Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 15616
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
He was sitting, having dinner with his friends. | Oturmuş arkadaşlarıyla akşam yemeği yiyordu. Nasıl öldürülür? | Dirty Wars-1 | 2013 | ![]() |
What did he do? | Ne yaptı ki? Biliyor musunuz Abdülrahman... | Dirty Wars-1 | 2013 | ![]() |
He was a very, very gentle boy, | ...o çok nazik bir çocuktu, ve asla kimseyi incitmezdi. | Dirty Wars-1 | 2013 | ![]() |
I tried to make sense of Abdulrahman's death. | Abdülrahman’ın ölümünü mantığa oturtmaya çalıştım | Dirty Wars-1 | 2013 | ![]() |
His father's could at least be explained. | Babası bir şekilde açıklanabilir de Peki ya Facebook sayfası olan bir genç... | Dirty Wars-1 | 2013 | ![]() |
and a group of adolescent friends, | ...ve bir grup ergen arkadaş? | Dirty Wars-1 | 2013 | ![]() |
why would his name have been put on the list? | Adı neden o listeye eklenmişti ki? Ne yapmış olabilirdi ki? | Dirty Wars-1 | 2013 | ![]() |
The Americans said | Amerikalılar Abdülrahman’ın yan hasar kurbanı olduğunu söylediler. | Dirty Wars-1 | 2013 | ![]() |
but they offered no explanation for the strike. | fakat saldırı ile ilgili açıklamada bulunmadılar. | Dirty Wars-1 | 2013 | ![]() |
And unlike Gardez, they made no apology. | Gardez'in aksine özür dilemediler. | Dirty Wars-1 | 2013 | ![]() |
It seemed an impossible coincidence. | Bu kadarı tesadüf olamazdı. | Dirty Wars-1 | 2013 | ![]() |
They killed the father | Babayı öldürdüler, sonra da oğlunu. | Dirty Wars-1 | 2013 | ![]() |
But maybe it was as simple as that. | Belki de bu kadar basitti. | Dirty Wars-1 | 2013 | ![]() |
Like a tale from Greek mythology, | Tıpkı bir Yunan mitolojisindeki masal gibi... | Dirty Wars-1 | 2013 | ![]() |
Abdulrahman was killed not for what he'd done | ...Abdülrahman ne yaptığı için değil bir gün neye dönüşebileceği yüzünden öldürüldü. | Dirty Wars-1 | 2013 | ![]() |
A twisted logic, | Sapkın mantık, sonu olmayan bir mantık. | Dirty Wars-1 | 2013 | ![]() |
Nasser had lost his firstborn son | Nasır ilk oğlunu ve ilk torununu kaybetti. | Dirty Wars-1 | 2013 | ![]() |
But what did we lose when the drone struck | Peki ya biz İHA'lar Abdülrahman ve genç arkadaşlarını vurduğunda ne kaybettik? | Dirty Wars-1 | 2013 | ![]() |
When I first visited Gardez, | Gardez'i ilk ziyaretimde hikayenin beni nereye götüreceğini bilmiyordum. | Dirty Wars-1 | 2013 | ![]() |
I didn't know just how much the world had changed... | Dünyanın ne kadar değiştiğini bilmiyordum... | Dirty Wars-1 | 2013 | ![]() |
Or how much the journey would change me. | ...veya bu seyahatin beni ne kadar değiştireceğini. | Dirty Wars-1 | 2013 | ![]() |
But I realize now the story has no end. | Fakat anladım ki hikayenin sonu yok. | Dirty Wars-1 | 2013 | ![]() |
Somehow, in front of our eyes, | Bir şekilde gözlerimizin önünde ilan edilmemiş savaşlar başlatılmış... | Dirty Wars-1 | 2013 | ![]() |
in countries across the globe, | ...gezegen boyunca ülkelerde bir birlerine hiç benzemeyen yabancılar ve vatandaşlar... | Dirty Wars-1 | 2013 | ![]() |
by presidential decree... | ...Başkanlık talimatlarıyla suikastlara kurban gittiler | Dirty Wars-1 | 2013 | ![]() |
The War on Terror transformed | Terörle mücadele kendini gerçekleştiren kehanete dönüştü. | Dirty Wars-1 | 2013 | ![]() |
How does a war like this ever end? | Böyle bir savaş nasıl biter? | Dirty Wars-1 | 2013 | ![]() |
And what happens to us | Ve güpegündüz olan bitenleri sonunda fark etiğimizde bizlere ne olacak? | Dirty Wars-1 | 2013 | ![]() |
so why did you say "we're fine" when I'm not that at all? | ...neden hiç iyi olmadığım halde "biz iyiyiz" dedin? | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Why don't you toss in a blow job | Verdiğin rahatsızlıktan ötürü gidip bir de sakso çeksen tam olurdu. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Yeah, but that's why I like you... | Evet, ama seni bu yüzden seviyorum. Diğer insanlar gibi değilsin. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
You're regular, normal. | Sıradan, normal birisin. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
I was just trying to be nice. | Sadece nazik olmaya çalışıyordum. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
And it's not their fault, actually. It's the weather. | Ayrıca onların hatası değil. Mesele hava muhalefeti. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
I tried all the other airlines. | Bütün havayolu firmalarını aradım. Hepsinde aynı problem. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
