• tr flag Türkçe
    • en flag İngilizce

Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 152102

İngilizce Türkçe Film Adı Film Yılı Ayrıntılar
I detest that sort of high school talk. Böyle lise tarzı muhabbetlerden nefret ederim. Spellbound-1 1945 info-icon
Your reactions have upset one of my pet theories about you... Tepkilerin, hakkında geliştirdiğim, psikanalistlere... Spellbound-1 1945 info-icon
that you are immune to psychoanalysts... ...karşı bağışıklığın olduğu ve sonunda kendini dik saçlı... Spellbound-1 1945 info-icon
and would end up in the arms of some bold nut with spiked hair. ...cesur bir kaçığın kollarında bulacağın teorimi çürüttü. Spellbound-1 1945 info-icon
If I were looking for that type, I would've long ago adored you. Eğer öyle bir tipi arasaydım çok önceden sana tapardım. Spellbound-1 1945 info-icon
I... excuse me. It's from Dr. Edwardes. Ben... Özür dilerim. Dr. Edwardes'tan geldi. Spellbound-1 1945 info-icon
Love notes already, the frank school of science. Aşk mektupları, daha şimdiden ha? Spellbound-1 1945 info-icon
I didn't want to come to this institution, but my brother insisted. Bu hastaneye gelmeyi ben istemedim, ağabeyimin ısrarıyla geldim. Spellbound-1 1945 info-icon
I can see no sense in it myself. Bu hiç mantıklı değil ama. Spellbound-1 1945 info-icon
You see I'm not suffering from a hallucination, my guilt is very real. Bakın, ben sanrı görmüyorum, duyduğum suçluluk oldukça gerçek. Spellbound-1 1945 info-icon
I know, Dr. Edwardes, that I killed my father... Dr. Edwardes, babamı öldürdüğümü biliyorum... Spellbound-1 1945 info-icon
And I'm willing to pay the penalty. ...ve cezamı çekmeye hazırım. Spellbound-1 1945 info-icon
Thank you for coming so soon. Çabuk geldiğiniz için teşekkür ederim. Spellbound-1 1945 info-icon
I've been listening to Mr. Garmes and I thought you might help me out. Bay Garmes'ı dinliyordum ve bana yardım edebileceğinizi düşündüm. Spellbound-1 1945 info-icon
Mr. Garmes, you shouldn't have disturbed Dr. Edwardes. Bay Garmes, Dr. Edwardes'ı rahatsız etmemeliydiniz. Spellbound-1 1945 info-icon
It's all right. I'm very interested in his case. Sorun yok. Vaka çok ilgimi çekti. Spellbound-1 1945 info-icon
I knew you would be, he fits your chapters on the guilt complex. Çekeceğini biliyordum, kitabınızdaki suçluluk kompleksiyle ilgili bölüme uyuyor. Spellbound-1 1945 info-icon
Would you mind telling me what you're talking about? Ne hakkında konuştuğunuzu söyler misiniz? Spellbound-1 1945 info-icon
You're here to see if we can cure your guilt complex by psychoanalysis. Buraya psikanalizle suçluluk kompleksinizi... Spellbound-1 1945 info-icon
I have no guilt complex. I know what I know... Bende suçluluk kompleksi yok. Dediğim gibi... Spellbound-1 1945 info-icon
I killed my father... No you didn't... ...babamı öldürdüm... Hayır, öldürmediniz... Spellbound-1 1945 info-icon
that's a misconception that's taken hold of you. ...bu düştüğünüz bir yanılgı sadece. Spellbound-1 1945 info-icon
I'm sorry Doctor, you were talking to him. Üzgünüm, Doktor siz konuşuyordunuz onunla. Spellbound-1 1945 info-icon
People often feel guilty over something they never did... İnsanlar sık sık yapmadıkları şeyler için suçluluk duyarlar... Spellbound-1 1945 info-icon
it usually goes back to childhood. ...genelde bunun temeli çocukluğa dayanır. Spellbound-1 1945 info-icon
A child often wishes something terrible would happen to someone... Bir çocuk çok kez birilerine kötü bir şeyler olmasını diler... Spellbound-1 1945 info-icon
and if something does happen, the child believes he has caused it. ...ve bir şeyler gerçekten olursa, suçluluk duyarlar. Spellbound-1 1945 info-icon
He grows up with a guilt complex over a sin that was a child's bad dream. Aslında sadece bir hayal olan bir suçluluk kompleksiyle beraber büyürler. Spellbound-1 1945 info-icon
What I'm thinking isn't true then? Yani düşündüğüm şey gerçek değil mi? Spellbound-1 1945 info-icon
No, and by analysing yourself, you'll see that. Hayır, ve kendinizi çözümledikçe bunu siz de göreceksiniz. Spellbound-1 1945 info-icon
Would you care to go back to your room, Mr. Garmes? Bay Garmes, odanıza döner misiniz? Spellbound-1 1945 info-icon
