English
TurkishSearch
English Turkish Sentence Translations Page 147346
| English | Turkish | Film Name | Film Year | |
| I'm a man. Jerry, I'm a man. | Ben bir erkeğim Jerry, bir erkeğim! | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 |  |
| It's because of that talk we had. | O konuştuklarımız yüzünden. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| You were my inspiration. Do you believe it? You. | Bana ilham verdin. İnanabiliyor musun? Sen. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| That lunch was the defining moment of my life. | O yemek, hayatıma anlam kazandırdı. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| I'm blown away! Are you blown? | —Koptum! —Koptun mu? | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| Blown! You like that? | —Koptum! —Nasıl ama? | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| And she said yes? Well... | —Ve sana "Evet" mi dedi? —Şey... | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| ...it took a couple hours of convincing, but I was persistent. | ...ikna etmek birkaç saat sürdü ama ısrarcıydım. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| I was just like those guys in the movies, and it worked. | Şu filmlerdeki adamlar gibiydim ve işe yaradı. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| She said yes. I can't believe my luck... | Evet dedi. Böylesine güzel bir kadının... | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| ...that she was still available, a beautiful woman like that. | ...hala boşta olmasına inanamıyorum. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| You think she's good looking, right? | Sence de güzel, değil mi? | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| You're gonna have gorgeous kids. | Çok tatlı çocuklarınız olacak. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| She's got great skin. She's got a rosy glow. | Çok güzel bir teni var. Gül yanaklı. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| A pinkish hue? Oh, she's got the hue. | —Pembe tonlu? —Evet, tonlu. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| So, what's going on with Melanie? I know you're not getting married... | Melanie'yle aranız nasıl? Biliyorum siz evlenmiyorsunuz ama... | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| ...but things are happening? Well... | —...bir şeyler oluyor mu? —Şey... | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| ...actually, we kind of broke up. | ...aslında biz ayrıldık. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| Well, we were having dinner, and she's got the strangest habit. | Şey, yemek yiyorduk ve onun çok garip bir huyu var. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| She eats her peas one at a time. | Bezelyeyi teker teker yiyor. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| You've never seen anything like it. It takes her an hour to finish them. | Böyle bir şey hiç görmemişsindir. Bitirmesi bir saat sürüyor. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| We've had dinner other times. | Yani, daha önce de beraber yemek yemiştik. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| I've seen her eat corn niblets, but she scooped them. | Mısır gevreği yerken görmüştüm, kaşıklıyordu. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| She scooped the niblets? Yes. | —Gevreğini kaşıklıyordu. —Evet. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| That's what was so vexing. | Sinir bozucu olan buydu. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| What about the pact? What? | —Ya antlaşmamız? —Ne? | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| What happened to the pact? | Antlaşmamıza ne oldu? | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| We were gonna change. We shook hands on a pact. | Değişecektik, anlaşıp el sıkışmıştık. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| Did you not shake my hand on a pact? | Anlaşma üzerine el sıkışmamış mıydık? | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| You stuck your hand out, so I shook it. | Sen elini uzatmıştın, ben de sıkmıştım. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| I don't know about a pact. | Antlaşmadan falan haberim yok. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| Anyway, you should be happy. You're engaged. | Her neyse, mutlu olmalısın. Nişanlandın. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| Well, it's not that. I just You know, I thought that we were both | Hayır, o değil... Sadece düşünmüştüm ki biz ikimiz... | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| You thought I was gonna get married? | Benim evleneceğimi mi düşünmüştün? | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| Well, maybe not married, but | Şey, belki evlenmek değil ama... | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| I mean, you love Susan, right? | Yani sen Susan'ı seviyorsun, değil mi? | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| You wanna spend the rest of your life with her. | Tüm hayatını onunla geçirmek istiyorsun. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| This doesn't make any difference. No. | —Bu bir şeyi değiştirmez. —Tabi ki. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| So we're still on to see Firestorm? Yeah. | —Bu akşam Ateş Fırtınası'na gidiyor muyuz? —Evet. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| I'll pick you up at your apartment. We'll go to the 8. | Seni evden alırım. 8 matinesine gideceğiz. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| Yeah. Hey, wait a second. Wait a second! | —Evet... —Hey, bir dakika. Az dur! | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| Celebrate! How about some champagne? | Kutlayalım! Şampanyaya ne dersin? | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| Champagne? Yes, come on! | —Şampanya mı? —Evet, hadi! | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| How often do you get engaged? | Kaç defa nişanlanıyorsun ki? | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| Come on. Okay. All right. | —Hadi. —Tamam. Olur. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| You know what? | Şey... | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| No champagne. | Şampanya yok. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| Anyway, I'll see you later. | Her neyse, sonra görüşürüz. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| That's it. That's it. Stop right here. | Burası. Burası. Burada dur. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| How much is that doggie In the window? | Şuradaki köpek kaç para? | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| Will you shut up? | Çeneni kapatır mısın? | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| Is that a new song? | Yeni bir şarkı mı? | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| All right, give me the rope. | Tamam, halatı ver. