Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 155523
| İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
| This was my least favorite part of survivor. | Bu hayatta kalmanın benim için en az favori kısmı. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| It's okay. You're safe now. | Korkma.Güvendesin. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| Nabel Golan... | Genii'lı | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| of the Genii. | Nabel Golan... | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| The Genii? | Genii? | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| I was planted | Bilgi toplamak için, | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| to work inside the Athosian community... | Athosya'lıların içine... | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| To gather intel. | ...yerleştirildim. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| Who killed my people? | İnsanlarımı kim öldürdü? | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| Wraith. | Wraith. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| A culling. Entire settlement. | Bir toplama.Bütün köy. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| Not the Bola Kai? | Bola Kai değildi. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| Bola Kai were the ones who told the Wraith about them. | Onları Wraith'e söyleyen Bola Kai'lerdi. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| The Bola Kai are Wraith worshipers? | Bola Kai'ler Wraith'e mi tapıyorlar? | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| I was able to... | Saldırı sırasında... | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| escape during the attack, | ...kaçmayı başardım. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| but I was cut off from the Gate. | Ama geçide ulaşamadım. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| Bola Kai were guarding it. | Bola Kai geçidi gözlüyordu. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| They captured me. | Beni yakaladılar. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| I have never seen you before. | Seni daha önce hiç görmedim. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| How long have you lived among my people? | Ne kadar zaman boyunca insanlarım arasında yaşadın? | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| I only arrived a few days ago. | Sadece birkaç gün önce geldim. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| She is a friend of mine from another world. | O benim başka bir gezegenden arkadaşım. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| Your equipment, it looks ancestral. | Ekipmanınız Kadim dizaynına benziyor. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| We discovered it in our travels. | Onu gezilerimiz sırasında keşfettik. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| We have been away for some time, trading. | Bir süredir ticaret için yoktuk. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| Trading? | Ticaret? | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| If you are still seeking intel, | Eğer hala bilgi arıyorsan, | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| then you are wasting what few breaths you have remaining. | öyleyse kalan son nefesinide boşa harcıyorsun. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| So say, | O zaman, | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| "thank you for saving me", | "Beni kurtardığınız için teşekkür ederim", | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| and be done with this discussion. | de ve bu konuyu kapat. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| Thank you... | Beni kurtardığınız için... | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| for saving me. | ...teşekkür ederim. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| You have not slept all night. | Bütün gece uyumadın. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| With people trying to kill us and... | Bizi öldürmeye çalışan insanlar ve... | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| creatures crawling around under the ground? | yer altında gezinen yaratıklar varken mi? | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| Not to mention I'm starving. | Açlıktan öldüğümden bahsetmiyorum bile. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| Not that starving. | O kadar da değil. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| It will give you strength. It'll make me puke. | Sana güç verecek. Kusmamı sağlayacak. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| You do not believe you are capable of eating it, | Onu yiyebileceğine inanmıyorsun, | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| and so you do not. | ve bu yüzden yemiyorsun. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| No, I think it's disgusting, | Hayır, bence o iğrenç, | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| and so I do not. | ve bu yüzden yemiyorum. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| I have a friend like you, | Kendine meydan okumaya korkan, | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| afraid to challenge himself. | senin gibi bir arkadaşım var. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| I'm not afraid of challenges. | Meydan okumalardan korkmuyorum. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| I signed up to be chief of medicine | Tamamiyle başka bir galaksideki bir keşifte, | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| on an expedition in a whole other galaxy. | baş doktor olmak için kaydoldum. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| That's about as challenging as it gets, | Bu ne kadar zorlaşabileceği ile ilgili... | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| but eating gross food? | Ama kötü yemek yemek? | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| Sorry, but that's where I draw the line. | Üzgünüm, ama bu çizgiyi koyduğum yer. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| No puking. | Kusmadın. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| So this... | Peki... | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| friend of yours... | ..bu senin arkadaşın... | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| One of your team members? | Takım arkadaşlarından biri mi? | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| A certain uptight astrophysicist maybe? | Belki de gergin belli bir astrofizikçidir? | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| Athosian. | Athosyalı. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| His name is Kanan. | Adı Kanan. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| A natural leader, but he is unaware of it, | Doğal bir lider, ama o farkında değil, | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| burdened by an overly | gereğinden fazla dikkatli | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| cautious nature. | bir yapısı var. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| He's more than a friend, isn't he? | O arkadaştan da öte, değil mi? | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| He's the one you were coming to see. | Senin görmeye geldiğin kişi o. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| The hot date. | Sıcak randevu. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| I'm sorry. It's none of my business. | Üzgünüm.Beni ilgilendirmez. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| I should just learn to shut up. | Sadece çenemi kapamayı öğrenmeliyim. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| We have known each other since childhood, | Çocukluğumuzdan beri birbirimizi tanıyoruz, | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| but only recently kindled more than a friendship. | ama yakın zamanda ilişkimiz alevlendi. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| I have not told anyone yet. | Daha kimseye söylemedim. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| We need more water. | Daha fazla suya ihtiyacımız var. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| What happened? Can you walk? | Ne oldu? Yürüyebilir misin? | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| I don't even think he can stand. | Ayağa kalkabileceğini bile sanmıyorum. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| Very soon, many more Bola Kai will be here. | Çok yakında, daha fazla Bola Kai burda olacak. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| Mr. Freeze, no, King Tut. | Mr.Freeze, hayır Kral Tut. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| Wrong on both. Otto Breminger was Mr. Freeze. | İkisindede yanlış. Mr.Freeze, Otto Breminger'di. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| Victor Buono was King Tut. | Kral Tut'ta, Victor Buono'ydu. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| Vincent Price was Egghead. Egghead, right. | Vincent Price, Yumurta Kafaydı. Yumurta Kafa, doğru. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| Okay, so, Cliff Robertson? | Tamam, pekala, Cliff Robertson? | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| Oh, I know this one. Played the cowboy, right? | Oh bunu biliyorum. Kovboyu oynadı değil mi? | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| Hey. Teyla and Keller get back? | Hey.Teyla ile Keller döndü mü? | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| I haven't heard from them yet. They're late. | Daha onlardan haber almadım. Geç kaldılar. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| That doesn't sound like Teyla. No, it doesn't. | Bu Teyla'nın yapacağın bir şey gibi gelmiyor. Evet. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| Well, she had that big feast last night. | Peki, o dün akşam şu büyük ziyafetteydi. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| Maybe she did too much celebrating, and needs to sleep it off. | Belki de çok fazla kutlama yaptı ve uyuması gerekiyordur. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| Yeah, that sounds like Teyla. | Evet, tam da Teyla'nın yapacağı şey.. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| Let's give her a call. | Hadi onu bir arayalım. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| Shame. What is? | Shame Ne? | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| Cliff Robertson. The villain he played, Shame. | Cliff Robertson. Oynadığı kötü adam, Shame. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| Very good. Shelley Winters. | Çok iyi.Shelley Winters. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| What the hell are you talking about? | Neden bahsediyorsunuz siz? | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| He is slowing us down, | O bizi yavaşlatıyor, | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| and he is making your ankle injury worse. | ve senin bileğini daha da kötüleştiriyor. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| Well, if we leave him behind, the Bola Kai are going to capture him. | Peki, eğer onu arkada bırakırsak Bola Kai onu yakalayacaktır. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| If we continue this way, we will all be captured. | Eğer bu şekilde devam edersek, hepimiz yakalanacağız. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| I'm the first to admit | İlk ben itiraf edeyim. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| I'm not very good at certain things. | Belli şeylerde pek iyi değilim. | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| I'm not athletic, | Atletik değilim, | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| I can't cook, | Yemek yapamam, | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 | |
| and you don't even want to hear me try to play the piano, | ve piyano çalışımı duymak bile istemezsin, | Stargate: Atlantis Missing-1 | 2007 |