Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 21840
| İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
| Hey, where are you going? | Hey, nereye gidiyorsun? Bu Başkan da nerelerde? | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| The Doctor is not the criminal. | Doktor katil değil. Onun yerine katili yakalamalıydı. | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| Want me to release him? | Onu salıvermemi mi istiyorsunuz? Hadi! bir şey söyle! | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| We'll see which is right. | Neyin doğru olduğunu göreceğiz. Ne demek istiyorsun? | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| If another incident happens, he is not guilty. | Eğer başka bir olay olursa Doktor suçlu değildir. | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| Otherwise, he deserves to be suspected. | Aksi taktirde şüpheli olmayı hakeder. | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| Dad, I was surprised that you agreed with Sang ku. | Baba, Sang ku ile aynı fikirde olmana çok şaşırdım. | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| Do you really think that the Doctor is the murderer? | Katilin gerçekten Doktor olduğunu mu düşünüyorsun? | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| Shut up. | Sus artık! | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| Why do I have to shut up? | Neden susacakmışım? | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| You son of a bitch, shut up. | Sana sus dedim orospu çocuğu! | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| You realize you're calling our mother a bitch? | Annemize orospu dediğinin farkında mısın? | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| I told you to shut up, damn it. | Sana kes sesini dedim, lanet olası! | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| Listen carefully to what I'm going to say to you. | Size birazdan söyleyeceklerimi çok dikkatli dinleyin. | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| Whale, bean sprout, socks. | Balina, fasulye filizi, çorap. | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| 'Answer.' | "Çözüm." | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| 'There's no penguin hidden in the 59th puzzle.' | "59'uncu bulmacada gizlenmiş bir penguen yoktur." | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| If you make sure of one thing, I'll let you out. | Eğer bir şeyde emin olmamı sağlarsan seni dışarı salarım. | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| And testify in favor of you to the police. | Ve polise katil olmadığın yönünde şahitlik ederim. | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| The sketchbook. | Eskiz defteri. | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| 58th, 59th, Penguin | 58'inci, 59'uncu, Penguen. | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| The Mayor brought it what shouldn't have been brought in. | Başkan adaya getirilmemesi gereken bir şey getirdi. | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| What's this? | Bu da ne demek? | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| Anybody there? | Kim var orada? | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| I'm hungry! | Acıktım! | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| Save me... | Kurtarın beni! | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| Choon bae ran to my house and started to have convulsions. | Choon bae evime koşarak daldı ve sarsıntı nöbeti geçirmeye başladı. | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| He said he met the Chaste Woman's ghost. | Namuslu Kadın'ın hayaletini gördüğünü söyledi. | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| What? | Ne? Lütfen ona müdahale edin. | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| Jong ku, bring me some water. | Jong ku biraz su getir. Acele et! | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| 'I'm hungry! Give me food!' | "Acıktım! Bana yemek ver!" | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| Pan su! | Pan su! Sağlık ocağına git ve ilk yardım çantamı getir. | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| But it's really scary outside. | Ama dışarısı gerçekten çok korkunç. | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| Go now! | Hemen git! Tamam, sanırım gitsem iyi olacak. | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| Oh boy, I'm dead. | Vay anasını, ölüyorum! | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| Breathe! Breathe! | Nefes al! Nefes al! | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| In fact, I have something to tell you. | Doğrusu size söylemem gereken bir şey var. | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| But it's scary. | Ama korkunç bir şey. | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| And it's not like it's my fault. | Ve benim hatamdan kaynaklanan bir şey değil. | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| When I saw Deok su at dawn, | Şafak vakti Deok su'yu gördüğümde... | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| what I saw could have been a dream or an illusion. | ... gördüğüm şeyin bir rüya veya illüzyon olma ihtimali var. | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| But you said you had the money with blood stains. | Ama kana bulanmış parayı bulduğunu söylemiştin. | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| I have something to show you. | Size göstermem gereken bir şey var. | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| What do you think this is? | Sizce bu nedir? | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| It was in the sketchbook, but I don't know what it means. | Eskiz defterinin arasında buldum ama ne anlama geliyor bilmiyorum. | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| Think the Mayor brought something strange to this island? | Başkanın bu adaya garip bir şey getirdiğini düşünüyor musunuz? | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| But what for? | Ama ne için? | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| It could have something to do with the murders. | ... bunun cinayetlerle bir alakası vardır. | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| But I just got a feeling. | Ama içimde öyle bir his var. | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| Recently, I've felt dizzy, like I got some problem in my brain. | Son zamanlarda başım dönüyor sanki beynimde bir sorun varmış gibi. | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| And very strange and