Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 151415
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
any more questions? no | Sorusu olan? Hayır | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
I have no further question, Mr. chairman Scholl Hans, get back to your seat | Başka sorum yok, Bay Başkan Scholl Hans, yerinize dönün Sorum yok, Sayın Başkan. Scholl, Hans, yerinize dönün. Sorum yok, Sayın Başkan. Scholl, Hans, yerinize dönün. | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
Sophie Scholl | Sophie Scholl Sophia Scholl ... Sophia Scholl... | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
you have giving out leaflets in university | Üniversitede broşür dağıtmışsın Vatana ihanet içeriği ile dolu bildirileri üniversitede dağıtmaya Vatana ihanet içeriği ile dolu bildirileri üniversitede dağıtmaya... | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
aren't you ashamed of what you have done no, I don't feel so | Yaptığından utanmıyor musun Hayır, öyle hissetmiyorum utanmıyor musunuz? Hayır, utanmıyorum! ...utanmıyor musunuz? Hayır, utanmıyorum! | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
giving out leaflets in university is that all? | Üniversitede broşür dağıtmak hepsi bu mu? Bildirileri öylesine ... üniversitenin ışıklandırma avlusuna atmak? Bildirileri öylesine... üniversitenin ışıklandırma avlusuna atmak? | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
no, I wanted to have | Hayır, yapmak istediğim Hayır, öylesine değil, en son bildirinin de ... Hayır, öylesine değil, en son bildirinin de... | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
speak louder, we can not hear you | Yüksek sesle konuşun, sizi duyamıyoruz Yüksek sesle konuşun, sizi duyamıyoruz. Yüksek sesle konuşun, sizi duyamıyoruz. | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
I wanted to give out the last lot of leaflets | Son kalan broşürleri dağıtmak istedim Son bildirileri de dağıtmak istedim, çünkü Son bildirileri de dağıtmak istedim, çünkü... | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
so, our ideal can be quickly... ideal? you call this filthy your ideal | Böylece, idealimiz çabuk bir şekilde... İdeal? Bu pisliğe ideal mi düşüncelerimizin mümkün olduğunca hızlı bir ... Düşünce, bu pisliğe ...düşüncelerimizin mümkün olduğunca hızlı bir... Düşünce, bu pisliğe... | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
so dumb, you are not worthy being a German University student | O kadar aptalsın ki, bir Alman üniversitesinin öğrencisi olmaya layık düşünce demek aptallara yakışır, bir Alman örencisine değil! ...düşünce demek aptallara yakışır, bir Alman örencisine değil! | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
we fight with our words so you wrote | Biz sözlerimizle savaşırız "Nazi hayatlarımızı mahvedecek" Bizim mücadelemiz sözle. Gerçekten de şöyle diyorsunuz: Bizim mücadelemiz sözle. Gerçekten de şöyle diyorsunuz: | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
��Nazi will ruin your lives�� | yazmışsın "Bu nedenle insanlık dışı Nasyonal Sosyalizmden uzaklaşın." "Bu nedenle insanlık dışı Nasyonal Sosyalizmden uzaklaşın." | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
have a look at yourself and look at the low class people | Kendine bak ve bir de düşük seviyeli insanlara bak Kendinize bakın, insanlık dışını görürsünüz! Kendinize bakın, insanlık dışını görürsünüz! | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
where did you get the paper to make the leaflets? | Broşür yapacak kağıtları nereden buldun? Bu bildiriler için kağıdı nereden buldunuz? Bu bildiriler için kağıdı nereden buldunuz? | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
bought from university oh, from university | Üniversiteden satın aldım Oh, Üniversiteden Satın aldım ve üniversiteden. Ya, demek üniversiteden. Satın aldım ve üniversiteden. Ya, demek üniversiteden. | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
you have stolen them while there is a shortage of paper | Kağıt yokluğu varken sen onları çaldın Halka ait malın kalleşçe gaspı! Kağıt o kadar kıtken! Halka ait malın kalleşçe gaspı! Kağıt o kadar kıtken! | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
this is treason | Bu hainliktir Vatan hainlerine de bu yakışır zaten. Vatan hainlerine de bu yakışır zaten. | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
