• tr flag Türkçe
    • en flag İngilizce

Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 18859

İngilizce Türkçe Film Adı Film Yılı Ayrıntılar
Where did you get this? Bu kaseti nereden buldun? Bu kaseti nereden buldun? Bu kaseti nereden buldun? Faster-1 2010 info-icon
First week I made detective, Vice busted this porn operation. Dedektifliğe başladığım ilk hafta... Dedektifliğe başladığım ilk hafta... Dedektifliğe başladığım ilk hafta... Faster-1 2010 info-icon
I walked into the bullpen, they were watching this. Odalarına girdiğimde bunu izliyorlardı. Odalarına girdiğimde bunu izliyorlardı. Odalarına girdiğimde bunu izliyorlardı. Faster-1 2010 info-icon
I pretended I got a phone call, had to walk out. Telefonum çalışıyormuş gibi yapıp dışarı çıkmak zorunda kaldım. Telefonum çalışıyormuş gibi yapıp dışarı çıkmak zorunda kaldım. Telefonum çalışıyormuş gibi yapıp dışarı çıkmak zorunda kaldım. Faster-1 2010 info-icon
Didn't have the stomach for it. Midem kaldırmadı. Midem kaldırmadı. Midem kaldırmadı. Faster-1 2010 info-icon
Bank robbers, huh? Banka soyguncuları ha? Banka soyguncuları ha? Banka soyguncuları ha? Faster-1 2010 info-icon
Tough guys. Don't tell them. Sert çocuklar. Sakın söyleme. Sert çocuklar. Sakın söyleme. Sert çocuklar. Sakın söyleme. Faster-1 2010 info-icon
I flipped it to Homicide, but never went anywhere. Cinayet Masası'na verdim ama sonunda bir şey çıkmadı. Cinayet Masası'na verdim ama sonunda bir şey çıkmadı. Cinayet Masası'na verdim ama sonunda bir şey çıkmadı. Faster-1 2010 info-icon
Why is that? Never see the killers' faces, not once. Neden? Katillerin yüzü görünmüyor, bir kere bile. Neden? Katillerin yüzü görünmüyor, bir kere bile. Neden? Katillerin yüzü görünmüyor, bir kere bile. Faster-1 2010 info-icon
Where's the money? Don't tell, bro. Para nerede? Sakın söyleme kardeşim. Para nerede? Sakın söyleme kardeşim. Para nerede? Sakın söyleme kardeşim. Faster-1 2010 info-icon
Brothers? Your brother? Kardeşim mi? Kardeş misiniz? Kardeşim mi? Kardeş misiniz? Kardeşim mi? Kardeş misiniz? Faster-1 2010 info-icon
I don't see the resemblance. Yeah. Hiç benzerlik görmüyorum. Aynen. Hiç benzerlik görmüyorum. Aynen. Hiç benzerlik görmüyorum. Aynen. Faster-1 2010 info-icon
You want me to shoot him, huh? Like the others? Onu da diğerleri gibi vurmamı ister misin? Onu da diğerleri gibi vurmamı ister misin? Onu da diğerleri gibi vurmamı ister misin? Faster-1 2010 info-icon
He's not gonna kill me, he's bluffing. Beni öldürmeyecek, blöf yapıyor. Beni öldürmeyecek, blöf yapıyor. Beni öldürmeyecek, blöf yapıyor. Faster-1 2010 info-icon
Bluffing? Two down and I'm bluffing? Blöf mü? İki adamınız vurdum hâlâ blöf yapıyor diyorsun. Blöf mü? İki adamınız vurdum hâlâ blöf yapıyor diyorsun. Blöf mü? İki adamınız vurdum hâlâ blöf yapıyor diyorsun. Faster-1 2010 info-icon
You want me to shoot him? Think twice. Onu vurmamı ister misin? İki kere düşün. Onu vurmamı ister misin? İki kere düşün. Onu vurmamı ister misin? İki kere düşün. Faster-1 2010 info-icon
Don't tell him. Don't shoot him. Söyleme. Bizi vurmayacak. Sakın söyleme. Lütfen onu vurmayın. Sakın söyleme. Lütfen onu vurmayın. Sakın söyleme. Lütfen onu vurmayın. Faster-1 2010 info-icon
He's not gonna shoot. Let's tell him where it is. Vuracağı falan yok. Paranın yerini söyleyelim gitsin. Vuracağı falan yok. Paranın yerini söyleyelim gitsin. Vuracağı falan yok. Paranın yerini söyleyelim gitsin. Faster-1 2010 info-icon
