Search

English Turkish Sentence Translations Page 15866

English	Turkish	Film Name	Film Year	Details
is this. Oh, my God.	... buna borçluyum. Tanrım.	Doll Em-1	2013
Could I interest you? Yes, please. Yes.	İIgini çeker mi? Kesinlikle.	Doll Em-1	2013
Yes, I was just looking for my friend, Dolly. My assistant.	Evet, arkadaşım Dolly'yi arıyordum. Asistanım.	Doll Em-1	2013
You haven't seen her, have you? No, no, I haven't.	Onu görmediniz, değil mi? Yok, hayır görmedim.	Doll Em-1	2013
Don't you think? Somebody you can trust.	Sence de öyle değil mi? Güvenebileceğin birisini.	Doll Em-1	2013
Honey, if you need help, let me know.	Tatlım, yardıma ihtiyacın olursa mutlaka haber ver.	Doll Em-1	2013
I'm very good. I know... you know, I know these hills	Çok iyiyimdir. Biliyorsun, bütün bu çevreler benden sorulur.	Doll Em-1	2013
like the back of my hand.	Avcumun içi gibi bilirim.	Doll Em-1	2013
I have a little dog, a little Yorkshire terrier,	Küçük bir köpeğim var. Yorkshire teriyeri cinsi.	Doll Em-1	2013
and she got out the other night.	Geçen gece kaçtı.	Doll Em-1	2013
I mean, my God, I was just scared to death.	Yani o anda, Tanrım. Korkudan ölecektim.	Doll Em-1	2013
It's really strong. It is pretty strong.	Bayağı iyiymiş. Sağlamdır.	Doll Em-1	2013
The weed of an englishman.	İngilizin otu.	Doll Em-1	2013
Please, have a seat.	Otur Iütfen.	Doll Em-1	2013
Sativa?	Hint keneviri mi?	Doll Em-1	2013
My friend the Baker calls it "red velvet."	Fırıncı arkadaşım ona "Kırmızı Kadife" diyor.	Doll Em-1	2013
You guys have met, right?	Siz tanıştınız, değil mi?	Doll Em-1	2013
I've been married four times, honey. God.	Dört kere evlendim, hayatım.	Doll Em-1	2013
Four times. And every single one of the sobs	Dört defa. Hepsi de para içinde yüzüyordu.	Doll Em-1	2013
had a house here in the Hollywood hills.	Hollywood'ta evleri olan tiplerdendi.	Doll Em-1	2013
So I know all these little winding roads.	Püfür püfür esen tepeleri de bilirim.	Doll Em-1	2013
I know them drunk, I know them sober.	Onların ayıklarını da bilirim, bayıklarını da.	Doll Em-1	2013
I've had houses all over the Hollywood hills. On this side...	Hollywood'un her köşesinde bir evim vardı. Bu yakadan tut...	Doll Em-1	2013
Dianne, I'm so sorry, but I just...	Dianne, kusura bakma ama benim...	Doll Em-1	2013
I... I really do have to find her.	Arkadaşımı bulmam gerek.	Doll Em-1	2013
I'm gonna... I'm gonna keep looking down here and then...	Bir alt kata falan bakayım.	Doll Em-1	2013
Well, you let me know if you can't find her here on the property.	Bu çevrelerdeyse, bulamazsan bana kesin haber yolluyorsun.	Doll Em-1	2013
on the way out. I'll drive you around if you like.	Yol çıkışında görüşürüz. Beraber bakınabiliriz istersen.	Doll Em-1	2013
Oh, no, don't worry. It's fine.	Yok, önemli değil. Sorun değil.	Doll Em-1	2013
Edgar would like to say hi to you.	Edgar sana bir merhaba demek istiyormuş.	Doll Em-1	2013
Edgar would?	Edgar mı?	Doll Em-1	2013
It's quite a nice bag. It's new.	Çanta güzelmiş. Yeni gibi.	Doll Em-1	2013
There you are. Oh, my God.	Demek buradasın. Tanrım.	Doll Em-1	2013
Let's go. Shh. Brian's asleep.	Hadi gidelim.	Doll Em-1	2013
Oh, Em, you know Luke, don't you?	Em, Luke'la tanıştın değil mi?	Doll Em-1	2013
But he prefers to be called buddy. Why is that?	Ama kanka dememizi istiyor. Neden harbiden?	Doll Em-1	2013
I'll tell you. He's our host	Anlatırım. Ev sahibi o.	Doll Em-1	2013
and he's producing your film. Yes, we met earlier.	Ayrıca filminin senaristi. Evet, tanışmıştık.	Doll Em-1	2013
I'm just one of many, many producers.	Onlarca senaristin içinden biriyim işte.	Doll Em-1	2013
And this is Em, my best friend	Bu da Em, en yakın arkadaşım.	Doll Em-1	2013
and the star of your movie. Of course.	Filminin başrolü. Tabi ki.	Doll Em-1	2013
We just love your assistant. She is so sweet.	Asistanına bayıIdık. Çok tatlı.	Doll Em-1	2013
But I think you should have her sign a confidentiality statement.	Ama bence gizlilik sözleşmesi imzalatman gerek.	Doll Em-1	2013
Shut up, Susan.	Kapa çeneni, Susan.	Doll Em-1	2013
All I said... I said one thing. I was just saying that	Bir tek şeyi anlattım.	Doll Em-1	2013
how when you were on stage, you have that	Hani bir defasında sahneye çıktığında...	Doll Em-1	2013
thing where you think you're gonna wee.	...neredeyse altına kaçırmak üzereydin ya.	Doll Em-1	2013
