Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 181921
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
T Thanks... | Te Teşekkürler... | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
Wolves, huh...? | Kurtlar, ha...? | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
The scents are back...! | Sinirlerimi zıplatıyorsun ufaklık. Kokular geri döndü...! | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
Pops! | Pops! | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
Am I glad to see you! | Seni gördüğüme sevinmeli miyim? | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
You'll catch your death of cold if you fall asleep in an alley like this. | Böyle bir sokakta uyuyakalırsan donarak öleceksin. | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
Get off my case. | Çekil başımdan. | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
You're not from here, are you, old man? | Buralı değilsin, değil mi, ihtiyar? | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
Just curious. If you don't want to tell me, that's okay. | Sadece merak. Anlatmak istemiyorsan sorun değil. | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
From Kyrios. | Kyrios'tanım. | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
No, but the way I hear it, that town was torched and wiped out... | Jaguara'nın dalkavuklarından biri misin? Hayır, ama kurtları yok etmek için gönderilen Jaguara'nın askerleri... | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
...by some of Jaguara's forces that were chasing after some wolves. | ...tarafından yakılıp yok edildiğini duymuştum. | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
That's a lie! Don't give me that crap! | Koca bir yalan! Bana bu saçmalıkları anlatma! | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
It's the truth. I heard it from some soldiers. | Gerçek bu. Askerlerden duydum. | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
Some wolves they were hunting just happened to run into Kyrios to hide. | Kyrios'ta saklanan kurtları avlamak için giden askerlermiş. | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
So they burned it down. | Yakıp yok etmişler. | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
That can't be true... | Bu doğru olamaz... | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
That's a load of crap! | Bu tamamen saçmalık! | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
I saw them! I saw them with my own two eyes! | Onları gördüm! Kendi gözlerimle gördüm! | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
Those wolves... They killed Ruus! | O kurtlar... Onlar Ruus'u öldürdü! | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
It wasn't wolves! | Kurtlar değilmiş! | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
You've got to believe me, Pops... | Bana inanmak zorundasın Pops... | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
Blue... | Blue... | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
This is our Paradise... | Bu bizim Cennetimiz... | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
This is the world brought forth by the Moonstone? | Bu dünya Aytaşı sayesinde mi mümkün oldu? | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
Goodbye, Kiba... | "Benim türüm" mü ? Elveda, Kiba... | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
I think I'm... going to wither. | Sanıyorum... solacağım... O tür bir Cennet istemiyorum. | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
Don't! | Hayır! Cennet mi...? | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
We Nobles are far, far from the world of our birth, | Biz Soylular, doğduğumuz dünyadan çok çok uzaktayız, | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
and now we simply wait quietly for death. | ve şimdi sessizce ölümü bekliyoruz. | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
If that is so, let us stop time as it is at this moment forever. | Eğer öyle ise, sonsuza dek bu an olsun diye zamanı durduralım. | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
This is neither a place meant to pine for past that is already lost to us, | Bu, ne kaybettiğimiz geçmiş için yas tutma anlamına gelen bir yer, | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
nor a place meant to change the future. | ne de geleceği değiştirmek anlamına gelen bir yer. | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
A manufactured Paradise. There is no future in such a place. | Fabrikasyon bir Cennet. Öyle bir yerde gelecek yoktur. | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
What about your grandfather? He kept searching for a Paradise meant only for us Nobles. | Peki ya büyükbaban? Sadece biz Soylular için bir Cennet'i aramaya devam etti. | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
That man gave no thought to those left behind. | O adam geride bıraktıklarını hiç düşünmedi. | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
That is why he vanished. And the clan was cursed... | Bu yüzden cezalandırıldı. Ve ailesi lanetlendi... | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
A Paradise created from a cursed world... | Lanetli bir dünya tarafından yaratılan Cennet... | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
...is meaningless. ...is meaningless. | ...anlamsızdır. ...anlamsızdır. | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
You always deceive yourself, never giving your heart over to the truth. | Daima kendini kandırdın, kalbini asla gerçeğe açmadın. | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
Even when the Paradise you have longed for is right before your eyes. | Özlemini çektiğin Cennet gözlerinin önünde dururken bile. | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
It is meaningless. | Tamamen anlamsız. | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
Is it because of Hamona? | Hamona yüzünden mi? | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
You have long known... | Hige! Kimin için olduğunu uzun... | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
...who it is for, don't you? | ...zamandır biliyorsun, değil mi? | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
That eye... Your blood... They long for Paradise. | O göz... Kanın... Cennet için can atıyorlar. | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
