Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 21740
| İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
| From Valladolid to... | Valladolid'e vardık mı Badajoz'a geçeriz. | Geronimo-1 | 2014 | |
| and then on to... | Daha sonra... | Geronimo-1 | 2014 | |
| Seville, where it's too hot | ...Sevilla'ya. Orası o kadar sıcak ki... | Geronimo-1 | 2014 | |
| to breathe. | ...nefes bile alamıyoruz. | Geronimo-1 | 2014 | |
| From Seville, down, down... | Sevilla'dan devam edeceğiz. | Geronimo-1 | 2014 | |
| to our final stop: | Son durağımıza ulaşacağız. | Geronimo-1 | 2014 | |
| my family's land, | Ailemin topraklarına... | Geronimo-1 | 2014 | |
| Sanlucar de Barrameda! | ...Sanlucar de Barrameda'ya! | Geronimo-1 | 2014 | |
| Jesus, Mary, let's go! | Mary, tez gidelim! | Geronimo-1 | 2014 | |
| In Chiringuito's car. | Chiringuito'nun arabasıyla. | Geronimo-1 | 2014 | |
| What's up Lucky? | Ne oldu Lucky? | Geronimo-1 | 2014 | |
| Tell me what's up. | Söyle, neyin var? | Geronimo-1 | 2014 | |
| What do I do, Lucky? What do I do? | Ne yapacağım, Lucky? Şimdi ne yapacağım? | Geronimo-1 | 2014 | |
| Lucky, you're bleeding. | Lucky, kanaman var. | Geronimo-1 | 2014 | |
| Nikis! | Nikis! | Geronimo-1 | 2014 | |
| OK? | Ne var? | Geronimo-1 | 2014 | |
| Stay there. | Yaklaşma. | Geronimo-1 | 2014 | |
| What? | Ne istiyorsun? Silah lazım. | Geronimo-1 | 2014 | |
| Why do you need a gun? | Silahı ne yapacaksın? | Geronimo-1 | 2014 | |
| Defense. | Kendimi koruyacağım. | Geronimo-1 | 2014 | |
| Got money? | Parayı görelim. | Geronimo-1 | 2014 | |
| Stay there. | Bekle. | Geronimo-1 | 2014 | |
| Come with me. | Gel. | Geronimo-1 | 2014 | |
| Smith and Wesson. | Smith Wesson. | Geronimo-1 | 2014 | |
| Do you need bullets? Yes. | Mermi istiyor musun? Evet. | Geronimo-1 | 2014 | |
| 600, with bullets. 500. | Mermilerle beraber 600. 500. | Geronimo-1 | 2014 | |
| What? You're wasting my time. | Ne? Zamanımı boşa harcıyorsun. Bu kadar var. | Geronimo-1 | 2014 | |
| Nikis Scorpion, please. | Nikis lütfen. Yap bir güzellik. Yeminle başka yok. | Geronimo-1 | 2014 | |
| Let's see. | Ver. | Geronimo-1 | 2014 | |
| Now get lost. | Kaybol şimdi. | Geronimo-1 | 2014 | |
| Let's go to Nikis Scorpion. No. It's dangerous. | Nikis'e gidelim. Olmaz, çok tehlikeli. | Geronimo-1 | 2014 | |
| That's enough. | Dur artık. Lucky, dinlenmen lazım. | Geronimo-1 | 2014 | |
| I'm fine. | Bir şeyim yok. Otur. | Geronimo-1 | 2014 | |
| Let's go to Nikis. | Nikis'e gidelim. | Geronimo-1 | 2014 | |
| Lucky. | Lucky. | Geronimo-1 | 2014 | |
| Come on. No. | Hadi gidelim. Hayır. | Geronimo-1 | 2014 | |
| Come on. No. | Hadi ama. Olmaz. | Geronimo-1 | 2014 | |
| He wanted more, but I got it for 600. | Fazlasını istese de 600'e alabildim. | Geronimo-1 | 2014 | |
| What do I get? | Benim çıkarım ne? | Geronimo-1 | 2014 | |
| What for? | Ne ödülü? | Geronimo-1 | 2014 | |
| You know something? Nil and Lucky. | Bir şeyler mi biliyorsun? Nil ile Lucky... | Geronimo-1 | 2014 | |
| The tag factory. | ...etiket fabrikasındalar. | Geronimo-1 | 2014 | |
| We'll go away. | Kaçacağız. | Geronimo-1 | 2014 | |
| Far away. We'll... | Uzaklara... | Geronimo-1 | 2014 | |
| go far away. | ...gideceğiz. | Geronimo-1 | 2014 | |
| I'm here. I'm here. | Ben yanındayım. | Geronimo-1 | 2014 | |
| Don't go. Don't go. | Gitme. Bırakma beni! | Geronimo-1 | 2014 | |
| Go on. No. No. | Çek bakalım. Oradan değil. | Geronimo-1 | 2014 | |
| Boy, this kid is so dumb. | Ulan bu çocuk çok salak. | Geronimo-1 | 2014 | |
| Right. There. | Tamam, dur. Çek. | Geronimo-1 | 2014 | |
| OK? Let's go. | Çektin mi? Gidelim o zaman. | Geronimo-1 | 2014 | |
| Yes. | Gayet doğal, fotoğrafçı falan değilsin. | Geronimo-1 | 2014 | |
| Here they are. | Sonunda geldiler. | Geronimo-1 | 2014 | |
| My inspiration. Look at this? | İlham geldi. Eserime br bakın. | Geronimo-1 | 2014 | |
