Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 16066

İngilizce	Türkçe	Film Adı	Film Yılı	Ayrıntılar
One woman...	Bir kadınken, iki oluyor.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
Indian.	Hintli.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
Indian. Woman.	Hintli. Kadın.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
It's the circle of life, James.	Bu hayat döngüsüdür, James.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
Do you really want to break that circle?	Bu döngüyü bozmayı gerçekten istiyor musun?	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
Oh, my God. This is so lame.	Tanrım. Bu o kadar saçma ki.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
It is lame...	Evet saçma.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
Of me for putting this off for so long.	Benim bunu bu kadar ertelemem saçma.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
I can't believe how selfish I've been.	Bu kadar bencil olduğuma inanamıyorum.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
Crumpling up those letters every year just 'cause I can.	Her yıl o mektupları, sadece yapabiliyor olduğum için parçalamak.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
This is bigger than me.	Bu beni aşan bir durum.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
I I need to do a reunion for the fans.	Hayranlarımız için bir anma bölümü çekmeliyim.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
I'm king James, the lion king.	Ben Kral James'im, Aslan Kral'ım.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
June, what the hell? Why did you do that?	June, kahretsin. Bunu neden yaptın?	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
Why do you care so much whether or not James has a reunion?	James'in bir anma bölümü çekmesiyle neden bu kadar ilgilisin sen?	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
Because the letters he gets from the cast are fake.	Çünkü aldığı o mektuplar gerçek değil.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
I'm the one who's been writing them	Onları yazan ve her yıl ona postalayan benim.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
Vindaloo.	Vindaloo.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
You've been writing fake letters every year?	Her yıl, sahte mektuplar mı yazdın?	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
Yes. See? I even used the same pen to sign all three names.	Evet. Bak, üç imza için de aynı kalemi kullandım.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
I spelled "Holmes" wrong. I should really try harder.	'Holmes'i yanlış yazmışım. Daha dikkatli olmalıyım.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
When James gets to turn down	James, her yıl Katie, Michelle ve Josh'u reddettiğinde...	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
it makes him feel really powerful,	Bu ona kendini çok güçlü hissettiriyor.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
and on that day, I can ask him for anything in the world,	Ve o gün, ben ondan her şeyi isteyebiliyorum.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
and he won't refuse me,	O da beni ne istersem yapıyor.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
just like don corleone	'Baba' filminde Don Corleone'nin kızının düğününde yaptığı gibi.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
There's nothing like tranq ing a hot Austrian dude	Çekici bir Avustralyalıyı bayıltıcıyla vurup...	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
and hearing the body fall.	...yere düşen vücudunun sesini duymak gibisi yok.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
Tranq sex... it's consensual.	Baygın seks... Karşılıklı anlaşmaya dayalı bir durum.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
You are so manipulative	O kadar çıkarcı ve bencilsin ki.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
Okay, that's true. I am.	Evet, bu doğru. Öyleyim.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
But I'm also doing this for James.	Ama bunu aynı zamanda James için de yapıyorum.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
He shouldn't relive the past by doing some stupid reunion show.	Aptal bir anma bölümü çekerek, geçmişi tekrar yaşamasına gerek yok.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
There's no point in looking back.	Geriye bakmanın bir anlamı yok.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
You have to move forward, like a shark	Daima ileri gitmelisin. Tıpkı bir köpekbalığı gibi.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
or a tranq dart.	Ya da bayıltıcı ok.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
Just because no one in the cast has initiated a reunion	Dizi kadrosundan hiç kimsenin bir anma bölümü çekmeyi düşünmemesi...	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
doesn't mean that it is not a good idea.	...bunun kötü bir fikir olduğu anlamına gelmez.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
I am going to make sure that it happens.	Ben bunun gerçekleşmesini sağlayacağım.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
Well, I am going to make sure that it doesn't.	O zaman ben de bunun gerçekleşmemesini sağlayacağım.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
If we call Michelle first, then everyone else will get on board.	Eğer önce Michelle'yi ararsak diğer herkes gelecektir.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
But we can't call Josh last	Ama Josh'u da en son arayamayız.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
'cause I'm pretty sure he's in love with me.	Çünkü bana aşık olduğundan neredeyse eminim.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
I think you should call Katie first. I love her.	Bence ilk Katie'yi aramalısın. Onu çok seviyorum.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
I've gone as her for the past eight halloweens.	Son sekiz cadılar bayramında onun kılığına girdim.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
June, what are you doing?	June, ne yapıyorsun?	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
Making sure Chloe doesn't do anything sneaky	Chloe'nin gizlice bir işler çevirip o telefon görüşmelerinin yapmanı...	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
to try to stop you from making those phone calls.	...engellememesini sağlamaya çalışıyorum.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
