Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 164594
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
and whatever happens to him, it won't be decided by you. | ve ona ne olacağı senin kararına kalmış bir şey değil. | The Hitcher-9 | 1986 | ![]() |
It doesn't have anything to do with you anymore. | Bu olayın seninle bir ilgisi yok artık. | The Hitcher-9 | 1986 | ![]() |
Can I have one of your cigarettes? | Bir sigara alabilir miyim? | The Hitcher-9 | 1986 | ![]() |
You're not gonna use that thing. | O şeyi kullanmayacaksın. | The Hitcher-9 | 1986 | ![]() |
Stop the car, and don't do anything stupid. | Arabayı durdur, ve sakın aptalca bir şey yapma. | The Hitcher-9 | 1986 | ![]() |
All right. What's on your mind? | Pekala. Aklından neler geçiyor? | The Hitcher-9 | 1986 | ![]() |
You're gonna get yourself killed. | Kendi kendini öldürteceksin. | The Hitcher-9 | 1986 | ![]() |
And if you don't, you're gonna be in a whole lot of trouble. | Ve eğer yapamazsan, büyük bir belanın içine gireceksin. | The Hitcher-9 | 1986 | ![]() |
It's something I gotta do. You don't know what you're doin'. | Yapmam gereken birşey. Sen ne yaptığını bilmiyorsun. | The Hitcher-9 | 1986 | ![]() |
Subtitles By Captions, Inc. Los Angeles | SON | The Hitcher-9 | 1986 | ![]() |
Good. Oh. | Oldu. Olur. Oh. | The Hitcher-10 | 2007 | ![]() |
"I want to die. " | "Ben şimdi ölmek istiyorum." "Ben ölmek istiyorum." | The Hitcher-10 | 2007 | ![]() |
"I want to die. " | "Ben şimdi ölmek istiyorum" "Ben ölmek istiyorum." | The Hitcher-10 | 2007 | ![]() |
Stop the car, sir! He's dangerous. | Arabayı durdurun! Çok tehlikeli. Durdurun arabayı, bayım! Tehlikeli biri o. | The Hitcher-10 | 2007 | ![]() |
Okay. Oh, fuck. | Tamam. Kahretsin. | The Hitcher-10 | 2007 | ![]() |
He's down here! | Burada! Burada, aşağıda! | The Hitcher-10 | 2007 | ![]() |
You okay? Yeah. | İyisin değil mi? Evet. İyi misin? Evet. | The Hitcher-10 | 2007 | ![]() |
Gonna need the coroner out here. 10 4. | Burada bir olay yeri inceleme memuruna ihtiyacımız var. 10 4. 10 4' e savcı istiyoruz. | The Hitcher-10 | 2007 | ![]() |
Jim, get down! Oh, fuck. | Jim, aşağı in! Kahretsin. Jim, yere eğil! Kahretsin. | The Hitcher-10 | 2007 | ![]() |
Is there a way out? No! | Orada bir çıkış var mı? Hayır! Çıkış var mı? Hayır. | The Hitcher-10 | 2007 | ![]() |
See him? No. | Onu görüyor musun? Hayır. Görüyor musun onu? Hayır. | The Hitcher-10 | 2007 | ![]() |
What? There's a cop. | Ne? Polisler geldi. Ne? Bir polis. | The Hitcher-10 | 2007 | ![]() |
All right? Okay. | Tamam mı? Oldu. Tamam mı? Tamam. | The Hitcher-10 | 2007 | ![]() |
Turn around, please, sir. Okay. Okay. | Arkanızı dönün lütfen, efendim. Tamam. Tamam. Arkanızı dönün lütfen, bayım. Tamam. Tamam. | The Hitcher-10 | 2007 | ![]() |
Just give me the gun. No. You don't understand. | Silahı bana ver. Hayır, anlamıyorsunuz. | The Hitcher-10 | 2007 | ![]() |
Freeze! I didn't do it! | Kıpırdama! Ben yapmadım. Kıpırdama! Ben yapmadım! | The Hitcher-10 | 2007 | ![]() |
I'm gonna pull over! Okay! Okay! Okay! | Kenara çekiyorum! Tamam! Tamam! Kenara çekiyorum! Tamam, tamam! | The Hitcher-10 | 2007 | ![]() |
Grace! Help me! I'm here and I'm gonna get you down. | Grace! Bana yardım et! Edeceğim. Seni buradan kurtaracağım. Grace! Yardım et! Buradayım, ve seni çıkaracağım. | The Hitcher-10 | 2007 | ![]() |
It really hurts! I know. Just hold still. Just hold still. | Çok acıyor. Biliyorum. Kıpırdama. Gerçekten acıyor! Biliyorum. Bekle. Kıpırdamadan dur. | The Hitcher-10 | 2007 | ![]() |
Please stop him. Please! Wait, wait, wait. | Durdur onu, lütfen. Dur, dur, dur. Lütfen durdur onu. Lütfen! Bekle, bekle. | The Hitcher-10 | 2007 | ![]() |
Get in! Okay. | Kamyona bin! Tamam. Gir içeri! Tamam. | The Hitcher-10 | 2007 | ![]() |
No! Grace? | Grace? Hayır! Grace? | The Hitcher-10 | 2007 | ![]() |
