Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 149098
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
...and maybe it is all my fault, but | ...ve belki benim hatam, ama... | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
No, no. I broke up with you... | Hayır, hayır. Ben senden ayrıldım... | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
...so why are you calling me, Mr. I'm 23 And l Still Live With My Mom? | ...o halde neden beni arıyorsun, Bay 23 yaşında annesiyle yaşayan? | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
JOHN: Hey, I wish you would just stop talking about my mom... | Annem hakkında konuşmanı kesmeni ve... JOHN: Annem hakkında konuşmanı kesmeni ve... | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
JOHN: ...and just go out with me again, God. | ...benimle tekrar çıkmaya başlamanı isterim, Tanrım. JOHN:...benimle tekrar çıkmaya başlamanı isterim, Tanrım. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
Oh. Okay, well, I wish you'd grow up. How about ? | Bende artık senin büyümeni istiyorum. Peki buna ne dersin...? | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
JOHN: Whoa, that's huge! | Vay canına! Bu kocaman! JOHN: Vay canına! Bu kocaman! | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
My hand's huge! My hand's huger than my foot! | Elim kocaman oldu! Elim ayağımdan daha büyük oldu! | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
I'm growing, I'm growing! | Büyüyorum! Büyüyorum! | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
Relax. Jeez. JOHN: I'm getting so big that | Sakin ol. Çok büyüyorum... Sakin ol. JOHN: Çok büyüyorum... | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
You fixed all my teeth. | Tüm dişlerimi onardınız. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
How strong are you guys? | Siz ne kadar güçlüsünüz? | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
I mean, if you really had to be tough against a bully. | Siz okuldaki çeteye karşı gerçekten sıkı direnirsiniz. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
Because I might have a job for you tomorrow at school. | Yarın okulda size ihtiyacım olabilir. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
I was hoping for something a little more menacing. | Sizden biraz daha tehlikeli bir iş bekliyorum. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
Allen: I will show no mercy. | Hiç acımayacağım. YARATIK: Hiç acımayacağım. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
[GRUNTS THEN THUD] | [HOMURDANIR VE PATIRT OLUR] | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
[TOE MOANS] | [TOE İNLER] | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
TOE: You're hired. | İşe alındınız. TOE: İşe alındınız. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
I have no time for you, but now I'm having to chase you down? | Senin için vaktim yok, ama şimdi senin peşindeymişim gibi oluyor. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
JOHN [OVER PHONE]: I don't feel so good. I'm in the hospital. | Kendimi iyi hissetmiyorum. Hastanedeyim. JOHN [TELEFONDA]: Kendimi iyi hissetmiyorum. Hastanedeyim. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
in the hospital? JOHN: And it's all your fault. | Hastanede mi? Ve hepsi senin suçun. Hastanede mi? JOHN: Ve hepsi senin suçun. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
Oh, my fault? How is it my fault? | Benim suçum mu? Nasıl benim suçum oluyor? | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
JOHN: They're building me a bigger room as we speak. | Biz konuşurken onlar bana büyük bir oda inşa ediyorlar. JOHN: Biz konuşurken onlar bana büyük bir oda inşa ediyorlar. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
They're making a bigger room for you? What are ? | Senin için daha büyük oda mı yapıyorlar? Ne...? | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
JOHN: You see what happens? Hello? | Ne olduğunu görüyor musunuz? Alo? JOHN: Ne olduğunu görüyor musunuz? Alo? | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
JOHN: Oh, no! It's happening again! | Ah, hayır! Yine oluyor! JOHN: Ah, hayır! Yine oluyor! | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
[JOHN Snarling OVER PHONE] | [JOHN TELEFONDA KÜKRER] | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
Dad says I have to give you a ride. | Babam seni bırakmamı söyledi. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
It's okay. I just feel like walking. | Ben iyiyim. Yürümek istiyorum. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
You look different. Did you bathe or something? | Farklı görünüyorsun. Banyo falan mı yaptın? | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
I'll take it from here, guys. | Buradan sonrası benim çocuklar. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
Can't have anybody seeing you... | Sizi daha hiç kimse... | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
...yet. | ...görmemeli. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
[TOE GASPS] | [TOE NEFES ALIR] | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
How would you like your braces up your nose? | Tellerini burnuna takmama ne dersin? | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
Your braces. | Tellerin. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
Up my nose. | Burnumda. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
[Whispers] I put a few candy bars in the front pocket. | Ön cebe bir kaç tane çikolata koydum. [FISILDAR] Ön cebe bir kaç tane çikolata koydum. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
My Black Box is set to music mode in case you get hungry or bored. | Acıkmanız ya da can sıkıntısına karşı kara kutumu da müzik seti moduna ayarladım. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
Imaginary friends? | Hayali arkadaşlarınla mı? | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
Allen: Rock 'n' roll. | Rock 'n' roll. YARATIK: Rock 'n' roll. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
Heavy metal. | Heavy metal. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
Now, class, we continue our experiments with combustible liquids... | Sınıf, şimdi yanıcı sıvılarla yaptığımız deneylerimize devam ediyoruz... | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
...so everyone please take your seats and make sure to wear eye protection. | ...herkes yerlerine otursun ve koruyucu gözlüklerini taksın. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
Now that we've isolated our agents... | Maddemizi yalıttığımız için... | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
...we can make a hypothesis as to the outcome. | ...sonuç olarak bir hipotezde bulunabileceğiz. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
