• tr flag Türkçe
    • en flag İngilizce

Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 151411

İngilizce Türkçe Film Adı Film Yılı Ayrıntılar
she is NSDAP as your saying��Miss Scholl O NSDAPden Dediğiniz gibi bayan Scholl O, Nasyonel Sosyalist. Söylediğinize bakılırsa, Bayan Scholl, O, Nasyonel Sosyalist. Söylediğinize bakılırsa, Bayan Scholl, O, Nasyonel Sosyalist. Söylediğinize bakılırsa, Bayan Scholl, O, Nasyonel Sosyalist. Söylediğinize bakılırsa, Bayan Scholl, Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
The member of resist movement is everywhere in Germany they all look like have no interested in politics Direnişçi hareketin üyeleri Almanya'da heryerde ve hepsi de politikaya tamamen tüm Almanya politikaya ilgisizlerle ve hareketin taraftarlarıyla kaynıyor. ...tüm Almanya politikaya ilgisizlerle ve hareketin taraftarlarıyla kaynıyor. ...tüm Almanya politikaya ilgisizlerle ve hareketin taraftarlarıyla kaynıyor. tüm Almanya politikaya ilgisizlerle ve hareketin taraftarlarıyla kaynıyor. Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
It is good for your, is't it? Mr Mohr Sizin işinize geliyor, değil mi bay Mohr? O zaman sizin için her şey yolunda değil mi, Bay Mohr? O zaman sizin için her şey yolunda değil mi, Bay Mohr? O zaman sizin için her şey yolunda değil mi, Bay Mohr? O zaman sizin için her şey yolunda değil mi, Bay Mohr? Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
As our counting, this so called "white rose"... Hesabımıza göre, bu sözde "Beyaz gül"... Tespitlerimize göre, BEYAZ GÜL sadece Ocak ayında 10.000 adet Tespitlerimize göre, BEYAZ GÜL sadece Ocak ayında 10.000 adet... Tespitlerimize göre, BEYAZ GÜL sadece Ocak ayında 10.000 adet... Tespitlerimize göre, BEYAZ GÜL sadece Ocak ayında 10.000 adet Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
bought ten thousand papers in Jan... Ocakta on bin kağıt... kopya kağıdı ve 2.000 adet ...kopya kağıdı ve 2.000 adet... ...kopya kağıdı ve 2.000 adet... kopya kağıdı ve 2.000 adet Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
and two thousand envelops ve iki bin zarf satın aldı mektup zarfı temin etti. ...mektup zarfı temin etti. ...mektup zarfı temin etti. mektup zarfı temin etti. Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
who did that? my brother and I Bunu kim yaptı? Kardeşim ve ben Bunu kim yaptı? Ağabeyim ve ben. Bunu kim yaptı? Ağabeyim ve ben. Bunu kim yaptı? Ağabeyim ve ben. Bunu kim yaptı? Ağabeyim ve ben. Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
only hundruds of handbills for the 1st to 4th. 1. den 4. ye birkaç yüz el ilanı. Bu mantıklı görünebilir. Bu mantıklı görünebilir. Bu mantıklı görünebilir. Bu mantıklı görünebilir. Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
it makes sense. 472 00:53:53,800 > 00:53:56,394 But you wish I believe you two Mantıklı. İlk dört bildiriden sadece bir kaç yüz adet basılmış. İlk dört bildiriden sadece bir kaç yüz adet basılmış. İlk dört bildiriden sadece bir kaç yüz adet basılmış. İlk dört bildiriden sadece bir kaç yüz adet basılmış. Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
copyed thousands of handills for the 5 and 6th edition? siz ikinizin binlerce ilanı kopyaladğınıza ve dağıttığınıza binlerce baskı yaptığınıza ve bunları dağıttığınıza ...binlerce baskı yaptığınıza ve bunları dağıttığınıza... ...binlerce baskı yaptığınıza ve bunları dağıttığınıza... binlerce baskı yaptığınıza ve bunları dağıttığınıza Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
