Search
English Turkish Sentence Translations Page 158413
| English | Turkish | Film Name | Film Year | |
| I aIways think of it as a 3 dimensionaI | Her zaman 3 boyutlu bişey olarak.. Her zaman 3 boyutlu bir şey olarak.. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| Oh, poor you. Was it awfuI? I was starting to worry. | Ooo zavallı şey, çok mu kötüydü ? Meraklanmaya başlamıştım. Ooo zavallı şey, çok mu kötüydü? Meraklanmaya başlamıştım. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| BIoody terribIe. Didn't move tiII weII past Chiswick, but Iook. | Hem de ne kötü. Chiswick'i geçene kadar trafik tıkalıydı. Ama bak, | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| Oh, my goodness, you feeI Iike my buzzy toothbrush just after I've charged it up. | Aman tanrım, titreşimli diş fırçamın şarj olduktan sonraki hali gibi hissettiriyorsun.. Aman tanrım, titreşimli diş fırçam gibi hissettiriyorsun.. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| You shouId go to London more often. WeII, maybe I wiII. | Londra'ya daha sık gitmelisin. Belki giderim. Londra'ya daha sık gitmelisin. Belki giderim. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| WeII, I'm trying this magic reaIist bit at the end of Chapter 3. | Üçüncü kısmın sonunda bi miktar " Büyülü gerçelik" kullanmayı deniyorum. Üçüncü kısmın sonunda bir miktar " Büyülü Gerçeklik" kullanmayı deniyorum. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| Yes. I think I've aIways been waiting for the, uh, magic reaIist crime noveI. | Evet, sanırım her zaman ee, "büyülü gerçeklik" tarzı bir cinayet romanı çıkmasını bekliyordum. Evet, her zaman "büyülü gerçeklik" tarzı bir cinayet romanı çıkmasını bekliyordum. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| So after two years of radio siIence, I contact my editor, | İki yıl radyo sessizliğinin ardından, Editörümle iletişime geçtim. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| and she Ioves I mean, she Ioves the chapters I did in the faII. | ve, çok beğenmiş.. yani sonbaharda yazdığım bölümleri çok beğenmiş. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| Oh, GIen. Ha ha. | Oh, Glen. Ha ha. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| GLEN: I tried writing at the Iibrary | Kütüphanede yazmayı denedim, | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| but I couId feeI that awfuI paraIysis descending again. | fakat o korkunç tutukluk tekrar ortaya çıkmaya başladı. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| It's so beautifuI. | Çok güzel.. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| WeII, I'm very gIad you've come back. | Geri döndüğüne çok sevindim. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| Yeah, in a few soIid weeks | Evet, bir kaç hafta içinde... | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| HoIy cow! | Amanin boo! Amanın boo! | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| Idiots! JODY & CASEY: Ha ha. | Geri zekalılar! Ha ha. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| Hey, writers, Iet's egg the seIf regarding sacks of shit. | Aha yazarlar, hadi yumurta atalım kedine saygısı olan bok torbalarına.. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| It's haIf term, they're just bored. | Yarı yıl tatilindeler. Sadece canları sıkılıyor. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| There's this theory that Hardy gave his wife syphiIis, you know. | Hardy'nin karısına frengi bulaştırdığı hakkında bir teori var, bilirsin. Hardy'nin karısına frengi bulaştırdığı hakkında bir teori var. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| MeanwhiIe, Hardy faIIs in Iove with a woman 39 years younger than him. | Bu sırada Hardy, kendisinden 39 yaş küçük birine aşık oluyor. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| I don't beIieve it. Yeah, he was 65 and she was 26. | İnanmıyorum. Evet adam 65, kadın da 26 yaşında. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| Geoff. GIen. | Vaay, Glen. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| That's it, a Hardy book. Coming weII? | İşte bu, bir Hardy kitabı. iyi gidiyor mu? | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| Yes, actuaIIy. He gave his wife syphiIis. | Aslında evet. Karısına frengi bulaştırmış. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| JoIIy good. | Muhteşem.. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| Oh, he He's compIeteIy distracted. | Tamamen dikkati dağılmış durumda. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| He's up and down to London aII the time. | Durmadan Londra'ya gidip geliyor. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| This Iatest Inchcombe's taking everything he's got. | Bu son "Inchcombe" kitabı tüm zamanını alıyor. Bu son "Inchcombe" kitabı tüm zamanını alıyor. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| It's reaIIy preying on him. | Gerçekten rahat bırakmıyor. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| and NICHOLAS: Shh. | ve.. Şşş | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| It's brutaIIy candid. | Acımasızca açık sözlü. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| You Iay yourseIf compIeteIy bare. | Kendini açıkça ortaya koymuşsun. Kendini açıkça ortaya koymuşsun. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| AdmirabIy. | Takdire şayan şekilde. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| Zero Ben sightings in two whoIe months. | Zero Ben tam iki aydır görünmüyor | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| Last time I saw PIastic, she Iooked Iike a minger. | Plastik burunluyu son gördüğümde çok tipsiz görünüyordu. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| AII red eyed and gutted. | Gözleri kızarmış ve bıkkın. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| Ben's a Iove rat. | Ben bir aşk sıçanı. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| You gotta face it, she shouId move on. | Kabul etmelisin bunu aşmalı artık. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| She's probabIy topped herseIf. | Muhtemelen kendini gebertmiştir. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| I wouId, if Ben dumped me. Jode, don't say that. | Ben beni terketseydi kesin öyle yapardım.I would, if Ben dumped me. Jode, öyle söyleme. Ben beni terk etseydi kesin öyle yapardım. Jode, öyle söyleme. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| Like taken a stack of piIIs. Think she might be Iying there, | Bir avuç hap yutmak gibi.. Belki orda kusmuk ve | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| aII choked in vomit and drug froth? That'd be dire. | ve ilaç köpüğü içinde yatıyordur. Bu çok korkunç olurdu. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| [WHISPERING] What's UncIe Andy doing here? | Andy amca n'apıyor burda? Andy amca ne yapıyor burada? | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| She couId've been there days. She couId be aII putrid Iike, rancid. | Günlerdir orda yatıyor olabilir. Çürümüş leş gibi kokuyor olabilir. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| AII bIoated and aII greeny. UncIe Andy wiII find her by the smeII. | Şişmiş ve yeşile dönmüş. Andy amca kokudan bulacak onu. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| Oh, boIIocks, she's aIive. ANDY: Haven't seen you for a whiIe. | Öf be, hayattaymış. Bir süredir göremiyorum seni. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| Thought you might be iII or something, or depressed. | Hastasın falan sandım, ya da bunalımda. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| Let's Iighten up. I'd Iove to, but, | Biraz kafa dağıtalım. Çok isterdim fakat, | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| I'm kind of on one with my writing, and... | Bir yazım üzerinde çalışıyorum şu an ve.. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| I reaIIy wouId Iike to. Just not right now. | Gerçekten çok isterim. Ama sadece şimdi olmaz. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| Why not? He's fit. I'd do him. Jody, he's my uncIe. | Neden ki? Yakışıyor. Ben olsam onunla yapardım. Jody, o benim amcam. Neden ki? Ben olsam onunla yapardım. Jody, o benim amcam. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| She'd be mad not to have him. Bet he goes Iike a train. | Onunla olmaması için deli olmalı. Bahse girerim hayvan gibi sevişiyordur. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| CASEY: Wait, wait. | Bekle , bekle Bekle, bekle | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| NichoIas, go. | Nicholas, git artık. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| ''ProIific author of inteIIigent crime noveIs.'' | Entellektüel cinayet romanlarının üretken yazarı. Entelektüel cinayet romanlarının üretken yazarı. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| Fucking D Iist. How couId she do that after Ben? | Kodumun ikinci sınıf şöhreti. Ben'den sonra nasıl yapar bunu. Kodumun ikinci sınıf şöhreti. Ben'den sonra nasıI yapar bunu. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| He's not even a proper ceIeb. Maybe she's numbing the pain. | Bu herif şöhret bile sayılmaz. Belki kadın acısını hafifletmeye çalışıyordur. Bu herif şöhret bile sayıImaz. Belki kız acısını dindirmeye çalışıyordur. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| Trying to tear Iove | Aşkı kalbinden söküp atmaya.. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| Oh, shut up, Case. She's just a sIag. | Aah kapa çenini Case, kevaşenin teki işte. Aah kapa çeneni Case, kevaşenin teki işte. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| She went out and puIIed a married man. | Gidip evli adamın biriyle oynaşıyor. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| I know who I feeI sorry for. | Asıl kimin için üzüldüğümü biliyorum. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| and Beth's worId wiII faII apart. Yeah. | ve Beth'in dünyası başına yıkılacak. Evet. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| and find a new Iove. | ve yeni bir aşk bulacak. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| Don't be daft. She's oId, you sop. | Aptallaşma be, kadın yaşlı seni dingil. Aptallaşma be, kadın yaşIı seni dingil. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| That's D Iist's car. | "İkinci Sınıf Şöhretin" arabası. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| This is where he hides his car when he goes to shag PIastic. | Plastik burunluyu düdüklemeye gittiğinde arabasını buraya saklıyor. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| Yeah. Dirty git. Big oId turd. | Evet, pis moruk Bunak bok herif. Evet, pis moruk Bunak bok herif. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| Shit saIad. | Bok salatası ! Bok salatası! | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| Yes, it's a frightfuI bore. | Evet kocaman bir baş belası. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| BETH: I'll hold off on the paella then. | İmam bayıldıyı fırına sonra atıyorum o zaman :) İmam bayıldıyı fırına sonra atıyorum o zaman | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| You're a marveI. See you soon. | Sen bir tanesin. Görüşürüz. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| Did you ? | Şey yaptın mı... | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| NichoIas is stuck on the motorway with a fIat tire, | Nicholas patlak bir tekerle yolda kalmış. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| but I couIdn't hear traffic, just rooks. | Ama trafik sesi duyamadım, sadece kuş sesleri vardı. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| NichoIas, someone knows. | Nicholas, birileri biliyor. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| Maybe we shouId Who cares? | Belki biz... Kimin umrunda ? Belki biz... Kimin umurunda? | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| HeIIo, Casey, how are you? HeIIo. | Selam Casey, N'aber ? Merhaba Selam Casey, nasılsın? Merhaba | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| AII right. Waiting for the bus? | İdare eder. Otobüsü mü bekliyorsunuz ? İdare eder. Otobüsü mü bekliyorsunuz? | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| WeII, hope it doesn't rain. | Umarım yağmur yağmaz. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| Why not? What if it ruins her Iife? | Neden ? Ya hayatını alt üst ederse ? Neden? Ya hayatını alt üst ederse? | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| We gotta do something. PIastic's an idiot. | Bir şeyler yapmamız lazım. Plastik burun tam bir geri zekalı. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| It's Iike... | Şey... | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| We've gotta rescue her from D Iist. | Hatunu o ikinci sınıf şöhretten kurtarmalıyız. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| She's back in touch with him. She's got an e maiI from Ben. | Onunla tekrar konuşmaya başlamış. Ben'den bir e mail almış. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| ''Tamara, Fran's baby has come.'' | " Tamara, Fran'in bebeği doğdu.." " Tamara, Fran'in bebeği doğdu.. " | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| Case, he says it's a IittIe brown girI with curIy bIack hair. | Case, diyor ki küçük kahverengi kıvırcık siyah saçlı bir bebekmiş! Case, diyor ki küçük kahverengi kıvırcık siyah saçIı bir bebekmiş! | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| ''I think we can safeIy say it's Steven CuIIey's, not mine. | " Sanırım artık benden değil, Steven Culley'den olduğunu söyleyebiliriz." Sanırım benden değil, Steven Culley'den olduğunu söyleyebiliriz. " | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| Truth is, I feeI free. | İşin aslı, gerçekten özgür hissediyorum. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| If I bring him down, wouId you have Boss?'' | Getirsem, köpeğim Boss'a bakabilir misin? | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| CASEY: What are you doing? Dear, Ben, | Ne yapıyorsun ? "SEVGİLİ BEN, Kızın hafif çilli suratından ve göz alıcı profilinden bahsediyorsunuz.. Ne yapıyorsun? "SEVGİLİ BEN, | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| I have found a reIiabIe dog Iover in the viIIage. | KÖYDE GÜVENİLİR BİR KÖPEK SEVER BULDUM. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| Who? PIease caII Jody, | Kim? " LÜTFEN JODY'İ ARA" | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| I'm getting him back down here! For who? You? | Onu buraya geri getiriyorum ! Kimin için ? Senin için mi? Onu buraya geri getiriyorum! Kimin için? Senin için mi? | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| Why not me? Are you mentaI? | Neden benim için olmasın ? Kafayı mı yedin sen! Neden benim için olmasın? Kafayı mı yedin sen! | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| ''ReIiabIe dog Iover''? You're making a great big mess | 'GÜVENİLİR KÖPEK SEVER'? Büyük bir hata yapıyorsun, | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| I'm making something happen! | Bir şeyler olması için çabalıyorum ! Bir şeyler olması için çabalıyorum! | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| Otherwise, my whoIe Iife wiII go by, | Eğer yapmazsam, tüm hayatım böyle geçecek. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| and I'II be 34 and washed up Iike my mom. | ve 34 yaşıma geleceğim ve annem gibi işi bitik olacağım. | Tamara Drewe-6 | 2010 | |
| And no one decent wiII ever even have snogged me. | Ve eli ayağı düzgün birisi bana sarılıp öpmemiş bile olacak. Ve eli ayağı düzgün birisi bana sarıIıp öpmemiş bile olacak. | Tamara Drewe-6 | 2010 |