• tr flag Türkçe
    • en flag İngilizce

Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 150958

İngilizce Türkçe Film Adı Film Yılı Ayrıntılar
Let me know as soon as you do. Haber alır almaz bildir. Haber alïr almaz bildir. Sniper 3-2 2004 info-icon
Got him. Onu görüyorum. Sniper 3-2 2004 info-icon
What the fuck are you looking at? Nereye bakıyorsun be? Nereye bakïyorsun be? Sniper 3-2 2004 info-icon
Where the fuck you been? Neredeydin? Sniper 3-2 2004 info-icon
He's like a fuckin' turtle... Kahrolası bir kaplumbağa gibi... Kahrolasï bir kaplumbaga gibi... Sniper 3-2 2004 info-icon
Fuck you. Allah kahretsin seni. Sniper 3-2 2004 info-icon
You're late. We were about to leave. Geç kaldın. Gidiyorduk. Geç kaldïn. Gidiyorduk. Sniper 3-2 2004 info-icon
They're inside. Make your way to the roof. İçerideler. Çatıya çık. Lçerideler. Çatïya çïk. Sniper 3-2 2004 info-icon
Bring 'em in. İçeri gelsinler. Lçeri gelsinler. Sniper 3-2 2004 info-icon
The Cobra's here. In the back, in the booths. Kobra burada. Arkada, küçük bölmede. Sniper 3-2 2004 info-icon
If you don't need me anymore I'm going to split. Artık bana ihtiyacınız yoksa ben gideyim. Artïk bana ihtiyacïnïz yoksa ben gideyim. Sniper 3-2 2004 info-icon
What's your hurry? I just thought I'd party, you know... Acelen ne? Biraz eğleneyim diyordum... Acelen ne? Biraz egleneyim diyordum... Sniper 3-2 2004 info-icon
You're asking me to kill the man who saved my life. Hayatımı kurtaran kişiyi öldürmemi istiyorsun. Hayatimi kurtaran kisiyi öldürmemi istiyorsun. Sniper 3-2 2004 info-icon
A lot of young men didn't come back. Birçok genç erkek geri gelmedi. Sniper 3-2 2004 info-icon
What's the matter? You don't look so good... Ne oldu? İyi görünmüyorsun. Ne oldu? Lyi görünmüyorsun. Sniper 3-2 2004 info-icon
I'm fine... Ben iyiyim. Sniper 3-2 2004 info-icon
Who's going to get me a drink here, girls... Kim bana içki getirecek kızlar? Kim bana içki getirecek kïzlar? Sniper 3-2 2004 info-icon
Goddamn piece of shit. Allah'ın belası. Allah'ïn belasï. Sniper 3-2 2004 info-icon
How are we going to make the deal work for both... Anlaşmayı iki taraf için de nasıl... Anlasmayï iki taraf için de nasïI... Sniper 3-2 2004 info-icon
What did you do? Nothing Ne yaptın sen? Hiç. Ne yaptïn sen? Hiç. Sniper 3-2 2004 info-icon
WHAT DID YOU DO? Ne yaptın sen? Ne yaptïn sen? Sniper 3-2 2004 info-icon
Nothin'... I swear... Hiçbir şey. Yemin ederim. Hiçbir sey. Yemin ederim. Sniper 3-2 2004 info-icon
Got you, fucker. Yakaladım seni baş belası. Yakaladïm seni bas belasï. Sniper 3-2 2004 info-icon
You're not that good a fucking shot, but you might get lucky. Nişancılığın pek matah değil, ama şanslı olabilirsin. Nisancïlïgïn pek matah degil, ama sanslï olabilirsin. Sniper 3-2 2004 info-icon
Beckett missed the target. But he took out our goddamn backup? Beckett hedefi kaçırdı. Ama yedek adamımızı mı öldürdü? Beckett hedefi kaçïrdï. Ama yedek adamïmïzï mï öldürdü? Sniper 3-2 2004 info-icon
We're fucked, truly fucked. Mahvolduk, gerçekten mahvolduk. Sniper 3-2 2004 info-icon
Where is he now? The Vietnamese police have him. Nerede şimdi? Vietnamlı polislerin elinde. Nerede simdi? Vietnamlï polislerin elinde. Sniper 3-2 2004 info-icon
It should be easy for our man to get to him, right? Adamımız ona kolayca ulaşabilir, değil mi? Adamïmïz ona kolayca ulasabilir, degil mi? Sniper 3-2 2004 info-icon
