek. Aynen kalp krizi gibi. The Mechanic-1 1972 info-icon
You said every man has his jelly spot. Herkesin bir zayıf noktası var, derdin. Her adamın zayıf noktası olduğunu söylemiştin. The Mechanic-1 1972 info-icon
Yours was you just couldn't cut it alone. Senin sorunun da kendi kararlarını verememek. Seninki yalnız kalamamak oldu. The Mechanic-1 1972 info-icon
Was it because of your father? Baban yüzünden mi? The Mechanic-1 1972 info-icon
You killed him? I thought he just died. Onu sen mi öldürdün? Eceliyle öldüğünü düşünmüştüm. Onu sen mi öldürdün? Eceliyle öldüğünü sanıyordum. The Mechanic-1 1972 info-icon
You see? There you are. Gördün mü? Ne haldesin. Gördün mü? İşte son nokta. The Mechanic-1 1972 info-icon
They told you who to hit. Sana öldürmen gereken kişileri gösterdiler. Sana öldüreceğin kişiyi söylerler. The Mechanic-1 1972 info-icon
It kept the whole idea from being what we talked about. Tüm fikri seninle konuştuklarımızdan oluşturdum. Konuştuklarımız tamamen kafamda bir fikir oluşmasını sağladı. The Mechanic-1 1972 info-icon
You needed a license. Their license. Senin, izne ihtiyacın vardı. Onların iznine. İzne ihtiyacın var. Onların iznine. The Mechanic-1 1972 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 167103
  • 167104
  • 167105
  • 167106
  • 167107
  • 167108
  • 167109
  • 167110
  • 167111
  • 167112
  • …
  • »
  • »»
Restricted Mode:   
  • Contribute
  • About Us
  • Disclaimer
  • Contact