my brother and I tried to use these leaflets | Kardeşim ve ben bu broşürleri Alman halkını Ağabeyim ve ben, bu bildirilerle insanların gözlerini açmaya ve Ağabeyim ve ben, bu bildirilerle insanların gözlerini açmaya ve... | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
to awaken German people to stop the blood shed against the Jews | Yahudi kanı dökmeye bir son vermeye ve diğer 3 ülkenin Yahudi ve diğer halklara yapılan vahşi katliamı daha erken ...Yahudi ve diğer halklara yapılan vahşi katliamı daha erken... | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
and not to wait for the other 3 countries to finish us off | işimizi bitirmesini beklememeye çağırmak için kullanmaya çalıştık sona erdirmeye çalıştık, müttefik kuvvetler bunu zaten yapacak. ...sona erdirmeye çalıştık, müttefik kuvvetler bunu zaten yapacak. | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
do we want to be expelled from the world hated by all the nations? | Bütün uluslar tarafından nefret edilerek dünyadan dışlanmak mı istiyoruz? Ebediyen tüm dünyadan dışlanan ve nefret edilen halk mı olmak istiyoruz? Ebediyen tüm dünyadan dışlanan ve nefret edilen halk mı olmak istiyoruz? | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
a dominating nation will not care about this | Egemen bir ulus bu durumla ilgilenmeyecektir Efendi toplumlar böyle şeylerle ilgilenmez. Efendi toplumlar böyle şeylerle ilgilenmez. | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
your dominating nation wants peace | Sizin egemen ulusunuz barış istiyor Sisin efendi toplumunuz aslında barış istiyor. Sisin efendi toplumunuz aslında barış istiyor. | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
to find pride in peach | Barışta huzur bulmak için Ve insanlık şerefinin tekrar değer görmesini. Ve insanlık şerefinin tekrar değer görmesini. | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
it wants God, Conscience and compassion | Halk vicdan, şefkat ve Tanrıyı istiyor Tanrı, vicdan ve insanlık istiyor. Tanrı, vicdan ve insanlık istiyor. | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
and what is your point? | Ne demek istiyorsun? Siz kim olduğunuzu sanıyorsunuz? Siz kim olduğunuzu sanıyorsunuz? | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
war will bring German victory | Savaş Almanya'ya zafer getirecek Topyekün savaş, Alman halkına zafer getirecek, Topyekün savaş, Alman halkına zafer getirecek, | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
it will become stronger, more pure after the war | Savaştan sonra Almanya daha güçlü ve daha arınmış olacak ve bu çelik fırtınasından büyük ve saf olarak yeniden doğacak. ...ve bu çelik fırtınasından büyük ve saf olarak yeniden doğacak. | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
what we said and wrote was also believed by many | Söylediklerimize ve yazdıklarımıza inananlar da çoktu Söylediklerimiz ve yazdıklarımıza inanlar o kadar çok ki. Söylediklerimiz ve yazdıklarımıza inanlar o kadar çok ki. | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
they just do not dare to say it you can shut your mouth then | Sadece söylemeye cesaret edemiyorlar O zaman çeneni kapa Sadece söylemeye cesaret edemiyorlar. Kapatın artık çenenizi! Sadece söylemeye cesaret edemiyorlar. Kapatın artık çenenizi! | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
do you have more questions to ask me? no | Soracak başka sorunuz var mı? Hayır Başka sorusu olan? Hayır. Başka sorusu olan? Hayır. | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
session finished, take her away | Duruşma bitmiştir, götürün onu Delilerin toplanması tamamlanmıştır. Götürün! Delilerin toplanması tamamlanmıştır. Götürün! | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
we will now sum up the defendant��s Statements | Şimdi sanığın ifadesini özetleyeceğiz Şimdi sanıkların son sözlerini alalım. Şimdi sanıkların son sözlerini alalım. | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
I am Please ask them to leave the court | Ben Lütfen mahkemeyi terk etmelerini söyleyin Ben babasıyım ... Bunları salondan uzaklaştırın! Ben babasıyım... Bunları salondan uzaklaştırın! | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
I am Robert Scholl, the father of two of the defendants | Ben Robert Scholl, iki sanığın babasıyım Ben Robert Scholl, iki sanığın babasıyım. Ben Robert Scholl, iki sanığın babasıyım. | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