We better put him on drugs for a few days, he looks agitated. Birkaç gün ilaç versek iyi olabilir, çok gergin görünüyor. Spellbound-1 1945 info-icon
His conviction is curious. Söyledikleri çok tuhaf. Spellbound-1 1945 info-icon
But you've encountered such cases very often... Ama böyle vakalarla çok kez karşılaşmışsınız... Spellbound-1 1945 info-icon
you described them perfectly in your book. ...ve kitabınızda da bahsetmişsiniz. Spellbound-1 1945 info-icon
Yes, so I did. Evet, bahsettim. Spellbound-1 1945 info-icon
Would you mind doing me a favour? Not at all, Doctor. Bana bir iyilik yapar mısınız? Tabii ki, Doktor. Spellbound-1 1945 info-icon
I've a headache. I'd like to take the afternoon off, with you. Başım ağrıyor. Sizinle öğleden sonra dolaşmak istiyorum biraz. Spellbound-1 1945 info-icon
I understand you're not on duty till after dinner. Akşam yemeği vaktine kadar işiniz yoktu galiba. Spellbound-1 1945 info-icon
I intended typing up... I need some fresh air... Bazı dökümanları hazırlamayı... Biraz temiz havaya ihtiyacım var... Spellbound-1 1945 info-icon
and you look like it might do you good. ...sizin de var gibi görünüyor. Spellbound-1 1945 info-icon
I was going to lunch with Dr. Hamish. He has a new patient, a cleptomaniac. Dr. Hamish'le öğle yemeğine gidecektim. Yeni bir hastası var, bir kleptoman. Spellbound-1 1945 info-icon
Cleptomaniacs for lunch, they'll steal the food out of your mouth. Öğle yemeği için kleptomanlar ağzınızdaki yemeği çalarlar. Spellbound-1 1945 info-icon
Yes, Dr. Edwardes. Evet, Dr. Edwardes. Spellbound-1 1945 info-icon
What? Yes, Anthony Edwardes. Efendim? Evet, Anthony Edwardes. Spellbound-1 1945 info-icon
Who? Sorry, I don't get your name. Kim? Üzgünüm, isminizi tekrar alabilir miyim? Spellbound-1 1945 info-icon
Norma Cramer? Norma Cramer mi? Spellbound-1 1945 info-icon
Please, Miss Cramer, I'm very busy and I don't know you. Lütfen, Bayan Cramer, çok meşgulüm ve sizi de tanımıyorum. Spellbound-1 1945 info-icon
Some girl, claiming to be... Kızın teki, şey olduğunu söyledi... Spellbound-1 1945 info-icon
I hate practical jokes, don't you? Böyle şakalardan nefret ederim, siz etmez misiniz? Spellbound-1 1945 info-icon
"People calling up and chirping, ""Guess who I am?""" İnsanlar arayıp da, "Bil bakalım ben kimim" deyince. Spellbound-1 1945 info-icon
Sounds like an ex patient. They're always full of coy tricks. Eski bir hastanız gibi geldi bana. Bu tür şeyleri çok yaparlar. Spellbound-1 1945 info-icon
Very likely. Come on, let's go. Muhtemelen. Haydi, gidelim. Spellbound-1 1945 info-icon
We'll look at some sane trees, normal grass and clouds without complexes. Aklı başında ağaçlar, normal çimenler ve kompleksi olmayan bulutlara bakacağız. Spellbound-1 1945 info-icon
I think the greatest harm done to the human race was done by poets. Bence şairler insanoğluna en büyük zararı vermişlerdir. Spellbound-1 1945 info-icon
Poets are dull, most of them, but not especially fiendish. Şairler donuktur, çoğu yani, ama özellikle haşin değildirler. Spellbound-1 1945 info-icon
They keep filling peoples's heads with delusions about love... İnsanların kafalarını aşk hakkındaki yanılsamalarla doldururlar... Spellbound-1 1945 info-icon
writing as if it were a symphony orchestra, or a flight of angels. ...ondan sanki bir senfoni orkestrasıymış veya meleklerin uçuşuymuş gibi basederler. Spellbound-1 1945 info-icon
Which it isn't? Of course not... Yani öyle değil mi gerçekte? Tabii ki değil... Spellbound-1 1945 info-icon
People fall in love because they respond to certain hair colouring... İnsanlar belli saç renklerine veya ebeveynlerini hatırlatan... Spellbound-1 1945 info-icon
or mannerisms that remind them of their parents. ...davranış biçimlerine tepki olarak aşık olurlar. Spellbound-1 1945 info-icon
Or sometimes for no reason at all. But the point is that... Bazen de nedeni olmaz. Ama asıl nokta insanların aşkı... Spellbound-1 1945 info-icon
people read about love as one thing and experience it as another. ...bir şekilde okuması ve tamamen farklı bir şekilde yaşaması. Spellbound-1 1945 info-icon
Or they expect kisses to be like lyrical poems... Öpüşmelerin çoşkulu şiirler gibi... Spellbound-1 1945 info-icon
embraces to be like Shakesperian drama. ...sarılmaların da Shakespeare dramaları gibi olmasını beklerler. Spellbound-1 1945 info-icon
