Search

English Turkish Sentence Translations Page 14362

English	Turkish	Film Name	Film Year	Details
Every drop deposits a small amount of calcite...	Her damla ufak bir miktar kalsit taşıyor.	De Grot-1	2001
so that the stalagmites and stalactites gradually grow towards each other...	Böylece istalagmit ve istalaktitler yavaşça birbirlerine yaklaşıyorlar...	De Grot-1	2001
until they form a pillar together.	...ta ki bir sütun oluşturana dek.	De Grot-1	2001
This is the window of Hurennes.	Bu da Hurennes penceresi.	De Grot-1	2001
The dark part is a basalt formation. It's a hundred million years older.	Koyu kısım bazalt formda. Yüz milyonlarca yıl yaşında.	De Grot-1	2001
If you put your hand on it, you're bridging a hundred million years.	Dokunduğunuzda yüz milyon yıl öncesiyle bir bağ kurmuş olacaksınız.	De Grot-1	2001
Three months' work down the fucking drain.	Lanet olası gider de 3 aylık çalışma.	De Heineken ontvoering-1	2011
He was there for the taking!	Almak için oradaydı! 1	De Heineken ontvoering-1	2011
Maybe he saw something.	Belki de bir şey gördü.	De Heineken ontvoering-1	2011
What do you mean? 1	Ne demek istiyorsun?	De Heineken ontvoering-1	2011
Take it easy, Frans.	Sakin ol, Frans.	De Heineken ontvoering-1	2011
He didn't see anything!	Hiçbir şey görmedi işte!	De Heineken ontvoering-1	2011
Maybe he realized he was being watched	Belki de gözlendiğini farketti...	De Heineken ontvoering-1	2011
and brought in some security.	...ve güvenlik getirtti.	De Heineken ontvoering-1	2011
Fuck off! I work here, remember?	Defol git! Burada çalışıyorum, hatırladın mı?	De Heineken ontvoering-1	2011
We're busy here.	İşimiz var.	De Heineken ontvoering-1	2011
Cut it out, Frans.	Kes artık şunu, Frans.	De Heineken ontvoering-1	2011
He's all right.	O iyi biri.	De Heineken ontvoering-1	2011
Shat your pants?	Pantolonuna mı yaptın?	De Heineken ontvoering-1	2011
Time to go, guys.	Gitme zamanı, çocuklar.	De Heineken ontvoering-1	2011
"Arno Keizer Europe's Biggest Timber Importer"	Arno Keizer Avrupa'nın En Büyük Tomruk İthalatçısı	De Heineken ontvoering-1	2011
"Arno Keizer Pleased With Yearly Figures"	Arno Keizer Yıllık Rakamları Beğendi	De Heineken ontvoering-1	2011
I told you it wouldn't work.	Sana işe yaramayacağını söyledim.	De Heineken ontvoering-1	2011
Not enough oxygen.	Yeterli oksijen yok.	De Heineken ontvoering-1	2011
It was sired by a German champion.	O bir Alman şampiyon tarafından doğurulmuştu.	De Heineken ontvoering-1	2011
Why did you have to leave it in for 24 hours?	24 saat içinde neden gitmek zorundasın anlamadım?	De Heineken ontvoering-1	2011
"THE HEINEKEN KIDNAPPING"	"HEİNEKEN OPERASYONU"	De Heineken ontvoering-1	2011
Now what?	Yine ne var?	De Heineken ontvoering-1	2011
Check your mirror.	Aynanı kontrol et.	De Heineken ontvoering-1	2011
I know the road is clear.	Yolun açık olduğunu biliyorum.	De Heineken ontvoering-1	2011
Check it.	Kontrol et.	De Heineken ontvoering-1	2011
Don't forget the theory test. Sure.	Teori testini unutma. Elbette.	De Heineken ontvoering-1	2011
What's up?	Noldu?	De Heineken ontvoering-1	2011
He's short of breath.	Nefesi kesildi.	De Heineken ontvoering-1	2011
Get this, will you, honey?	Bunu al, olur mu, hayatım?	De Heineken ontvoering-1	2011
"Pharmacy"	ECZANE	De Heineken ontvoering-1	2011
Fuck, man!	Lanet olsun, dostum!	De Heineken ontvoering-1	2011
Dickhead.	Seni çük kafalı.	De Heineken ontvoering-1	2011
Ab? Yes?	Ab? Evet?	De Heineken ontvoering-1	2011
Can we move on? Coming, sir.	Gidebilir miyiz? Geliyorum, efendim.	De Heineken ontvoering-1	2011
What about my moped?	Motorum ne olacak?	De Heineken ontvoering-1	2011
You jumped the lights. I did?	Kırmızı da geçtin. Öyle mi?	De Heineken ontvoering-1	2011
You just wait here for the police.	Sen burada polisi bekle.	De Heineken ontvoering-1	2011
I'm afraid I can't.	Korkarım bekleyemem.	De Heineken ontvoering-1	2011
Will 100 guilders cover it?	100 kağıt bu işi halleder mi?	De Heineken ontvoering-1	2011
How should I know?	Nerden biliyim?	De Heineken ontvoering-1	2011
Do I look like a bike mechanic?	Tamirci gibi mi görünüyorum?	De Heineken ontvoering-1	2011
He'll die if he carries on smoking and drinking.	Sigara ve içki içmeye devam ederse ölecek.	De Heineken ontvoering-1	2011
So are we going in the morning or in the afternoon?	Sabah mı yoksa öğleden sonra mı gidiyoruz?	De Heineken ontvoering-1	2011
Going where?	Nereye gidiyoruz?	De Heineken ontvoering-1	2011
To London. This Saturday.	Londra'ya. Bu cumartesi.	De Heineken ontvoering-1	2011
There's still a price tag on your back.	Sırtında fiyat etiketi var.	De Heineken ontvoering-1	2011
New suit?	Yeni takım mı?	De Heineken ontvoering-1	2011
Quite a bargain.	Bayağı cafcaflıymış.	De Heineken ontvoering-1	2011
So I can get on a tram.	Bende kendimi böylece düzeltebilirim.	De Heineken ontvoering-1	2011
He leaves his office at almost exactly the same time	Bürosunu her gece...	De Heineken ontvoering-1	2011
every night.	...aynı saatte terkediyor.	De Heineken ontvoering-1	2011
The driver is carrying two cases,	Sürücü iki kasa taşıyor...,	De Heineken ontvoering-1	2011
so he can't do a thing.	...yani bir şey yapamaz.	De Heineken ontvoering-1	2011
It's dead easy.	Çok kolay.	De Heineken ontvoering-1	2011
The route through the bicycle underpass is perfect.	Bisiklet yolundan geçen rota oldukça uygun.	De Heineken ontvoering-1	2011
You leave a car there, and it's blocked.	Sen arabayı buraya bırak, o engeller.	De Heineken ontvoering-1	2011
And in a month's time, it will be pitch dark there.	Ve bir ay sonra orası, zifiri karanlık olacak.	De Heineken ontvoering-1	2011
He has no security, and he's loaded with money.	Güvenliği yok, ve parayla dolu.	De Heineken ontvoering-1	2011
He's perfect.	O mükemmel.	De Heineken ontvoering-1	2011
Much better than this Arno Keizer.	Arno Keizer'den çok daha iyi.	De Heineken ontvoering-1	2011
I heard you guys talking.	Sizin konuştuğunuz kadarını.	De Heineken ontvoering-1	2011
I want to be involved.	Bende katılmak istiyorum.	De Heineken ontvoering-1	2011
Seriously involved.	Ciddi anlamda.	De Heineken ontvoering-1	2011
I don't know, Rem.	Bilemiyorum, Rem.	De Heineken ontvoering-1	2011
I don't think you know what you're getting into.	Bence neye bulaştığını bilmiyorsun.	De Heineken ontvoering-1	2011
You think I don't know where you get your money from?	Sence parayı nereden aldığını bilmiyor muyum?	De Heineken ontvoering-1	2011
Your average building contractor	Senin sıradan inşaat taşeronun...	De Heineken ontvoering-1	2011
doesn't drive a Mercedes 500SL Cabriolet.	...bir Mercedes 500SL kullanmıyor.	De Heineken ontvoering-1	2011
You wanted to kidnap him and put him in this tank.	Onu kaçırmak ve bu tanka kapatmak istiyorsun.	De Heineken ontvoering-1	2011
Run the tape again.	Kaseti tekrar oynat.	De Heineken ontvoering-1	2011
What if a truck starts unloading?	Ya kamyon erken boşaltmaya başlarsa?	De Heineken ontvoering-1	2011
Then you're stuck.	O zaman sıkışırsın.	De Heineken ontvoering-1	2011
You can go round the other side if need be.	Gerekirse diğer taraftan dolaşırsın.	De Heineken ontvoering-1	2011
Against the traffic?	Ters trafikte mi?	De Heineken ontvoering-1	2011
Across the pavement.	Yaya yolundan.	De Heineken ontvoering-1	2011
You can always get away.	Her zaman kaçma şansı var. 1	De Heineken ontvoering-1	2011
He's got the money. That's for sure. 1	Onda çok para var. Bundan adım eminim.	De Heineken ontvoering-1	2011
So I'd say as long as he hasn't got any bodyguards yet.	Yani ben derim ki, korumalar olmadığı sürece.	De Heineken ontvoering-1	2011
He will have to be guarded round the clock.	24 saat boyunca korunucak.	De Heineken ontvoering-1	2011
We'll have to get food, collect the ransom.	Yiyecek bulmalı, ve fidyeyi almalıyız.	De Heineken ontvoering-1	2011
And our lives have to carry on as normal to the outside world,	Hayatlarımız dışarda normal şekilde sürmeli...,	De Heineken ontvoering-1	2011
so there's enough to do.	...yani yapılacak işler var.	De Heineken ontvoering-1	2011
I don't want him, Cor.	Onu istemiyorum, Cor.	De Heineken ontvoering-1	2011
He's too young.	Çok genç.	De Heineken ontvoering-1	2011
He happens to be family.	O da bizden biri.	De Heineken ontvoering-1	2011
I can vouch for him.	Ben ona kefil olurum.	De Heineken ontvoering-1	2011
He's young. He's eager.	Çok genç. Ve istekli.	De Heineken ontvoering-1	2011
He'll come in handy.	Bence işe yarayacaktır.	De Heineken ontvoering-1	2011
He'll be our downfall, I tell you.	Bizi batıran o olur. Sana şimdiden söylüyorum.	De Heineken ontvoering-1	2011
But we'll make it 100 million.	Ama 100 milyon alacağız.	De Heineken ontvoering-1	2011
That's far too much.	Bu oldukça fazla.	De Heineken ontvoering-1	2011
The sheer weight of it.	Çok ağır olur.	De Heineken ontvoering-1	2011
Here's our new guard dog.	Bu bizim yeni koruma köpeğimiz.	De Heineken ontvoering-1	2011
A real looker. Nice mutt.	Gerçek bir gözcü. Güzel köpek.	De Heineken ontvoering-1	2011