She's clever and subtle,	Kendisi çok zeki ve kurnaz biridir. Tıpkı bir kedi gibi.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
She'll lurk in the shadows	Gölgelerde gizlenir...	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
and blend in with the background,	...kamufle olur...	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
and then once she's lured you in to a false sense of security,	...ve sonra da hissettiğin yanlış güven hissiyle seni ayartır.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
she'll quietly just...	Sessizce gelir ve...	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
My beef isn't with you, Luther.	Seninle bir derdim yok, Luther.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
Oh!	Ay!	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
That wasn't for anything. That was just for fun.	Bunun bir nedeni yoktu. Sadece eğlence olsun diye yaptım.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
You shot me in the Booty.	Beni popişkomdan vurdun.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
Chloe, what the hell?!	Chloe, neler oluyor?	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
Relax. It's just tranq darts.	Sakin ol. Yalnızca bayıltıcı ok atıyor.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
I loaded them with 12 turkeys' worth of tryptophan.	12 hindiyi bayıltacak kadar triptofanla dolular.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
She'll wake up in a few hours	Birkaç saat içinde dokuz kez şükran günü yemeği yemiş gibi uyanır.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
Make it stop. Make it stop. â™ª baby...	Durdur şunu. Durdur!	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
Shh. Shh. Shh. It's okay.	Tamam, geçti.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
Make it stop. It's okay. It's over.	Durdur şunu. Tamam, bitti.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
Is that the theme	Bu çalan "WKRP in Cincinnati" nin müziği mi?	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
James and I just spent the last six hours	James'le birlikte son altı saati kötü anma bölümleri izleyerek geçirdik.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
They were all wearing berets.	Hepsi bere takmışlardı.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
Even Tootie? Especially Tootie.	Tootie de mi? Özellikle Tootie.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
I can't do it, June. I can't do the reunion.	Bunu yapamam, June. Anma bölümü çekemem.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
James, Chloe has been...	James, Chloe sana...	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
faking the letters to me every year? Yeah, I know. She told me.	Sahte mektupları mı gönderiyor. Evet, biliyorum. Bana söyledi.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
She saved me from making	Beni, kariyerimin en büyük hatasını yapmaktan kurtardı.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
She cares enough to not let me tarnish my legacy	Beni, korkunç bir anma bölümü çekerek, mirasımı...	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
by doing some terrible reunion show. That's it. I'm out.	...kirletmeme izin vermeyecek kadar önemsiyor. Bu kadar, ben yokum.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
It's over.	Bu iş biter.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
I'd like to talk to the liar in this room.	Bu odadaki yalancıyla konuşmak istiyorum.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
Can the liar in this room please come to the door?	Bu odanın yalancısı kapıya kadar gelebilir mi, lütfen?	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
Luther would like to talk to her.	Bunu ne zaman çalıştınız ki siz? Çalışmadık. Luther onunla konuşmak istiyor.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
Chloe's right.	Chloe haklı.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
It's better to leave the past in the past.	Geçmişi geçmişte bırakmak daha iyidir.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
I'm glad we're not doing a reunion show.	Anma bölümü yapmadığımıza memnunum.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
Celeste, Tori, and Margaret	Celeste, Tori ve Margaret sevinçten çılgına dönerdi.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
but I guess it just wasn't meant to be.	Ama sanırım bu kısmet değilmiş.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
Well, if we were going to do	Ama yine de bir anma bölümü çekecek olsaydık.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
I did have a couple ideas.	Bu konuda birkaç fikrim vardı.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
It's probably better this way.	Muhtemelen böylesi daha iyi.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
I was bound to be disappointed... unless I wasn't.	Ben hayal kırıklığına uğramaya mahkumum.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
Unless my mind was about to be blown.	Öyle olmasaydım. Beynim patlamak üzere olmasaydı.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
We could've used the platform	Diziyi, bazı gerçek sorunlara dikkat çekmek için...	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
to address some real issues, like global warming.	...kullanabilirdik. Mesela küresel ısınma.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
What does Chloe know anyway?	Hem Chloe ne anlar ki?	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
She doesn't even watch TV.	TV'yi izlemiyor bile.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
She just punches it when she's drunk.	Sadece sarhoş olduğunda yumrukluyor.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
Also everyone looked bad	Ayrıca, o anma bölümlerindeki herkes kötü görünüyordu.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
Look at me.	Bir de bana bak.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
I look great. My hair is better,	Harika görünüyorum. Saçım daha güzel...	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
my body's better, my accent work is better.	...vücudum daha iyi, daha güzel konuşuyorum.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
Everything's better. Everything's tighter.	Her şey daha iyi. Her şey daha sıkı.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
Were you just walking...	Sen de öylece yürüyor...	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012
and thinking? Yeah.	...ve düşünüyor muydum? Evet.	Dont Trust the B in Apartment 23-1	2012