Yeah. Seriously. That's what she's saying.	Evet, aynen. Onu anlattı.	Doll Em-1	2013
Oh, yeah. I'm completely I'm going to pee myself.	Hadi ya. Artık bir başıma işemem gerekecek.	Doll Em-1	2013
This is so embarrassing, but when I...	Ne kadar utanç verici. Ama ben...	Doll Em-1	2013
I sometimes just want to yank people's hair, like I just...	Bazen birilerinin saçlarını yolasım geliyor.	Doll Em-1	2013
That kind of feels good.	Çok iyi geliyor.	Doll Em-1	2013
The other day, in the middle of this award ceremony,	Geçenlerde ödül töreninin tam ortasındayız.	Doll Em-1	2013
right... oh, I guess it's time. It's time.	Sanırım kalkma vaktimiz geldi.	Doll Em-1	2013
Bye, Dolly. And it was so nice to hang with you.	Güle güle Dolly. Seninle takıImak çok güzeldi.	Doll Em-1	2013
Thank you, Susan. And buddy.	Teşekkürler, Susan. Seninle de kanka.	Doll Em-1	2013
Bye, beauty.	Hoşça kal, güzellik.	Doll Em-1	2013
Thank you. Let's do this again.	Teşekkür ederim. Tekrar yapalım.	Doll Em-1	2013
Soon, soon, soon, soon, please. Come on, sweetie.	Çok çok çok çok açmadan arayı.	Doll Em-1	2013
Bye, Mike. Very nice to meet you.	Seninle tanıştığıma memnun oldum.	Doll Em-1	2013
Good night. Get some rest.	İyi akşamlar. İyice dinlen.	Doll Em-1	2013
Yeah, you too. See you tomorrow.	Sen de. Yarın görüşürüz.	Doll Em-1	2013
Buddy, thank you so much.	Kanka, çok teşekkürler.	Doll Em-1	2013
That was such a lovely party.	Harika bir kutlamaydı.	Doll Em-1	2013
Don't be crazy. You don't have to go, do you?	Kafayı mı yediniz? Gitmiyorsunuz herhalde, değil mi?	Doll Em-1	2013
It's kind of early.	Erken daha.	Doll Em-1	2013
Um... I feel like I should. Do we have to go?	Gitmek zorunda mıyız? Bence gitsek iyi olur.	Doll Em-1	2013
Don't. What do you mean?	Gitmeyin. Ne demek o?	Doll Em-1	2013
It's still so early. Hot tub's hot.	Daha erken. Jakuzi de sıcacık.	Doll Em-1	2013
You got a hot tub?	Jakuzin mi var?	Doll Em-1	2013
And it's hot. It's a hot tub.	Üstelik sıcak. Sıcak jakuzi.	Doll Em-1	2013
It's... I mean, it's up to you. We wanna stay.	Yani, sana kalmış. Kalalım madem.	Doll Em-1	2013
Oh, I don't know if I can face this.	Bununla yüzleşebilir miyim, bilmiyorum.	Doll Em-1	2013
Oh, come on. It's going to be funny.	Hadi ama. Çok eğleneceğiz.	Doll Em-1	2013
Aren't we too old for this kind of thing?	Bunun için biraz yaşımız geçmedi mi?	Doll Em-1	2013
Yeah, nearly. We've got about five minutes left.	SayıIır. Beş dakikamız kaldı.	Doll Em-1	2013
Come on. We'll just... Let's just have fun.	Hadi ama. Eğleneceğiz işte.	Doll Em-1	2013
Okay, but maybe it should just be you and him.	Tamam. Ama belki de ikiniz olmalısınız bir tek.	Doll Em-1	2013
No, I don't want to be left alone in the hot tub alone with him.	Hayır, onunla jakuzide bir başıma kalmak istemiyorum.	Doll Em-1	2013
He's not my type.	Tipim değil.	Doll Em-1	2013
Okay, but if you do want to be on your own with him,	Tamam ama onunla başbaşa kalmak istersen...	Doll Em-1	2013
just let me know, okay? Don't be silly.	... söyle, tamam mı? Aptallaşma.	Doll Em-1	2013
So, if I did want to be on my own with him, what would I say?	Peki onunla başbaşa kalmak istersem ne diyeyim?	Doll Em-1	2013
Um, let's think of a secret code.	Şifreli konuşalım.	Doll Em-1	2013
You could just say...	Mesela de ki...	Doll Em-1	2013
"Em, are you cold?"	"Em, üşüdün mü?"	Doll Em-1	2013
And I'll just hop out.	Ben de hemen kaçacağım.	Doll Em-1	2013
"Em, are you cold?" Yes.	"Em, üşüdün mü?" Aynen.	Doll Em-1	2013
Never gonna say that.	Asla söylemeyeceğim.	Doll Em-1	2013
Dolly, still want to go in?	Dolly, girmesek mi?	Doll Em-1	2013
Yes, you do.	Hayır, giriyoruz.	Doll Em-1	2013
It's a long way from Worthing, right?	Worthing'den epey uzak, değil mi?	Doll Em-1	2013
Come on in.	Hadi gelin.	Doll Em-1	2013
Ladies, join me, won't you? Come on in.	Hanımlar, bana katıIın. Hadi gelin.	Doll Em-1	2013
Oh, thank you. Gently, gently.	Teşekkürler. Nazikçe.	Doll Em-1	2013
Em, come on. It's so relaxing.	Em, hadi. Çok rahatlatıcı.	Doll Em-1	2013
I got... you look very relaxed.	Bayağı rahat görünüyorsun.	Doll Em-1	2013
Really relaxing.	Bayağı rahatlatıcı.	Doll Em-1	2013
Why do you think everyone in L.A. is so relaxed?	Los Angeles'taki herkesin rahatlığı nereden geliyor sanıyorsun?	Doll Em-1	2013
What a beautiful view.	Manzara güzelmiş.	Doll Em-1	2013