Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 163944
| İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
| SON OF A MOTHER FUCKIN' LESBIAN BITCH. | Seni onun bunun çocuğu. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| WHAT UP, MAN? HEY. | Naber, dostum? Hey. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| I HAVEN'T SEEN YOU IN A MONTH OF SUNDAYS. | Pazar günleri görünmüyorsun artık. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| BOY, YOU LOOK GOOD AS A GOVERNMENT CHECK. HOW YOU BEEN? | Evlat, devlet memurları gibi görünüyorsun. Nasıl gidiyor? | The Good Heart-1 | 2009 | |
| UH, I'VE... I'VE ACTUALLY BEEN A LITTLE ILL RECENTLY. | Şey, ben... Son günlerde biraz hastaydım da. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| YOU'VE BEEN UNDER THE WEATHER, HUH? YEAH. | Dışarıda yatıyorsun, değil mi? Evet. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| BUT YOU'RE BACK ON ALL FOURS NOW, AIN'T YOU, CAT? | Ama yine dört ayak üzerine düştün değil mi, kedicik? | The Good Heart-1 | 2009 | |
| YEAH, DOING MUCH BETTER. THANK YOU, POET. | Evet, şimdi daha iyi hissediyorum. Sağ ol, Şair. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| I KNOW YOU'RE A STEPPER. HOW ARE YOU DOING? | Güçlü bünyen olduğunu biliyorum. Sen nasılsın? | The Good Heart-1 | 2009 | |
| TOUGH TITTY FOR A KITTY, BUT THE MILK IS GOOD HOT. | Bilirsin, ciğer duruyor uzakta çalışıyorum ulaşmaya. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| BUT IT'S FAIR OUT HERE, MAN. YEAH, I KNOW. | Ancak burada hayat adil değil, dostum. Evet, farkındayım. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| A LITTLE GRIND, TRYING TO KEEP A FEW DOLLARS | Hep aynı şeyler işte, Öğle yemeği için... | The Good Heart-1 | 2009 | |
| OF THE LUNCH MONEY IN THE POCKET. | ...birkaç dolar kazanmaya çalışıyorum. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| I KNOW. ME TOO, POET. IT JUST AIN'T EASY, BABE. | Evet. Ben de, Şair. Bu kadar da kolay değil, Bebeğim. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| OH, HEY, I ACTUALLY FELL INTO A FEW EXTRA DOLLARS RECENTLY. | Oh, hey, son zamanlar biraz fazla param var. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| HEY, AIN'T THAT A BLESSING? MAYBE I COULD LEND YOU A FEW. | Vay, işler iyi ha? Sana biraz borç vereyim. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| HEY, YOU KNOW, WHATEVER YOU CAN STAND, KID. | Hey, biliyorsun, hep arkandayım, evlât. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| I APPRECIATE THIS, MAN. THERE YOU GO. | Minnettarım, ahbap. Al bakalım. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| SO EVERYTHING'S ALL RIGHT, HUH? | Her şey yolunda, ha? | The Good Heart-1 | 2009 | |
| EXCUSE ME, I WAS WONDERING | Afedersin, acaba bana da... | The Good Heart-1 | 2009 | |
| BY ANY CHANCE CAN YOU, LIKE, GIVE A DOLLAR OR TWO? | ...bir iki dolar verebilir misin? | The Good Heart-1 | 2009 | |
| YEAH, OF COURSE. THANK YOU VERY MUCH. | Tabii. Çok sağ ol. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| OF COURSE I CAN. HERE. | Tabii veririm. Al. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| MOST APPRECIATIVE. THANK YOU VERY MUCH. | Çok sağ ol. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| OH, MAY I HAVE SOME, PLEASE? | Oh, biraz da bana verebilir misin? | The Good Heart-1 | 2009 | |
| YES. I'M HIS FRIEND. | Ellbette. Onun arkadaşıyımdır da. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| NO NO, I KNOW. HE'S MY FRIEND. | Tabi tabi, biliyorum. Arkadaşız. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| OF COURSE, OF COURSE. THANK YOU. | Pekâla. Teşekkürler. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| THERE YOU GO.OKAY. HOW ABOUT ME? | Al bakalım. Peki ya bana? | The Good Heart-1 | 2009 | |