Then when they find out differently, they get sick and need analysis? Öyle olmadığını fark ettiklerinde de hastalanıp doktorlara mı giderler? Spellbound-1 1945 info-icon
Yes, very often. Evet, çoğu zaman. Spellbound-1 1945 info-icon
Professor, you're suffering from mogo on the gogo. Profesör, sizin hastalığınızın adı agu gugu. Spellbound-1 1945 info-icon
You can't get through there. Of course I can... Oradan geçemezsiniz. Tabii ki geçerim... Spellbound-1 1945 info-icon
I've been through here many times. ...daha önce çok kez geçtim. Spellbound-1 1945 info-icon
Hurt? Not at all. Acıdı mı? Hayır. Spellbound-1 1945 info-icon
Here. I'm all right. Alın. Ben iyiyim. Spellbound-1 1945 info-icon
I usually come here alone. That doesn't sound like fun. Genelde buraya yalnız gelirim. Pek eğlenceli görünmüyor. Spellbound-1 1945 info-icon
I haven't done it for fun. Isn't this beautiful? Bunu eğlence için yapmadım. Çok güzel değil mi? Spellbound-1 1945 info-icon
Lunch. What'll you have? Ham or liverwurst? Öğle yemeği. Ne istersiniz? Jambon mu ciğer mi? Spellbound-1 1945 info-icon
Liverwurst. Ciğer. Spellbound-1 1945 info-icon
Has anybody seen our new chief today? Yeni şefimizi gören oldu mu? Spellbound-1 1945 info-icon
He has been tied up. Meşgul şu anda. Spellbound-1 1945 info-icon
He frisked off with Dr. Petersen at noon. Öğleyin Dr. Petersen'la gitti. Spellbound-1 1945 info-icon
It's odd, spending his first day running after her... Daha ilk günden onun peşine düşmesi garip... Spellbound-1 1945 info-icon
like a drooling college boy. ...üniversite öğrencileri gibi. Spellbound-1 1945 info-icon
It'll do her good to be drooled over... Biraz peşine düşülmesi Petersen'a iyi gelecektir... Spellbound-1 1945 info-icon
poor girl's withering away with science. ...zavallı kız işinden başka bir şeyle uğraşmıyor. Spellbound-1 1945 info-icon
I was telling her recently something vital was missing from her life. Yakın zamanda ona, hayatında çok önemli bir şeyin eksik olduğunu söyledim. Spellbound-1 1945 info-icon
Don't get up, I came because I heard Mr. Garmes... Kalkmayın, Bay Garmes yine ortalığı karıştırmış... Spellbound-1 1945 info-icon
became agitated again. Yes, I gave him a sedative. ...o yüzden geldim. Tamam, sakinleştirici verin. Spellbound-1 1945 info-icon
lnstructive? Gentlemen, notice her stocking... Eğitici mi? Beyler, çorabına bakın... Spellbound-1 1945 info-icon
the lady's been climbing trees. ...hanımefendi ağaçlara tırmanmış. Spellbound-1 1945 info-icon
Or lolling in a briar patch. Ya da yaban güllerinin arasına dalmış. Spellbound-1 1945 info-icon
No, it's trees, there are leaves in her hair. Hayır, bu ağaç, bakın saçlarında yapraklar var. Spellbound-1 1945 info-icon
Allow me, Dr. Petersen. İzin verin, Dr. Petersen. Spellbound-1 1945 info-icon
Don't run away, have some coffee. Dr. Petersen's already eaten... Gitmeyin, bir kahve için. Dr. Petersen'ın parmağındaki... Spellbound-1 1945 info-icon
I'd say hotdogs on the state highway. ...muhtemelen sosisli sandviç. Spellbound-1 1945 info-icon
Would you really? Your diagnosis is as usual, wrong... Sahi mi? Teşhisiniz her zamanki gibi yanlış... Spellbound-1 1945 info-icon
Not hotdogs, liverwurst. Sosisli sandviç değil, ciğer. Spellbound-1 1945 info-icon
I'm sorry I have to leave this nursery, I must see Mr. Garmes. Bu anaokulundan ayrılmak zorundayım, Bay Garmes'la ilgilenmem gerek. Spellbound-1 1945 info-icon
Did you notice her blush everytime we mentioned his name? Her ismi geçtiğinde nasıl da kızardığını fark ettiniz mi? Spellbound-1 1945 info-icon
I was going to read your book again. I'd like to discuss it... Kitabınızı tekrar okuyacaktım. Tartışmak istiyorum... Spellbound-1 1945 info-icon
I've never discussed an author's work with him... Bir yazarın kitabını şimdiye kadar hiç kendisiyle tartışmadım. Spellbound-1 1945 info-icon
At school we had several literary professors, but that was different. Okulda bazı yazar profesörler vardı ama o farklı. Spellbound-1 1945 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 152097
  • 152098
  • 152099
  • 152100
  • 152101
  • 152102
  • 152103
  • 152104
  • 152105
  • 152106
  • …
  • »
  • »»
Kısıtlı Mod:   
  • Katkıda Bulun
  • Hakkımızda
  • Sorumluluk Reddi
  • İletişim