Search
English Turkish Sentence Translations Page 148013
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
Stop! | Kes artık! kes sunu! Kes artık! | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
Do what you promised. What, you think ... | Verdiğin sözü tut. Ne, sence ben... bana soz verdigin seyi yap. ne yani, benim ... Verdiğin sözü tut. Ne, sence ben... | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
Do what you promised! | Verdiğin sözü tut! soz verdigin seyi yap! Verdiğin sözü tut! | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
You think I'll disappoint you, did you? | Seni yarı yolda bırakacağımı düşünüyorsun, değil mi? Seni hayal kırıklığına uğratacağımı düşünüyorsun, değil mi? seni hayal kirikligina ugrattigimi dusunuyorsun, degil mi? Seni hayal kırıklığına uğratacağımı düşünüyorsun, değil mi? Seni yarı yolda bırakacağımı düşünüyorsun, değil mi? | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
I know of a lifetime! | Kahrolası hayatımı biliyorum! lanet olasi hayatimin nasil oladugunu biliyorum! Kahrolası hayatımı biliyorum! | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
Yes? | Tamam mı? tamam mı? Tamam mı? | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
Not doing so something every day, right? | Bu, bu! Bu her gün yaptığın olağan bir şey değil, tamam mı? bu, bu, senin hergun yaptigin turden birsey degil tamam mi? Bu, bu! Bu her gün yaptığın olağan bir şey değil, tamam mı? | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
U is not at all for you or me! | Bu benim için hiç de kolay değil! bu benim icin o kadar kolay degil! Bu benim için hiç de kolay değil! | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
We'll have to go all out according to the plan. | Her şeyin plan doğrultusunda gittiğinden emin olacağım. herseyin plana uygun gittiginden emin olmaya calisicam. Her şeyin plan doğrultusunda gittiğinden emin olacağım. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
Do not worry. | Endişelenme. endise etme. Endişelenme. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
Thanks. | Teşekkürler. tesekkur ederim. Teşekkürler. Ebeveyn misiniz? | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
My God! | Tanrım! aman tanrim! Tanrım! | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
Hi, Holly. Look at you! | Selam, Holly. Şuna da bir bakın! merhaba, Holly. dur bi bakayim sana! Selam, Holly. Şuna da bir bakın! | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
What cauþi here? I came to see you on. | Burada ne işin var? Seni görmeye geldim. ne yapiyorsun burda? seni gormeye geldim. Burada ne işin var? Seni görmeye geldim. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
Really? Got a minute? | Gerçekten mi? Bir dakikan var mı? gercekten mi? bir dakikan var mi? Gerçekten mi? Bir dakikan var mı? | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
Course. Come on. Come to my office. | Elbette. Haydi. Ofisime gel. tabii. iceri gel. ofisim. Elbette. Haydi. Ofisime gel. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
Sit down. | Otursana. otur suraya. Otursana. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
You look great. I know. | Harika görünüyorsun. Biliyorum. harika gorunuyorsun. sende. Harika görünüyorsun. Biliyorum. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
And I feel great. | Bomba gibiyim. cok iyi hissediyorum. Bomba gibiyim. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
How are you? Very good. | Sen nasılsın? Çok iyiyim. nasilsin? cok iyiyim. Sen nasılsın? Çok iyiyim. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
I need a favor. Whatever you need, just ask me. | Bir iyiliğe ihtiyacım var. Ne istersen, söylemen yeterli. bir iyilige ihtiyacim var. her ne istersen, sadece iste. Bir iyiliğe ihtiyacım var. Ne istersen, söylemen yeterli. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
I need a name. | Bir isim lazım. bir isme ihtiyacim var. Bir isim lazım. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