| THAT'S FOR YOU. THANKS. | Bu da sana. Sağ ol. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| AND THAT'S FOR YOU. | Al bu da sana. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| ENOUGH FOR EVERYBODY. | Herkes aldı galiba. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| WHAT IS GOING ON IN HERE? | Burada ne arıyorsunuz? | The Good Heart-1 | 2009 | |
| THESE FILES ARE STRICTLY CONFIDENTIAL. | Bunlar çok gizli dosyalardır. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| NOW GET OUT. | Çıkın lütfen. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| LUCAS, YOU LITTLE PUNK. | Lucas, seni küçük serseri. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| YOU'RE COMING WITH ME. WHAT? | Benimle geliyorsun. Ne? | The Good Heart-1 | 2009 | |
| YOU'RE COMING WITH ME. | Benimle geliyorsun dedim. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| I APPRECIATE IT, JACQUES, | Çok sağ ol, Jacques... | The Good Heart-1 | 2009 | |
| BUT I I WOULD JUST LIKE TO BE LEFT ALONE. | ...ama yalnız kalmayı yeğlerim. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| COME WITH ME, LUCAS. I NEED YOUR HELP. | Gel benimle, Lucas. Yardımın gerek. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| FROM THE LOOKS OF THINGS, | Görünen o ki, | The Good Heart-1 | 2009 | |
| YOU COULD DO WITH SOME HELP YOURSELF. | ...önce kendine yardım etmelisin. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| OH SHIT. | Allah kahretsin. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| BOMBS AWAY. | Başlıyoruz. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| HOUSE OF OYSTERS? | İstiridye Evi mi? | The Good Heart-1 | 2009 | |
| WHY IS IT CALLED HOUSE OF OYSTERS? | Buranın adını niye İstiridye Evi koydun? | The Good Heart-1 | 2009 | |
| WELL, WHEN I BOUGHT THE PLACE, | Ben burayı satın almadan önce... | The Good Heart-1 | 2009 | |
| BACK IN THE DAYS, IT WAS AN OLD OYSTER BAR | ...burayı Bay Saviola... | The Good Heart-1 | 2009 | |
| RUN BY THE LATE MR. SAVIOLA. | ...işletmekteydi. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| BUT AFTER A CUSTOMER CONSUMED A LETHAL OYSTER, | Ancak bir müşteri istiridyeden zehirlenince... | The Good Heart-1 | 2009 | |
| MR. SAVIOLA WAS FORCED TO CLOSE DOWN THE BUSINESS. | ...Bay Saviola zor durumda kalmış. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| BUT I KEPT THE NAME BECAUSE IT'S THE NAME OF THE BAR, | İsmi değiştirmedim, çünkü... | The Good Heart-1 | 2009 | |
| AND A BAR SHOULD NOT CHANGE ITS NAME, | ...bir barın ismi asla değiştirilmemelidir, | The Good Heart-1 | 2009 | |
| NO MATTER WHAT GOES WRONG IN THE WORLD. | ...her ne yaşanırsa yaşansın. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| COME HELL OR HIGH WATER, WHEN THE SMOG DISSOLVES, | Ne olursa olsun, | The Good Heart-1 | 2009 | |
| YOU GOTTA TRUST THAT YOUR BAR IS STILL GONNA BE THERE. | ...barının yerli yerinde duracağına kendini inandırmalısın. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| WE'RE READY. SEND IT OVER. | Getir hadi. Bekliyoruz. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| NICE TO MEET YOU. LIKEWISE. | Memnun oldum. Ben de. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| CHIN LEE IS MY EXCELLENT COOK. | Chin Lee harika bir aşçıdır. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| MONEYED SALE. THANK YOU, CHIN LEE. | Para peşin, kırmızı meşin. Sağ ol, Chin Lee. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| MY HEART'S NO GOOD. | Kalbim pek iyi değil. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| I COULD PASS AWAY ANY DAY NOW. | Bir ayağım çukurda. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| I DON'T HAVE A FAMILY, NO FRIENDS, | Ne bir ailem... | The Good Heart-1 | 2009 | |
| AND I'M NOT EVEN INTERESTED IN ANYTHING LIKE THAT. | ...ne bir arkadaşım ne de böyle şeylere bir merakım var. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| WHAT I AM INTERESTED IN | Beni ilgilendiren tek şey... | The Good Heart-1 | 2009 | |