But it's our only leverage. Elimizdeki tek koz bu. Elimizdeki tek koz bu. Elimizdeki tek koz bu. Faster-1 2010 info-icon
I'm sorry I got you into this, bro. Seni bu işe bulaştırdığım için üzgünüm kardeşim. Seni bu işe bulaştırdığım için üzgünüm kardeşim. Seni bu işe bulaştırdığım için üzgünüm kardeşim. Faster-1 2010 info-icon
Just tell me where the money is. Paranın yerini söyle. Paranın yerini söyle. Paranın yerini söyle. Faster-1 2010 info-icon
I bet you're a good student. Eminim ki iyi bir öğrencisin. Eminim ki iyi bir öğrencisin. Eminim ki iyi bir öğrencisin. Faster-1 2010 info-icon
Thanks for the drink. Sure. İçecek için sağ ol. İçecek için sağ ol. İçecek için sağ ol. Faster-1 2010 info-icon
I should get going. Artık gitmeliyim. Artık gitmeliyim. Artık gitmeliyim. Faster-1 2010 info-icon
Sorry I got you into this, bro. Seni bu işe bulaştırdığım için üzgünüm kardeşim. Seni bu işe bulaştırdığım için üzgünüm kardeşim. Seni bu işe bulaştırdığım için üzgünüm kardeşim. Faster-1 2010 info-icon
Sorry I dragged you into this. Seni bu işe sürüklediğim için üzgünüm. Seni bu işe sürüklediğim için üzgünüm. Seni bu işe sürüklediğim için üzgünüm. Faster-1 2010 info-icon
Last chance. Don't tell him, bro. Son şansınız. Sakın anlatma kardeşim. Son şansınız. Sakın anlatma kardeşim. Son şansınız. Sakın anlatma kardeşim. Faster-1 2010 info-icon
Please, don't shoot him. Don't do it. Lütfen onu vurmayın. Sakın söyleme. Lütfen onu vurmayın. Sakın söyleme. Lütfen onu vurmayın. Sakın söyleme. Faster-1 2010 info-icon
It's up to you. Sana bağlı. Sana bağlı. Sana bağlı. Faster-1 2010 info-icon
Don't you tell him, bro. Don't tell him. Sakın söyleme kardeşim. Sakın söyleme. Sakın söyleme kardeşim. Sakın söyleme. Sakın söyleme kardeşim. Sakın söyleme. Faster-1 2010 info-icon
Under the floorboards in the kitchen. Mutfaktaki döşemenin altında. Mutfaktaki döşemenin altında. Mutfaktaki döşemenin altında. Faster-1 2010 info-icon
There you go. İşte böyle. İşte böyle. İşte böyle. Faster-1 2010 info-icon
Gary, I'm sorry. It's okay. Gary, üzgünüm. Önemli değil. Gary, üzgünüm. Önemli değil. Gary, üzgünüm. Önemli değil. Faster-1 2010 info-icon
I'm sorry. It's gonna be okay, bro. Üzgünüm. Her şey yoluna girecek kardeşim. Üzgünüm. Her şey yoluna girecek kardeşim. Üzgünüm. Her şey yoluna girecek kardeşim. Faster-1 2010 info-icon
It's gonna be okay. Her şey yoluna girecek. Her şey yoluna girecek. Her şey yoluna girecek. Faster-1 2010 info-icon
Oh, Jesus, man, no. Tanrım, yapma şunu! Tanrım, yapma şunu! Tanrım, yapma şunu! Faster-1 2010 info-icon
Gotta get that money. Jesus, man. Şu parayı alalım. Yaptığın işe bak! Şu parayı alalım. Yaptığın işe bak! Şu parayı alalım. Yaptığın işe bak! Faster-1 2010 info-icon
Gary! Gary! Gary! Gary! Faster-1 2010 info-icon
Told you wouldn't shoot him. Vurmayacağımı söylemişti. Vurmayacağımı söylemişti. Vurmayacağımı söylemişti. Faster-1 2010 info-icon
Watch him. Okay. Şuna dikkat et. Tamam. Şuna dikkat et. Tamam. Şuna dikkat et. Tamam. Faster-1 2010 info-icon
See if he's lying. Bakalım doğru mu söylemiş. Bakalım doğru mu söylemiş. Bakalım doğru mu söylemiş. Faster-1 2010 info-icon
I got it. Aldım. Aldım. Aldım. Faster-1 2010 info-icon
Lift this up in the bag. Çıkar şunu çantadan. Çıkar şunu çantadan. Çıkar şunu çantadan. Faster-1 2010 info-icon
Hey. Hey. Hey. Hey. Hey. Hey. Hey. Hey. Faster-1 2010 info-icon
Smile for the camera. Kameraya gülümse. Kameraya gülümse. Kameraya gülümse. Faster-1 2010 info-icon
