Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 182640
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
You should come with an apology rather than an attitude. | Tavır takınacağına, özür dilemeye gelmelisin. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
My son was spitting blood. She broke his nose.. | Oğlum kan tükürüyordu. Onun burnunu kırmış. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
My wife wants to report it. | Karım polise gitmek istiyor. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
She'd better not come round here again. | Kızın buralara pek gelmese iyi olur. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
Wait, Alex. | Alex, bekle. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
That's it, take her away. | İşte, götür onu buradan. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
Too many endagered species as it is. | Burada yeteri kadar nesli tükenen hayvan var. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
Your son is afraid of my dayghter? | Oğlun, kızımdan mı korkuyor? | XXY-1 | 2007 | ![]() |
Your son is atraitor. Dad. | Oğlun hainin teki. Baba. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
I won't allow... You won't allow what? | Buna daha fazla izin... Neye daha fazla izin vermeyeceksin? | XXY-1 | 2007 | ![]() |
She's capable of breaking his nose again! | Oğlunun burnunu tekrar kırabilir. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
She's just like me! | Kızım bana çekmiş! | XXY-1 | 2007 | ![]() |
She's capable of doing it! | Bunu yapmaya gücü yeter! | XXY-1 | 2007 | ![]() |
Who did you tell? Just Vando. | Kime anlattın? Sadece Vando'ya. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
If I'm so special why can't I talk about it? | Madem bu kadar özelim, neden bu konuda konuşamıyorum? | XXY-1 | 2007 | ![]() |
In the end, our fathers are in the same business. | Sonuçta babalarımız aynı işi yapıyor. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
Will it live? Yes, but it'll never go back to ocean. | Yaşayacak mı? Evet, ama okyanusa geri dönemeyecek. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
How many boob jobs has your dad done? I don't know. | Baban ne kadar memeyi düzeltmiştir? Bilmiyorum. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
You're a freak. VSo are you. | Sen hastasın. Sen de. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
I bet he's done thousands. yes. | Binlerce yaptığına bahse girerim. Evet. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
Have you ever been? Where? | Hiç girdin mi? Nereye? | XXY-1 | 2007 | ![]() |
To surgery. To see the butchering. | Ameliyata. İnsanları doğrarken izlemeye. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
He doesn't butcher people he fixes them. | Babam insanları doğramıyor, onları düzeltiyor. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
He does tits and noses for money but he prefers the other stuff . | Burun ve göğüs ameliyatlarını para için yapar ama aslında diğer şeyleri tercih ediyor. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
Such as? NI don't know, deformities... | Ne gibi? Bilmiyorum, şekil bozuklukları... | XXY-1 | 2007 | ![]() |
Guys born with eleven fingers. | ...11 parmakla doğan bebekler. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
My dad takes off the extra one. And eats it. | Fazla olan parmağı kesiyor. Sonra da yiyor. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
I'm serious. It's not a joke. | Ciddiyim. Şaka yapmıyorum. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
You said he didn't butcher bodies. | İnsanları doğramadığını söylemiştin. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
Never mind. You don't get it. | Boşver. Anlamıyorsun. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
Do you like your parents? | Aileni seviyor musun? | XXY-1 | 2007 | ![]() |
They're my parents. | Benim ailem onlar. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
So? Do you like them? | Yani? Seviyor musun? | XXY-1 | 2007 | ![]() |
I feel sorry for mine. They're always waiting | Ben, ailem için üzülüyorum. Her zaman bir şeyleri bekliyorlar. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
Why did you hit him? he had it coming. | Ona neden vurdun? Kendi kaşındı. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
Do you take Argentine pesos? Yes. | Arjantin peso'su alıyor musunuz? Evet. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
How much is it? 7 pesos. | Bu ne kadar? 7 Peso. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
He pays. | O ödeyecek. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
Enjiy it. Thanks. | İyi günlerde kullanın. Teşekkürler. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
When you listen to music in the street.. | Dışarda ne zaman müzik dinlesen... | XXY-1 | 2007 | ![]() |
Everyone seems to be listening to the same tune. | Herkes aynı melodiyi dinliyormuş gibi gözükür. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
Whats up? Here's a present. | Ne oldu? Sana bir hediyem var. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
Look. It's a tag they put on the turtles. | Bak, bu kaplumbağalara takılan bir tür etiket. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
I've got one too. What is it for? | Bende de bir tane var. Ne işe yarıyor? | XXY-1 | 2007 | ![]() |
To follow their migratory routes. | Göç yollarını takip etmeye. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
These two are from the same family. | Bu ikisi aynı aileden. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
Where's this one from? �frica. | Nereden gelmiş? Afrika. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
Cool. It's cool. Thanks. | Harika. Çok güzel. Sağol. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
