Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 22125
| İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
| Wipe those tears. | Sil o göz yaşlarını. | Giant-1 | 2010 | |
| Go open the door, I'll be in my room a moment. | Kapıya bak. Ben iki dakika odama geçiyorum. | Giant-1 | 2010 | |
| Right... Go wipe your tears and come out. | Peki... Göz yaşlarını sil, öyle gel. | Giant-1 | 2010 | |
| Come on in. Dad. | Hoş geldin. Baba. | Giant-1 | 2010 | |
| Ohh... What a nice smell! | Ne güzel kokuyor! | Giant-1 | 2010 | |
| Hungry, aren't you? | Açsın, değil mi? | Giant-1 | 2010 | |
| What is all this? | Nereden çıktı bunlar? | Giant-1 | 2010 | |
| Chop suey, ribs... | Sebzeli balık, kaburga... | Giant-1 | 2010 | |
| They're all my favorites? | En sevdiğim yemekler. | Giant-1 | 2010 | |
| You're not telling me you made all this, are you? | Hepsini kendin pişirmemişsindir herhalde, değil mi? | Giant-1 | 2010 | |
| Director! | Hanımefendi! | Giant-1 | 2010 | |
| Then... Did you make all this? | Tüm bunları siz mi pişirdiniz? | Giant-1 | 2010 | |
| Go ahead and eat. | Yesenize. | Giant-1 | 2010 | |
| Did you cut yourself cooking? | Yemek pişirirken elinizi mi kestiniz? | Giant-1 | 2010 | |
| She said she hadn't seen a chopping board in twenty years. | Yirmi yıl boyunca et tahtasını eline almamış. | Giant-1 | 2010 | |
| And she calls herself a woman? | Bir de kendine kadın diyor. | Giant-1 | 2010 | |
| But, what is this feast... | Peki bu ziyafetin... | Giant-1 | 2010 | |
| is the birthday of someone I love more than anyone else in the world. | ...dünyada herkesten çok sevdiğim birinin doğum günü. | Giant-1 | 2010 | |
| It's your birthday, Jeongyeon. | Senin doğum günün, Jeong Yeon. | Giant-1 | 2010 | |
| Have some of that seaweed soup. | Yosun çorbasından yesene. | Giant-1 | 2010 | |
| Excuse me just a moment. | Müsaadenizle... | Giant-1 | 2010 | |
| Don't go, Jeongyeon. | Gitme, Jeong Yeon. | Giant-1 | 2010 | |
| If you want to cry, | Ağlamak istiyorsan... | Giant-1 | 2010 | |
| now you don't need to hide it anymore, Jeongyeon. | ...kimseden saklanmana gerek yok, Jeong Yeon. | Giant-1 | 2010 | |
| Do it here in your mother's embrace. | ...annenin kolları arasında ağla. | Giant-1 | 2010 | |
| I will, too. | Ben de öyle. | Giant-1 | 2010 | |
| I won't hide it any longer. | Bundan sonra saklanmayacağım. | Giant-1 | 2010 | |
| I'll cry right in front of you, Jeongyeon. | Senin önünde göz yaşı dökeceğim, Jeong Yeon. | Giant-1 | 2010 | |
| That's right, my daughter. | Evet, biricik kızım. | Giant-1 | 2010 | |
| My daughter, Jeongyeon. | Jeong Yeon'um. | Giant-1 | 2010 | |
| Mom is sorry. | Çok özür dilerim. | Giant-1 | 2010 | |
| Jeongyeon... Forgive me. | Jeong Yeon... Affet beni. | Giant-1 | 2010 | |
| I'm sorry, Jeongyeon. | Affet beni, Jeong Yeon. | Giant-1 | 2010 | |
| Hi, we're looking for a missing person. | Merhaba, kayıp birini arıyoruz. | Giant-1 | 2010 | |
| We're looking for this man, please call us if you find him. | Bu adamı arıyoruz. Yerini bulursanız lütfen arayın. | Giant-1 | 2010 | |
| Give us a call. | Arayın lütfen. | Giant-1 | 2010 | |
| Hi, we're looking for someone. | Merhaba, birini arıyoruz. | Giant-1 | 2010 | |
| His name is Lee Seongmo. | Adı Lee Seong Mo. | Giant-1 | 2010 | |
| He's an ANSP alumni, so pay special attention not to be spotted, | ANSP mezunu. Göze çarpmamak için fazladan dikkatli davranın... | Giant-1 | 2010 | |