You're wrong. You're wrong. | Yanılıyorsun. Yanılıyorsun. | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
This isn't Paradise. This isn't Paradise. | Bu Cennet değil. Bu Cennet değil. Cheza! | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
Who's there? Who are you? | Kim var orada? Kimsin sen? | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
It can't be! A wolf? | Olamaz! Bir kurt mu? | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
Paradise has been closed. | Cennet kapandı. | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
This is the end of everything... | Bu herşeyin sonu... | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
The world is dying. | Dünya ölüyor. | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
Cheza? Cheza! | Cheza? Cheza! | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
Yes... Yes. I saw it, too. | Evet... Evet. Ben de gördüm. | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
But that wasn't it. | Ama bu o değildi. | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
It'll be all right. I know they'll come. | İyi olacak. Geleceklerini biliyordum. | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
It'll be all right... | İyi olacak... | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
Why? I did it all for you... | Neden? Herşeyi senin için yaptım... | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
Why won't you love me?! | Neden beni sevmeyeceksin?! | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
Come with me. Come to Paradise. | Benimle gel. Cennet'e gel. | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
That's right. That dagger was poisoned. | Tamamdır. Hançer zehirliydi. | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
My sweet little death dealer. | Benim küçük ölüm tacirim. | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
You will be mine. Forever. | Benim olacaksın. Sonsuza kadar. | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
Don't interfere! | Sakın karışma! | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
You... What are you doing here?! | Sen... Burada ne yapıyorsun?! | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
We're taking back our Paradise! | Sağol. Cennetimizi geri alıyoruz! | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
I said I'd make things right... | İşleri düzelteceğimi söylemiştim... | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
I gave... my word! | Söz.. verdim! | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
I'll take all your power! | Bütün gücünü alacağım! | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
That's impossible... | Benimle gelin. Bu imkansız... | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
Darcia... | Darcia... | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
As I suspected, you are the chosen wolf. | Şüphelendiğim gibi, sen seçilmiş kurtsun. | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
What are you? You're not a wolf, and you're not a Noble. | Sen nesin? Kurt değilsin, ve Soylu da değilsin. | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
I was chosen. | Ben seçildim. | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
It is not merely that my people seek Paradise. | Cennet'i arayan yalnızca benim insanlarım değil. | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
Paradise calls out to us, as well. | Cennet de bizi çağırıyor. | Wolf's Rain-2 | 2003 | ![]() |
When are we born? When do we die? | Ne zaman doğduk? Ne zaman öleceğiz? | Wolf's Rain-3 | 2003 | ![]() |
Why are we born? Why do we die? | Neden doğduk? Neden öleceğiz? | Wolf's Rain-3 | 2003 | ![]() |
This world has been destroyed and reborn time and again, | Bu dünya yok edildi ve zaman içinde yeniden doğdu, | Wolf's Rain-3 | 2003 | ![]() |
being resurrected each time as Paradise. | her seferinde yeniden doğuşunda Cennet gibiydi. | Wolf's Rain-3 | 2003 | ![]() |
It has happened before, and will happen again. | Bütün yaşananlar daha önce de oldu, ve tekrar olacak. | Wolf's Rain-3 | 2003 | ![]() |
The endless cycle of life and death. | Ölüm ve yaşamın bitmeyen döngüsü. | Wolf's Rain-3 | 2003 | ![]() |
This world is a Paradise which someone opened. | Bu dünya birisinin açtığı bir Cennet. | Wolf's Rain-3 | 2003 | ![]() |
This era is almost at an end. | Bu çağ neredeyse bitiyor. | Wolf's Rain-3 | 2003 | ![]() |
We have acquired the means to live longer than our natural spans, | Zenginliklerimizi doğal ömrümüzü daha da uzatmak için kullandık, | Wolf's Rain-3 | 2003 | ![]() |
but little did we suspect that this world has an end. | ama bu dünyanın da sonu olduğundan biraz bile şüphelenmedik. | Wolf's Rain-3 | 2003 | ![]() |
I have despaired at the ending world. | Dünya sona yaklaşırken, kederliyim. | Wolf's Rain-3 | 2003 | ![]() |
My fate has fallen and scattered like the flower petals. | Yazgım tıpkı bir çiçeğin taçyaprağı gibi düştü ve dağıldı. | Wolf's Rain-3 | 2003 | ![]() |
And as if by a sandstorm, | Ve bir kum fırtınasına yakalanmışçasına, | Wolf's Rain-3 | 2003 | ![]() |
it simply wears down and weathers away. | yavaşça tükendi ve aşınarak yok oldu. | Wolf's Rain-3 | 2003 | ![]() |
As if to be purified, the world will be encased in ice... | Dünya arınmışçasına buzlarla örtülecek... | Wolf's Rain-3 | 2003 | ![]() |
...so that it may be returned to the beginning. | ...böylece başlagıcına geri dönebilecek. | Wolf's Rain-3 | 2003 | ![]() |
Paradise is a world which someone opens. | Cennet birisinin açtığı bir dünyadır. | Wolf's Rain-3 | 2003 | ![]() |
This was the place, all right... | Burasıydı, tamam... | Wolf's Rain-3 | 2003 | ![]() |
I gave her my word. I promised Blue. | O'na söz verdim. Blue'ya söz verdim. | Wolf's Rain-3 | 2003 | ![]() |
I said that I'd make it back no matter what, so she should wait for me here. | Ne olursa olsun geri döneceğimi, burada beklemesini söyledim. | Wolf's Rain-3 | 2003 | ![]() |
The situation's changed. | Şartlar değişti. | Wolf's Rain-3 | 2003 | ![]() |
With all that's happened, I bet even Blue had no choice but to make a run for it. | O piç... bizi sattı. Olan şeylerden sonra, bahse varım Blue'nun kaçmaktan başkı şansı yoktu. | Wolf's Rain-3 | 2003 | ![]() |
Or maybe she didn't believe what you said? | Ya da belki de senin söylediklerine inanmadı? | Wolf's Rain-3 | 2003 | ![]() |