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| What? What do you need a rope for? | Ne? Halatı ne için kullanacaksınız? | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| Look, I don't have time to explain. Oh, I don't know. | —Bak, her ayrıntıyı açıklayacak zamanım yok. —Bilmiyorum. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| I'm thinking maybe we shouldn't do this. | Belki de bunu yapmamalıyız. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| I knew you'd back out. Are we doing a bad thing? | —Sözünden cayacağını biliyordum. —Kötü bir şey mi yapıyoruz? | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| Look, we drop the dog off in front of somebody's house in the country. | Bak, köpeği birisinin evinin önüne bırakırız. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| They find it and adopt it. | Bulup, bakarlar. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| Now the dog is prancing in the fields, dancing and prancing. | Köpek artık atlaya zıplaya, dans ederek koşturur. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| Fresh air, dandelions. | Temiz hava, karahindiba. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| We're doing this dog a huge favour. | Bu köpeğe büyük bir iyilik yapıyoruz. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| That's him. All right. | —Bu o. —Tamam. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| Keep the motor running. | Motoru kapatma. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| I don't really think I can go. Oh, how come? | —Gelebileceğimi sanmıyorum —Neden? | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| Well, I didn't really tell Susan about it... | Susan'a bundan bahsetmemiştim... | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| ...and she doesn't really have anything else to do. | ...ve onun başka bir programı yok. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| She can come. | O da gelsin. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| Well, she doesn't really wanna see Firestorm. | Şey, Ateş Fırtınası'na gitmek istemiyor. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| She wants to see The Muted Heart. | O Sessiz Kalpler'e gitmek istiyor. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| Oh, The Muted Heart. Glenn Close, Sally Field. That should be good. | Sessiz Kalpler, Glenn Close, Sally Field. O da iyidir. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| Yeah. I guess I'll see you later. Wait. We can share a cab. | —Evet. Daha sonra görüşürüz. —Hey bir dakika. Taksiyi paylaşabiliriz. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| They're playing at the same Cineplex. George, better get ready. | —Aynı sinemada oynuyorlar. —George, hazırlansan iyi olur. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| You're wearing that shirt? | O gömleği mi giyeceksin? | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| Okay, I guess I'll see you down there. Yeah. | —Tamam, orada görüşürüz sanırım. —Tamam. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| What time you got? No, I don't wear a watch. | —Saat kaç? —Saat kullanmam. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| Well, what do you do? Well, I tell time by the sun. | —Ne yaparsın peki? —Güneşe bakarak söylerim. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| How close do you get? Well, I can guess within an hour. | —Ne kadar yakınlaşıyorsun? —Bir saate kadar tahmin edebilirim. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| Well, I can guess within the hour, and I don't even have to look at the sun. | Ben güneşe bile bakmadan bir saate kadar tahmin edebilirim. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| What about at night? What do you then? | Peki ya gece? Gece ne yapıyorsun? | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| Well, night's tougher. But it's only a couple of hours. | Şey, gece daha zor tabi, ama sadece birkaç saat, ne fark eder? | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| Okay, let's go. Move. You got it? | —Tamam, gidelim. Yürü. —Yakaladın mı? | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| What do you think? Drive! Drive! | Ne sanıyorsun? Sür! Sür! | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| This is the dog? Yep. | —Köpek bu mu? —Evet. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| But it's so small. Yeah, but he's a fighter. | —Ama bu çok küçük. —Evet, ama bir dövüşçü. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| That can't be the dog. You sure you got the right one? | O bu olamaz. Doğru köpeği aldığından emin misin? | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| You said the second courtyard. He was there. | İkinci avlu demiştin. Orada bu vardı. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| How could that be it? Get him to bark. | —Bu nasıl o olabilir? —Havlat bakalım. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| Yeah, I'll know it if it barks. All right. Bark. | —Evet, havlarsa anlarım. —Tamam, havla. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| Bark! Bark! | —Havla! —Havla! | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| Did you like it? Yes, it was very, very good. | —Beğendin mi? —Evet, çok güzeldi. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| Do you think he'll ever find her? Oh, I sure hope so. | —Sence onu tekrar bulabilir mi? —Bulmasını umarım elbette. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| How about when Ford jumped out of that plane... | Ford'un uçaktan atladıktan sonra düşerken... | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| ...and was shooting back as he was falling? | ...arkasını dönüp ateş etmesi nasıldı ama? | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| What about the underwater escape? Oh, man. | —Ya su altından kaçmaları? —Of be! | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| Let's put the radio on. Maybe there's a news report about it. | Radyoyu açalım. Belki haberlere çıkmıştır. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| Let's dump it. I'm getting antsy. | Sıkıldım artık yükü boşaltalım. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| Think we're far enough? We're nearly to Monticello. | —Yeterince uzaklaştık mı? —Neredeyse Monticello'dayız. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| Yeah. I think this looks right. | Evet, bence bu iyi görünüyor. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
| All right. Give me the dog. | Tamam, köpeği verin. | Seinfeld The Engagement-1 | 1995 | |