And nobody's flying out later tonight? | Bu gece için başka uçak yok mu? | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Yes. We're on hold with four other carriers. | Var, ama diğer dört şirket de bizi beklemeye aldı. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Why? Well, nothing, I just noticed | Neden? Yok bir şey. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
I said I'm fine. I just meant, | İyiyim dedim. Demek istediğim... | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
you're wearing a turtleneck and we're in new Mexico. | ...üzerinde balıkçı yaka kazak var ve biz New Mexico'dayız. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
No, not more. | Hayır, daha fazla istemiyorum. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
The weather. No, it's just the weather, really. | Hava muhalefeti. Hayır, gerçekten sadece hava muhalefeti. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
I can be back here in like 30 minutes. | ...yarım saat içinde dönerim buraya. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Yes, you did. Yes. I just want to run an errand. | Evet, diledin. Kısa bir gezinti yapmak istiyorum. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
I'll be back in a few, and we can... | Birkaç saat içinde dönerim ve sonra duruma bir çözüm buluruz. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Great. Good idea. | Harika. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
I don't get... I don't get pissy. I can tell. | Sinirli değilim. Anlayabiliyorum. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
I'm not mad. | Kızgın değilim. Biz evli değiliz, unuttun mu? | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Yeah, okay. We're butch & Sundance, | Evet, tamam. Biz Butch ile Sundance'yiz. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
you weren't kidding about that Cambridge stuff, huh? | ...Cambridge konusunda şaka yapmıyordun demek. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Okay. Good. Well... | Tamam. Güzel. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
But you're not butch. You're Sundance. | Ama Butch değilsin. Sundance'sin. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
I... I go into town, too. | ...ben de şehre gidiyorum. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Why you're following me. | Neden beni takip ettiğini. Seni takip etmiyorum. Sadece... | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
down around the center of town, just around there. | Şehir merkezine lütfen, oradaki herhangi bir yere. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
There's lots of areas I can take you to. | Sizi götürebileceğim çok fazla yer var. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
That's from Shakespeare. | Shakespeare'den alıntı. Evet. Evet, teşekkürler. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
I just, uh, started getting into Shakespeare myself | Shakespeare'i çizgi romanlar sayesinde öğrenmeye başladım. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Just about to tuck into this "Henry," uh, "'vee'." | Şu V. Henry eserine yumulmak üzereyim. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
If you want me to pull over, sweetheart, just say the word. I'll... | Kenara çememi istersen, söylemen yeterli, canım. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
and, uh, we'll be back in about an hour, all right? | ...biz bir saate kadar döneriz, tamam mı? | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
you... you can just wait in the car if you want to | ...eğer istersen arabada bekleyebilirsin... | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
To look around and find some touristy shit for my kids. | Çocuklarım için birkaç turistik ıvır zıvır bakacağım. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Just... just wait for me, please, like I asked. | Rica ettiğim gibi beni bekle lütfen. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
L look, can you just... all right? | Bak, rica ediyorum. Tamam mı? | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Uh, you carry pills? Ibuprofen? | Hap satıyor musun? Ibuprofen alabilir miyim? | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
I'm just pulling your leg. We love to say that in this business... | Kafa buluyorum. Bu işte bu jargonu kullanmayı severiz. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