I want to clarify a few points I did not permit you to do so | Birkaç noktayı açıklığa kavuşturmak istiyorum Ben izin vermedim Savunma için bir kaç ... İzin vermiyorum! Çıkartın! Savunma için bir kaç... İzin vermiyorum! Çıkartın! | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
get out, take him out this is about justice | Çık dışarı, Çıkarın onu Bu adaletle ilgili Çıkın dışarı, çıkartın! Başka bir adalet daha var! Çıkın dışarı, çıkartın! Başka bir adalet daha var! | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
Now for your last statement defendants, rise please! | Şimdi son ifadeleriniz için sanıklar, lütfen ayağa kalkın! Son sözler. Sanıklar, ayağa kalkın! Son sözler. Sanıklar, ayağa kalkın! | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
Probst? I beg you to spare me, for the sake of my children | Probst? Lütfen beni affedin, çocuklarım için Probst? Çocuklarım adına hayatım için yalvarıyorum. Probst? Çocuklarım adına hayatım için yalvarıyorum. | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
I admit and repent everything I have done | Yaptığım herşeyi itiraf ediyorum ve pişmanım Her şeyi tüm kapsamıyla itiraf ta etmiştim. Her şeyi tüm kapsamıyla itiraf ta etmiştim. | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
And you, Scholl? | Ya sen, Scholl? Ya Siz, Scholl? Ya Siz, Scholl? | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
I beg you, your honor. Spare this man, and punish me instead. | Size yalvarıyorum, yüce hakim. Bu adamı affedin, ve yerine beni cezalandırın. Yüksek mahkemeden rica ediyorum. Bu adamı affedin, yerine beni cezalandırın. Yüksek mahkemeden rica ediyorum. Bu adamı affedin, yerine beni cezalandırın. | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
If you have nothing to say in your own behalf, be silent! | Eğer kendi adına söyleyecek birşeyin yoksa sessiz ol! Kendiniz için söyleyecek bir şeyiniz yoksa, susun! Kendiniz için söyleyecek bir şeyiniz yoksa, susun! | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
Sophia Scholl? | Sophia Scholl? | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
Soon, you shall stand where we are standing right now. | Yakında, bizim bulunduğumuz yerde duruyor olacaksınız. Yakında, bizim durduğumuz yerde siz duruyor olacaksınız. Yakında, bizim durduğumuz yerde siz duruyor olacaksınız. | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
Every decent human being in this room is indignant because of what you have said | Alman halkının adına her makul birey Bu salondaki her bir dürüst insan, sizin bu sözlerinizi nefretle karşılamaktadır. Bu salondaki her bir dürüst insan, sizin bu sözlerinizi nefretle karşılamaktadır. | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
In name of the german people | söylemiş olduğunuz şeyden rahatsız olmuş durumda Alman halkı adına, Alman halkı adına, | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
The following charges against Hans Fritz Scholl from Munich | Munich'ten Hans Fritz, Munich'ten Sophia Magdalena Scholl Münih'ten Hans Fritz Scholl, ...Münih'ten Hans Fritz Scholl, | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
Sophia Magdalena Scholl from Munich... | ve Aldrans'tan Christoph Hermann Probst hakkında yapılan... Münih'ten Sophia Magdalena Scholl, ...Münih'ten Sophia Magdalena Scholl, | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
And Christoph Hermann Probst from Aldrans... | okuyacağım suçlamalar 22 Şubat 1943 tarihinde... ve Aldrans'tan Christoph Hermann Probst davasında ...ve Aldrans'tan Christoph Hermann Probst davasında... | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
are recognized by the 1. senate of the supreme court... | 1. senatonun yüksek mahkemesi tarafından... Halk Mahkemesinin 1. senatosu, 22 Şubat 1942 ...Halk Mahkemesinin 1. senatosu, 22 Şubat 1942... | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
on February 22 1943: | onaylanmıştır: tarihli ana duruşma neticesinde aşağıdaki karara varmıştır: ...tarihli ana duruşma neticesinde aşağıdaki karara varmıştır: | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
The defendants have been sending out flyers during the war, in order to sabotage | Sanıklar , silah üretimini sabote etmek için, Sanıklar, bildiri dağıtarak seferberlik halindeyken silah sanayiine sabotaj Sanıklar, bildiri dağıtarak seferberlik halindeyken silah sanayine sabotaj... | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
