Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 156646
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
I will teach what I've been taught. | Öğrendiğim şeyleri sana öğretirim. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
I won't be a burden for you two any more. | Artık size yük olmam. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
I've always wanted to earn paradise. | Her zaman cenneti kazanmak istedim. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
If you die here, you'll be reborn as a toad or a snake. | Eğer burada ölürsen, bir kurbağa veya yılan olarak yeniden doğarsın. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
Where's your brother ? | Erkek kardeşin nerede? İyi mi? | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
Little thief of mine, little thief of mine ! | Ufak hırsızım, ufak hırsızım! | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
Mon goose... | Kuyruk süren. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
Little Bird... | Küçük kuş. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
Batt�... | Batti. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
Spit it out ! | Çıkar onu! | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
Die ! | Geber! | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
You want to see a magic trick ? | Bir sihir numarası görmek ister misin? | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
You think you'll grow taller doing that sort of thing ? | Bu tür şeyler yaparak boyunun uzayacağını mı sanıyorsun? | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
If I get to be taller, I'll become a doctor. | Eğer daha uzun olursam bir doktor olurum. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
Why "if"? You're bound to grow taller. | Neden "eğer" diyorsun? Boyunun uzaması kesin gibi. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
Tell me the truth : Shall I grow taller ? | Bana gerçeği söyle, boyum uzayacak mı? | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
All you have to do is learn properly and you'll grow taller. | Yapman gereken tek şey düzgünce öğrenmek ve boyun uzayacak. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
What if I become like Little Bird ? | Ya ben küçük kuş gibi olursam? | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
See, same as your hair grows, | Bak, senin saçının ve tırnaklarının uzadığı gibi... | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
It is not the same. | Aynı şey değil. Bana yalan söyleme! | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
This tree is the same every day ! | Bu ağaç her gün aynı! | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
What do you mean by such ? | "Böyle" derken ne demek istedin? | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
The animals might devour the boody. | Hayvanlar cesedi yiyebilir. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
They're going to tell the police. | Polise haber verecekler. Köyde mi yaşıyormuş? | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
The rifle is at the station. | Tüfek, nöbet kulübesinde kaldı. Şemsiye ister misin? | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
Didn't my sister take it ? I've got one too. | Kız kardeşim almadı mı? Bende de bir tane var. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
No need. | Gerek yok. Koşarım. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
Sister in law ? | Görümce? | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
Batt�! | Batti! | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
What are you doing outside ? | Dışarıda ne yapıyorsun? İçeri gir! | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
Little Bird... | Küçük kuş... | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
Do you know who's called Little Bird ? | Kime "küçük kuş" derler bilir misin? | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
It's someone like Batt�... | Batti gibi birilerine. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
Little Bird's parents were poor. | Küçük kuşun anne ve babası fakirmiş. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
"Dear Child, | "Sevgili çocuk... | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
"we can give you no dowry, we can get you no husband. | "Sana çeyiz veremeyiz, sana koca bulamayız. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
"You must try and find a suitable man on your own." | "Uğraşmalısın ve uygun bir adamı tek başına bulmalısın." | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
Little Bird thus leaves and walks from one village to another, | Küçük kuş bu yüzden ayrılmış. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
But she could not find a man who would marry her. | Ama evleneceği bir adam bulamamış. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
She goes on walking though, searching... | Yine de yürümeye devam etmiş. Aramış... | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
Walking on and on, | Durmadan yürümüş. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
she eventually reached a remote village | En sonunda uzak bir köye ulaşmış. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
and met up with a group of tillers working in a rice field. | Ve pirinç tarlalarında çalışan bir grup çiftçi ile karşılaşmış. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
She came close. | Yaklaşmış. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
takes any notice of Little Bird but one. | ...biri hariç hiçbiri küçük kuşu fark etmemiş. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
This one looks famished. | O biri, çok aç görünüyormuş. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
that his body is stooped, almost folded in two. | Vücudu neredeyse ikiye katlanmış. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
has taken notice of her and seems to like her. | ...ondan hoşlandığı sanmış. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
She moves close to him and tells him : | Adama yaklaşmış ve şöyle demiş: | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
"I brought a portion of rice as my dowry | "Çeyizimden bir parça pirinç getirdim." | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
