Search
English Turkish Sentence Translations Page 156429
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
But the red on the rest ofthe questionnaire | Ama anketin kalanında kırmızı Ama hiç bir zaman kırmızıdan başka | Submarine-5 | 2010 | ![]() |
But last night l looked up into | Ama dün gece baktığımda... Ama dün akşam kalkıp baktığımda | Submarine-5 | 2010 | ![]() |
l have been searching from the bottom to the top | Baştan aşağı arıyordum Baştan sona arıyorum | Submarine-5 | 2010 | ![]() |
As the one l caught when l saw | Sanki gördüğümde yakaladığımda Bir ışık gösterisi bulayım diye. | Submarine-5 | 2010 | ![]() |
And l spent all night | Ve bütün gece Ben de harcadım tüm gecemi | Submarine-5 | 2010 | ![]() |
l have been searching | Baştan aşağı Baştan sona | Submarine-5 | 2010 | ![]() |
As the one l caught when l saw | Sanki gördüğümde yakaladığımda Bir ışık gösterisi bulayım diye | Submarine-5 | 2010 | ![]() |
I find that the only way to get through life, | Düşündüğüm kadarıyla yaşamın üstesinden gelebilmek için tek yol, OLlVER: Anladığım kadarıyla, hayatla başa çıkmanın tek yolu | Submarine-6 | 2010 | ![]() |
He was so funny and so smart... | Çok komik ve çok zekiydi... Çok komik ve zekiydi. | Submarine-6 | 2010 | ![]() |
Lf... he admits you're a slut. | Ancak... senin kaşar olduğunu söylerse. Senin kaşar olduğunu söyledikten sonra. | Submarine-6 | 2010 | ![]() |
After that, I start. Ed slipping choice phrases into our conversation. | Bunun ardında konuşmamızın arasına sıkça tekrarlanan bazı cümleleri sıkıştırmaya başladım. Ondan sonra konuşmalarıma seçim kalıpları koymaya başladım. | Submarine-6 | 2010 | ![]() |
Now she works for the council's Legal and Democratic Services depart. Ment. | Şimdi encümenin Yasal ve Demokratik Hizmetler Müdürlüğü'nde çalışıyor. Şimdi belediyede Yasal ve Demokratik Hizmetler bölümünde çalışıyor. | Submarine-6 | 2010 | ![]() |
is that if it's your birt. Hday... Ta da. | ...eğer o gün doğum gününüzse... İşte. Eğer sizin doğum gününüz ise Ta da. | Submarine-6 | 2010 | ![]() |
My research indicates it all start. Ed when he was sacked from his job | Araştırmam her şeyin Açık Öğretim'deki sunum... Araştırmalarıma göre her şey açık öğretim kursları verirken | Submarine-6 | 2010 | ![]() |
But he was an uneasy screen presence, | Ancak kamera önünde pek tedirgin olur... Ama ekran karşısında iyi değildi | Submarine-6 | 2010 | ![]() |
doing a job he finds difficult to explain, | ...balıklara lisans seviyesinde hakim olmayan kimseye... Yaptığı iş ise balıklar hakkında belli bir derece almayan | Submarine-6 | 2010 | ![]() |
And listen, I madeyou a cassette recording. | Bir de ne diyeceğim, sana bir kaset kaydı doldurdum. Ve bir şey daha, sana bir kaset yaptım. | Submarine-6 | 2010 | ![]() |
Jordana and I enjoyed a glorious atavistic fort. Night of lovemaking, | Jordana'yla sevişerek, hocaları aşağılayarak, Jordanayla atavik aşkımızdan memnunduk | Submarine-6 | 2010 | ![]() |
You're the only person I would allow to be shrunk to microscopic size, | Mikroskobik boyuta küçültülüp minik bir su altından gidebilen makineyle... Mikroskobik olarak küçücük bir denizaltı içinde bedenime... | Submarine-6 | 2010 | ![]() |
He probably makes sure all his prospective sex part. Ners | Herhalde müstakbel sevişme arkadaşlarının hepsini... Muhtemelen bütün seks partnerlerinin hazır olduğundan emin oluyor | Submarine-6 | 2010 | ![]() |
He knows the number for the pothole helpline off by heart... | Yol çöküntü hattının numarasını ezbere bilir... Yol yardım numaraları ezberinde. | Submarine-6 | 2010 | ![]() |
and my parents' marriage start. Ed falling apart... | ...başladığından beri durum çok daha tatsızdı. benim ailemin de parçalara ayrıldığını göz önüne almak lazım. | Submarine-6 | 2010 | ![]() |
I could feel the tension between Jordana and I start. To slip away. | Jordana'yla aramızdaki gerilimin kaybolduğunu hissedebiliyordum. Aramızdaki gerilimin azaldığını hissedebiliyordum. | Submarine-6 | 2010 | ![]() |
It was when I start. Ed to be comfort. Able with it and stopped trying to resist it, | Bana can katmaya başlaması da onunla barışıp... Sonra bu yeteneğimle anlaşmayı öğrendim, çünkü normalde rahatsız edici olabiliyor. | Submarine-6 | 2010 | ![]() |
it start. Ed to nourish me. | ...ona karşı direnmeyi kesmemle başladı. O zaman beni güçlendirdi. | Submarine-6 | 2010 | ![]() |
Then I start. Ed to make more of an understanding of it. | Sonra onu biraz daha kavrayabilmeye başladım. Sonra bu yeteneği daha iyi anlamak için çabaladım. | Submarine-6 | 2010 | ![]() |
The most fantastical way people experience the Graham T Purvis system, | İnsanların Graham T. Purvis Sistemi'ni tecrübe edebilecekleri en fantastik yol, "Graham T Purvis renk sistemini anlamanın en iyi yolu tabi | Submarine-6 | 2010 | ![]() |
I'm start. Ing to think that we may grow apart... | Yavaş yavaş koptuğumuzu düşünmeye başlıyorum. Düşünüyorum da aramız açılıyor. | Submarine-6 | 2010 | ![]() |