the Arms production and to overthrow the National Social way of life of our people | ulusumuzun sosyal yaşayış biçimini yıkmak için, tehlikeli fikirlerin ve halkımızın nasyonal sosyalist yaşam tarzını devirmeye çağırmış, ...ve halkımızın nasyonal sosyalist yaşam tarzını devirmeye çağırmış, | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
To propagandize dangerous ideas and to disgrace our leader | liderimizi küçük düşürmek için, savaş zamanında broşür dağıtmışlardır. bozgunculuk propagandası yapmış, Führer'e hakaret ...bozgunculuk propagandası yapmış, Führer'e hakaret... | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
By doing so helped the enemies of this country, | Böylelikle bu ülkenin düşmanlarına yardım etmiş, etmiş, böylece İmparatorluk düşmanlarına destek vermiş ...etmiş, böylece İmparatorluk düşmanlarına destek vermiş... | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
and demoralized our troops. | ve askerlerimizin cesaretini kırmışlardır. ve ordumuzu zayıflatmışlardır. ...ve ordumuzu zayıflatmışlardır. | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
Therefore you are sentenced to death. | Bu nedenle ölüm cezasına çarptırıldınız. Bu nedenle ölüm cezasına çarptırılmışlardır. Bu nedenle ölüm cezasına çarptırılmışlardır. | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
You are deprived of any rights as citizen of this country | Bu ülkenin vatandaşlığı olmanız ile size verilen her haktan mahrum edildiniz Vatandaşlık şerefinden ilelebet mahrum bırakılmışlardır. Vatandaşlık şerefinden ilelebet mahrum bırakılmışlardır. | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
You will cover the expense of this trial | Bu mahkemenin masraflarını karşılayacaksınız Mahkemenin masrafları, sanıklarca karşılanacaktır. Mahkemenin masrafları, sanıklarca karşılanacaktır. | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
Your terror will be over soon | Yakında terörünüz sona erecek Terörünüz yakında sona erecek. Terörünüz yakında sona erecek. | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
Today you hang us, and tommorrow it will be your turn | Bugün bizi asıyorsunuz, ve yarın sizin sıranız Bugün siz bizi asıyorsunuz, yarın sıra sizde olacak. Bugün siz bizi asıyorsunuz, yarın sıra sizde olacak. | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
Take them away! | Götürün! | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
Heil Hitler! Heil Hitler! | Yaşasın Hitler! Yaşasın Hitler! | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
If you have anything to say before your execution... | İnfazınızdan önce söyleyeceğiniz birşey varsa... Veda için bir kaç kelime yazmak istiyorsanız ... Veda için bir kaç kelime yazmak istiyorsanız... | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
Please make it short, Ms. Scholl. | lütfen kısa olsun, Bayan Scholl. ...lütfen kısa olsun, Bayan Scholl. | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
I was told, everybody has 99 days... | Herkesin 99 günü olduğu söylenmişti bana... | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
You should start writing. | Yazmaya başlamalısın. Yazmaya başlayın isterseniz. Yazmaya başlayın isterseniz. | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
Come, somebody is here to see you | Gel, biri seni görmeye geldi. Gelin. Ziyaretçiniz var. Gelin. Ziyaretçiniz var. | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
See me? | Beni görmeye mi? Ziyaretçi mi? Ziyaretçi mi? | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
Please don't be afraid | Lütfen korkma Endişelenmeyin lütfen. Endişelenmeyin lütfen. | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
Given the choice, i would still do the same thing | Seçeneğim olsaydı,yine de aynı şeyi yapardım Her şeyi yine aynı şekilde yapardım. Her şeyi yine aynı şekilde yapardım. | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
You did everything well, I am proud of you | Herşeyi iyi yaptın, Seninle gurur duyuyorum Her şey doğruydu. Sizinle gurur duyuyorum. Her şey doğruydu. Sizinle gurur duyuyorum. | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
My little girl | Benim küçük kızım Kızım benim. Kızım benim. | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
Mama... | Anne... Annem ... Annem... | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