(GASPING) Look out! | Dikkat et! | The Hitcher-11 | 2007 | ![]() |
JIM: Fuck. | Kahretsin. S*kt*r. | The Hitcher-11 | 2007 | ![]() |
GRACE: Okay. JIM: Oh, fuck. | Tamam. Kahretsin. | The Hitcher-11 | 2007 | ![]() |
Don't you come over here, all right? | Sakın buraya gelme, tamam mı? | The Hitcher-11 | 2007 | ![]() |
JIM: Just keep driving. | Sürmeye devam et. | The Hitcher-11 | 2007 | ![]() |
You better get Harlan down here fast. | Buraya hemen Harlan'ı yollasan iyi olur. | The Hitcher-11 | 2007 | ![]() |
OFFICER ON RADIO: Marlene, this is unit seven... | Marlene, burası yedinci birim... | The Hitcher-11 | 2007 | ![]() |
JIM: Hello? | Kimse yok mu? Alo? | The Hitcher-11 | 2007 | ![]() |
OFFICER 1 ON RADIO: SP 172. We're gonna get a roadblock | SP 172. Yola barikat kuruyoruz. SP 172. Yola barikat kuracağız. | The Hitcher-11 | 2007 | ![]() |
OFFICER 2: This is Albuquerque SP. | Burası Albuquerque SP. | The Hitcher-11 | 2007 | ![]() |
OFFICER 3: Is that confirmed they passed along that suspect description | Arizona Asayiş Departmanı'nın şüpheli tarifine uydukları... şüpheli tanımına uydukları doğrulandı mı... | The Hitcher-11 | 2007 | ![]() |
OFFICER 4: Yeah, that is confirmed. | Evet, onaylandı. Evet, doğrulandı. | The Hitcher-11 | 2007 | ![]() |
GRACE: Get off him. | Bırak onu. Çekil üzerinden. | The Hitcher-11 | 2007 | ![]() |
JIM: Turn around, please, sir. Okay. Okay. | Arkanızı dönün lütfen, efendim. Tamam. Tamam. Arkanızı dönün lütfen, bayım. Tamam. Tamam. | The Hitcher-11 | 2007 | ![]() |
JIM: What did you do? | Ne yaptın sen? Ne yaptın? | The Hitcher-11 | 2007 | ![]() |
JIM: Get in the car! Get in the car! | Arabaya bin! Arabaya bin! Bin arabaya! Arabaya bin! | The Hitcher-11 | 2007 | ![]() |
[Male narrator] It's an important and popular fact | Olayların her zaman Olayların aslında göründüğü gibi olmadığı... Olayların aslında göründüğü gibi olmadığı... Olayların aslında göründüğü gibi olmadığı... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
that things are not always what they seem. | görüldüğü gibi olmadığı önemli ve yaygın bir gerçektir. ...önemli ve yaygın bir gerçektir. ...önemli ve yaygın bir gerçektir. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
For instance, on the planet Earth, man had always assumed | Örneğin dünya gezegeninde, insanoğlu her zaman Örneğin insanoğlu kendisini her zaman... Örneğin insanoğlu kendisini her zaman... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
that he was the most intelligent species occupying the planet, | yeryüzündeki en zeki ırk olduğunu düşünür, ...Dünya üzerinde yaşayan en zeki yaratık olarak görmüştür. ...Dünya üzerinde yaşayan en zeki yaratık olarak görmüştür. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
instead of the third most intelligent. | aslında üçüncü olduğunu bilmeyerek. Ama aslında üçüncü en zeki yaratıktır. Ama aslında üçüncü en zeki yaratıktır. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
The second most intelligent creatures were dolphins, who, curiously enough, | En zeki ikinci yaratık olan yunuslar, ilginç bir şekilde, İkinci en zeki yaratıklar olan yunuslar, tuhaftır ama... İkinci en zeki yaratıklar olan yunuslar, tuhaftır ama... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
had long known of the impending destruction of the planet Earth. | Dünya gezegeninin yıkımının yakın olduğunu biliyorlardı. ...Dünya'nın yıkımının yakın olduğunu uzun zamandır bilmekteydiler. ...Dünya'nın yıkımının yakın olduğunu uzun zamandır bilmekteydiler. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
They'd made many attempts to alert mankind, | İnsanoğlunu uyarmak için pek çok girişimde bulundular, İnsanoğlunu uyarmak için pek çok girişimde bulunmalarına rağmen... İnsanoğlunu uyarmak için pek çok girişimde bulunmalarına rağmen... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
