Search

English Turkish Sentence Translations Page 15318

English	Turkish	Film Name	Film Year	Details
I spoke to Beatriz the other day.	Geçen gün Beatriz ile konuştum.	Dictado-1	2012
Yeah, yeah, yeah.	Evet, evet.	Dictado-1	2012
I should have told you. I know, I'm sorry.	Sana önceden söylemeliydim. Biliyorum, özür dilerim.	Dictado-1	2012
When's she going? They don't know yet.	Ne zaman gidecek peki? Henüz onlar da bilmiyor.	Dictado-1	2012
So it's not for sure? Yes, yes, yes.	Yani daha kesin değil öyle mi? Evet, öyle.	Dictado-1	2012
If it's a relative she'll have to go.	Eğer arayan bir akrabasıysa gidecek.	Dictado-1	2012
We knew it could happen, right? They said it was temporary.	Bunun olabileceğini biliyorduk değil mi? Bunun geçici olduğunu söylemişlerdi zaten.	Dictado-1	2012
It's what you wanted. No, no, no, no,	İstediğinde buydu değil mi?. Hayır, hayır.	Dictado-1	2012
I just want you to be OK.	Sadece senin iyi olmanı istedim.	Dictado-1	2012
This will be hard for me. I know.	Bu benim için zor olacak. Biliyorum.	Dictado-1	2012
But we're together, huh?	Ama biz varız değil mi?	Dictado-1	2012
Same as before, everything will be OK.	Eskiden olduğu gibi her şey güzel olacak.	Dictado-1	2012
Well the wood's not very dry.	Odunlar biraz yaş gibi.	Dictado-1	2012
Yeah, well we are dry and stiff, aren't we?	Bizde biraz yaş gibiyiz, değil mi?	Dictado-1	2012
It would be easy with pine cones.	Çıra olsaydı daha kolay yanardı.	Dictado-1	2012
We can look tomorrow.	Yarın toplayabiliriz.	Dictado-1	2012
OK. Om	Tamam. Tamam	Dictado-1	2012
Let's see... is it working now?	Bir bakalım... Yanmış mı?	Dictado-1	2012
It's beautiful, isn't it? You like it? Yes.	Çok güzel değil mi? Hoşuna gitti mi? Evet.	Dictado-1	2012
When I was a girl, my dad always made fires.	Ben küçük bir kızken babam hep ateş yakardı.	Dictado-1	2012
Yes, it's true, he'd get a big bunch of dry sticks and leaves.	Daima yakacak bir odun bulabilirdi.	Dictado-1	2012
And he'd make a big fire that went way up.	Ve ateş yaktığı zamanda gerçektende büyük bir ateş olurdu.	Dictado-1	2012
We'd have to move back from the heat. It's true.	O kadar büyük olurdu ki aramıza baya bir mesafe koymamız gerekirdi.	Dictado-1	2012
It scared me a little but I really liked it.	Biraz korkardım ama bir yandan da çok hoşuma giderdi.	Dictado-1	2012
Do you have a tissue?	Mendilin var mı?	Dictado-1	2012
Can you let me get one? Yes.	Müsaade eder misin tatlım? Olur.	Dictado-1	2012
Careful not to get too close, OK?	Fazla yaklaşma olur mu?	Dictado-1	2012
What's up, what are you laughing at? What's so funny?	Neye gülüyorsun sen öyle bakalım? Neymiş komik olan?	Dictado-1	2012
It didn't scare you or what? It didn't scare you?	Korktun ama değil mi? Korkmadın mı?	Dictado-1	2012
No. Oh, no?	Hayır. Öyle mi?	Dictado-1	2012
No. Why not?	Hayır. Neden peki?	Dictado-1	2012
I have a trick.	Bir numaram varda ondan.	Dictado-1	2012
You have a trick. Show me.	Bir numaran var demek. Göster bakalım neymiş.	Dictado-1	2012
You have to sing a song.	Bir şarkı söylemelisin ama.	Dictado-1	2012
Really? But any song will do?	Öyle mi? Herhangi bir şarkı olur mu peki?	Dictado-1	2012
No, only one works. Then show it to me.	Hayır özel bir tane var. Söyle bakalım öyleyse.	Dictado-1	2012
It's called Dictation. Dictation, let's hear it.	Adı Dictado. Bir dinleyelim bakalım.	Dictado-1	2012
Like "jumps" or "fishes" or "is" or "was".	{\i1}...zıplamak veya balık tutmak gibi.{\i}	Dictado-1	2012
Very good, very good	Çok güzeldi.	Dictado-1	2012
Dictation. A noun's a...	Dictado. İsim bir insana...	Dictado-1	2012
a person place or thing,	...bir yere veya bir şeye aittir.	Dictado-1	2012
person place or thing,	...bir yere veya bir şeye aittir.	Dictado-1	2012
A verb tells what	Fiil bize öznenin ne...	Dictado-1	2012
the subject	...yaptığını...	Dictado-1	2012
does.	...belirtir.	Dictado-1	2012
Very good.	Çok güzeldi.	Dictado-1	2012
Look, my tooth is moving.	Bak dişim oynuyor.	Dictado-1	2012
I know that song too.	Söylediğin şarkıyı biliyorum.	Dictado-1	2012
It's of no use at all.	Pek bilinen bir şarkı değildir.	Dictado-1	2012
