Search
English Turkish Sentence Translations Page 149861
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
Yes, looking good for you. | Evet, sizin için uygun görünüyor. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
So as I was saying earlier, the kitchen is a real deal maker. | Yani bunu erkenden söylemem gerekirdi, mutfak gerçek bir anlaşma sağlayıcı. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
If I could afford a kitchen like this, my wife would never have left me. | Eğer mutfağımı böyle yapmaya gücüm yetseydi, karım asla benden ayrılmış olmazdı. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
And in here particularly, we've got huge amounts of LSD. | Ve bilhassa burda, IAÇ için yüksek meblağlar verildi. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
It's not what you're thinking, madam. | Ne olduğunu düşünmüyor değilsinizdir, hanımefendi. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
Light, space, | Işık, alan, | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
and drawers. | ve çekmeceler. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
If you're still humming and hawing, | Eğer hala mırıldıyor ve kem küm ediyorsanız, | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
let me tell you a little secret. | size küçük bir sır vermeme izin verin. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
The owners'll accept 20 below the asking. | Sahipleri satış fiyatının yirmi aşağısına kadar kabul ediyorlar. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
Have we've got a deal? | Bir anlaşmamız var mı? | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
I think we do. | Bence yaptık. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
OK, son. This next place has been on the market for about a year. | Peki, oğlum. Önümüzdeki yer yaklaşık bir senedir satışta. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
It's spatially challenged so it's a little tricky to rent. | Kiraya vermek ustalık istiyor o yüzden dışını göster. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
Ball's in your court. | Top sende. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
Don't worry, it just needs the right patter. | Endişelenme, onun sadece doğru kelimelere ihtiyacı var. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
Just wait till you see the kitchen, | Mutfağı görene kadar bekleyin, | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
it's a real deal maker. | tam gerçek bir anlaşma sağlayıcı. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
If I could afford a place like this, my wife might never have left me! | Eğer mutfağımı böyle yapmaya gücüm yetseydi, karım asla benden ayrılmış olmazdı. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
Whoops. | Vhoops. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
Sorry. Watch your, er, yeah. | Üzgünüm. dikkat et, şey, evet. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
So, this place is great for doing LSD. | Peki, bu yerin güzelliği IAÇ olması. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
Space. | Alan. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
Can I tell you a secret? | Sana bir sır verebilirmiyim? | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
Look, we've got electric lights. On and off. | Bak, ışıklarımız var. açılıp ve kapanan. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
We've got luxury radiators. | Şatafatlı radyatörlerimiz var. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
We've got, like, four plug sockets! | Dört soketli prizimiz var! | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
I mean, imagine, who'd need that many? | Yani, hayal et, daha fazlasına kim ihtiyaç duyar? | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
Like, Puff Daddy or someone. | Puff Daddy ya da başkası gibi. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
Well, la di da. | Evet, havalı. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
Sure, it needs some stuff. | Tabii, birkaç şeye ihtiyacım var. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
But structurally, it's... | Ama iskelet olarak, bu... | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
Right, you dozy mare. Get your fucking knickers off! | Peki, seni uykucu kısrak. Siktiğimin donunu çıkar! | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
So you've got a job and a flat in one day. | Yani bir günde bir işin ve dairen var. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
I think that's playing the game. | Bence bu oyunu oynamak. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
I think you deserve a reward. | Bence mükâfatı hak ettin. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
That word's banned. | O kelime yasaklıydı. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
Reward me. | mükâfatlandır beni. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
Oh. Wow. | Oh. vov. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
Thanks for letting me stay, Chris. | Kalmama izin verdiğin için teşekkürler, Chris. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
Just for a bit, yeah? | Sadece biraz, dimi? | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
Oh, Jal. Have I shown you the bedroom? | Oh, Jal. Sana yatak odasını göstereyim mi? | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
We're gonna have some mad fun in here, eh, Jal? | Burda çılgın eğlenceler yapacağız, dimi, Jal? | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
Yeah. We will. | Evet, öyle. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
Yeah, there's gonna be pills, and pucking and pillows. | Evet, haplar, fikişler ve yastıklar. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
Lots of pillows... | Çok fazla yastık... | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
Chris and Jal. | Chris ve Jal. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
Jal and Chris. | Jal ve Chris. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
More couples. | Bir çift daha. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
More and more couples. | Bir ve bir çift daha. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
I don't think so. | Sanırım olmadım. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