| and try to find him as soon as possible. Yes. | ...ve en kısa sürede bulun yerini. Peki. | Giant-1 | 2010 | |
| I'll pay you up front. There is more where that comes from if you find him. | Paranın yarısını ödüyorum. Yerini bulursanız diğer yarısını alırsınız. | Giant-1 | 2010 | |
| They'll do what?! | Ne yapacaklarmış? | Giant-1 | 2010 | |
| Are you telling me Jo Pilyeon will be released? | Jo Pilyeon'u serbest mi bırakacaklar? | Giant-1 | 2010 | |
| The prosecutors cited lack of evidence. | Savcılar kanıt yetersizliğinden bahsediyor. | Giant-1 | 2010 | |
| Didn't I tell you I would testify in court? | Mahkemede tanıklık edeceğimizi söylememiş miydim? | Giant-1 | 2010 | |
| What it means is that you alone won't cut it. | Sadece senin tanıklık etmeni yeterli bulmazlar. | Giant-1 | 2010 | |
| Jo Pilyeon's lawyer will waste no time and bring up your rivalry with Manbo Construction. | Jo Pilyeon'un avukatı hiç vakit harcamadan... | Giant-1 | 2010 | |
| And politically speaking... Is there really no way? | Politik yönden bakınca... Gerçekten başka yolu yok mu? | Giant-1 | 2010 | |
| Is there no way to have them imprison Jo Pilyeon? | Jo Pilyeon'u hapse tıkamanın başka yolu yok mu? | Giant-1 | 2010 | |
| The government is preparing a major announcement. | Hükümet büyük bir açıklama hazırlığında. | Giant-1 | 2010 | |
| So timing is not on your side. | Zamanlama yönünden şanslı değilsin. | Giant-1 | 2010 | |
| June 29, 1987. Noh Taewoo, presidential candidate of the Democratic Justice Party, | 29 Haziran 1987. Noh Tae Woo, Demokratik Adalet Partisi'nin başkan adayı... | Giant-1 | 2010 | |
| announces sweeping reforms including direct presidential elections, | ...demokratik şekilde seçilen ilk Kore başkanı olmasını sağlayacak... | Giant-1 | 2010 | |
| which would pave the way for him becoming the first democratically elected Korean president. | ...direk başkanlık seçimleri dahil, büyük çaptaki reform değişikliklerini açıklıyor. | Giant-1 | 2010 | |
| It's done! | İşte böyle! | Giant-1 | 2010 | |
| Great job, everyone. | Herkes iyi iş çıkardı. | Giant-1 | 2010 | |
| Our people did it! | Halkımız sayesinde başardık! | Giant-1 | 2010 | |
| I feel really proud of you. | ...sizinle gurur duyuyorum. | Giant-1 | 2010 | |
| So you're saying that you heard Congressman Jo... | Milletvekili Jo Pilyeon'un... | Giant-1 | 2010 | |
| confess that he instigated the murder of Congressman Oh Byeongtak? | ...Milletvekili Oh Byeong Tak'ı öldürmesini itiraf ettiğini mi duydunuz? | Giant-1 | 2010 | |
| Then, is it true that you recorded it as well? | Kayıt ettiğiniz söylentileri de doğru mu? | Giant-1 | 2010 | |
| I said I shot it firsthand! | Bizzat çektim diyorum! | Giant-1 | 2010 | |
| That tape will soon be revealed. | Kaset çok yakında basına sunulacak. | Giant-1 | 2010 | |
| It's Jo Pilyeon! | Milletvekili Jo Pilyeon çıkıyor! | Giant-1 | 2010 | |
| Congressman Jo, who is really telling the truth here? | Milletvekili Jo, doğruyu söyleyen taraf hanginiz? | Giant-1 | 2010 | |
| Lee Gangmo is still claiming that you instigated Congressman Oh's murder. | Müdür Lee Gang Mo hala Milletvekili Oh'u sizin öldürdüğünüzü iddia ediyor. | Giant-1 | 2010 | |
| The officers investigating this case already proclaimed that a false testimony. | Davayı inceleyen arkadaşlar yalancı şahitlik yapıldığını açıkladı. | Giant-1 | 2010 | |
| How much longer will you let a psychopath mislead you with his delusions? | Psikopatın kuruntularını size yedirmesine ne zamana kadar katlanacaksınız? | Giant-1 | 2010 | |