I didn't know. Bilmiyordum. Bilmiyordum. Bilmiyordum. Faster-1 2010 info-icon
I didn't know that was gonna happen. Öyle bir şey olacağını bilmiyordum. Öyle bir şey olacağını bilmiyordum. Öyle bir şey olacağını bilmiyordum. Faster-1 2010 info-icon
Don't, please. He made us do it. Yapma, lütfen. Bize o yaptırdı. Yapma, lütfen. Bize o yaptırdı. Yapma, lütfen. Bize o yaptırdı. Faster-1 2010 info-icon
Please don't hurt me. Lütfen bana zarar verme. Lütfen bana zarar verme. Lütfen bana zarar verme. Faster-1 2010 info-icon
I'm not gonna hurt you. Sana zarar vermeyeceğim. Sana zarar vermeyeceğim. Sana zarar vermeyeceğim. Faster-1 2010 info-icon
I'm gonna kill you all. Hepinizi öldüreceğim. Hepinizi öldüreceğim. Hepinizi öldüreceğim. Faster-1 2010 info-icon
They killed him. Onu öldürmüşler. Onu öldürmüşler. Onu öldürmüşler. Faster-1 2010 info-icon
What do you mean they killed him? He was dead. Ne demek öldürmüşler? Ölüymüş. Ne demek öldürmüşler? Ölüymüş. Ne demek öldürmüşler? Ölüymüş. Faster-1 2010 info-icon
At least for a little while anyway. The hospital pronounced him DO A. En azından bir süreliğine. En azından bir süreliğine. En azından bir süreliğine. Faster-1 2010 info-icon
Bullet hit, ricocheted around his skull, came out his cheek. Mermi burasına çarpıp kafatasının çevresinden geçip çenesinden çıkmış. Mermi burasına çarpıp kafatasının çevresinden geçip çenesinden çıkmış. Mermi burasına çarpıp kafatasının çevresinden geçip çenesinden çıkmış. Faster-1 2010 info-icon
He's got a plate holding the back of his head together. Kafasının arkasını bir arada tutsun diye metal bir plaka takmışlar. Kafasının arkasını bir arada tutsun diye metal bir plaka takmışlar. Kafasının arkasını bir arada tutsun diye metal bir plaka takmışlar. Faster-1 2010 info-icon
I mean, this guy refused to die. Adam ölümü reddetmiş. Adam ölümü reddetmiş. Adam ölümü reddetmiş. Faster-1 2010 info-icon
And now, he must be going after everyone in that video. Şimdiyse o videodaki herkesin peşinden gidiyor. Şimdiyse o videodaki herkesin peşinden gidiyor. Şimdiyse o videodaki herkesin peşinden gidiyor. Faster-1 2010 info-icon
You said you wouldn't be late. Where have you been? Geç kalmam demiştin. Nerelerdeydin? Geç kalmam demiştin. Nerelerdeydin? Geç kalmam demiştin. Nerelerdeydin? Faster-1 2010 info-icon
You're supposed to take Tommy to his game. You made me late for my class. Güya Tommy'i beyzbol maçına götürecektin. Senin yüzünden kendi okuluma da geç kaldım. Güya Tommy'i beyzbol maçına götürecektin. Senin yüzünden kendi okuluma da geç kaldım. Güya Tommy'i beyzbol maçına götürecektin. Senin yüzünden kendi okuluma da geç kaldım. Faster-1 2010 info-icon
I'm sorry, it's a big deal, this case. Özür dilerim, bu soruşturma çok önemli. Özür dilerim, bu soruşturma çok önemli. Özür dilerim, bu soruşturma çok önemli. Faster-1 2010 info-icon
I saw it on TV. I do not wanna hear about it. Televizyonda gördüm. Bir kelime bile duymak istemiyorum. Televizyonda gördüm. Bir kelime bile duymak istemiyorum. Televizyonda gördüm. Bir kelime bile duymak istemiyorum. Faster-1 2010 info-icon
You want me to have full custody? I will take custody. Velayetin tamamını almamı ister misin? Velayeti tümüyle üzerime alacağım. Velayetin tamamını almamı ister misin? Velayeti tümüyle üzerime alacağım. Velayetin tamamını almamı ister misin? Velayeti tümüyle üzerime alacağım. Faster-1 2010 info-icon
