Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 177872
| İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
| Here is the merchandise | İşte mal burada. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| Strenghtened Uranium, Nuclear energy | Güçlendirilmiş uranyum, nükleer enerji. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| From now on, I am... | Şu andan itibaren... | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| Dissuasive�Dissuasive and Immortal | Korkutucu…Korkutucu ve Ölümsüzüm. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| She's the one taking care of him | Onu takip eden kız bu. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| Why a girl? | Niye kız seçtin? | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| Because I trust her | Çünkü ona güveniyorum. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| She is from Triplaxe | Triplaxe'den ama. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| Everybody is from Triplaxe | Herkes Triplaxe'den. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| Yes, I have | Evet, gördüm. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| He's allright, a little weird though | Biraz tuhaf olsa da, iyi. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| He wasn't controlled, and he is not looking like your son | Kontrolden geçmedi, ayrıca oğlunuza da benzemiyor. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| So little brother... | Naber küçük kardeşim... | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| Still virgin? | Hala bakire mi? | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| Not virgin, immaculate | Bakire değil, tertemiz. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| Not mourning? | Yas tutmuyor musun? | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| Mourn who? | Kimin yasını? | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| I am not a Mac Bee, We're not even brothers | Mac Bee'lerden değilim, ayrıca kardeş de değiliz. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| No mark you understand, no Mac Bee labelised neck | Lekem yok, Mac Bee damgalı bir boynum yok benim. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| I am clean Your stain is inside� | Temizim. Senin leken içinde… | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| It's worse | Daha da kötü ya. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| It can't be seen but it's eating your brain | Görünmüyor ama beynini kemiriyor. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| Your cabin is no longer available. You must go. | Bu odayı daha fazla kullanamazsınız. Gitmelisiniz. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| You want from me to sleep there? | Orada uyumamı mı istiyorsunuz? | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| Yes, in the bathroom. | Evet, banyoda. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| It's a varied place the bathroom: cold water, hot water, you can lay down | Banyo değişik bir yerdir, soğuk su, sıcak su, uzanabilirsiniz. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| You're fucking kidding me right? | Benimle dalga geçiyorsun değil mi? | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| I may remind you that the ones sleeping in the bathrooms have no access to the stairs | Şunu da belirtmeliyim ki, banyoda kalanların merdivenleri kullanma hakları yoktur. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| It's obvious, I will use the emergency stairs | Belli, o şeyi kullanacağım... | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| The staff stairs please | Şeyi değil...servisi lütfen. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| "If you are born on the thirthy of february our hotel wishes you a happy birthday" | "Eğer 30 Şubat doğumluysanız, otelimiz size mutlu yıllar diler" | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| The President Mac Bee is having a lot of nightmares. | Başkan Mac Bee'nin gördüğü kabuslar sıklaşmaya başladı. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| He is sleeping a lot: 14 hours a day | Çok fazla uyuyor, günde tam 14 saat. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| I always was Even now? | Hep öyleydim Şimdi bile mi? | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| Why are you asking me this? | Niye bana böyle şeyler soruyorsun? | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| No particular reason, I was thinking of the girl | Özel bir şey değil, kızı düşünüyordum. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| She is having her own life | Kendi hayatını yaşıyor. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| She got pretty eyes, moon green eyes | Güzel gözleri var, ay yeşili gözleri. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| It's shame that its so messy | Pis işlere karışması doğrusu çok hayal kırıcı. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| When will be the next night? | Ne zaman gece olacak? | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| The sky is all burnt, we can't see the planet anymore | Gökyüzü yanmış, gezegeni göremiyoruz artık. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| Before we could even see the Orion right there on the vertical | Daha önceleri Oryon'u şurada tepemizde... | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| And Kassiope, just a little on the right. You heard about Orion? | ...hatta Kassiope'yi de biraz yanında görebiliyorduk. Oryon'u duymuş muydun hiç? | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| No | Duymadım. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| Bettlejuice is dead. It exploded not long ago. | Bettlejuice yok oldu. Patlayalı fazla olmadı. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| Kassiope, the planet, Orion I forgot about all these. | Kassiope, gezegen, Oryon. Hepsini unuttum. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| And the politics, you forgot the politics? | Ya politikacılar, onları da mı unuttun? | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| You forget only what you knew | Sadece bildiğin şeyleri unutursun. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| Tykho Moon is not familiar to you? | Tykho Moon sana bir şey ifade ediyor mu? | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| I am amnesic Mr Glenbarr, I'd love if you'd leave me alone. | Amnezi hastasıyım Bay Glenbarr, beni yalnız bırakırsanız memnun olurum. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| Is the bathroom allright? | Banyo rahat mı bari? | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| I don't know if can swim but I am not afraid of the water | Yüzebilir miyim bilmiyorum ama sudan korkmam. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| Good, can I give you an advice? | İyi o zaman, sana bir tavsiye de bulanayım mı? | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| What kind of advice? | Ne tür tavsiye? | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| Personal Then no | Kişisel. O zaman kalsın. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| I'll give it anyway: don't leave the hotel | Her halükarda vereceğim; sakın otelden çıkma. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| It's like a neutral zone here. | Burası nötr bir bölge. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| Accept even if they propose you a shit hole for sleeping | Uyuman için helayı gösterseler bile kabul et. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| Ah, here is the planet, we can see it. | İşte gezegen, onu görebiliyoruz. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| You know the launch zones? | Kalkış bölgelerini biliyor musun? | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| For the planet? | Gezegen'e mi? | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| There is a flight next night, in 47 hours. | Sonraki uçuş yarın gece, 47 saat içinde. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| Special flight for you and me, if you're still alive. | İkimiz için özel bir uçuş, tabii hala yaşıyor olursan. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| I'll come with company | Arkadaşımla geleceğim. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| You are the one killing the Mac Bees right? | Mac Bee'yi öldüren sendin, değil mi? | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| I would like to sleep | Uyumam lazım. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| But you can't. You see that I am taking a bath | Uyuyamazsın. Gördüğün gibi yıkanıyorum. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| You are in my bed | Benim yatağımdasın. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| You could have knocked | Kapıyı çalmalıydın. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| Knock on who? | Niçin çalacaksam? | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| What is it? What are you doing to him again? | Bu da ne? Ne yapıyorsunuz yine? | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| It's for the check up Sir. We are preparing him for the operations you requested | Kontrol için efendim. Olacağınız ameliyatların denemelerini yapıyoruz. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| Don't hurt him | Canını yakmayın. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| No Sir | Yakmayız efendim. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| What was the name of the small island near India | Hindistan civarındaki şu küçük adanın adı neydi. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| Not cuba. I said an Island. It starts with the letter "P" | Küba değil. Ada dedim. "P" ile başlıyordu. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| Peru? Paraguay? | Peru? Paraguay? | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| Peru | Peru. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| Yes | Ne var! | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| Tykho Moon, our donor | Tykho Moon, donörümüz. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| My donor! | Benim donörüm! | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| He was identified by a zealot | Muhafazakarın biri onu teşhis etmiş. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| We can start now | Artık başlayabiliriz. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| Does Peru exist? | Peru diye bir yer var mı? | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| Will this please you? | Seni tatmin eder miyim? | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| Do you have any speciality? | Özel bir şeylerin var mı? | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| It is according to the request | Anlaşmaya bağlı. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| I am shy | Çekingenimdir. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| I can make some suggestions | Öneride bulunabilirim. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| How do you pay? | Nasıl ödeyeceksin? | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| Excuse me Miss | İzninizle bayan. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| That's what I call a premature ejaculation | Buna erken boşalma diyorum. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| They broke everything. They are nuts | Her şeyi kırıp dökmüşler. Manyaklar. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| You allright? You seem preoccupied | İyi misin? Düşünceli görünüyorsun. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| You don't want to talk | Konuşmak istemiyorsun. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| You know... When you're in love you never know what hits you | Bilirsin... Aşıkken size neyin çarptığını göremezsin. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| Is this a declaration? | İlan ı aşk mıydı şimdi bu? | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| It's a consent. I'm hungry. What about you? | İzin almaydı. Açım. Ya sen? | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| It's moray eel. Its from a cold country | Müren balığı. Soğuk ülkelerden. | Tykho Moon-1 | 1996 | |
| No, it's the deep freeze that gives this taste | Değil, derin dondurucu öyle bir tat yaratıyor. | Tykho Moon-1 | 1996 |