Our contact is not trained for that. Then get someone who is. Bağlantımız bunun için eğitimli değil. O halde eğitimli birini bul. Baglantïmïz bunun için egitimli degil. O halde egitimli birini bul. Sniper 3-2 2004 info-icon
I should be the one to talk to him! Onunla konuşacak kişi ben olmalıyım! Onunla konusacak kisi ben olmalïyïm! Sniper 3-2 2004 info-icon
Let Khan Choi handle it. Bu işi Kan Çoy halletsin. Bu isi Kan Çoy halletsin. Sniper 3-2 2004 info-icon
He's a bit more persuasive when it comes to things like this... Böyle durumlarda daha ikna edici oluyor. Sniper 3-2 2004 info-icon
Talk to me. Konuş benimle. Konus benimle. Sniper 3-2 2004 info-icon
I told you, my name is Beckett. Söyledim ya, adım Beckett. Söyledim ya, adïm Beckett. Sniper 3-2 2004 info-icon
And what are you doing here, Thomas J. Beckett? Burada ne yapıyorsun Thomas J. Beckett? Burada ne yapïyorsun Thomas J. Beckett? Sniper 3-2 2004 info-icon
Soaking up Asian culture. Asya kültürünü öğreniyorum. Asya kültürünü ögreniyorum. Sniper 3-2 2004 info-icon
The man you killed on the roof, he was Cambodian national. Çatıda öldürdüğün kişi Kamboçyalıydı. Çatïda öldürdügün kisi Kamboçyalïydï. Sniper 3-2 2004 info-icon
Maybe you two got something to do with what happened at Club Cong tonight. Belki ikinizin bu akşam Club Cong'da olanlarla bir ilginiz vardı. Belki ikinizin bu aksam Club Cong'da olanlarla bir ilginiz vardï. Sniper 3-2 2004 info-icon
Club Cong? Club Cong mu? Sniper 3-2 2004 info-icon
Look, I want to speak to the American Consul. Amerikan konsolosuyla konuşmak istiyorum. Amerikan konsolosuyla konusmak istiyorum. Sniper 3-2 2004 info-icon
Sure. You bet. Tabii. Hiç merak etme. Sniper 3-2 2004 info-icon
The National Police have taken over the case. Vakayla Ulusal Polis ilgileniyor. Sniper 3-2 2004 info-icon
You should have thought of that... Planı değiştirip... Planï degistirip... Sniper 3-2 2004 info-icon
when you changed the plan and forgot to tell me about the secondary hit. bana ikinci hedeften söz etmeyi unuturken bunu düşünmeliydiniz. bana ikinci hedeften söz etmeyi unuturken bunu düsünmeliydiniz. Sniper 3-2 2004 info-icon
I'll see what I can do. Elimden geleni yapacağım. Elimden geleni yapacagïm. Sniper 3-2 2004 info-icon
Weird fucking world, ain't it, Tommy? Ne garip dünya, değil mi Tommy? Ne garip dünya, degil mi Tommy? Sniper 3-2 2004 info-icon
Fucking weird. Çok garip. Sniper 3-2 2004 info-icon
After all these years, they send my old hump buddy Beckett to do the job. Bunca yıl sonra, kankam Beckett'i işe yolluyorlar. Bunca yïI sonra, kankam Beckett'i ise yolluyorlar. Sniper 3-2 2004 info-icon
That was Avery's idea, wasn't it? Bu Avery'nin fikriydi, değil mi? Bu Avery'nin fikriydi, degil mi? Sniper 3-2 2004 info-icon
You could always make the million to one shot. Milyonda birlik atışı yapabilirdin. Milyonda birlik atïsï yapabilirdin. Sniper 3-2 2004 info-icon
Losing your touch, or change of heart? Yeteneklerini mi kaybediyorsun, yoksa cesaretini mi? Sniper 3-2 2004 info-icon
Fucking Avery lied to you. Kahrolası Avery yalan söyledi. Kahrolasï Avery yalan söyledi. Sniper 3-2 2004 info-icon
That's something the two of us have in common. İkimizin ortak yönü bu. Ikimizin ortak yönü bu. Sniper 3-2 2004 info-icon
Which lie? Hangisi yalan? Sniper 3-2 2004 info-icon
The one about you dealing drugs? Senin uyuşturucu işinde olduğun mu? Senin uyusturucu isinde oldugun mu? Sniper 3-2 2004 info-icon
Or running weapons? Yoksa silah kaçırdığın mı? Yoksa silah kaçïrdïgïn mï? Sniper 3-2 2004 info-icon