You know I don't want that. Böyle olmasını istemediğimi biliyorsun. Böyle olmasını istemiyorum. Böyle olmasını istemediğimi biliyorsun. Böyle olmasını istemiyorum. Böyle olmasını istemediğimi biliyorsun. Böyle olmasını istemiyorum. Faster-1 2010 info-icon
Then take him to his baseball game. Okay. All right. Öyleyse onu şu lanet beyzbol maçına götür! Tamam. Pekâlâ. Öyleyse onu şu lanet beyzbol maçına götür! Tamam. Pekâlâ. Öyleyse onu şu lanet beyzbol maçına götür! Tamam. Pekâlâ. Faster-1 2010 info-icon
What's up, champ? N'aber, tosun? N'aber, tosun? N'aber, tosun? Faster-1 2010 info-icon
What position they got you playing? Don't play much. Seni hangi mevkide oynatıyorlar? Pek fazla oynatmıyorlar. Seni hangi mevkide oynatıyorlar? Pek fazla oynatmıyorlar. Seni hangi mevkide oynatıyorlar? Pek fazla oynatmıyorlar. Faster-1 2010 info-icon
Well, you got an arm like a cannon. Mancınık gibi bir kolun var. Mancınık gibi bir kolun var. Mancınık gibi bir kolun var. Faster-1 2010 info-icon
I don't know why they wouldn't let you. Seni ne diye oynatmadıklarını anlamıyorum. Seni ne diye oynatmadıklarını anlamıyorum. Seni ne diye oynatmadıklarını anlamıyorum. Faster-1 2010 info-icon
I know. Oynatmıyorlar işte. Oynatmıyorlar işte. Oynatmıyorlar işte. Faster-1 2010 info-icon
Maybe I should have a talk with that coach. Belki de koçunla konuşsam iyi olur. Senin oynatacak bir yol bulur. Belki de koçunla konuşsam iyi olur. Senin oynatacak bir yol bulur. Belki de koçunla konuşsam iyi olur. Senin oynatacak bir yol bulur. Faster-1 2010 info-icon
Maybe pinch hit or something. What do you say? Belki yedek vurucu falan yapar. Ne dersin? Belki yedek vurucu falan yapar. Ne dersin? Belki yedek vurucu falan yapar. Ne dersin? Faster-1 2010 info-icon
Hello? Hey, it's Cicero. Alo? Hey, ben Cicero. Alo? Hey, ben Cicero. Alo? Hey, ben Cicero. Faster-1 2010 info-icon
There's been another shooting. This could be our guy. Bir vurulma olayı daha var. Sanırım bizim eleman. Bir vurulma olayı daha var. Sanırım bizim eleman. Bir vurulma olayı daha var. Sanırım bizim eleman. Faster-1 2010 info-icon
Mallory wants you down at the scene. Mallory olay yerine gelmeni istiyor. Mallory olay yerine gelmeni istiyor. Mallory olay yerine gelmeni istiyor. Faster-1 2010 info-icon
Okay, I'll be there in a little bit. 4045 Danson Road. Got it? Tamam, birazdan oradayım. Tamam, birazdan oradayım. Tamam, birazdan oradayım. Faster-1 2010 info-icon
I'll be there in an hour. Bir saate kalmaz orada olurum. Bir saate kalmaz orada olurum. Bir saate kalmaz orada olurum. Faster-1 2010 info-icon
Hey, you know what, I'm not gonna make it in today. Bak ne diyorum. Bugün gelemeyeceğim. Bak ne diyorum. Bugün gelemeyeceğim. Bak ne diyorum. Bugün gelemeyeceğim. Faster-1 2010 info-icon
I'm taking my son to a baseball game. It's really important that I be there. Oğlumu beyzbol maçına götürüyorum. Orada olmam çok önemli. Oğlumu beyzbol maçına götürüyorum. Orada olmam çok önemli. Oğlumu beyzbol maçına götürüyorum. Orada olmam çok önemli. Faster-1 2010 info-icon
Well, you know what? That's just too bad. Beni dinle bak. Bu çok kötü. Beni dinle bak. Bu çok kötü. Beni dinle bak. Bu çok kötü. Faster-1 2010 info-icon
All right, bye. Tamam, görüşürüz. Tamam, görüşürüz. Tamam, görüşürüz. Faster-1 2010 info-icon
Good grief. Can you imagine that? Olaya bak! Düşünebiliyor musun? Olaya bak! Düşünebiliyor musun? Olaya bak! Düşünebiliyor musun? Faster-1 2010 info-icon
I already told them I had a ball game to go to today. Bugün seni maça götüreceğimi onlara zaten söylemiştim. Bugün seni maça götüreceğimi onlara zaten söylemiştim. Bugün seni maça götüreceğimi onlara zaten söylemiştim. Faster-1 2010 info-icon
Incredible. You're a full two hours late. İnanılmaz. Tam iki saat geciktin. İnanılmaz. Tam iki saat geciktin. İnanılmaz. Tam iki saat geciktin. Faster-1 2010 info-icon
John, did you...? So, what do we got? John, sen... Elimizde ne var? John, sen... Elimizde ne var? John, sen... Elimizde ne var? Faster-1 2010 info-icon
What do you got? Elinde ne var? Elinde ne var? Elinde ne var? Faster-1 2010 info-icon
Guy did the world a favor on this one. Adamımız bunu öldürerek dünyaya bir iyilik yapmış. Adamımız bunu öldürerek dünyaya bir iyilik yapmış. Adamımız bunu öldürerek dünyaya bir iyilik yapmış. Faster-1 2010 info-icon
Found out who shot our snuff films. Öldürme filmimizi kimin çektiğini öğrenmiş olduk. Öldürme filmimizi kimin çektiğini öğrenmiş olduk. Öldürme filmimizi kimin çektiğini öğrenmiş olduk. Faster-1 2010 info-icon
Excuse me. Affedersiniz. Affedersiniz. Affedersiniz. Faster-1 2010 info-icon
So we got a telemarketer, a sex offender. What's next, a lawyer? Bir tele pazarlamacı ve bir cinsel saldırgan. Sıradaki kim bir avukat mı? Bir tele pazarlamacı ve bir cinsel saldırgan. Sıradaki kim bir avukat mı? Bir tele pazarlamacı ve bir cinsel saldırgan. Sıradaki kim bir avukat mı? Faster-1 2010 info-icon
Whole shebang just got a lot weirder. Olay iyice tuhaf bir hâl aldı. Olay iyice tuhaf bir hâl aldı. Olay iyice tuhaf bir hâl aldı. Faster-1 2010 info-icon
Witnesses placed a second shooter at the scene. Görgü tanıkları olay yerinde ikinci bir tetikçi görmüş. Görgü tanıkları olay yerinde ikinci bir tetikçi görmüş. Görgü tanıkları olay yerinde ikinci bir tetikçi görmüş. Faster-1 2010 info-icon
After our suspect whacked Mr. Rogers, Bizim zanlı Bay Rogers'ın pestilini çıkardıktan sonra... Bizim zanlı Bay Rogers'ın pestilini çıkardıktan sonra... Bizim zanlı Bay Rogers'ın pestilini çıkardıktan sonra... Faster-1 2010 info-icon
he had a little shootout in the hall. ...koridorda küçük bir çatışma yaşanmış. ...koridorda küçük bir çatışma yaşanmış. ...koridorda küçük bir çatışma yaşanmış. Faster-1 2010 info-icon
Maybe an armed neighbor. Uh uh. Belki de silahlı bir komşudur. Belki de silahlı bir komşudur. Belki de silahlı bir komşudur. Faster-1 2010 info-icon
No one recognized this dude. Adamı tanıyan yok. Adamı tanıyan yok. Adamı tanıyan yok. Faster-1 2010 info-icon
They exchanged gunfire then disappeared. Both of them. Silahlı çatışmadan sonra kaybolmuşlar. Her ikisi de. Silahlı çatışmadan sonra kaybolmuşlar. Her ikisi de. Silahlı çatışmadan sonra kaybolmuşlar. Her ikisi de. Faster-1 2010 info-icon
The second shooter, any description? Peki ya ikinci tetikçi, herhangi bir tarif var mı? Peki ya ikinci tetikçi, herhangi bir tarif var mı? Peki ya ikinci tetikçi, herhangi bir tarif var mı? Faster-1 2010 info-icon
The word "beautiful" came up. "Yakışıklı" kelimesi çıktı. "Yakışıklı" kelimesi çıktı. "Yakışıklı" kelimesi çıktı. Faster-1 2010 info-icon
Beautiful? Like a movie star. Yakışıklı mı? Film yıldızı gibi. Yakışıklı mı? Film yıldızı gibi. Yakışıklı mı? Film yıldızı gibi. Faster-1 2010 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 18854
  • 18855
  • 18856
  • 18857
  • 18858
  • 18859
  • 18860
  • 18861
  • 18862
  • 18863
  • …
  • »
  • »»
Kısıtlı Mod:   
  • Katkıda Bulun
  • Hakkımızda
  • Sorumluluk Reddi
  • İletişim