Do you want me to describe it to you? | Sana onu tarif etmemi ister misin? | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
Do you remember when you rode with me in the ambulance | Kendimi öldürmeyi denedikten sonra benle birlikte | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
after I tried to kill myself? | ambülansta gittiğimizi hatırlıyor musun? | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
That's what love feels like. | Aşk işte öyle hissettiriyor. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
We can arrange that, Mrs Collins. | Bunu halledebiliriz, Bayan Collins. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
Yeah... and may I say I'll be sorry not to be speaking to you every day? | Evet... ve sizle her gün konuşamadığım için özür dileyebilir miyim? | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
That's right. Yeah. | Bu doğru. Evet. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
Yeah, sure, sure. | Evet, tabii, tabii. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
I'll call your solicitor first thing in the morning about completion. | Sabah ilk işim avukatınızı arayarak işleri tamamlamak olacak. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
That's right. Oh, that's marvellous. | Bu doğru. Oh, fevkalade. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
Many thanks. Bye bye. | Çok teşekkürler. Bye bye. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
Goooo... | Goooo... | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
It's just you've not sold anything yet. | Bu sadece sen daha hiç bir şey satamadın. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
You've been here a while now and... | Uzun zamandır burdasın ve... | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
No, no, I understand. | Hayır, hayır, anlıyorum. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
If there's anything I can do to help, just let me know. | Eğer yardımım dokunabileceği bir şey varsa, sadece bilmem yeterli. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
A muzzle, maybe? | Bir hayvan ağızlığı, olabilir? | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
He does sell properties, son. | O emlak satıyor, oğlum. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
Fuck off out of here, you little prick. | Defol git burdan, seni küçük sıkık. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
Thanks for the duvet cover. | Yorgan kılıfları için teşekkürler. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
When you were little, | Sen küçükken, | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
did you ever use to unbutton the covers and get inside? | hiç kılıfların düğmelerini açıp içine girmişmiydin? | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
When you were young, did you ever read The Very Hungry Caterpillar? | Gençken, çok aç tırtılı okumuşmuydun? | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
It's a classic. | O bir klasik. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
It's about this caterpillar, yeah, and he eats a load of stuff, | Bir sürü şey yiyen ve sonra kendine koza edinip bir kelebeğe | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
and then he gets in a cocoon and becomes a butterfly. | dönen bir tırtıl hakkında. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
And after my brother died, whenever my parents were just... | Ve abim öldükten sonra, Ailem biraz... | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
you know, I'd get inside my duvet and I'd just read it over and over. | anlarsın, kılıfımın içine girerdim tekrar ve tekrar okurdum. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
And it made me think that | Ve bu beni şöyle düşündürürdü | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
when I came out, I didn't want to be different. | Ortaya çıktığımda, farklı olmak istemezdim. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
I just wanted what was outside to be different. | Ben sadece dışarının farklı olmasını isterdim. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
And was it ever? | Ve hiç oldu mu? | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
I'm gonna get sacked, Jal. | Çuvallayacağım, Jal. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
The boss knows I'm a fuck up. | Patron bir sik kafalı olduğumu biliyor. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
Do you remember what you wanted the house to look like | Kılıfın içinden çıktıktan sonra evin nasıl olmasını | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
when you came out of the duvet? | istediğini hatırlıyor musun? | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
Maybe you can sell that. | Belki bunu satabilirsin. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
You're not a fuck up, Chris. | Sen bir sık kafalı değilsin, Chris. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
Anybody got any poppers? | Hapı olan var mı? | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
So this is the window leading from the... windowy room, | Peki bu paravan paravanlı odaya açılıyor, | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
into the... sofa ry room. | kanepeli odanın içine. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
This is so lovely. | Burası çok hoş. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
But it's... just out of our budget. | Ama bu bizim bütçemizi aşıyor. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
I'm not sure we can pay the asking. | Satış fiyatımını ödeyebileceğimizden emin değilim. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
The owner won't budge, I'm afraid. | Korkarım ki, sahipleri oynama yapmıyor. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
Then it looks like we're wasting your time. I'm sorry. | Öyleyse zamanınızı heba etmiş olduk. Üzgünüm. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
Sorry, can I just...? | Üzgünüm, ben sadece...? | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
It's just bits of paper, or numbers on a screen, innit, really? | O sadece bir kağıt parçası, ya da üstünde numaralar olan, dimi gerçekten? | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |
But these walls, they exist. | Ama bu duvarlar, hep var. | Skins Chris-2 | 2008 | ![]() |