Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 15617
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
yeah, at least I know some local restaurants | Evet, hiç değilse birkaç yerel restoran falan biliyorum. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
That's true, sweetie. | Bu doğru, tatlım. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Well, probably just get a... a nice meal or something, | Büyük ihtimalle güzel bir yemek yerim falan... | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
some kind of lounge or something like that. | ...bir tür salondayız veya onun gibi bir şey. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Uh, there's... | Sanırım... | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
I think I'm gonna go back... Into town. | Sanırım geri döneceğim. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
I'm gonna find this person who I I spent time with, | ...vakit geçirdiğim o kişiyi bulacağım... | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
and the same, I think, for my colleague here. | ...ve aynısından iş arkadaşıma da lütfen. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
You got it, sugar. Thank you. | Tamamdır, şekerim. Teşekkürler. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Do you recognize anybody? | Birini tanıyabildin mi? | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Did you want to carry a tab or pay up? | Hesaba mı yazayım yoksa şimdi mi ödemek istersiniz? | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Thank you. You got it, sister. | Teşekkürler. Tamamdır, kardeşim. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
And it is. | Gerçekten özel. Biliyorum. Biliyorum. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
I'm just curious. | Merak ettim sadece. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Awhile... | Bir süredir... | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
What things? | Hangi şeylerin? Şeylerin işte... | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
I mean, I suppose it might be true for some people, | Sanıyorum bazıları için öyle olabilir, ama bizim olayımız öyle değil. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
very possessive, so I shouldn't... I... | ...çok sahiplenici yani şey yapmamam gerekiyor... | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
No, no, I I'm not talking about the bondage part. | Hayır, hayır, kölelik kısmından bahsetmiyorum. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
That's all. That's all I wanted to know. | Hepsi bu. Tek öğrenmek istediğim bu. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
So I thought maybe you might want to, | Yani düşündüm de belki şey yapmak istersin... | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
She says once. I think once. | Bir kere dedi. Sanırım bir kere. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
There's just no way of knowing with her | Onunla olduğum sürece hiçbir şekilde öğrenemem... | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Yes, it fucking bothers me. | Evet, beni acayip rahatsız ediyor. Tabii ki beni rahatsız ediyor. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
So, that bothers me. | Yani bu beni rahatsız ediyor. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
And then I have to cover it up at work, | Sonra işteyken üzerini örtmem gerekiyor... | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
so I get really hot all the time. | ...ve mütemadiyen sıcaklıyorum. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
So, that fucking bothers me. | Bu da beni acayip rahatsız ediyor. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
So, yes, the whole fucking thing bothers me, les. | Yani, evet, tüm bu aptal şey beni rahatsız ediyor, Les. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
I don't want to talk about her, though. | Ama ondan bahsetmek istemiyorum. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Well, no, no. I had to pull that shit out of you earlier. | Hayır. Bunu daha önce ağzından almalıydım. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
No, that's not... that's not true. Yes, I did. | Hayır, bu doğru değil. Evet, almalıydım. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
I had to fucking pull it out of you. | Bunu o aptal ağzından almalıydım. Hayır. Kesinlikle öyle değil. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Hey, sweetie. Can I have a chardonnay? | Merhaba, tatlım. Chardonnay alabilir miyim? | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Here you go. Thanks. | Buyur, al. Sağ ol. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
This place... I'm not, uh... | Bu yer... Pek de... | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
It's not my style, you know, not my lifestyle. | Benim tarzım değil. Benim yaşam tarzım değil. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Ah. And I've lived long enough to know that. | Bu bilecek kadar uzun süre yaşadım. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
That's good. | İyi. Evet. Hayır. Ama hoşlanmıyorum. Yani... | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
I mean, sure, there are men that you see from time to time | Yani, elbette, öyle erkekler var ki görürsün zaman zaman belli bir noktada... | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
I mean, just 'cause I'm a man doesn't mean that I can't... | Yani erkek olmam şey yapamam anlamına gelmez... | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
I mean, I see an attractive person, | Yani, çekici birini gördüğümde... | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
a guy, and I can say, "oh, yeah, well... | ...bir erkeği, şunu diyebilirim "evet, yakışıklı bir erkek." | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
I think it's okay to feel that way. | Bence böyle hissetmekte bir sorun yok. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
It doesn't mean you're gay. | Bu gey olduğun anlamına gelmez. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
That's just someone being honest, | Bu sadece birinin dürüst davranması, açık olması demek. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Do you ever see a guy and... | Hiç bir erkek görüp de... | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
or that kind of deal, you know? | ...veya bunun gibi şeyler, anlıyor musun? | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