nasty ideas often occur to me. | Ve sık sık aklıma çok tuhaf ve ayıp fikirler geliyor. | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| Do you feel frustrated and anxious at that time? | Bu anlarda kendini hayal kırıklığına uğramış ve tedirgin hissediyor musun? | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| And see some illusions? | Hayal görüyor musun? | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| Anyway, who'd give you this? | Neyse bunu kim verdi sana? Ben de bunu kastetmiştim! | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| I'm so anxious to know who it is, too. | Kim olduğunu ben de çok merak ediyorum. | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| I know that everyone has a lot of complaints. | Herkesin bir sürü şikayeti olduğunu biliyorum. | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| Even if there is a criminal, he'd feel safe and do nothing. | Bir katil varsa bile kendini güvende hissedip hiçbir şey yapmayacaktır. | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| But if I release the Doctor, he'll go around investigating. | Ama Doktoru serbest bırakırsam gidip etrafı araştıracaktır. | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| It wouldn't be any good for everybody. | Bunun kimseye bir faydası olmaz. | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| The Doctor knew that already. | Doktor bunu zaten biliyordu. | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| That's why he didn't tell anyone about Deok su's corpse. | Bu yüzden Deok su'nun cesedini bulduğumuzu kimseye söylemedi. | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| But he wasn't very nonchalant about it. | Ama buna çok kayıtsız kalıyor gibi değildi. | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| Waiting for the police like this is the best we can do. | Bu şekilde polisi beklemek yapabileceğimiz en iyi şey. | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| But was it the real reason you locked up the Doctor? | Ama Doktoru hapsetmenizin gerçek nedeni bu muydu? | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| Then what else? | Başka ne olabilir ki? | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| For someone who has no fingers, think I'm the gambling murderer? | Parmakları olmayan biri olarak kumarbaz katilin ben olduğumu mu düşünüyorsun? | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| If you suspect people like that, even you can't avoid any suspicion. | İnsanlardan böyle şüphe edersen sen bile zan altında kalırsın. | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| That's beyond my power. | Bu benim yetkimin dışında. | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| You know that I know what you're capable of. | Ne yapabileceğini bildiğimi biliyorsun. | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| Please promise to help me until next year. | Lütfen bana önümüzdeki yıla kadar yardım edeceğine söz ver. | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| Now that you have a murder here, you can't expect any prizes. | Burada bir cinayet işlendiği için hiçbir ödül umamazsın. | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| That's the reason I'm asking you for help. | Bu yüzden senden yardım istiyorum. | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| It's all for this village. | Her şey köyümüz için. | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| Will you or not? | Yardım edecek misin etmeyecek misin? | Geuk rak do Sal in sa geon-1 | 2007 | |
| Landmines | Landmines | Geunyeoreul moreumyeon gancheob-1 | 2004 | |
| Landmines DMZ, Southern Limit Line Feb 14, 2004, 02:00 A.M. | Landmines Şub 14, 2004, 02:00 A.M. DMZ, Güneye ait Sınır Çizgisi | Geunyeoreul moreumyeon gancheob-1 | 2004 | |
| BAEKIl sup, KIM Ae kyung | Ebruxli ve Waterfair'e ithaf edilmiştir=) | Geunyeoreul moreumyeon gancheob-1 | 2004 | |
| NAM Sang mi, CHO Dal hwan | Na young'tan biricik sevdiceğine =) | Geunyeoreul moreumyeon gancheob-1 | 2004 | |
| It's been exactly 100 days since I met Hyo jin | Hyo jin ile tanışalı tamtamına 100 gün oldu. | Geunyeoreul moreumyeon gancheob-1 | 2004 | |
| What is she doing now? | Şu an ne yapıyordur? | Geunyeoreul moreumyeon gancheob-1 | 2004 | |
| At this very moment I miss her so much 1 | Bu çok kısa sürede Onu çok özledim. 1 | Geunyeoreul moreumyeon gancheob-1 | 2004 | |
| Spy Girl | Spy Girl | Geunyeoreul moreumyeon gancheob-1 | 2004 | |
| I met her when I was studying for college at an institute | Onunla, ben üniversitede okuduğum zaman tanıştık. | Geunyeoreul moreumyeon gancheob-1 | 2004 | |
| Answer the phone | Telefona cevap ver | Geunyeoreul moreumyeon gancheob-1 | 2004 | |
| Okay, I'll ring until you answer the phone | Tamam, Sen telefonu cevaplayana kadar çalmaya devam edeceğim. | Geunyeoreul moreumyeon gancheob-1 | 2004 | |
| Answer the... | Cevapla şu... | Geunyeoreul moreumyeon gancheob-1 | 2004 | |
| What perfect timing! | Ne harika bir zamanlama! | Geunyeoreul moreumyeon gancheob-1 | 2004 | |
| Are you coming tonight? | Bu gece geliyor musun? | Geunyeoreul moreumyeon gancheob-1 | 2004 | |
| I told you I was You know what? | Sana anlattım ben.. Ne biliyor musun? | Geunyeoreul moreumyeon gancheob-1 | 2004 | |
| Those without partners aren't welcomed | Partnerin olmadan gelmen hoş olmaz. | Geunyeoreul moreumyeon gancheob-1 | 2004 | |
| That's bullshit! | Saçmalık bu | Geunyeoreul moreumyeon gancheob-1 | 2004 | |
| There's no way | Başka yolu yok. | Geunyeoreul moreumyeon gancheob-1 | 2004 | |
| I'm taking one of these girls | Kızlardan birini oraya götüreceğim. | Geunyeoreul moreumyeon gancheob-1 | 2004 | |
| Go bong Hey | Go bong Hey | Geunyeoreul moreumyeon gancheob-1 | 2004 | |
| Let's go shoot some pool Come on | Haydi biraz bilardo oynamaya gidelim. Haydi. | Geunyeoreul moreumyeon gancheob-1 | 2004 | |
| I'm not in the mood Why not? | Havamda değilim. Niye değilsin? | Geunyeoreul moreumyeon gancheob-1 | 2004 | |
| Guys from high school expect me to bring a partner tonight | Liseden çocuklar bu gece beni yanımda bir partnerle bekliyorlar. | Geunyeoreul moreumyeon gancheob-1 | 2004 | |
| Your friends are bad! <Directed by PARK Han jun> | <Yönetmen PARK Han jun> Arkadaşların kötüler! | Geunyeoreul moreumyeon gancheob-1 | 2004 | |
| What are they thinking? You tell me | Ne düşünüyorlar? Söyle bana | Geunyeoreul moreumyeon gancheob-1 | 2004 | |
| 'Those who don't know them are N. Korean spies' | 'Kim bilebilirdi onların kuzey koreli ajanlar olduğunu' | Geunyeoreul moreumyeon gancheob-1 | 2004 |