Yours sincerely, Lloyd Tate. " | En içten dileklerimle, Lloyd Tate." Teşekkürler, Lloyd Tate." | Submarine-6 | 2010 | ![]() |
"Jordana, I love you. I want to have your babies, get married. " | "Jordana, seni seviyorum. Bebeklerini, seninle evlenmeyi istiyorum." "Jordana, Seni seviyorum, senden bebekler yapmak istiyorum, lütfen evlenelim" | Submarine-6 | 2010 | ![]() |
Imagine if you could sear images straight into the brain's neocortex. | Görüntüleri, doğrudan beynin neokorteksine aktardığını düşün. | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
You'd only process incoming information... | Gelen bilgileri, sadece seni programladığım... | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
...the way I programmed you. | ...şekilde işlerdin. | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
...the way I programmed you. I speak, you listen. I order... | ...şekilde işlerdin. Ben konuşurum, sen dinlersin. Ben emrederim... | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
...you obey. | ...sen itaat edersin. | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
Mind control. | <b>ZİHİN KONTROLÜ</b> | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
How about some doughnuts? | Sabah biraz lokma yemeye ne dersin? | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
If you buy, I'll have two glazed and a jelly roll. | Ismarlarsan, iki tane jöleli, bir tane de dürümlü olabilir. | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
Ambassador, first images are in from the Predator... | Sayın Büyükelçi, Atlantik sahilindeki Calderon Vilas... | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
...at the Calder�n Vilas Naval Base on the Atlantic coast. | ...deniz üssündeki keşif aracından ilk görüntüler geldi. | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
Got any confirmation on the presence of an underground lab? | Yeraltı laboratuarının varlığı teyit edildi mi? | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
Halt! Stop it. | Dur! Durdur. | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
Stay inside. The Americans are watching. | İçeride kal. Amerikalılar izliyorlar. | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
Don't presume to give me orders. | Sakın ola bana emir vermeye cüret etme. | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
Predator detects subterranean venting either side of this entrance. | Keşif aracı, bu girişin her iki tarafında da menfez tespit etti. | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
The catchment dam must be their cover. | Baraj, kılıfları olmalı. | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
Somewhere under there is our lab. | Laboratuarımız aşağıda bir yerlerde. | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
Fire. Fire. Fire! | Ateş, ateş. Ateş! | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
This guy may be able to tell us. He showed up a few months ago. | Bu adam bize bir şeyler anlatabilir. | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
That's the best angle we've been able to get on him. | Onu görüntüleyebileceğimiz en iyi açı bu. | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
And those who have power give orders. | Ve şu emir verme yetkisi olanlar... | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
You sought my protection. | Seni korumamı istemiştin. | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
So never forget that you answer to me now. Okay? | Bir daha bana cevap vermeyi unutma, emi? | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
Oh, I think of very little else. | Aklım başka bir yerdeydi. | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
I mean, Hilan is just an old school warlord... | Hilan, hükümetleri deviren, idam mangaları kuran... | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
...overthrowing governments, setting up firing squads. | ...demode bir diktatör. | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
So, what does this mystery guy offer Hilan that he can't do for himself? | Yani, bu gizemli herif, kendi yapamadığı neyi... | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
I need to tell the director something. | Müdüre bir şeyler söylemem lazım. | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
Maybe it's a local drug cartel. | Belki de yerel bir uyuşturucu kartelidir. | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
All right. So the local drug cartel bribes three Secret Service agents... | Pekala. Yani, bu yerel uyuşturucu karteli, büyükelçiyi öldürmek için, | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
...to murder the ambassador? | üç gizli servis ajanına rüşvet mi veriyor? | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
And then they shoot each other. No one bribed them. | Sonra da birbirlerini vuruyorlar. Kimse onlara rüşvet falan vermedi. | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
They didn't have to. Autopsies just came in. We got trouble. | Vermelerine gerek de yoktu. | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