then sent them out? we worked on them day and night. ..inanmamı mı bekliyorusunuz? Gece gündüz çalıştık. inanmamı beklemiyorsunuzdur? Gece gündüz çalıştık. ...inanmamı beklemiyorsunuzdur? Gece gündüz çalıştık. ...inanmamı beklemiyorsunuzdur? Gece gündüz çalıştık. inanmamı beklemiyorsunuzdur? Gece gündüz çalıştık. Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
I admire you��and you take class at the same time? Size hayranım, ve aynı anda da derslere mi giriyordunuz? Saygı duydum. Aynı anda da kanıtlanmış şekilde derslere devam ettiniz. Saygı duydum. Aynı anda da kanıtlanmış şekilde derslere devam ettiniz. Saygı duydum. Aynı anda da kanıtlanmış şekilde derslere devam ettiniz. Saygı duydum. Aynı anda da kanıtlanmış şekilde derslere devam ettiniz. Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
yes��we were faking there are lots of members Evet, numara yapıyorduk. Bir sürü üye var. Evet. Direnişimizin tabanının geniş olduğu izlenimini yaratmak istedik. Evet. Direnişimizin tabanının geniş olduğu izlenimini yaratmak istedik. Evet. Direnişimizin tabanının geniş olduğu izlenimini yaratmak istedik. Evet. Direnişimizin tabanının geniş olduğu izlenimini yaratmak istedik. Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
we knew��your brother��Graf��Schmorell Kardeşinin, Graf'ın, Schmorell'in Ağabeyin, Graf, Schmorell, Furtwingler ve Wittenstein, Ağabeyin, Graf, Schmorell, Furtwingler ve Wittenstein, Ağabeyin, Graf, Schmorell, Furtwingler ve Wittenstein, Ağabeyin, Graf, Schmorell, Furtwingler ve Wittenstein, Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
Furtw?ngler��and Wittenstein served at eastern line before. Furtwingler'ın ve Wittenstein'ın daha önce doğu cephesinde olduklarını doğu cephesinde birlikte olduklarını biliyoruz. ...doğu cephesinde birlikte olduklarını biliyoruz. ...doğu cephesinde birlikte olduklarını biliyoruz. doğu cephesinde birlikte olduklarını biliyoruz. Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
all the people got in university in Munich Hepsi Munich'te üniversiteye girdi Hepsi Münih'de okuyor. Hepsi Münih'de okuyor. Hepsi Münih'de okuyor. Hepsi Münih'de okuyor. Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
any political movement between them? Aralarında herhangi bir politik hareket olabilir mi? Politik bir fikir alış verişi yapmadılar mı yani? Politik bir fikir alış verişi yapmadılar mı yani? Politik bir fikir alış verişi yapmadılar mı yani? Politik bir fikir alış verişi yapmadılar mı yani? Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
My brother just told me about innumerable death. Kardeşim bana sadece sayısız ölümden bahsetti Ağabeyim bana sadece kitle ölümlerinin vahşetini anlattı, Ağabeyim bana sadece kitle ölümlerinin vahşetini anlattı, Ağabeyim bana sadece kitle ölümlerinin vahşetini anlattı, Ağabeyim bana sadece kitle ölümlerinin vahşetini anlattı, Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
but never talked about his comrade I don't believe you��Miss Scholl ..ama yoldaşından hiç bahsetmedi Size inanmıyorum Bayan Scholl ..ama arkadaşlarından hiç bahsetmedi. Size inanmıyorum, Bayan Scholl. ...ama arkadaşlarından hiç bahsetmedi. Size inanmıyorum, Bayan Scholl. ...ama arkadaşlarından hiç bahsetmedi. Size inanmıyorum, Bayan Scholl. ..ama arkadaşlarından hiç bahsetmedi. Size inanmıyorum, Bayan Scholl. Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
At this period, everyone is careful about their political speech. Bu zamanda, herkes politik konuşmaları hakkında dikkatlidir. Politik konular söz konusu olduğunda, bu zamanlarda herkes dikkatli olmuyor mu? Politik konular söz konusu olduğunda, bu zamanlarda herkes dikkatli olmuyor mu? Politik konular söz konusu olduğunda, bu zamanlarda herkes dikkatli olmuyor mu? Politik konular söz konusu olduğunda, bu zamanlarda herkes dikkatli olmuyor mu? Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
Just like what you say in the handbill? Aynı el ilanında dediğin gibi mi? Bildiri dağıtma olayınızdan anlaşıldığı gibi. Bildiri dağıtma olayınızdan anlaşıldığı gibi. Bildiri dağıtma olayınızdan anlaşıldığı gibi. Bildiri dağıtma olayınızdan anlaşıldığı gibi. Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
you found these address there? Bu adresleri orada mı buldun? Bu arada, adresleri nereden buluyordunuz? Bu arada, adresleri nereden buluyordunuz? Bu arada, adresleri nereden buluyordunuz? Bu arada, adresleri nereden buluyordunuz? Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
copy from phonebook of German museum Alman müzesinin telefon rehberinden kopya. Alman Müzesi'ndeki telefon rehberlerinden kopya ettik. Alman Müzesi'ndeki telefon rehberlerinden kopya ettik. Alman Müzesi'ndeki telefon rehberlerinden kopya ettik. Alman Müzesi'ndeki telefon rehberlerinden kopya ettik. Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
let's take a look at Stuttgart: Jan 27th and the morning after, totally... Stuttgart'a bir bakalım: 27 ocak ve ertesi sabah, tam olarak... Stuttgart'ı ele alalım: 27 Ocak ve ertesi sabah, orada Stuttgart'ı ele alalım: 27 Ocak ve ertesi sabah, orada... Stuttgart'ı ele alalım: 27 Ocak ve ertesi sabah, orada... Stuttgart'ı ele alalım: 27 Ocak ve ertesi sabah, orada Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
sent out seven hundred handbills! yedi yüz el ilanı dağıtılmış! yaklaşık 700 bildiri postaya verilmiş. ...yaklaşık 700 bildiri postaya verilmiş. ...yaklaşık 700 bildiri postaya verilmiş. yaklaşık 700 bildiri postaya verilmiş. Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
same day at Munich... Aynı gün Munich'te... Aynı gün Münih'de... Aynı gün Münih'de... Aynı gün Münih'de... Aynı gün Münih'de... Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
about two thousands handbills were sent out. yaklaşık iki bin el ilanı dağıtılmış. yaklaşık 2.000 bildiri dağıtılmış. ...yaklaşık 2.000 bildiri dağıtılmış. ...yaklaşık 2.000 bildiri dağıtılmış. yaklaşık 2.000 bildiri dağıtılmış. Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
Just you and your brother cannot done this job! Sadece sen ve kardeşin bu işi yapmış olamazsınız! Bunu ağabeyiniz asla tek başına yapmış olamaz ... 2.000 adet! Bunu ağabeyiniz asla tek başına yapmış olamaz... 2.000 adet! Bunu ağabeyiniz asla tek başına yapmış olamaz... 2.000 adet! Bunu ağabeyiniz asla tek başına yapmış olamaz ... 2.000 adet! Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
I took the fast train to Stuttgart at 27th... 27 sinde Stuttgart'a hızlı trenle gittim... 27'si akşamı hızlı trenle Stuttgart'a gittim... 27'si akşamı hızlı trenle Stuttgart'a gittim... 27'si akşamı hızlı trenle Stuttgart'a gittim... 27'si akşamı hızlı trenle Stuttgart'a gittim... Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
handbills were in a case, when I arrived... El ilanları bir valizdeydi, vardığımda... Bildiriler bavuldaydı. Oraya vardığımda ... Bildiriler bavuldaydı. Oraya vardığımda... Bildiriler bavuldaydı. Oraya vardığımda... Bildiriler bavuldaydı. Oraya vardığımda... Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
I threw half of them into the post box of station. yarısın istasyonun posta kutusuna attım. yaklaşık olarak yarısını istasyon yakınındaki posta kutularına attım. ...yaklaşık olarak yarısını istasyon yakınındaki posta kutularına attım. ...yaklaşık olarak yarısını istasyon yakınındaki posta kutularına attım. yaklaşık olarak yarısını istasyon yakınındaki posta kutularına attım. Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
all the left I put into the post box at country side Kalanları da taşradaki posta kutusuna attım Kalanları da ertesi gün banliyölerdeki kutulara. Kalanları da ertesi gün banliyölerdeki kutulara. Kalanları da ertesi gün banliyölerdeki kutulara. Kalanları da ertesi gün banliyölerdeki kutulara. Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
your brother could't be at Munich in Jan 20th... Kardeşin 20 ocakta Munich'te olmuş olamaz... Ama 28 Ocak'ta ağabeyin tek başına 2.00 adet bildiriyi Ama 28 Ocak'ta ağabeyin tek başına 2.00 adet bildiriyi Ama 28 Ocak'ta ağabeyin tek başına 2.00 adet bildiriyi Ama 28 Ocak'ta ağabeyin tek başına 2.00 adet bildiriyi Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
when we found the addresses from phonebook... Yani telefon rehberinden adresleri bulduğumuzda... Münih'te telefon kulübelerindeki telefon rehberlerinin arasına Münih'te telefon kulübelerindeki telefon rehberlerinin arasına... Münih'te telefon kulübelerindeki telefon rehberlerinin arasına... Münih'te telefon kulübelerindeki telefon rehberlerinin arasına Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
he sent out an other two thousand handbill in differnet place? who was helping him? Farklı yerlere ikibin tane daha mı dağıttı? Ona kim yardım ediyordu? yerleştirmiş. Başka yerlerde de dağıtmış olamaz. Ona kim yardım etti? ...yerleştirmiş. Başka yerlerde de dağıtmış olamaz. Ona kim yardım etti? ...yerleştirmiş. Başka yerlerde de dağıtmış olamaz. Ona kim yardım etti? yerleştirmiş. Başka yerlerde de dağıtmış olamaz. Ona kim yardım etti? Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
I wasn't at Munich Munich'te değildim Münih'de ben yoktum. Münih'de ben yoktum. Münih'de ben yoktum. Münih'de ben yoktum. Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
who support you money? Size kim maddi destek sağlıyordu? Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
my father gave me one fifty each month. Babam bana her ay bir ellilik veriyor. Babam bana her ay 150 Mark gönderiyor, Babam bana her ay 150 Mark gönderiyor, Babam bana her ay 150 Mark gönderiyor, Babam bana her ay 150 Mark gönderiyor, Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
my brother has pay from army Abimin ordudan maaşı var. Ağabeyim de ordudan maaş alıyor. ...ağabeyim de ordudan maaş alıyor. ...ağabeyim de ordudan maaş alıyor. Ağabeyim de ordudan maaş alıyor. Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
How can you afford your life and all the handbills and postage? Bu parayla nasıl hem hayatınızı hem de bütün ilanları ve posta Bu parayla hem geçiminizi sağlayıp hem de posta Bu parayla hem geçiminizi sağlayıp hem de posta... Bu parayla hem geçiminizi sağlayıp hem de posta... Bu parayla hem geçiminizi sağlayıp hem de posta Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
everytime you trip to Ulm, it took you 15 mark Ulm'a her gidişinde, sana 15 marka mal oluyordu. Sıkça yaptığınız Ulm seyahatleri bile her defa 15 mark tutuyordu. Sıkça yaptığınız Ulm seyahatleri bile her defa 15 mark tutuyordu. Sıkça yaptığınız Ulm seyahatleri bile her defa 15 mark tutuyordu. Sıkça yaptığınız Ulm seyahatleri bile her defa 15 mark tutuyordu. Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
we borrowed some money from friends from who? Arkadaşlarımızdan biraz borç para aldık Kimden? Arkadaşlarımızdan borç alıyorduk. Kimlerden? Arkadaşlarımızdan borç alıyorduk. Kimlerden? Arkadaşlarımızdan borç alıyorduk. Kimlerden? Arkadaşlarımızdan borç alıyorduk. Kimlerden? Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
here, up left corner... Burada, sol üst köşede... Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
"E"must stand for income "G" gelirin baş harfi olmalı "G" harfi var, "Gelir"in baş harfi olmalı. ..."G" harfi var, "Gelir"in baş harfi olmalı. ..."G" harfi var, "Gelir"in baş harfi olmalı. "G" harfi var, "Gelir"in baş harfi olmalı. Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
it is the backer's name after amount? Yes Miktardan sonra gelen destekçinizin ismi mi? Evet Miktardan sonra borç verenin adı mı yazıyor? Evet. Miktardan sonra borç verenin adı mı yazıyor? Evet. Miktardan sonra borç verenin adı mı yazıyor? Evet. Miktardan sonra borç verenin adı mı yazıyor? Evet. Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
your fiance were in? Nişanlın da mı bu işin içinde? Nişanlınızın da adı yazıyor. Nişanlınızın da adı yazıyor. Nişanlınızın da adı yazıyor. Nişanlınızın da adı yazıyor. Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
so he knew it! No! Yani biliyordu! Hayır! Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
everytime we borrow, we give a pretence. Her borç aldığımızda, birşeyler uyduruyorduk. Her borç aldığımızda, bahaneler uyduruyorduk. Her borç aldığımızda, bahaneler uyduruyorduk. Her borç aldığımızda, bahaneler uyduruyorduk. Her borç aldığımızda, bahaneler uyduruyorduk. Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
you can ask everyone İstediğiniz herkese sorabilirsiniz. Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
my brother and I are the only members Sadece kardeşim ve ben üyeyiz. Ağabeyim ve ben. Sizin aradığınız suçlular biziz. Ağabeyim ve ben. Sizin aradığınız suçlular biziz. Ağabeyim ve ben. Sizin aradığınız suçlular biziz. Ağabeyim ve ben. Sizin aradığınız suçlular biziz. Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
have you thought about if you and your brother Eğer sen ve kardeşin bütün suçu üstlenirseniz Eğer sen ve ağabeyin suçun tamamını üstlenirseniz, Eğer sen ve ağabeyin suçun tamamını üstlenirseniz, Eğer sen ve ağabeyin suçun tamamını üstlenirseniz, Eğer sen ve ağabeyin suçun tamamını üstlenirseniz, Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
assume all the crime, what will happen to you? size ne olacağını düşündün mü? size ne olacağını düşündünüz mü? ...size ne olacağını düşündünüz mü? ...size ne olacağını düşündünüz mü? size ne olacağını düşündünüz mü? Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
We know every name! İsimlerin hepsini biliyoruz! Bütün isimleri biliyoruz! Bütün isimleri biliyoruz! Bütün isimleri biliyoruz! Bütün isimleri biliyoruz! Sophie Scholl: The Final Days-1 2005 info-icon
Miss Scholl, think about it and cooperate with us! Bayan Scholl, bunun hakkında bizimle işbirliği yapın! Bizimle işbirliği yapmayı düşünsenize, Bayan Scholl. Bizimle işbirliği yapmayı düşünsenize, Bayan Scholl. Sophie Scholl: The Final Days-2 2005 info-icon
we will reconsider your punishment Cezanızı yeniden gözden geçiririz Bu husus, cezanızın belirlenmesinde dikkate alınacaktır. Bu husus, cezanızın belirlenmesinde dikkate alınacaktır. Sophie Scholl: The Final Days-2 2005 info-icon
think about your poor parents and the shame you brought to them Zavallı anne babanızı ve onlara hissettirdiğiniz utancı düşünün Zavallı anne ve babanızı düşünün ve onlara yaşattığınız utancı. Zavallı anne ve babanızı düşünün ve onlara yaşattığınız utancı. Sophie Scholl: The Final Days-2 2005 info-icon
so, right now you want me... Yani, Şimdi siz benim kendi iyiliğim için... Bay Mohr, beni vatana ihanetle suçluyorsunuz ve benden, sadece daha az Bay Mohr, beni vatana ihanetle suçluyorsunuz ve benden, sadece daha az... Sophie Scholl: The Final Days-2 2005 info-icon
to sell out your so called partisan for my own good sizin çete dediğiniz kişileri ele vermemi mi istiyorsunuz. almak için sözde suç ortaklarımı ispiyonlamamı mı istiyorsunuz? ...almak için sözde suç ortaklarımı ispiyonlamamı mı istiyorsunuz? Sophie Scholl: The Final Days-2 2005 info-icon
exposure criminal is not sellout Suçu ortaya çıkarmak ele vermek değildir. Polisiye bir olayı aydınlatmak, ispiyonlamak değildir. Polisiye bir olayı aydınlatmak, ispiyonlamak değildir. Sophie Scholl: The Final Days-2 2005 info-icon
my brother's classmate has nothing to do with this Kardeşimin sınıf arkadaşının bununla hiçbir ilgisi yok Ağabeyimin arkadaşlarının bu konuyla hiç bir alakası yok. Ağabeyimin arkadaşlarının bu konuyla hiç bir alakası yok. Sophie Scholl: The Final Days-2 2005 info-icon
Launa Launa Lohner! Lohner! Sophie Scholl: The Final Days-2 2005 info-icon
take her away Götürün onu Götürün! Götürün! Sophie Scholl: The Final Days-2 2005 info-icon
I am very worried about Fritz Fritz hakkında çok endişeliyim Fritz için çok endişeleniyorum. Fritz için çok endişeleniyorum. Sophie Scholl: The Final Days-2 2005 info-icon
how could I write her name in my note? Nasıl onun ismini notuma yazabildim? Onun ismini not defterime nasıl yazabildim? Onun ismini not defterime nasıl yazabildim? Sophie Scholl: The Final Days-2 2005 info-icon
he was sold out? absolutely not Onu ele mi verdiler? Tabii ki hayır Biliyor muydu ki? Tabii ki hayır. Biliyor muydu ki? Tabii ki hayır. Sophie Scholl: The Final Days-2 2005 info-icon
he really has not found anything? nothing at all Gerçekten de birşey bulamamış mı? Hiçbirşey Hiç bir şey fark etmedi, öyle mi? Hayır. Hiçbir şey fark etmedi, öyle mi? Hayır. Sophie Scholl: The Final Days-2 2005 info-icon
his loyalty is just like a solider keeps his oath to Hitler Bir asker gibi sadık Hitler'e olan yeminini tutuyor Ayrıca bir asker olarak Hitler'e içtiği anda bağlı. Ayrıca bir asker olarak Hitler'e içtiği anda bağlı. Sophie Scholl: The Final Days-2 2005 info-icon