How you stand here right before me, brave and steadfast. | Nasıl oluyor da burada karşımda, cesurca ve dimdik duruyorsun. Ne kadar da iyi ve cesursun. Ne kadar da iyi ve cesursun. | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
Now, you will never again come in through our door. | Şimdi, bir daha asla kapımızdan içeri girmeyeceksin. Demek bir daha asla kapımızdan girmeyeceksin. Demek bir daha asla kapımızdan girmeyeceksin. | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
We shall meet again in the eternity | Ebediyette tekrar görüşeceğiz Ebediyette görüşeceğiz. Ebediyette görüşeceğiz. | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
Go, Sophie. Jesus... | Git, Sophie. Tanrım... Değil mi, Sophie. Tanrı ... Değil mi, Sophie? Tanrı... | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
Yes, Mother, you too... | Evet, Anne, sen de... Evet, anne, ama sen de ... Evet, anne, ama sen de... | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
Ms. Scholl, please | Bayan Scholl, lütfen Bayan Scholl, lütfen. Bayan Scholl, lütfen. | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
I have just said farewell to my parents | Daha yeni aileme veda ettim Az önce aileme veda ettim. Az önce aileme veda ettim. | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
They will understand | Anlayacaklar Anlarsınız. Anlarsınız. | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
Come with me, please | Benimle gelin, lütfen Benimle gelin, lütfen. Benimle gelin, lütfen. | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
Ms. Scholl, my name is Alt. | Bayan Scholl, adım Alt. | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
I am the priest in this prison | Ben bu hapishanenin papazıyım Ben hapishanenin papazıyım. Ben hapishanenin papazıyım. | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
God, oh almighty father | Tanrım, kudretli tanrım Tanrım, kudretli babam, Tanrım, kudretli babam, | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
make this earth fruitful | Bu dünyayı meyvelerle doldur ki bu yeri, iyi topraklar haline getir, ...bu yeri, iyi topraklar haline getir, | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
So the seeds you sow do not fall in vain | ektiğin tohumlar boşa yere düşmesin getir ki tohumun boş yere düşmesin ona, ...getir ki tohumun boş yere düşmesin ona, | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
Let hope grow, oh my creator, | Umutlar büyüsün, yaratıcım, sana, yaratıcısına özlemi yeşert, ...sana, yaratıcısına özlemi yeşert, | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
for those who will only see it for the last time | onu son kez görecekler için artık görmekten yoksunduğu sana. ...artık görmekten yoksunduğu sana. | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
I beg you to give me the blessing of God | Bana tanrının kutsamasını vermeniz için yalvarırım Kutsayın beni peder. Kutsayın beni peder. | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
God the father gives you his blessing, for you are created by his own image | Tanrı seni kutsuyor, çünkü seni o yarattı Seni tanrı baba kutsuyor, o seni kendi cemaline göre yarattı. Seni Tanrı baba kutsuyor, o seni kendi cemaline göre yarattı. | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
God the son gives you his blessing, | Tanrı seni kutsuyor, Seni tanrı oğul kutsuyor, Seni Tanrı oğul kutsuyor, | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
for his suffering and death have saved you | Çünkü onun çektiği acılar ve ölümü seni korudu çektiği acılar ve ölümüyle seni arındırdı. ...çektiği acılar ve ölümüyle seni arındırdı. | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
God the holy spirit gives you his blessing | Tanrı seni kutsuyor Seni tanrı kutsal ruh kutsuyor, Seni Tanrı kutsal ruh kutsuyor, | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
for he has taken you to his sacred temple | Çünkü o seni kutsal mabedine götürdü seni mabedine hazırladı ve seni kutsal kıldı. ...seni mabedine hazırladı ve seni kutsal kıldı. | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
Oh, all mighty God Have mercy in your judgement | Oh, kudretli tanrım merhametle hükmetsin Üçlü birleşik tanrı, sana şefaat etsin Üçlü birleşik Tanrı, sana şefaat etsin... | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |
and grant you, the eternal life | ve sana, ebedi hayat versin ve seni ebedi hayatta korusun. ...ve seni ebedi hayatta korusun. | Sophie Scholl: The Final Days-2 | 2005 | ![]() |