Or the Jamaah Islamiyah? Ya da İslami Cephe olayı mı? Ya da Islami Cephe olayï mï? Sniper 3-2 2004 info-icon
They know about that? Onu biliyorlar mı? Onu biliyorlar mï? Sniper 3-2 2004 info-icon
What other choice does a dead man have? Ölü bir adamın başka ne şansı kalır ki? ÖIü bir adamïn baska ne sansï kalïr ki? Sniper 3-2 2004 info-icon
I gave my life to serve God and country. Ömrümü Tanrı'ya ve ülkeme hizmet için harcadım. Ömrümü Tanrï'ya ve ülkeme hizmet için harcadïm. Sniper 3-2 2004 info-icon
You're a dealer in death. Whose God and country do you serve? Sen ölüm tacirisin. Hangi Tanrı'ya ve ülkeye hizmet ediyorsun? Sen ölüm tacirisin. Hangi Tanrï'ya ve ülkeye hizmet ediyorsun? Sniper 3-2 2004 info-icon
The last thing I need is a sermon about death from an assassin. İhtiyacım olan son şey bir suikastçının ölüm hakkında vaaz vermesi. Lhtiyacïm olan son sey bir suikastçïnïn ölüm hakkïnda vaaz vermesi. Sniper 3-2 2004 info-icon
I did the job they asked and they sold me out. İstedikleri işi yaptım ve beni sattılar. Istedikleri isi yaptïm ve beni sattïlar. Sniper 3-2 2004 info-icon
Then why didn't you come home when it ended? Öyleyse iş bitince neden eve dönmedin? Öyleyse is bitince neden eve dönmedin? Sniper 3-2 2004 info-icon
This is my home. It was always my home. Evim burası. Daima benim evim oldu. Evim burasï. Daima benim evim oldu. Sniper 3-2 2004 info-icon
I knew it the second we hit that LZ in Tay Ninh. Tay Nin'e ilk ayak basışımızda anlamıştım bunu. Tay Nin'e ilk ayak basïsïmïzda anlamïstïm bunu. Sniper 3-2 2004 info-icon
After that first night, I knew I wasn't going back, Tommy. O ilk geceden sonra, geri dönmeyeceğimi biliyordum Tommy. O ilk geceden sonra, geri dönmeyecegimi biliyordum Tommy. Sniper 3-2 2004 info-icon
I was alive here! Burada yaşıyordum! Burada yasïyordum! Sniper 3-2 2004 info-icon
Even in all the death, I was alive! Ölümlerin ortasında bile olsa yaşıyordum! ÖIümlerin ortasïnda bile olsa yasïyordum! Sniper 3-2 2004 info-icon
Nothing ever made me feel like that back there. Nothing and no one. Orada hiçbir şey böyle bir his vermemişti bana. Hiçbir şey ve hiç kimse. Orada hiçbir sey böyle bir his vermemisti bana. Hiçbir sey ve hiç kimse. Sniper 3-2 2004 info-icon
Some people are born for war. Bazıları savaşmak için doğar. Bazïlarï savasmak için dogar. Sniper 3-2 2004 info-icon
This isn't war, Finn. Bu savaş değil Finn. Bu savas degil Finn. Sniper 3-2 2004 info-icon
What about Syd and Neil? Syd ve Neil ne olacak? Sniper 3-2 2004 info-icon
You know, your son just got married. Biliyorsun, oğlun kısa süre önce evlendi. Biliyorsun, oglun kïsa süre önce evlendi. Sniper 3-2 2004 info-icon
I delivered your note as promised. Söz verdiğim gibi mektubunu ilettim. Söz verdigim gibi mektubunu ilettim. Sniper 3-2 2004 info-icon
They don't exist. They haven't existed for over 30 years. Öyle birileri yok. 30 yıldan uzun süredir yoklar. Öyle birileri yok. 30 yïldan uzun süredir yoklar. Sniper 3-2 2004 info-icon
It was better that way. Böylesi daha iyiydi. Sniper 3-2 2004 info-icon
Someone tried to kill me after I took the shot. Ben ateş ettikten sonra biri beni öldürmeye çalıştı. Ben ates ettikten sonra biri beni öldürmeye çalïstï. Sniper 3-2 2004 info-icon
You're in it now. You should have quit when you were ahead. Artık sen de bu işin içindesin. Avantaj sendeyken bırakmalıydın. Artïk sen de bu isin içindesin. Avantaj sendeyken bïrakmalïydïn. Sniper 3-2 2004 info-icon
In what? Hangi konuda? Sniper 3-2 2004 info-icon