but most of their communications were misinterpreted | ama toplara vurmak ve yiyecek karşılığında ıslık çalmak | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
as amusing attempts to punch footballs or whistle for tidbits. | gibi iletişim çabalarının çoğu eğlendirme çabası şeklinde yorumlandı. ...toplara vurmak ya da lezzetli yiyecekler... ...toplara vurmak ya da lezzetli yiyecekler... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
So they eventually decided they would leave Earth by their own means. | Onlar da sonunda Dünya'yı kendi olanaklarıyla terk etme kararı aldılar. Sonunda kendi olanaklarıyla Dünya'dan ayrılmaya karar verdiler. Sonunda kendi olanaklarıyla Dünya'dan ayrılmaya karar verdiler. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
The last ever dolphin message was misinterpreted | Yunusların son mesajı da yanlış anlaşılmış ve Yunusların bıraktığı son mesaj da yanlış yorumlanmış... Yunusların bıraktığı son mesaj da yanlış yorumlanmış... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
as a sophisticated attempt to do a backward somersault | ıslıkla "Yıldızlarla Bezeli Sancak" marşını çalarken çift ters takla atarak ...ve çift ters takla atarak bir halkanın içinden geçerken... ...ve çift ters takla atarak bir halkanın içinden geçerken... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
through a hoop, whistling The Star Spangled Banner. | halkanın içinden geçmeleri karmaşık bir numara olarak değerlendirilmişti. ...ıslıkla Amerika Milli Marşı'nı çalmaları yalnızca bir numara olarak algılanmıştı. ...ıslıkla Amerika Milli Marşı'nı çalmaları yalnızca bir numara olarak algılanmıştı. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
In fact, the message was this: | Aslında, mesaj şuydu: | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
[Bell rings] "So long and thanks for all the fish." | "Hoşçakal ve balıklar için teşekkürler." "Elveda ve balıklar için teşekkürler." "Elveda ve balıklar için teşekkürler." | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
[Male chorus] So long and thanks for all the fish | Elveda ve balıklar için teşekkürler. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
So sad that it should come to this | Olayların bu noktaya gelmesi çok üzücü... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
We tried to warn you all but, oh, dear | Sizi uyarmak için çok çalıştık... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
You may not share our intellect | Ama sizin bizi anlamamış olmanız... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
Which might explain your disrespect | Tamamen kendi anlayışsızlığınız... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
For all the natural wonders that grow around you | Üstelik çevrenizde birçok doğa harikasına rağmen... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
So long, so long and thanks... for all the fish | Elveda, elveda ve balıklar için teşekkürler. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
[female chorus] Your world's about to be destroyed | Dünyanız yok olmak üzere... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
There's no point getting all annoyed | Sinirlenmeyin, olan oldu bir kere... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
Lie back and let the planet dissolve around you | Arkanıza yaslanın ve bırakın gezegen yok olsun... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
[male chorus] Despite those nets of tuna fleets | Tonbalığı ağlarına rağmen... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
We thought that most of you were sweet | Yine de çoğunuzu sevdik... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
Especially tiny tots and your pregnant women | Özellikle küçük bebekleri ve hamile kadınları... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