| IS THAT THIS BAR GOES ON AFTER I'M GONE. | ...ben öldükten sonra bu barın kapanmaması. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| AND THAT'S WHERE YOU COME INTO THE PICTURE, LUCAS. | İşte burada sen devreye giriyorsun, Lucas. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| WHEN I'M GONE, I WANT YOU WHAT ARE YOU DOING? | Ben öldüğümde, senden... Ne yapıyorsun? | The Good Heart-1 | 2009 | |
| DON'T LIKE IT. | Hoşuma gitmedi. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| DON'T BE RIDICULOUS. | Saçmalama! | The Good Heart-1 | 2009 | |
| YOU USED TO EAT OUT OF GARBAGE CANS. | Dışarıda çöpleri yiyordun ama. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| BUT WHEN PRESENTED WITH THE HEIGHTS OF GASTRONOMY, YOU REFUSE IT? | Ve iyi bir yemek sunulduğunda yemiyor musun? | The Good Heart-1 | 2009 | |
| YOU HAVE MANY THINGS TO LEARN, MY FRIEND. | Öğrenmen gereken çok şey var, dostum. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| AND I'M NOT GONNA GIVE UP | Sana bir şeyler öğretene... | The Good Heart-1 | 2009 | |
| UNTIL I'VE TAUGHT YOU EVERYTHING. | ...kadar pes etmeyeceğim. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| FROM NOW ON, YOU'RE MY STUDENT. | Şu andan itibaren, benim öğrencimsin. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| THIS IS WHERE I LIVE. | İşte burada kalıyorum. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| AND THIS IS WHERE YOU'RE GONNA LIVE. | Ve sen de burada kalacaksın. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| OH, THANK YOU. HOW DO YOU LIKE IT? | Oh, teşekkürler Beğendin mi? | The Good Heart-1 | 2009 | |
| HERE'S SOME PAJAMAS. | Pijamlarını al bakalım. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| TOMORROW'S GONNA BE A BUSY DAY. | Yarın yoğun bir gün olacak. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| WHAT'S WRONG WITH YOU MORONS? | Sizin neyiniz var aptallar? | The Good Heart-1 | 2009 | |
| WHY IS THE BAR CLOSED, JACQUES? | Bar niye kapalı, Jacques? | The Good Heart-1 | 2009 | |
| I'M TRAINING A NEW EMPLOYEE. HOW LONG IS THAT GONNA TAKE? | Bir çalışanı eğitiyorum. Ne zaman dönersiniz? | The Good Heart-1 | 2009 | |
| I DON'T KNOW. COME ON. | Bilmem. Yapma ama. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| GIVE US AN IDEA. A DAY, A YEAR, OR WHAT? | Bir şey söylesene dostum? | The Good Heart-1 | 2009 | |
| FOR GOD'S SAKE, STOP WHINING AND GO BACK TO YOUR MOTHERS. | Tanrı aşkına, zırıldamayı kesin ve annenizin yanına dönün. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| BUT I WANNA GET A DRINK. MY MOTHER'S DEAD. YOU KNOW THAT. | Ama biraz içki istiyorum. Annem öldü. Bunu biliyorsun. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| COME ON, JACQUES. | Haydi ama, Jacques. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| WELL, LONG SEE NO TIME. | Yüzünü gören cennetlik. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| HOW YOU DOING? HOW'S THE OLD HEART? | Naber? Yaşlı kalbin nasıl? | The Good Heart-1 | 2009 | |
| TERRIBLE AS USUAL, DIMITRI. | Daha da berbat, Dimitri. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| I HAVEN'T FUCKED SINCE LAST CENTURY. OH, NO. | Geçen yüzyıldan beri sevişmedim. Oh, olamaz. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| THE CLOSEST I'VE COME TO SEXUAL ACTIVITY | Cinselliğe en yakın olduğum an... | The Good Heart-1 | 2009 | |
| IS BRUSHING MY TEETH. | ...dişlerimi fırçalarken ki an. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| OH, THAT'S TERRIBLE, JACQUES. | Oh, bu korkunç. Jacques. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| BUT YOU STILL MANAGE TO GET A BONER? | Kuş kalkıyor mu bari? | The Good Heart-1 | 2009 | |
| HARDLY. OH, I'M SO SORRY, JACQUES. | Zar zor. Oh, buna üzüldüm, Jacques. | The Good Heart-1 | 2009 | |
| IS THERE ANYTHING I CAN DO FOR YOU, MY FRIEND? | Senin için ne yapabilirim, dostum? | The Good Heart-1 | 2009 |