and we had fights for this many times I am always against supporting the front line Bu yüzden pek çok kez kavga ettik Her zaman için cepheyi desteklemeye Bu yüzden o kadar çok kavga ettik ki. Ben, cepheyi desteklemeye karşıydım, Bu yüzden o kadar çok kavga ettik ki. Ben, cepheyi desteklemeye karşıydım, Sophie Scholl: The Final Days-2 2005 info-icon
because this will prolong the war and it makes him angry Çünkü bu, savaşı uzatacak ve bu da onu kızdırıyor. çünkü savaşın uzamasına yol açıyordu. Bu düşüncemi hiç beğenmemişti. çünkü savaşın uzamasına yol açıyordu. Bu düşüncemi hiç beğenmemişti. Sophie Scholl: The Final Days-2 2005 info-icon
is he in Stalingrad too? he used to be there O da Stalingrad'da mı? Eskiden oradaydı O da Stalingrad'da mı? Oradaydı. O da Stalingrad'da mı? Oradaydı. Sophie Scholl: The Final Days-2 2005 info-icon
luckily, he was transfered to Lemberg as the last group Neyse ki, son grup olarak Lemberg'e gönderildi Çok şükür, son uçaklardan biriyle Lemberg'e gidebildi. Çok şükür, son uçaklardan biriyle Lemberg'e gidebildi. Sophie Scholl: The Final Days-2 2005 info-icon
he lived in lazaret Doc cut off two of his fingers Karantinada yaşadı Doktor iki parmağını kesti. Askeri hastanede. İki parmağını kestiler, çünkü Askeri hastanede. İki parmağını kestiler, çünkü... Sophie Scholl: The Final Days-2 2005 info-icon
because he and his people had lain in frozen open air all day and all night Çünkü o ve adamları gece gündüz donuk bir şekilde o ve adamları haftalarca, gece gündüz 30 derece ...o ve adamları haftalarca, gece gündüz 30 derece... Sophie Scholl: The Final Days-2 2005 info-icon
for several weeks in 30��F haftalarca 30 F da açık havada yatmışlardı soğukta dışarıda yatmışlardı. Savaştan, savaşın ...soğukta dışarıda yatmışlardı. Savaştan, savaşın... Sophie Scholl: The Final Days-2 2005 info-icon
I really hope he can survive from the war, while not become its victim Umarım savaştan sağ çıkar, ve onun kurbanı olmaz yarattığı bir mahluk olmadan sağ salim kurtulmasını o kadar çok istiyorum ki. ...yarattığı bir mahluk olmadan sağ salim kurtulmasını o kadar çok istiyorum ki. Sophie Scholl: The Final Days-2 2005 info-icon
what will happen if Fritz knows you were here? Fritz burada olduğunu bilse ne olur? Fritz burada olduğunu öğrenirse ne olacak? Fritz burada olduğunu öğrenirse ne olacak? Sophie Scholl: The Final Days-2 2005 info-icon
he shall understand me Beni anlayacaktır Beni anlayacaktır. Beni anlayacaktır. Sophie Scholl: The Final Days-2 2005 info-icon
hope so Umarım Umarım. Umarım. Sophie Scholl: The Final Days-2 2005 info-icon
tall, brown hair Uzun, kumral İri, koyu renk saçlı. İri, koyu renk saçlı. Sophie Scholl: The Final Days-2 2005 info-icon
a free elf Özgür bir peri Özgür bir ruha sahip. Özgür bir ruha sahip. Sophie Scholl: The Final Days-2 2005 info-icon
and he can always make me laugh ve beni her zaman güldürebilir Beni her zaman güldürürdü. Beni her zaman güldürürdü. Sophie Scholl: The Final Days-2 2005 info-icon
love, this unconditional love, is so amazing Aşk, bu mutlak aşk, öyle hayret verici ki Çıkar gözetmeden yaşanan aşk o kadar güzel ki! Çıkar gözetmeden yaşanan aşk o kadar güzel ki! Sophie Scholl: The Final Days-2 2005 info-icon
last summer, we were in Karolinensiel of Nordsee Geçen yaz, Nordsee'nin Karolinensiel'indeydik Geçen yaz. Kuzey Deniz'deydik. Karolinensiel'de. Geçen yaz. Kuzey Deniz'deydik. Karolinensiel'de. Sophie Scholl: The Final Days-2 2005 info-icon