So, you can go inside if you want to. | Yani eğer istiyorsan içeri girebilirsin. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
No, you are, letting some stranger | Hayır, öylesin. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Th the piece of paper, it's... what thing? | Kağıt parçası işte. Ne şeyi? | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Give it back. God damn it! All right! Okay! Okay! | Ver dedim. Lanet olsun! Tamam! Tamam! Tamam! | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
One of those. | Onlardan biri. Z. Ona biz Z diyoruz. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
and people in the states are the worst about it, man, such fucking puritans, | ...ve bu konuda Amerikan halkı en kötüsü, siktiğimin yobazları... | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
or things we haven't done yet but want to | ...veya yapmak isteyip de henüz yapmadığımız şeyleri... | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
or people we've done it with. | ...veya bunu birlikte yaptığımız insanları. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
The hindus are off their fucking rockers. | Hindülar kafayı üşütmüş. Bu tek seferlik bir şey, o yüzden... | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
No wonder you never show up at the Christmas parties. | Noel partilerine hiç gelmemene şaşmamalı. Ne? | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
not somebody you hope might love you in the future. | ...ileride seni sevmesini umduğun birine. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
I just sat here and told you | Buraya oturdum ve geçirdiğim o geceyi sana anlattım. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
"Hi, honey. I I I'm home for dinner." | "Merhaba, hayatım. Eve yemeğe geldim. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Yeah, except then. | Evet, o an hariç. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
and my fault I did a stupid fucking thing. | ...benim hatam, aptalca bir şey yaptım. Zevk aldığın bir şey. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
I may be the only man in the company that doesn't want to fuck you, | Şirkette seni becermek istemeyen tek erkek ben olabilirim... | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
but I don't want to... to fuck you. | ...ama seni becermek istemiyorum. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Really, why do you care so much, huh? | Gerçekten, neden bu kadar umursuyorsun? | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
I mean, you keep pushing me about it. | Yani, bunu konuda beni zorluyup duruyorsun. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
You took something that I told you privately | Sana anlattığım özel şeyi alıp yüzüme vurdun. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
and you want to go and crawl under some rock somewhere now, | ...ve şu anda bir zavallı gibi bir taşın altına girmek istiyorsun... | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
or buy some magazines or go to places, | ...veya şey yapabileceğin yerlere gitmek gibi... | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
I don't know... watch or something and... | ...ne bileyim, izlebileceğin falan ve... | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
And I'm telling you that some way or another, | Ve sana söylüyorum, bu öyle ya da böyle senin kontrolünden çıkacak... | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
What if I do like guys? | Ya erkeklerden hoşlanırsam? Veya yasak ilişkiden? | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
And then I... when I woke up | Ve sonra ben... | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Promise. I promise I'm wearing it. | Yemin ederim. Yemin ederim takıyorum. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
But, Angie, don't hang up. | Ama, Angie, dur, kapatma. Fotoğraf çekemem... | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
she hung up. | Kapattı. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
No, nothing yet. | Hayır, henüz bir gelişme yok. | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
No, this thing doesn't seem to be... | Hayır, görünen o ki bu biraz... | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Yeah, so we might be stuck here tonight, | Evet, bu gece burada kalabiliriz... | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |
Yeah, because tomorrow we're supposed to be in... | Evet, çünkü yarın şeyde olmamız gerekiyor... | Dirty Weekend-1 | 2015 | ![]() |