| So if what President Lee said is a lie, will you sue him for defamation? | Eğer Müdür Lee'nin dedikleri yalansa, kendisine hakaret davası açacak mısınız? | Giant-1 | 2010 | |
| That would create too much clamor, and I can't stand that. | Açılan davanın beraberinde gürültü patırtı gelir. Onu kafam kaldırmaz. | Giant-1 | 2010 | |
| Tell him he can yap all he wants. | Kendisine istediği kadar konuşabileceğini aktarın. | Giant-1 | 2010 | |
| I will sue you instead. | Asıl ben seni dava edeceğim. | Giant-1 | 2010 | |
| You called me a lying psychopath ring in front of these journalists, | Bütün muhabirlerin önünde bana yalancı psikopat dedin. | Giant-1 | 2010 | |
| so it's an obvious case of defamation. | Açık açık hakaret ediyorsun. | Giant-1 | 2010 | |
| I have no time to waste playing with you. | Seninle oynamaya ayıracak vaktim yok. | Giant-1 | 2010 | |
| Congressman Jo and I will soon have a long and fierce fight in court. | Milletvekili Jo ile birlikte çok yakında mahkemede kozlarımızı paylaşacağız. | Giant-1 | 2010 | |
| Plenty of headlines like the one you've read are waiting to be published. | Okuduğunuz başlıklardan fazlası basılmayı bekliyor. | Giant-1 | 2010 | |
| I hope you'll cover this extensively. | Umarım bu meseleyi geniş ölçüde halka aktarırsınız. | Giant-1 | 2010 | |
| You were the one saying that your political career is more important than your own life? | Politika kariyerin kendi hayatından önemli diye kendin mi demiştin? | Giant-1 | 2010 | |
| Your political career is about to slowly crumble. | Politika kariyerin yavaşça parçalanmak üzere. | Giant-1 | 2010 | |
| Have you ever been here? | Daha önce gelmiş miydin buraya? | Giant-1 | 2010 | |
| I've never seen this place before. | Daha önce görmemiştim burayı. | Giant-1 | 2010 | |
| So Big Oppa was living in a place like this? | Seong Mo oppa burada yaşıyormuş demek... | Giant-1 | 2010 | |
| It's all the money I saved over the years. | Yıllarca biriktirdiğim parayı... | Giant-1 | 2010 | |
| You use it. | ...kullanabilirsin. | Giant-1 | 2010 | |
| You'll have to find yourself a place to live as well. | Kendine yaşayacak bir ev tutmalısın. | Giant-1 | 2010 | |
| Use this to get started. | İşe bendeki parayı kullanarak başla. | Giant-1 | 2010 | |
| Thanks, Hyung. | Teşekkürler, hyung. | Giant-1 | 2010 | |
| Thanks for what? | Niye teşekkür ediyorsun? | Giant-1 | 2010 | |
| You can't avenge our father all by yourself. | Babamın öcünü tek başına alamazsın. | Giant-1 | 2010 | |
| While you take care of Hwang Taeseop, | Sen Hwang Taeseop'un icabına bakarken... | Giant-1 | 2010 | |
| I will bring forth Jo Pilyeon's destruction. | ...ben de Jo Pilyeon'un felaketini hazırlayacağım. | Giant-1 | 2010 | |
| If you need anything, don't hesitate to ask me. | İhtiyacın olursa çekinmeden haber ver. | Giant-1 | 2010 | |
| If you and I join forces, | Güçlerimizi birleştirirsek... | Giant-1 | 2010 | |
| there is nothing that can scare us off. | ...kimse gözümüzü korkutamaz. | Giant-1 | 2010 | |
| What if Big Oppa died? | Seong Mo oppa öldüyse ne yapacağız? | Giant-1 | 2010 | |
| What if he died... | Ya öldüyse? | Giant-1 | 2010 | |
| He's not dead. | Hyung ölmedi. | Giant-1 | 2010 | |
| I'll find him at all cost, Miju. | Ne yapıp edip bulacağım onu, Mi Ju. | Giant-1 | 2010 | |
| President Lee Gangmo Keeps Accusing Congressman Jo Pilyeon of Murder | Müdür Lee Gang Mo Milletvekili Jo Pilyeon'u Cinayetle Suçlamayı Sürdürüyor | Giant-1 | 2010 |