[ROCK Music Blaring] | [ROCK MUZİK GÜRÜLTÜSÜ] | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
Toby, can we stifle our inner High School Musical long enough... | Toby, kimyasal tepkimeyi gözlemlemek için... | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
...to observe this chemical reaction? | ...lütfen müziği keser misin? | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
I have to get it exactly right. | Bunu tam ve doğru bir şekilde yapmak istiyorum. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
Once we introduce the catalyst.... | Maddemizi ekler eklemez... | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
Give it back. Allen: Mine, mine, mine. | Ver şunu. O benim, o benim, o benim. Ver şunu. YARATIK: O benim, o benim, o benim. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
Mine, mine, mine. | O benim, o benim, o benim. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
Sorry. You will be. | Üzgünüm. Olacaksın. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
Very perceptive, Toby. | Çabuk öğreniyorsun, Toby. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
We must be certain to use the proper amount of catalyst. | Yeterince malzeme kullandığımızdan emin olmalıyız. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
In this case... | Bu durumda... | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
...one drop. | ...bir damla. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
That's it. Task, task, task. | İşte bu. Şşt. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
TOE: You asked for it. | Bunu sen istedin. TOE: Bunu sen istedin. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
[AS TONY MONTANA] Say hello to my little friends. | Küçük arkadaşlarıma merhaba de! [TOE] Küçük arkadaşlarıma merhaba de! | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
Mr. Thompson, perhaps a visit to the principal's office is in order... | Bay Thompson, belki de psikologdan sonra müdürün... | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
...possibly followed by one to the school psychologist! | ...odasını ziyaret etmen iyi olacak! | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
[Helvetica GRUNTS] | [HELVETICA HOMURDANIR] | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
[BOTH YELL] | [İKİSİDE BAĞIRIR] | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
[YELPS] | [BAĞIRIŞMALAR] | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
[BOTH Screaming] | [İKİSİDE ÇIĞLIK ATAR] | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
[THUD THEN BOTH GRUNT] | [PATIRTI OLUR SONRA İKİSİ DE HOMURDANIR] | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
ALL: Break! | Mola! HEPSİ: Mola! | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
[COLE YELLS] | [COLE BAĞIRIR] | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
[BOTH Groaning] | [iKİSİ DE İNLER] | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
I think I broke... | Sanırım bir tırnağımı... | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
...a nail. | ...kırdım. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
[TOE Moaning] | [TOE İNLER] | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
I'm going to squash you for this. | Bunun için senin suyunu çıkaracağım. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
So you don't know who those little dudes were? | Yani şu küçük dostlarının kim olduğunu bilmiyorsun? | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
I thought they were my friends. | Onların arkadaşlarım olduğunu sanıyordum. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
He wished for friends. We should abduct him. | O arkadaş istemişti. Onu kaçırmalıyız. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
He is not evolved enough for an autopsy. | Vücudu otopsi için yeterince gelişmemiş. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
He has friends all around. He just doesn't know it yet. | Etrafında arkadaşları var ama haberi yok. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
TOE: Well, my alien buddies didn't stick around. | Uzaylı dostlarım artık etrafta yoktu. TOE: Uzaylı dostlarım artık etrafta yoktu. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
I guess friends can't be wished into existence. | Sanırım arkadaş istemek dilekle olacak bir şey değil. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
You got to work for them. | Bunun için çaba harcamalısın. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
Let's see you try it. | Hadi dene de görelim. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
You do like me. | Benden hoşlanıyorsun. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
TOE: You got to have enemies... | Bazen arkadaşlarını tanıman için... TOE: Bazen arkadaşlarını tanıman için... | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
...to know who your friends are. | ...düşmanlarının olması gerekir. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
Mm, toe jam. | Ayak parmağı reçeli. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
TOE: And now that my space aliens have disappeared... | Uzaylı arkadaşlarım kaybolduğuna göre... TOE: Uzaylı arkadaşlarım kaybolduğuna göre... | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
...I have at least one new friend: | ...en azından bir arkadaşım var: | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
Logier. | Loogie. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
In fact, he's really the one to blame for all this. | Aslında, hepsinin tek sorumlusu o. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
So let's go all the way back to the real beginning... | Bu yüzden, haydi en başa dönelim... | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
...with Logier, his brothers... | ...Loogie, ve kardeşleri... | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
...and the storm that started it all. | ...ve fırtına böyle başlar. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
I'm tired of video games and I'm bored with TV. | Video oyunu oynamaktan yoruldum ve televizyondan sıkıldım. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
LASER: We've been through this before. There's nothing else to do. | Bunu daha önce de yaşadık. Yapacak başka bir şey yok. LASER: Bunu daha önce de yaşadık. Yapacak başka bir şey yok. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
Come play video games with us. We need a third person. | Gel, bizimle oyun oyna. 3. kişi lazım. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |
Let's go on an outdoor adventure. | Haydi dışarıda macera arayalım. | Shorts-1 | 2009 | ![]() |