It doesn't even enter my mind. | Aklımın ucundan bile geçmiyor. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
So, that's really what I wanted to say to you. | Sana söylemek istediğim şey tam da bu işte. Ben... | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
I'm gonna use the toilet, and then I think we should, | Ben tuvalete gideceğim, sonra da şey yapsak iyi olur... | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
No, no, no, no. It's just like... | Hayır, hayır, hayır. Şöyle anlatayım... | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
this dude and me all day. | ...onunla ben tüm gece, anlarsın ya. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Wow. All day? | Vay canına. Tüm gece mi? Evet, tüm gece. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
you ready? | Hazır mısın? Evet, şimdi geldim buraya. Bana bir dakika ver. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Yeah. Sure. | Evet. Tabii. Merhaba. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
We were just talking. | Biz konuşuyorduk da. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
But it's not your first time here, either, now, is it? | Ama buraya ilk gelişin de değil, değil mi? | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
I think we've met before. | Sanıyorum daha önce tanışmıştık. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
then it just wouldn't be worth living, now, would it? | ...o halde yaşamaya değmezdi, değil mi? | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
I suppose that's true. | Sanıyorum bu doğru. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
if not here, then somewhere else at some point. | ...burada değilse, o zaman başka bir yerde bir zaman tanışmıştık. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
But I was seeing if you would remember it because... | Ama bakayım hatırlayacak mısın dedim çünkü... | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
because I think was a bit... | ...çünkü sanırım ben biraz şeydim... | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
I was very drunk when it happened, so... | ...o şey olduğunda çok sarhoştum, o yüzden... | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
I remember. | Hatırlıyorum. Gerçekten mi? | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
I do, yes. | Evet, gerçekten. Aslında çok sarhoştun. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Really? Quite. | Gerçekten mi? Hem de çok. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
I practically had to carry you out of here. | Seni neredeyse buradan taşımak zorunda kaldım. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
You want me to show you where we went? | Nereye gittiğimizi göstermemi ister misin? | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
It's... it's not a man. | Bir erkek değil. O gey bir erkek değil. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Uh, I'll be back in a minute. | Birazdan dönerim. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Can you give us another second? | Bize biraz daha vakit verebilir misin? | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
And she's a she. Isn't she a she? | Ve o bir kadın. O bir kadın değil mi? | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Yeah. Well, let's call it even. | Evet. Kazanan yok diyelim. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
We had this bet where he had... anyway, it doesn't matter. | Bahse girmiştik şey olursa... Neyse, önemli değil. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Are you gonna go? Yeah. | Gidecek misin? Evet. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Yeah, just for a quick... quickie talk. | Evet, sadece şöyle bir konuşacağız. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Hey, this turned out to be one crazy layover, right? | Baksana, bu çılgın bir konaklama oldu, değil mi? | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Yeah. A dirty weekend. | Evet. Haftasonu kaçamağı. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Come on, tiger. Let's get going. | Hadi, kaplan. Gidelim. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
You and me only have so much time? | Bizim mi çok fazla zamanı yok? Hepimizin yok. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
You sure? Yeah. Yeah. | Emin misin? Evet. Evet. Her şey yolunda. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
It's just us, then. | O zaman baş başayız. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
a and I'm trying to remember the... the details. | ...ve detayları hatırlamaya çalışıyorum. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Don't worry. I'm not offended. | Endişelenme. Gücenmedim. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
a place that I somehow went into with... | ...bir şekilde oraya girdim ama... Bir şekilde mi? | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Well, I had no idea that that was a gay bar, | Gey barı olduğuna dair hiçbir fikrim yoktu. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
But it doesn't make any... | Ama bu bana hiç mantıklı... | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
I mean, why were you there? | Yani, sen neden oradaydın? | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
So, we were there and you came over | Yani biz oradaydık ve sen yanımıza geldin... | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Jesus. | Tanrım. Kardeşinin önünde? | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Anyway, married guys are usually that way... persistent. | Her neyse, evli adamlar genelde böyle olur, ısrarlı. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Oh, yeah? Is that right? | Öyle mi? Bu doğru mu? | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Yeah. You didn't have that on last time. | Evet. Geçen sefer parmağında o yoktu. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Oh. Sorry. | Affedersin. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Oh, I di... I didn't mean to embarrass you. | Seni utandırmak istemedim. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
No, I'm... I'm sure I made it | Hayır, eminim çok belli etmişimdir zaten, değil mi? | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Pretty much, yeah. | Sayılır, evet. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Yours, mine, ours, | Senin, benim, bizim, bizim işimiz, yaptığımız iş. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |