Search
English Turkish Sentence Translations Page 146113
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
You will. Where's Dean? | Kalacak. Dean nerede? | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
He knows I have to sing at assembly this morning. | Bu sabahki törende şarkı söylemek zorunda olduğumu biliyor. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
Can you go check? Move him along a little bit? | Kontrol eder misin? Biraz yakınına gidip? | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
Yeah. Thank you. | Tabi. Sağol. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
Is Dean ready? | Dean hazır mı? | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
I found this under Dean's bed last night. | Ben bunu geçen gece Dean'in yatağının altında buldum. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
He's on his way to Mercy House this morning. | Bu sabah Af Yurdu'na gitmek için yola çıktı. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
He could be gone a long time. | Uzun süre geri dönmeyebilir. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
We thought you should know. | Bilmen gerektiğini düşündük. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
I'm so sorry, Mary. | Çok üzgünüm Mary. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
Is he coming out, or not? | Gelecek mi gelmeyecek mi? | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
Not. | Gelmeyecek. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
Mercy House is a Christian treatment facility | Af Yurdu, uyuşturucudan alkol bağımlığına,... | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
where they deal with everything from drug abuse, | ...eşcinsellerden evlenmemiş annelere kadar... | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
to alcoholism, to de gayification, and unwed mothers. | İptal oldu. ...her şeye çaresi olan bir tür Hıristiyan tedavi tesisiydi. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
I need to tell you guys something. | Size bir şey anlatmam gerek. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
What? It wasn't like it was some kind of secret. | Ne? Bu pek, bir çeşit sır gibi değildi. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
The guy was like a one man gay pride parade. | Adam tek kişilik eşcinsel iftihar geçit töreni gibiydi. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
You know, we've never had a gay at American Eagle. | Bilirsiniz, daha önce American Eagle'da hiç eşcinselimiz olmamıştı. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
We're not gonna tell anyone, okay? | Kimseye anlatmayacağız. Tamam mı? | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
Hilary Faye. | Hilary Faye. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
You promised me. Yeah, that's fine. | Bana söz verdin. Evet, pekiyi. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
What if you had married him? | Ya onunla evlenmiş olsaydın? | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
The gayness would be passed on to your children. | Eşcinsellik çocuklarına geçmiş olcaktı. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
Cassandra Edelstein was the only Jewish to ever attend American Eagles. | Cassandra Edelstein şimdiye kadar American Eagles'a katılan tek Yahudi'ydi. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
She transferred in last year amid rumors that she was a stripper. | Geçen sene bir striptizci olduğu söylentileriyle geçiş yapmıştı. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
Everyone wanted to get her saved, especially Hilary Faye. | Herkes onun kurtarılmasını istiyordu, özellikle Hilary Faye. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
Hi, Cass. Welcome back. | Selam Cass, hoşgeldin. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
Smoking isn't just bad for you, it's bad for all of us. | Sigara içmek sadece senin için değil hepimiz için zararlı. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
I'm counting on it. | Sözüne güveniyorum. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
Oh, my gosh! Hilary Faye, are you okay?! | Aman Tanrım! Hilary Faye, iyi misin? | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
I bet she doesn't even have a handicap permit for her car. | Bahse girerim arabası için engelli izni bile yoktur. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
And I'm right! | Ve haklıyım! | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
Come on. We don't want to be late for homeroom, okay? | Haydi. İlk derse geç kalmak istemeyiz değil mi? | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
Let's get to class. | Sınıfa gidelim. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
Hi, Matt. Hey. | Selam Matt. Selam. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
I'm a Jewel. Oh, it's awesome! | Ben bir Jewel'im Harika. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
Hey, guys, guess what? | Selam çocuklar. Bilin ne oldu? | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
I think Jesus appeared to me in my fish tank, and he | Sanırım İsa akvaryumumun içinde belirdi, ve... | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
It's okay, it didn't move. | Bir şey yok, bir şey olmadı. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
The tank's kinda dirty and most of the fish are dead, | Akvaryum biraz kirliydi ve çoğu balık ölmüştü,... | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
but my mom said if you guys | ...fakat annem dedi ki eğer siz... | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
Okay, Tia, thanks. | Tamam Tia teşekkürler. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
I'll see you after class. I'll talk to you guys after class. | Dersten sonra görüşürüz. Dersten sonra konuşuruz. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
I hope you all let God use you as a vessel | Umarım hepiniz Tanrı'nın sizi bu yazki kutsal... | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
for his divine plan this summer. | ...planı için yönlendirmesine izin verirsiniz. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
I'm sure by now most of you have noticed the beautiful billboard | Eminim çoğunuz bizim Hilary Faye'miz tarafından... | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
designed and painted by our own Hilary Faye | ...tasarlanıp boyanan ve babası tarafından ödenen... | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
and donated by her father. | ...güzel dev panomuzu farketmiştir. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
Mary helped. | Mary yardım etti. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