You're not wearing it? Maybe later. | Takmayacak mısın? Belki daha sonra. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
Well, I'm not sure. I'll see. | Bilmem, emin değilim. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
Careful with that. What is it? | Ona dikkat et. Nedir bu? | XXY-1 | 2007 | ![]() |
Corticoid. So I don't grow a beard. | Kortikoid. Böylece sakallarım çıkmıyor. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
Perhaps I can help you. With what? | Belki sana yardımcı olabilirim. Hangi konuda? | XXY-1 | 2007 | ![]() |
To speak with him. | Onunla konuşmanda. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
To explain what we'do to her.. | Ona ne yapacağımızı açıklamada... | XXY-1 | 2007 | ![]() |
Shall we go? | Kalkalım mı? | XXY-1 | 2007 | ![]() |
What is it? A rare species. Don't touch it. | O nedir? Nadir bulunan bir tür. Dokunma. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
What do you know about the species in my house? | Benim evimdeki türler hakkında ne biliyorsun ki? | XXY-1 | 2007 | ![]() |
I'm sure this was the spot. | Burası olduğuna eminim. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
This is where i got pregnant with Alex. | Alex'e burada hamile kaldım. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
We still lived in Buenos Aires. | Hâlâ Buenos Aires'de yaşıyorduk. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
I was afraid somebody would see us. | Birisinin bizi görmesinden korkuyordum. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
I was worried somebody would drive by and see us. | Birileri arabayla geçerken bizi görecek diye endişeleniyordum. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
It's ridiculous. What is? | Ne kadar saçma. Saçma olan nedir? | XXY-1 | 2007 | ![]() |
Being worried about what other people think. | Başkalarının ne düşündüğünü önemsemek. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
They'd ask:, "Is it a boy or a girl". | "Kız mı erkek mi?" diye sorarlar. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
It's the first thing they ask in the clinic. | Bir doğumhanede sorulan ilk soru budur. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
When did she stop the corticoid? | Kortikoid'leri almayı ne zaman bıraktı? | XXY-1 | 2007 | ![]() |
You know what will happen? | Ne olacağını biliyorsun değil mi? | XXY-1 | 2007 | ![]() |
What? She'll masculinize. | Ne olacak? Erkekleşecek. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
Everything will change. Her body, her cycles. | Her şey değişecek. Vücudu, adet dönemleri. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
She'll stop developing as a woman. | Bir kadın olarak gelişimi duracak. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
Have you thought about what I said? I'm not having sex with you. | Söylediğim şeyi düşündün mü? Seninle yatmayacağım. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
Why notr? Because you're too young. | Neden? Çünkü sen çok küçüksün. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
So what? And we've only just met. | Ne olmuş? Ve de daha yeni tanıştık. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
That's why I'll never fell for somebody like you. | İşte bu yüzden senin gibi birisine asla aşık olmayacağım. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
Not I for you. | Ben sana göre değilim. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
You say you're older than me but you repeat every word I say... | Benden büyük olduğunu söylüyorsun ama, söylediğim her kelimeyi tekrar ediyorsun. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
You're not normal. You're different and you know it. | Sen normal değilsin. Garipsin ve bunu biliyorsun. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
Why do people stare at you? | Neden insanlar sana dik dik bakıyor? | XXY-1 | 2007 | ![]() |
Why? What's wrong with you? | Neden? Senin ne problemin var? | XXY-1 | 2007 | ![]() |
I don't have anything. I like it. | Bunu daha önce hiç yapmadım. Bu hoşuma gitti. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
We can start if you want. | İsterseniz başlayabiliriz. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
�lvaro? | Álvaro? | XXY-1 | 2007 | ![]() |
He must be with Alex. | Alex'in yanında olmalı. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
Here he is. What happened? It's pouring. | İşte geldi. Ne oldu? Çok yağmur yağıyor. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
Poor darling. | Bi'tanecik oğlum. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
Get changed and come eat. | Üstünü değiştirip yemeğe gel. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
What's wrong? Nothin'. | Sorun nedir? Yok bir şey. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
Give me your plate? | Tabağını uzatır mısın? | XXY-1 | 2007 | ![]() |
"No'in"? What's "no'in"? | "İçeri Yok"? İçeri Yok'da nedir? | XXY-1 | 2007 | ![]() |
Leave him alone. I want to know what's wrong. | Onu rahat bırak. Neyi olduğunu anlamaya çalışıyorum. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
Alex? She's not feeling well. | Alex nerde? Kendini iyi hissetmiyormuş. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
Anything wrong? Nothing. | Kötü bir şey mi oldu? Hayır, yok bir şey | XXY-1 | 2007 | ![]() |
Van I see? Yes. | Bakabilir miyim? Tabii ki. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
See how well my son drows. | Oğlumun ne güzel çizdiğine baksana. Gördüm. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
No, yo no tomo alcohol. Hoy tom�s. Ya sos grande. | Ben içmeyeceğim. Evet, içeceksin. Yeterince büyüdün. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
�Ramiro! | Ramiro! | XXY-1 | 2007 | ![]() |
Algo hay que tener en la sangre. | İç, sana zarar vermez. | XXY-1 | 2007 | ![]() |
Dale, con ganas. | Hadi, içsene. | XXY-1 | 2007 | ![]() |