No, stay there, OK? It's full of dust...	Hayır orada bekle tamam mı? İçerisi toz dolu.	Dictado-1	2012
Are there bugs?	Böcek var mı içeride?	Dictado-1	2012
Bugs? I'm sure there are bugs here. The baskets are here.	Böcek mi? Kesin vardır. Sepetler buradaymış.	Dictado-1	2012
Look, maybe this one. It might be good, right?	Bu işimize yarar gibi duruyor değil mi?	Dictado-1	2012
Isn't it too small?	Küçük değil mi bu sepet?	Dictado-1	2012
Small? No way!	Hiç de bile!	Dictado-1	2012
We can play who finds more if you want.	Saklambaç oynayabiliriz istersen.	Dictado-1	2012
I'm going to win.	Seni yeneceğim.	Dictado-1	2012
Hello? I can't hear you, wait.	Alo? Sizi duyamıyorum, bir saniye lütfen.	Dictado-1	2012
I know a place with lots of pine cones.	Bolca çıra bulabileceğin bir yer biliyorum.	Dictado-1	2012
Beatriz.	Beatriz.	Dictado-1	2012
Hey, why don't you look for more pine cones, OK?	Hadi çıra aramaya git bakalım, olur mu?	Dictado-1	2012
Come on, I'll be there, I bet there's lots over there. Hurry.	Hadi burada bekliyorum. Şu taraflarda bolca vardır hadi bakalım.	Dictado-1	2012
Any news?	Ne diyor?	Dictado-1	2012
Well yes.	Olabilir diyor.	Dictado-1	2012
Yes, there might be a possibility.	Böyle bir olasılık varmış.	Dictado-1	2012
Of what? Of us keeping her.	Nasıl bir olasılık? Bizde kalabilirmiş.	Dictado-1	2012
Oh, that's great. Great. What's the deal? What happened?	Bu muhteşem. Harika. Ne olmuş da?	Dictado-1	2012
I don't know. She said she'll tell us when she sees us	Bilmiyorum. Bizi gördüğünde anlatacakmış.	Dictado-1	2012
and she'd like it to be today.	Bugün görüşmek istiyor aslında.	Dictado-1	2012
That sucks, right? Can't it wait until we return?	Hadi ya? Biz dönene kadar bekleyemez miymiş?	Dictado-1	2012
I don't know. She said if we want to take advantage of the opportunity	Bilmiyorum. Eğer onu almak istiyorsak şuan fırsatımız olduğunu söyledi.	Dictado-1	2012
we have to hurry, I don't know.	Acele etmeliyiz, bilemiyorum.	Dictado-1	2012
I don't know, I don't know what to say.	Bilmiyorum, ne diyeceğimi bilemiyorum.	Dictado-1	2012
You prefer her to go? No.	Onu almalarını mı istersin peki? Hayır.	Dictado-1	2012
Tell me what to do.	Ne yapacağız o halde?	Dictado-1	2012
I think the girl needs us.	Bence kızın bize ihtiyacı var.	Dictado-1	2012
Then that's that.	O zaman öyle olsun.	Dictado-1	2012
Go. You really don't mind?	Hadi. Gerçekten bunu istiyor musun?	Dictado-1	2012
No, I don't mind. You're sure?	Tabi, tabi. Emin misin?	Dictado-1	2012
I'm sure. I'll stay here with her.	Eminim. Ben onunla burada kalacağım.	Dictado-1	2012
Take me with you. I can't, honey.	Beni de götür. Götüremem tatlım.	Dictado-1	2012
Don't leave me alone. But you're not alone.	Beni yalnız bırakma. Ama yalnız kalmayacaksın ki.	Dictado-1	2012
Look, this is what we'll do.	Bak şimdi şöyle yapacağız.	Dictado-1	2012
I'll bring you some cake when I come back, OK?	Sana döndüğümde pasta getireceğim, tamam mı?	Dictado-1	2012
What kind do you want? Chocolate.	Neyli istersin? Çikolatalı.	Dictado-1	2012
Chocolate, OK.	Çikolatalı tamamdır.	Dictado-1	2012
Hurry, go to Daniel.	Hadi Daniel'a git bakalım.	Dictado-1	2012
When you want we'll go get pine cones.	Canın isterse çıra toplamaya gidebiliriz.	Dictado-1	2012
I thought you were so excited about it.	Toplamaya can atıyordun ama.	Dictado-1	2012
I have things to do.	Yapacak işlerim var.	Dictado-1	2012
You want me to help you? You don't need to.	Yardım etmemi ister misin? Gerek yok.	Dictado-1	2012
UP to you.	Sen bilirsin.	Dictado-1	2012
Laura. Hi.	Laura. Selam.	Dictado-1	2012
Look, this is doctor Moreno.	Bak bu doktor Moreno.	Dictado-1	2012
Nice to meet you. You too. Let's go to my office?	Memnum oldum. Bende. Ofisime geçelim mi?	Dictado-1	2012
So I'm all ears.	Evet dinliyorum.	Dictado-1	2012
Let's see, it's very simple.	Bir bakalım, durum gayet açık.	Dictado-1	2012
You'll meet the lady who wanted Julia's custody.	Seni Julia'nın velayetini isteyen bayanla tanıştıracağım.	Dictado-1	2012
It's her grandmother.	Büyükannesiymiş.	Dictado-1	2012
Her grandmother?	Büyükannesi mi?	Dictado-1	2012