early morning, we sailed out Sabah erkenden, denize açıldık Balıkçı teknesiyle sabahın köründe denize açıldık. Balıkçı teknesiyle sabahın köründe denize açıldık. Sophie Scholl: The Final Days-2 2005 info-icon
and went to the beach by bike together in the evening ve akşam beraber bisikletle sahile gittik Sophie Scholl: The Final Days-2 2005 info-icon
singing, chat and talk about peace at night şarkı söyledik, muhabbet ettik ve gece barış hakkında konuştuk Geceleri şarkılar söyledik ve barıştan konuştuk. Geceleri şarkılar söyledik ve barıştan konuştuk. Sophie Scholl: The Final Days-2 2005 info-icon
no solider, no plane and no bomb Asker yok, uçak yok ve bomba yok Ve çevremizde hiç bir asker, uçak, bomba yoktu! Ve çevremizde hiç bir asker, uçak, bomba yoktu! Sophie Scholl: The Final Days-2 2005 info-icon
only the sea and sky Sadece deniz ve gökyüzü Sadece deniz, gökyüzü, Sadece deniz, gökyüzü, Sophie Scholl: The Final Days-2 2005 info-icon
sea breeze and our dreams deniz rüzgarı ve rüyalarımız rüzgar ve hayallerimiz. ...rüzgar ve hayallerimiz. Sophie Scholl: The Final Days-2 2005 info-icon
dear God, what can I do besides confiding you Tanrım, sana güvenmekten başka ne yapabilirim Sevgili tanrım, sana yakarmaktan başkası elimden gelmez. Sevgili tanrım, sana yakarmaktan başkası elimden gelmez. Sophie Scholl: The Final Days-2 2005 info-icon
there is nothing I can do but to leave you my own heart Sana kendi kalbimi bırakmaktan başka yapabileceğim birşey yok Sana kalbimi sunmaktan başkası elimden gelmez. Sana kalbimi sunmaktan başkası elimden gelmez. Sophie Scholl: The Final Days-2 2005 info-icon
you create us, and our hearts are so tense Bizi yarattın, ve kalplerimiz öyle gergin ki Bizi, sana dönecek şekilde yarattın ve huzursuzdur Bizi, sana dönecek şekilde yarattın ve huzursuzdur... Sophie Scholl: The Final Days-2 2005 info-icon
only to be with you, I shall find peace inside sadece seninle iç huzur bulacağım Sophie Scholl: The Final Days-2 2005 info-icon
Amon Amin Amin. Amin. Sophie Scholl: The Final Days-2 2005 info-icon
here you are, drink it Al, bunu iç Alın, için. Alın, için. Sophie Scholl: The Final Days-2 2005 info-icon
it's the coffee made by authentic coffee bean Hakiki kahve taneleriyle sizin için yapılmış Bu gerçek halis kahve. Bu gerçek halis kahve. Sophie Scholl: The Final Days-2 2005 info-icon
for you, Miss Scholl, this also means the happiness of Deutschland, right? olan kahve bu, Bayan Scholl, bu da Almanya'nın mutluluğu demek, değil mi? Bayan Scholl, siz de Alman halkının Bayan Scholl, siz de Alman halkının... Sophie Scholl: The Final Days-2 2005 info-icon
yes and you are not like Elser Evet Ve sen Elser gibi değilsin Sophie Scholl: The Final Days-2 2005 info-icon
put bomb in B��rgerbrukeller in Munich 1939 1939 Munich'te Borgerbrukeller'e bomba koydu 1939 yılında Münih halka açık bira bahçesinde. 1939 yılında Münih halka açık bira bahçesinde. Sophie Scholl: The Final Days-2 2005 info-icon
although you chose the wrong slogan you made a peaceful way Yanlış sloganı seçmenize rağmen barışçıl bir yol buldunuz Yanlış sloganlarla olsa bile barışçıl yollarla savaştınız. Yanlış sloganlarla olsa bile barışçıl yollarla savaştınız. Sophie Scholl: The Final Days-2 2005 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 151406
  • 151407
  • 151408
  • 151409
  • 151410
  • 151411
  • 151412
  • 151413
  • 151414
  • 151415
  • …
  • »
  • »»
Kısıtlı Mod:   
  • Katkıda Bulun
  • Hakkımızda
  • Sorumluluk Reddi
  • İletişim