Card system, a woman increasingly difficult, | Durumu oldukça kötüye giden, yardıma ihtiyacı olan ama... bu sistemdeki birine, birinin acil yardima ihtiyaci var, Durumu oldukça kötüye giden, yardıma ihtiyacı olan ama... | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
who needs help, but too proud to ask. | ...bunu söylemeye gururu elvermeyen, sistemdeki bir kadın. yardima ihtiyacim var, fakat yardim istemek cok zor geliyor bana. ...bunu söylemeye gururu elvermeyen, sistemdeki bir kadın. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
What are you doing? Help. | Ne yapıyorsun? Yardım ediyorum. ne yapiyorsun? yardim. Ne yapıyorsun? Yardım ediyorum. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
I need a name. Okay. | Bir isim lazım. Tamam. bir isme ihtiyacim var. tamam. Bir isim lazım. Tamam. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
Connie rough. | Connie Tappels. Connie Tappels. </ i> Connie Tappels. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
her boyfriend almost killed her last year when he wanted to go. | Geçen yıl erkek arkadaşından ayrılmak istediğinde neredeyse öldürülüyordu. ayrilmak istediginde neredeyse erkek arkadasi tarafindan gecen sene oduruluyordu. </ i> Geçen yıl erkek arkadaşından ayrılmak istediğinde neredeyse öldürülüyordu. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
last month, he has three fractured ribs. | Geçen ay üç kaburgası kırıldı. erkek arkadasinin gecen ay 3 kaburga kemigi kırıldı. </ i> Geçen ay üç kaburgası kırıldı. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
It really freaked to lodge a complaint, | Ölüm korkusu varken bir de borç baskısı geldi... kız gercekten cok korkmustu </ i> Ölüm korkusu varken bir de borç baskısı geldi... | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
and we can not do anything. | ...ama elimizden bir şey gelmiyor. ve bizim elimizden birsey gelmiyor. </ i> ...ama elimizden bir şey gelmiyor. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
Hi! Hello. | Merhaba! Merhaba. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
Connie rough? Yes. | Connie Tapples? Evet. Connie Tappels? evet. Connie Tapples? Evet. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
My name is Ben Thomas. I'm from the exchequer. | Adım Ben Thomas. Gelir Dairesi'nden. adim Ben Thomas. IRS'te calisiyorum. Adım Ben Thomas. Gelir Dairesi'nden. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
From tax? But I pay all taxes. | Gelir Dairesi mi? Ben tüm vergilerimi öderim. IRS mi? fakat ben vergilerimi duzenli oduyorum. Gelir Dairesi mi? Ben tüm vergilerimi öderim. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
Yes, but now is more a request for general information. | Evet, ama bu genel soruşturmanın ötesinde bir durum. evet, fakat bu genel bir arastirma. Evet, ama bu genel soruşturmanın ötesinde bir durum. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
Do not know ... | Anlayamadım... anlamadim ... Anlayamadım... | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
Can I come in? | İçeri girebilir miyim? iceri girebilir miyim? İçeri girebilir miyim? | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
No, not now, because my friend is not here. | Hayır, şimdi olmaz, erkek arkadaşım burada değil. hayir, su anda degil, erkek arkadasim suanda burada degil. Hayır, şimdi olmaz, erkek arkadaşım burada değil. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
It's very, very important for your family. | Bu aileniz için çok ama çok önemli bir durum. bu durum aileniz icin cok onemli. Bu aileniz için çok ama çok önemli bir durum. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
To my family? Yes. | Ailem için mi? Evet. ailem icin mi? evet. Ailem için mi? Evet. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
Frumo and what they are. | Güzeller. heey sunlara bak. Güzeller. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
Please sit down. | Lütfen oturun. lutfen suraya oturun. Lütfen oturun. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