Your mind processes information in a descending order. | Zihni özel işleme tabi tutma bilgileriniz, artık önemini kaybetti. | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
Sound and image are at the head of the line. | Ses ve görüntü ön sıraya geçti. | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
Now, imagine if you could sear images straight into the brain's neocortex. | Görüntüleri, doğrudan beynin neokorteksine aktardığınızı düşünün. | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
Once these relays are triggered... Maybe a code word or even a sound. | Bu röleler, bir şifre veya hatta bir ses ile tetiklendiği an... | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
You'd process incoming information the way I programmed you to. | ...gelen bilgileri, sadece programlandığınız şekilde işlerdiniz. | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
I'm not getting this. Mind control, Mick. | Anlayamıyorum. Zihin kontrolü, Mick. | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
Hey, dumb ass, I think we'd all appreciate it... | Hey koca kafalı, şu ellerini patlayıcılardan... | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
...if you kept your hands away from the explosives. | ...uzak tutarsan çok memnun oluruz. | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
What do you say there, champ? Keeping it warm for you, Plowden. | Ne dersin, Şampiyon? | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
Hey, Hammond. Yeah, buddy? | Hey, Hammond. Evet dostum? | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
Keep an eye on friendly fire, will you? Sure thing. | Dost ateşine göz kulak olursun, değil mi? Elbette. | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
How are you holding up there, colonel? | İşler ne alemde Albay? | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
I'm good. | İyidir. | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
Hey, Plowden. | Hey, Plowden. | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
I got a shitty feeling about this one, man. | İçimde çok pis bir his var dostum. | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
Well, that puts me at ease, John. Jesus. | Acayip rahatlattın beni John. Tanrım. | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
Come on. We've been over this. | Haydi ama. Bunu defalarca yaptık. | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
All right? You checked it out. We're cool. | Tamam mı? Gördün ya işte. Keyifler keka. | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
Look, I'm just missing my boy. | Oğlumu özlüyorum, hepsi bu. | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
I know you are. | Özlediğini biliyorum. | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
But listen, he's at home, safe and sound, waiting for you to get back. | O şimdi evinde, sapasağlam, senin geri dönmeni bekliyor. | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
Yeah, you're right. | Öyle, haklısın. | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
What about you? You get in touch with Kathy before we took off? | Peki ya sen? Havalanmadan önce Kathy ile irtibata geçtin mi? | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
Yeah, I tried calling, but she didn't pick up. | Evet, aramaya çalıştım, ama telefonu açmadı bile. | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
I don't know. Probably at her mother's. | Bilmiyorum. Belki de annesindeydi. | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
Or banging the neighbor. Or banging the neighbor. | Ya da komşuyla sevişiyordur. Ya da komşuyla sevişiyordur. | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
Come on, we're going in clean. You know this. | Haydi, iz bırakmadan gidiyoruz. Biliyorsun bunu. | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
No personals. All right? | Üzerine alınma. Tamam mı? | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
Delta, ready to go. | Delta, hazır olun. | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
Take care of this for me, please. | Bunu benim için saklayıver, Iütfen. | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
Jack Lord, come in. | Jack Lord, cevap ver. | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
Yo. Are we cleared for landing? | Evet. İniş için hazır mıyız? | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
Red Leader, everything is clear. Come join the party. | Kırmızı Lider, her şey hazır. Partiye siz de katılın. | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
Lock and load, boys. We're on. | Doldurun emniyete alın, çocuklar. Geldik. | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
All right, let's move. Let's move. Let's move. Go! Go! Go! | Pekala, gidelim. Gidelim. Koş, koş, koş! | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
Where the hell is our ground contact? | Bölge temasımız da nerede be? | Submerged-1 | 2005 | ![]() |
A civilian approaching, 100 meters, sir. | Sivil biri yaklaşıyor, 100 metrede Komutanım. | Submerged-1 | 2005 | ![]() |