| Err... A week, that took. | Şey... Bir hafta sürdü. | Geronimo-1 | 2014 | |
| This is what you've done? | Bunu mu yapabildin? | Geronimo-1 | 2014 | |
| Yes. Seriously? | Evet. Ciddi misin? | Geronimo-1 | 2014 | |
| What? Seriously? | Ne olmuş? Şaka değil yani? Değil. | Geronimo-1 | 2014 | |
| It's not Picasso. Fuck Picasso. | Picasso'yla alakası yok. Sikeyim Picasso'yu. | Geronimo-1 | 2014 | |
| Really good. Spot on. | Harbiden çok iyi. Eline sağlık. Ha şunu bileydin. | Geronimo-1 | 2014 | |
| This is a fresco. | Fresk denir buna. O ne be? Malika mı yazıyor? Senin şu sosyete kızı mı? | Geronimo-1 | 2014 | |
| She must be posh. | Evet, sosyete kızı. | Geronimo-1 | 2014 | |
| You put yellow on, like an artist. | Üstüne sarı boyayla geçmişsin, bir ressam gibi... | Geronimo-1 | 2014 | |
| Look at the detail? What? | Şu ayrıntılara bakar mısın? Ne ayrıntısı be? Valla hiç anlamıyorsun. | Geronimo-1 | 2014 | |
| Come and help. What? | Yardım edin! Ne oldu? | Geronimo-1 | 2014 | |
| Lucky. He's really sick. | Lucky yaralı! | Geronimo-1 | 2014 | |
| Get Geronimo. Tell her I need her. | Geronimo'yu bul. Ona ihtiyacım olduğunu söyle. | Geronimo-1 | 2014 | |
| He's bleeding. | Kanaması var. Siz bekleyin. Nikis'e haber vereyim. | Geronimo-1 | 2014 | |
| No hospital. | Hastaneye gidemeyiz. | Geronimo-1 | 2014 | |
| Lucky! Lucky! Fazil's here. | Lucky! Lucky! Fazıl geldi. | Geronimo-1 | 2014 | |
| Come on. Don't hang about. | Gel. Çabuk olalım. | Geronimo-1 | 2014 | |
| Get up. Watch the passage. | Kalk. Dikkat et. | Geronimo-1 | 2014 | |
| Take me to Spain. | Bizi İspanya'ya götürün. Yougos, bir el at. Gidelim. | Geronimo-1 | 2014 | |
| He's taking us to Spain. He's taking us to Spain. | Bizi İspanya'ya götürecek. O bizi götürecek. | Geronimo-1 | 2014 | |
| They were here. OK, go home. | Az önce buradaydılar. Tamam, sen eve dön. | Geronimo-1 | 2014 | |
| Yes. It's me. | Evet, benim. Moïse fabrikasındayım. | Geronimo-1 | 2014 | |
| No, no. Come quickly. | Hayır, hayır. Hemen gel. | Geronimo-1 | 2014 | |
| Give me your phone. I'll kill him. I don't care. | Telefonunu ver bari. Hemen halledeyim. | Geronimo-1 | 2014 | |
| What's emergency services? 18. | Acil servisin numarası kaçtı? 18. | Geronimo-1 | 2014 | |
| Hello. | Alo. Moïse fabrikasında bir yaralı var. | Geronimo-1 | 2014 | |
| It's serious. He's pissing blood. | Durumu ciddi. Aşırı kanaması var. | Geronimo-1 | 2014 | |
| It's an ulcer or something. | Ülseri falan var herhalde. | Geronimo-1 | 2014 | |
| The tag factory. Hurry please. | Etiket fabrikası. Lütfen acele edin. | Geronimo-1 | 2014 | |
| think outside the box | "Farklı açıdan bak." | Geronimo-1 | 2014 | |
| Fazil? | Fazıl. | Geronimo-1 | 2014 | |
| You know why I'm here. Because I like you. | Niye geldiğimi biliyorsun. Çünkü seni seviyorum. | Geronimo-1 | 2014 | |
| You know that's true. | Doğru söylediğimi biliyorsun. | Geronimo-1 | 2014 | |
| Fazil... | Fazıl. | Geronimo-1 | 2014 | |
| It'll be OK. Take it easy. | Her şey düzelecek. Sakin ol. | Geronimo-1 | 2014 | |
| Stay calm. Look at me. | Sakinleş ve bana bak. Tamam mı Fazıl? | Geronimo-1 | 2014 | |
| Fazil, it's OK. | Fazıl, her şey yolunda. | Geronimo-1 | 2014 | |
| It's OK. | Yolunda. | Geronimo-1 | 2014 | |
| I'm here with you. I always have been. | Senin yanındayım. Hep yanındayım. | Geronimo-1 | 2014 | |
| I told you I wouldn't let you down. | Seni yüz üstü bırakmayacağımı söylemiştim. | Geronimo-1 | 2014 | |
| I took care of you | Baban vefat ettiğinde sana ben baktım. | Geronimo-1 | 2014 | |
| Don't talk about my father. | Sakın babamdan söz etme! | Geronimo-1 | 2014 | |
| Don't talk about my father. | Babamdan söz etme! | Geronimo-1 | 2014 | |
| Nobody talk about my father. | Hiç kimse babam hakkında konuşamaz! | Geronimo-1 | 2014 | |
| Nobody talk about my father! | Hiç kimse babam hakkında konuşamaz! | Geronimo-1 | 2014 | |
| Where did you hide her? | Kızı nereye sakladın? | Geronimo-1 | 2014 |