What is it? | Ne vardı? bu ne hakkinda? Ne vardı? | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
Your case I drew atenþia and I wanted to meet you. | Durumunuz ilgimi çekti, ben de sizinle tanışmak istedim. sizin davaniza ben bakiyorum. ve sizi tanimak istedim. Durumunuz ilgimi çekti, ben de sizinle tanışmak istedim. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
Let me know you? Why? | Neyi bilmem gerekiyor? Niçin? beni tanimak istiyorsunuz? neden? Neyi bilmem gerekiyor? Niçin? | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
Because I want to help. Do not know. | Yardım etmek istiyorum. Anlayamıyorum. cunku size yardim etmeye calisiyorum. anlamiyorum. Yardım etmek istiyorum. Anlayamıyorum. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
Are very well informed in relation to the case of your ... | Sizin ve erkek arkadaşınızın arasındaki... davanız ve erkek arkadasiniz hakkinda... Sizin ve erkek arkadaşınızın arasındaki... | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
... and with your friend. | ...olayları biliyorum. bilgi edinmeye calisiyorum. ...olayları biliyorum. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
What are you talking about? | Neden bahsediyorsunuz? ne demek istiyorsunuz siz? Neden bahsediyorsunuz? | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
You know better. | Siz daha iyi bilirsiniz. ne demek istedigimi biliyorsunuz. Siz daha iyi bilirsiniz. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
No, I do not know about What are you talking about. | Hayır, neden bahsettiğiniz hakkında hiçbir fikrim yok. hayır,soyledikleriniz hic birsey anlamadim . Hayır, neden bahsettiğiniz hakkında hiçbir fikrim yok. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
Children going into your room. | Çocuklar, odanıza gidin. cocuklar odaniza gecin. Çocuklar, odanıza gidin. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
The return? No, not back. | Geri gelecek mi? Hayır, gelmeyecek. o geri gelicek mi? hayir, o geri gelmiyecek. Geri gelecek mi? Hayır, gelmeyecek. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
You said you're from Tax but damn mind. | Gelir Dairesi'nden geldiğinizi söylemiştiniz, ama yalan söylüyorsunuz. bana IRS'den geldiÄŸini soyledin fakat suanda bana yalan soyluyorsun. Gelir Dairesi'nden geldiğinizi söylemiştiniz, ama yalan söylüyorsunuz. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
No. Do not tell the truth. Who sent you? | Hayır. Gerçeği anlatmıyorsunuz. Sizi kim gönderdi? hayir. bana dogruyu soylemiyorsun. seni kim gonderdi? Hayır. Gerçeği anlatmıyorsunuz. Sizi kim gönderdi? | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
Sit down, please. I do not want to sit down. | Oturun, lütfen. Oturmak istemiyorum. oturun, lutfen. hayir, oturmayacam. Oturun, lütfen. Oturmak istemiyorum. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
Please calm down. I do not want me to calm down. | Lütfen, sakinleşin. Benden sakinleşmemi beklemeyin. lutfen sakin olun. hayir, sakinlesmiyecem. Lütfen, sakinleşin. Benden sakinleşmemi beklemeyin. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
Come to my home and are you talking about about my case and about my friend? | Evime gelip, benle durumum ve erkek arkadaşım hakkında konuşmak istiyorsunuz. evime geliyorsun ve bana davam ve erkek arkadasim hakkinda soru soruyorsunuz ? Evime gelip, benle durumum ve erkek arkadaşım hakkında konuşmak istiyorsunuz. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
What you know? Who sent you here? | Ne biliyorsunuz? Sizi buraya kim gönderdi? seni buraya kim gonderdi? Ne biliyorsunuz? Sizi buraya kim gönderdi? | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
Nobody. Then, and the outside now. | Hiç kimse. O zaman, derhal defolun evimden. hic kimse. hic kimse mi?, oyleyse evimden dısari cik. Hiç kimse. O zaman, derhal defolun evimden. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
You can trust me. Never trust anyone, Mr Thomas. | Bana güvenebilirsiniz. Ben hiç kimseye güvenmem, Sayın Thomas. bana guvenebilirsiniz. ben hic kimseye güvenmiyorum, Bay Thomas. Bana güvenebilirsiniz. Ben hiç kimseye güvenmem, Sayın Thomas. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
I spoke with Holly. You can get out of here. | Holly ile konuştum. Buradan çıkabilirsiniz. Holly ile konustum. seni buradan cikarabilirim. Holly ile konuştum. Buradan çıkabilirsiniz. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
In a safe place. In a beautiful place. | Güvenli bir yere. Güzel bir yere. guvenli bir yere. guzel bir eve. Güvenli bir yere. Güzel bir yere. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
Why did you talk to Holly? Your kids are in danger here. | Niçin Holly ile konuştunuz? Çocukların burada tehlikede. Holly ile niye konustun? cocuklarin burada tehlikede. Niçin Holly ile konuştunuz? Çocukların burada tehlikede. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
Do not talk about my children, Mr Thomas, I do not know what are you talking about. | Çocuklarımı ağzınıza almayın, Sayın Thomas. Ne hakkında konuştuğunuzu bilmiyorsunuz. cocuklarim hakkinda konusmayin Bay thomas, ne hakkinda konustugunuzu bilmiyorsunuz. Çocuklarımı ağzınıza almayın, Sayın Thomas. Ne hakkında konuştuğunuzu bilmiyorsunuz. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
You do not need you to live like this, We're trying to help ... | Burada yaşamak zorunda değilsiniz, size yardım edebilirim. bu sekilde yasamaniz gerekmiyor, size yardim ede... Burada yaşamak zorunda değilsiniz, size yardım edebilirim. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
I do not know you. That's out of my house or call the police. | Beni tanımıyorsunuz. Evimden defolun yoksa polis çağıracağım. beni tanimiyorsunuz. evimden defolun yoksa polisi ararim. Beni tanımıyorsunuz. Evimden defolun yoksa polis çağıracağım. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
Well, well ... Who are you? | Tamam, tamam... Kimsiniz? tamam, tamam ... kimsin sen? Tamam, tamam... Kimsiniz? | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
I want to get my card. I need your help. | Size kartımı vermek istiyorum. Yardımınıza ihtiyacım yok. kartimi almani istiyorum. senin yardimina ihtiyacim yok. Size kartımı vermek istiyorum. Yardımınıza ihtiyacım yok. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
You can call me. I leave here. I need it. | Beni her zaman arayabilirsiniz. Buraya bırakıyorum. Karta ihtiyacım yok. kartimi al. beni arayabilirsin. buraya birakiyorum. ona ihtiyacim yok. Beni her zaman arayabilirsiniz. Buraya bırakıyorum. Karta ihtiyacım yok. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
Ready. Thanks a lot. Go away now. | Tamam. Çok teşekkürler. Artık gidin. tamam. tesekkurler. simdi defolun. Tamam. Çok teşekkürler. Artık gidin. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
We're helpless. Get out now! It's my home. | Çaresiz değilsin. Evimden çıkar mısınız? Burası benim evim. caresiz degilsin. evimden defol! burasi benim evim. Çaresiz değilsin. Evimden çıkar mısınız? Burası benim evim. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
That's out now! Please Think about it a bit ... | Dışarı artık! Lütfen bunu bir düşünün... defolun simdi! lütfen biraz dusunun ... Dışarı artık! Lütfen bunu bir düşünün... | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
Go away! Thanks a lot! Goodbye! | Evimden defolun artık... uzaklasin! tesekkurler! gule gule! Evimden defolun artık... | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
I can not talk now. | Şu anda konuşmak istemiyorum. suanda konusamam. Şu anda konuşmak istemiyorum. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
No! We need to talk urgently. Where are you? | Hayır! Acilen konuşmamız gerek. Neredesin? hayir! seninle acilen konusmam gerek. nerdesin? </ I> Hayır! Acilen konuşmamız gerek. Neredesin? | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
Nowhere. See the house, right? | Hiçbir yerde. Dinle, evde buluşalım, tamam mı? hicbiyerde. seninle evde bulusalim, tamam mi? Hiçbir yerde. Dinle, evde buluşalım, tamam mı? | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