"Would you be interested ?" | "İlgilenir misin?" | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
"If such is your request, thebn it's perfect. | "Eğer isteğiniz buysa o zaman mükemmel. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
"You see my house over there | "Şuradaki evimi görüyorsun." | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
"go there and cook the rice. | "Oraya git ve pirinci pişir." | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
"When it's ready, shout for me. | "Hazır olduğunda bana seslen." | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
"I'll come at once." | "Hemen gelirim." | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
She runs, runs to the house, washes the rice and cooks it. | Eve koşa koşa gitmiş, pirinçleri yıkayıp pişirmiş. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
When the rice starts boiling, | Pirinç kaynamaya başladığında... | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
She comes out of the house and is about to call out. | Evden çıkmış ve ona seslenmek üzereymiş. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
Blimey, she does not know his name. | Vay canına! Adamın adını bilmiyormuş. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
But she remembers his stooped back. | Ama onun kambur sırtını hatırlamış. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
So she calls out : | Bu yüzden şöyle seslenmiş: | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
"Hunchback, hunchback, the rice is boiling !" | "Kambur, kambur, pirinç kaynadı. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
The other tillers, hearing this, burst out laughing. | Diğer çiftçiler bunu duymuşlar ve kahkahalara boğulmuşlar. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
And this makes the hunchback angry. | Ve bu, kambur adamı sinirlendirmiş. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
he grabs his spade and runs, runs, runs towards Little Bird. | ...küreğini kapmış ve koşa koşa küçük kuşa doğru gelmiş. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
He hits her on her skull | Kuşun kafasına vurmuş ve kuş hemen ölmüş. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
shocked by his fury and feeling deeply sad, | ...öfkesi yüzünden şok olmuş ve çok üzülmüş. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
desperate, the hunchback lies down on his bed. | Çaresizce kambur adam yatağına uzanmış. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
The rice, still boiling, | Pirinç hâlâ kaynıyormuş... | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
starts whispering: "Hunchback ooh, hunchback ooh." | ...ve şu şekilde fısıldamaya başlamış: "Kambur oh! Kambur oh!" | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
He gets up and kicks the pan of rice down. | Ayağa kalkmış ve pirinç tavasını tekmelemiş. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
A crow appears from nowhere | Bir karga aniden ortaya çıkmış. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
he calls out | Karganın şöyle söylediğini duymuş: | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
The hunchback is furious. | Kambur öfkelenmiş. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
He fails. | Başaramamış. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
The tiller is raging mad. | Çiftçi öfkeden deliye dönmüş. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
"You'll get what you deserve!", he says to it. | "Hak ettiğini alacaksın!" diye kargaya söylemiş. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
He burns the roof of his house. | Evinin çatısını yakmış. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
The man gets really crazy | Adam gerçekten çıldırmış. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
Little Bird, | Küçük kuş... | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
I'm still burning in this fire. | ...hâlâ bu yangında yanıyorum. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
Little Bird. | Küçük kuş. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
The war could start again, we wouldn't even know it. | Savaş yeniden başlayabilir, bundan haberimiz bile yok. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
Anura, I brought you a T Shirt. | Anura, sana bir tişört getirdim. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
This is for you, Lat�. | Bu da senin için Lata. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
This is my size. | Bu benim beden ölçümde, eğer istersen değiştirebiliriz. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
I saw, Lat�, that your new dress is torn. | Lata'yı gördüm, yeni elbisen yırtılmış. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
May I use the toilets ? | Tuvaleti kullanabilir miyim? | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
Right, I'm off. | Tamam, bitirdim. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
I had to go to the toilets, chief. | Tuvalete gitmek zorundaydım komutanım. Daha önce de burada yakalandın! | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
You're not trying to fuck with me ? | Benimle kafa bulmuyorsun, değil mi? Tamam, uzaklaş! | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
Who is it ? | Kim o? Kamptan geliyoruz. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
Get dressed and come quickly. | Giyin ve çabuk gel. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
You know why ? | Sebebini biliyor musun? Hayır, gerçekten bilmiyorum. Çabuk ol! | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
Anura, get down! | Anura, aşağı in! | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
Do it before we come back, understood ? | Biz dönmeden önce işi bitirin, anlaşıldı mı? | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
Finish him off, that's it. | Onun işini bitir, bu kadar. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
You know we're not supposed to shoot. | Neden ateş etmediğimizi biliyorsun. | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |
has walked in the desert, | Pirinçlerini elinde tutarak... | Sulanga Enu Pinisa-1 | 2005 | ![]() |