I can bury them, Tommy, that's what they're afraid of. Onları mahvedebilirim Tommy, bundan korkuyorlar. Onlarï mahvedebilirim Tommy, bundan korkuyorlar. Sniper 3-2 2004 info-icon
You're not the first one to come gunning. Beni öldürmeye gelen ilk sen değilsin. Beni öldürmeye gelen ilk sen degilsin. Sniper 3-2 2004 info-icon
They've been trying for years. That's why I stay in the ditch. Bunu yıllardır deniyorlar. O yüzden hendekteyim. Bunu yïllardïr deniyorlar. O yüzden hendekteyim. Sniper 3-2 2004 info-icon
Sorry you got yourself into this. Buna bulaştığın için üzgünüm. Buna bulastïgïn için üzgünüm. Sniper 3-2 2004 info-icon
But then, you always were an idealist. Ama sen hep idealisttin. Sniper 3-2 2004 info-icon
That's what they counted on. Buna güveniyorlardı. Buna güveniyorlardï. Sniper 3-2 2004 info-icon
Neil's the one I feel sorry for. Neil için üzülüyorum. Sniper 3-2 2004 info-icon
He thinks he's the son of a war hero. Bir savaş kahramanının oğlu olduğunu sanıyor. Bir savas kahramanïnïn oglu oldugunu sanïyor. Sniper 3-2 2004 info-icon
Every day, I watch this world descend into hell. Her gün, bu dünyanın cehenneme gömülmesini izliyorum. Her gün, bu dünyanïn cehenneme gömülmesini izliyorum. Sniper 3-2 2004 info-icon
I'm just trying to find myself a nice comfortable seat with a good view. Tek yaptığım, kendime manzaralı ve rahat bir koltuk bulmaya çalışmak. Tek yaptïgïm, kendime manzaralï ve rahat bir koltuk bulmaya çalïsmak. Sniper 3-2 2004 info-icon
Somebody blew up the police station at Ho Chi Minh. Ho Şi Min'deki polis karakolu havaya uçurulmuş. Ho Si Min'deki polis karakolu havaya uçurulmus. Sniper 3-2 2004 info-icon
Listen to me, you little fuck, and don't you say a word. Gıkını çıkarmadan beni dinle pislik herif. Gikini çikarmadan beni dinle pislik herif. Sniper 3-2 2004 info-icon
Meet me at the People's Unification Building in two hours. İki saat sonra Halkın Birliği Binası'nda buluşalım. Iki saat sonra Halkïn Birligi Binasï'nda bulusalïm. Sniper 3-2 2004 info-icon
You come alone... Tek başına gel... Tek basïna gel... Sniper 3-2 2004 info-icon
or I'll tell the Ho Chi Minh Police who you really work for. yoksa Ho Şi Min polisine kime çalıştığını söylerim. yoksa Ho Si Min polisine kime çalïstïgïnï söylerim. Sniper 3-2 2004 info-icon
I didn't know what they were gonna do. They never... Ne yapacaklarını bilmiyordum. Onlar hiç... Ne yapacaklarïnï bilmiyordum. Onlar hiç... Sniper 3-2 2004 info-icon
It was a game both sides played. Look, I didn't know. Bu iki taraflı bir oyundu. Bak, bunu bilmiyordum. Bu iki taraflï bir oyundu. Bak, bunu bilmiyordum. Sniper 3-2 2004 info-icon
They never told me the hit on you was part of the operation. Sana yapılan saldırının operasyonun parçası olduğunu bana söylemediler. Sana yapïlan saldïrïnïn operasyonun parçasï oldugunu bana söylemediler. Sniper 3-2 2004 info-icon
They don't know yet. They're still identifying bodies. Henüz bilmiyorlar. Hala cesetlerin kimliğini araştırıyorlar. Henüz bilmiyorlar. Hala cesetlerin kimligini arastïrïyorlar. Sniper 3-2 2004 info-icon
I've spent years trying to forget this shit. Bu boku unutmak için yıllarımı verdim. Bu boku unutmak için yïllarïmï verdim. Sniper 3-2 2004 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 150953
  • 150954
  • 150955
  • 150956
  • 150957
  • 150958
  • 150959
  • 150960
  • 150961
  • 150962
  • …
  • »
  • »»
Kısıtlı Mod:   
  • Katkıda Bulun
  • Hakkımızda
  • Sorumluluk Reddi
  • İletişim