So long, so long, so long, so long, so long | Elveda, elveda ve balıklar için teşekkürler. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
[female chorus] So long, so long | Elveda, elveda... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
[whole chorus] So long, so long and thanks for all the fish | Elveda, elveda ve balıklar için teşekkürler. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
[girl solo] If I had just one last wish | Eğer son bir dileğim olsaydı... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
I would like a tasty fish | Bir balık yemek isterdim... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
[woman solo] If we could just change one thing | Eğer tek bir şeyi değiştirebilseydik... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
We would all have learnt to sing | Hepimiz şarkı söyleyebilmeyi isterdik... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
[full chorus] Come one and all | Şimdi hep beraber... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
Man and mammal | İnsanlar ve memeliler... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
Side by side | Yan yana... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
In life's great gene pool! | Hayatın büyük gen havuzunda! | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
[Male chorus] So long, so long, so long | Elveda, elveda... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
[whole chorus] So long, so long and thanks for all the fish! | Elveda, elveda ve balıklar için teşekkürler. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
[Male narrator] The extraordinary story of The Hitchhiker's Guide to the Galaxy | Otostopçunun Galaksi Rehberi'nin sıradışı hikayesi Otostopçunun Galaksi Rehberi'nin sıradışı öyküsü... Otostopçunun Galaksi Rehberi'nin sıradışı öyküsü... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
begins very simply. | çok yalın bir şekilde başlıyor. ...çok sade bir şekilde başlar. ...çok sade bir şekilde başlar. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
It begins with a man. | Bir adamla başlıyor. Bir insanla başlar. Bir insanla başlar. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
An Earthman, to be precise. | Bir insanoğlu, daha doğrusu. Daha doğrusu bir Dünyalı ile. Daha doğrusu bir Dünyalı ile. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
Who no more knows his destiny, | Bir çay yaprağının, Doğu Hindistan Şirketi'nin tarihi hakkındaki Kaderini, bir çay yaprağının Doğu Hindistan Şirketi... Kaderini, bir çay yaprağının Doğu Hindistan Şirketi... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
His name is Arthur Dent. | İsmi Arthur Dent. Adı Arthur Dent. Adı Arthur Dent. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
He is a five foot eight inch tall ape descendant | 1,73m boyunda, maymundan gelme. Boyu 1,65 olan ve maymun soyundan gelen bu insanoğlunun evini... Boyu 1,65 olan ve maymun soyundan gelen bu insanoğlunun evini... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
and someone is trying to drive a bypass through his house. | ve birisi Arthur'un evinin yerine bir geçit yapmak istiyor. ...birileri yıkıp yerine kestirme yol yapmaya çalışıyordu. ...birileri yıkıp yerine kestirme yol yapmaya çalışıyordu. | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
What do I want you to do about it? Find him | Bunun hakkında ne yapmanızı mı istiyorum? Bulun onu Sizden ne yapmanızı mı istiyorum? Onu bulun... Ne yapmanızı mı istiyorum? Onu bulun... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |
and tell him I'm currently lying flat on my back in front of... | ve ona deyin ki, şu anda sırtımın üzerine uzanmış... ...ve bir buldozerin önünde sırtüstü yere yatmakta olduğumu... ...ve bir buldozerin önünde sırtüstü yere yatmakta olduğumu... | The Hitchhiker's Guide to the Galaxy-1 | 2005 | ![]() |