No, not at the house. I'm gone somewhere. | Hayır, evde olmaz. Gezideyim. hayir, evde degilim. geziyorum. Hayır, evde olmaz. Gezideyim. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
Let's talk next week. No, you should discuss now! | Seninle haftaya konuşurum. Hayır, hemen görüşmeliyiz! Lseninle gelecek hafta konusurum. hayir, suanda gorusmemiz lazim! Seninle haftaya konuşurum. Hayır, hemen görüşmeliyiz! | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
What are you? Okay. | Nasılsın? İyiyim. nasilsiniz? iyi. Nasılsın? İyiyim. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
It's a great day. Yes. He said with dialysis, George. | İşte büyük gün. Evet. Daha fazla diyaliz yok, George. buyuk gun. evet. seni diyalize bagliyacaz, George. İşte büyük gün. Evet. Daha fazla diyaliz yok, George. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
See the Hall of operations. Yes. | Ameliyathanede görüşürüz. Evet. ameliyathanede gorusuruz. tamam. Ameliyathanede görüşürüz. Evet. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
See you in November and there. | Seninle de orada görüşürüz. sisznle sonra gorusuruz. Seninle de orada görüşürüz. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
Yes, sir. Thanks. | Evet, efendim. Teşekkürler. evet, tabii. tesekkurler. Evet, efendim. Teşekkürler. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
I heard that you have raised enough money | Duyduğum kadarıyla birkaç çocuğa... duydugum kadariyla cocuklara Duyduğum kadarıyla birkaç çocuğa... | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
So you give them to children parþiale scholarships for college. | ...üniversitede yetecek kadar bursun varmış. universite masrafi icin yeterince burs ayirmissin. ...üniversitede yetecek kadar bursun varmış. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
Yeah, no big deal. | Evet, büyük bir şey değil. evet, pek fazla deÄŸil. Evet, büyük bir şey değil. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
I have convinced us up donors înstãriþi that the world needs | Dünyanın gerçekten ihtiyacı olan buz üstündeki... boyle bagis yaptigim taktirde, Dünyanın gerçekten ihtiyacı olan buz üstündeki... | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
May I see many Latin Americans on ice. | …birkaç Latin bağışçısını ikna ettim. cak fazla huriye sahip olabilecegime inaniyorum. …birkaç Latin bağışçısını ikna ettim. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
You know, Ben, I still wonder that, | Ben, sana şunu soruyorum... biliyorsun, Ben, halen sorup duruyorum, Ben, sana şunu soruyorum... | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
but why me? | ...neden ben? neden ben? ...neden ben? | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
Because you're a good man. No, seriously. | Çünkü sen iyi birisin. Hayır, ciddiyim. cunku sen iyi birisin. yo, cidden, Çünkü sen iyi birisin. Hayır, ciddiyim. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
Even when you do not know someone looks at you. | İnsanların seni izlediklerini bilmiyorsun. insanların seni izledigini gormedigin zamanlarda bile. İnsanların seni izlediklerini bilmiyorsun. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
Hello. | Alo. alo. </ i> Alo. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
Well, we do not hear you, so the sound later. | Sizi duyamıyorum, sonra tekrar arayın. tamam, sesini duyamiyorum, daha sonra tekrar dene. </ i> Sizi duyamıyorum, sonra tekrar arayın. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
I'll go. Bye! | Şimdi kapatmalıyım. Hoşça kal! kapatıyorum. Bye! Şimdi kapatmalıyım. Hoşça kal! | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
Mr Thomas! | Sayın Thomas! Bay Thomas! Sayın Thomas! | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
We pregãtiþi. | Hazırız. sizin icin haziriz. Hazırız. | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |
They are superb! | Çok güzeller! cok guzel gorunuyorlar! Çok güzeller! | Seven Pounds-1 | 2008 | ![]() |