And speaking of new additions, class. I'd like you to welcome Patrick Wheeler. | Ve size aramıza yeni katılanlardan Patrick Wheeler'ı tanıtmak isterim. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
Most of the boys in school looked like NASA employees, not Patrick. | Okuldaki çoğu çocuk NASA çalışanlarına benzer, ama Patrick değil. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
There had to be a catch. | Bu bir aldatmaca olmalı. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
Patrick is Pastor Skip's son. | Patrick, Pastor Skip'in oğlu. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
He's been in South America doing missionary work with his mother, | Güney Amerika'da annesiyle misyonerlik görevindeydi,... | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
and this summer he just completed a world tour | ...ve bu yaz Hıristiyan kaykay topluluğuyla... | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
with the Christian skateboard association. | ...dünya turunu yeni tamamladı. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
Out there hitting the board for the Lord? | Oralarda Tanrı için kaykay mı yapıyordun? | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
Is nothing sacred to you people? | Sizin için kutsal olmayan herhangi bir şey var mı? | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
Before this morning's assembly, | Bu sabahki törenden evvel,... | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
why don't we catch up on what everyone did this summer? | ...neden herkesin bu yaz neler yaptığını öğrenmeyelim? | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
Mary, let's start with you. | Mary, seninle başlayalım. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
All right, everyone. | Pekala, şimdi... | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
put your hands together for the Christian Jewels! | ...Christian Jewels'ı alkışlayalım! | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
Some of the words to myself would make the clouds disappear | Bazı sözlerin gözlerimdeki bulutları yok eder. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
If you were gone, what would I become? | Sen olmasaydın bana ne olurdu? | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
You're so good to me | Benim için çok iyisin. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
I mean that. | Çok içtenim. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
Oh, clarity | Oh, aydınlık... | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
Dear God | Sevgili Tanrım... | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
A little piece of Heaven | Bir parça cennet... | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
A little piece of Heaven in my world | Bir parça cennet kat dünyama. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
So, I figured they would've sent you to a special school by now. | Sanırım seni özel bir okula yollayabilirlerdi. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
This is a special school. | Bu özel bir okul. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
I fell out of a tree when I was nine. | Dokuz yaşındayken ağaçtan düştüm. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
Hilary Faye found me. | Beni Hilary Faye buldu. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
She calls it the miracle that saved my life. | Hayatımı kurtaranın bir mucize olduğunu söyler. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
The miracle you could've used | Bence mucize, en başta... | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
would've been not falling out of the tree in the first place. | ...ağaçtan düşmemiş olman olabilirdi. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
Is that why you're behind a year? | Bu yüzden mi bir sınıf alttasın? | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
We should get back inside. | İçeri girsek iyi olur. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
You want a push? Thanks. | İttirmemi ister misin? Sağol. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
If you stare at my ass again. I will push you off a cliff. | Eğer bir daha kıçımı dikizlersen seni uçurumdan aşağı ittiririm. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
Thank you, Jesus. Amen. | Teşekkür ederim İsa. Amin. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
Welcome to the first assembly of the year! | Senenin ilk törenine hoş geldiniz. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
Give it up. The Lord Jesus is in the house! | Büyük bir alkış. Yüce İsa yanımızda! | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
Let's get our Christ on. Let's kick it Jesus style. | Mesihimizi yanımıza alıp İsa tarzı coşalım! | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
Y'all wanna walk with the ultimate rebel, right? | Hepiniz büyük ayaklanmada yürümek istersiniz değil mi? | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
The ultimate CEO. The biggest celebrity of them all. | Esas CEO, bütün o şöhretlerin en büyüğü. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
Who's down with G.O.D? | Kim Tanrı'nın yanında? | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
I'm down with the G.O.D! That's right! | Ben Tanrı'nın yanındayım. Doğru! | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
Jesus Rules! Jesus Rules! | En büyük İsa. En büyük İsa. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
Lord, we're gonna have an awesome school year | Tanrım, burada, American Eagles Hıristiyan Lisesi'nde... | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
here at American Eagles Christian High... | ...harika bir öğretim yılı geçireceğiz... | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
I know I'm not supposed to ask for specifics, Lord, | Tanrım, biliyorum özel şeyler istememem gerekli,... | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
like when I prayed for an expensive car and got the handicapper van instead, | ...pahalı bir araba için dua edip yerine bir özürlü minibüsü alışım gibi,... | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
but I want this to be the best year ever. | ...fakat bu senenin en iyi senem olmasını diliyorum. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
And between you and me... | Ve aramızda kalsın... | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
... I think you'll agree I totally deserve it. | ...bence bunu tamamen hakettiğimi biliyorsun. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |
Thank you for sparing me from the eternal hellfires of damnation. | Beni lanetin sonsuz cehennem ateşlerinden kurtardığın için sana şükürler olsun. | Saved!-1 | 2004 | ![]() |